501.
"dertli insanın ümit etmeye ihtiyacı vardır ve eğer durumundan dolayı ona acırsanız, hiç umut yok havası yaratırsınız. ne kadar sıkıntılı duruma düşerse düşsün, kimse kendine acınmasından hoşlanmaz."

psikolojik ilk yardım - tülay kök
devamını gör...
502.
"...haklıysanız ya da hakkınız yendiği için mağdursanız siz siz olun karşınızdaki kişiyle tartışmaya girmeyin. çünkü tartışmanın kazananı haklı olan değil, münazara yeteneği güçlü olan taraftır.tartışma öyle bir şeydir ki haklı olanı haksız, zalim olanı mağdur gösterebilir."

psikolojik ilk yardım - tülay kök
devamını gör...
503.
"özellikle sizinle aynı damdan düşmüş ya da düşmekte olan insanların yanında, yaşadığınız zorlukları hem de abartarak anlatma ihtiyacı duyuyorsanız egonun tuzaklarından birine, hem de en kötülerinden birine düşmüşsünüz demektir. zorluklar birer imtihan. “ben çok çektim, en çok ben çektim, zordu ama atlattım” demek egodan gelir. sizi acıya bağımlı kılar. yaşadığımız zorluklar ne kadar dayanıklı olduğumuzu anlatmanın, ruhsal ve bedensel gücümüzü göstermenin bir yolu olamaz. yaşama gücünüzü çektiğiniz acılardan alırsanız, yani kendinizi yaşadığınız ve dayandığınız acılar kadar güçlü görürseniz hem kimseye faydanız olmaz hem de kendinizi güçlü hissetmek için hayatınızda sürekli acı yaratırsınız. zaten insan olarak bize verilmiş her derdi aşacak içsel gücümüz var."

psikolojik ilk yardım - tülay kök
devamını gör...
504.
"duyguları içine hapsolmuş birine dünyanın en mantıklı cümlelerini kursanız bile ulaşamazsınız."

psikolojik ilk yardım - tülay kök
devamını gör...
505.
"...silmeye çalışma yavrum, iki şey: aşk ve şiir, mutsuzluktan beslenir biri, biri ona dönüşür."

cemal süreya üstü kalsın - 'iki şey' / doğan kardeş seçme şiirler
devamını gör...
506.
kimse gelip bir başkasının hayatını değiştiremez, öyküsünün sonunu yazamaz. herkes kendi yolunun işçisi.
devamını gör...
507.
peki hüsamettin albayım.
işte bu ahşap evimde, bir gece içinde olsa, seni barındırıyorum; bir işe yaradığımı hissediyorum.
son zamanlarda neye yaradığımı pek bilemiyorum da.
belki yarın sabah soğukta uyanmanın bir anlamı olur, sana çay pişirmek gibi.
ayaklarımın ucuna basarak yürürüm yataktan kalkınca.
tahtalar gıcırdar.
hayır, zamanla öğrenirim hangi tahtaların ses vermediğini.
sonra ne yaparım?
uyanmadı, çayın hazırlandığından haberi yok diye sevinirim.
bütün hayatımı, en ince ayrıntılarına kadar hesapladığım iyiliklerin hayaliyle geçirdim albayım.
artık ne olacaksa olaun istiyorum.

(bkz: tehlikeli oyunlar)
(bkz: oğuz atay)
devamını gör...
508.
"herkesi mutlu edemezsin çünkü pizza değilsin"
devamını gör...
509.
"yatağımın karşısında bir pencere var. odanın duvarları bomboş. nasıl yaşadım on yıl bu evde? bir gün duvara bir resim asmak gelmedi mi içimden? ben ne yaptım? kimse de uyarmadı beni. işte sonunda anlamsız biri oldum. işte sonum geldi. kötü bir resim asarım korkusuyla hiç resim asmadım; kötü yaşarım korkusuyla hiç yaşamadım."

(bkz: tutunamayanlar)
devamını gör...
510.
iyi bir şeyi yok etmek ya da ateşe vermek bir çeşit ihtiyaçtır.

karamazov kardeşler - dostoyevski
devamını gör...
511.
vladimir : ne diyorlar?
estragon : hayatlarından söz ediyorlar.
vladimir : yaşamış olmak onlara yetmiyor.
estragon : bir de ondan söz etmeleri gerekiyor.

waiting for godot, samuel beckett .
devamını gör...
512.
"elleriniz ne kadar soğuktu" dedim.
tereddütsüz cevap verdi: "ısıtın!" ve her ikisini birden uzattı.
sabahattin ali / kürk mantolu madonna
devamını gör...
513.

bir insanın başına gelen ilk ve en büyük travma doğmaktır.

(bkz: otto rank)
devamını gör...
514.
birden kaldırımlardan taşan kalabalıkta onun da olabileceği aklıma geldi. içimdeki sıkıntı eridi. **
devamını gör...
515.
"istesen de ne istediğinin farkında değilsin. kendini sürekli yalnız hissetmen de bundan. oysa yalnız değilsin. ne istediğini bilmiyorsun sadece. ne istediğini ben biliyorum ve söylüyorum sana ama ben bildiğim ve ben söylediğim için senin ne istediğin olmuyor, benim senden ne istediğim oluyor. bu sefer de kendini baskı altında hissetmeye başlıyor, benden uzaklaşıyorsun. susuyorum, susuyorsun. bu suskunlukta da sen gene ne istediğini bilmiyorsun, benim suskunluğumun bozulup can sıkıntından istifade edeceği ana dek birbirimizden savruluyoruz sadece."

(bkz: franz kafka)
(bkz: milena'ya mektuplar)
devamını gör...
516.
hayatımda ilk kez birisi bana “kendine çok dikkat et” dedi sadece.
anlamış onun kalbini taşıdığımı herhalde.

sevda sözleri, cemal süreya
devamını gör...
517.
sevdalanmaya gidiyormuşum meğer...
bunu daha önce bir kâhin bana söyleseydi, kuşkusuz geri dönmeye kalkmazdım, ama bu sevdanın nerede, nasıl karşıma çıkacağını düşünmekten belki de olayların sırasını bozardım, zamanı altüst ederdim. geleceğimizi bilmemektir bizi zamanın içine sokan... 
**
devamını gör...
518.
''baban uyanmadan burdan gidicez tamam mı? karnımda kardeşin var. seni babanla bırakamam ayşe. üçümüz balkondan bu balon gibi uçacağız. şimdi gitmezsek, yazık değil mi kardeşine?'' antabus, seray şahiner
devamını gör...
519.
"ne kadar çok insanı seversek, asıl sevdiğimiz bir tek kişiyi de o kadar çok kuvvetli severiz. aşk dağıldıkça azalan bir şey değildir."
sabahattin ali :kürk mantolu madonna
devamını gör...
520.
'' bildiğim tek şey gölgelerdi ve ben onların gerçek olduğunu düşünüyordum. ama sonra sen geldin, benim güzel sevgilim! ruhumu o zindandan çıkardın ve gerçeğin ne olduğunu öğrettin.'' oscar wilde- dorian gray'in portresi
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"kitap alıntıları" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim