1181.
sevgi , iç çekişlerin buğusuyla yükselen bir dumandır ;
o bu dumandan arındı mı
parlayan bir ateş olur sevenlerin gözünde
bir de kederlenmeye görsün ;
sevenlerin göz yaşıyla beslenen bir denizdir artık.
başka nedir ki o ? en akıllı bir cinnet ,
boğunç bir zehir , kurtarıcı bir tatlılık.

romeo ve julyet / shakespeare
devamını gör...
1182.
belki de aranızdan biri çıkıp, "sokrates, seni böylesine zamansız bir ölümle karşı karşıya getiren bir ömür sürmekten hiç utanmıyor musun?" diye soracak. ona, "yanılıyorsun, dostum," diyeceğim, "kendisine karşı en ufak bir saygısı olan bir adam hayatta kalıp kalmayacağını değil, eylemlerinin doğru mu yanlış mı olduğunu, yaptıklarının iyi bir adama mı yoksa kötü bir adama mı ait olduğunu düşünmelidir."
devamını gör...
1183.
henry king ketcham adında bir adam tanıyor musunuz? ketcham, 1920 doğumlu bir adam. amerikalı. 40’ların başında alice adında bir kadınla evlenir. 44’te bir çocukları olur. kısa adı hank olan henry king, bir çizerdir. çok yetenekli bir çizgi romancı. ama iki büyük sorunu vardır: uyuşturucu bağımlısı karısı ve hiperaktif çocuğu. bir gün, aile hank’in atölyesindedir. bir saniye bir sabit durmayan çocuğa tokat atan alice, dönüp hank’e şöyle der: “senin oğlun tam bir tehdit!” hank, bir hafta sonra beş buçuk yaşındaki bir çocuğun sonsuz yaramazlığı üzerine kurulu bir çizgiroman senaryosu yaratır. kahramanın adı çocuğunkiyle aynıdır: dennis the menace. yani bizde bilindiği adıyla afacan dennis. hank, çocuğunun yaptığı bütün yaramazlıkları, kesinlikle müdahale etmeden izler, kaydeder ve daha sonra hepsini çizgi romana aktarır. 1951’de dennis the menace adındaki çizgi roman ortaya çıkar ve bir gazetede yayımlanır. 1959 yılında alice ketcham –ki çizgi romandaki dennis’in annesinin adı da alice’tir– aşırı dozdan ölür. hank çocuğunu yatılı bir okula terk eder ve cenevre’ye taşınır. dennis’e sadece para yollar ve onunla hiç görüşmez. oysa oğlu, çizgi romandaki adıyla dennis mitchell olarak her zaman karşısındadır. çünkü bu arada çizgi filmleri yapılmaya, çizgi roman albümleri dünya çapında tanınmaya, amerikan televizyonunda dizileri çekilmeye başlanmıştır. geçek dennis ise bu esnada girdiği bütün okullardan atılır ve vietnam savaşı’na katılır. serserinin teki olan dennis ketcham savaştan döner ve sefalet içinde yok olur. 1977’de babası amerika’ya döner. dennis’in annesi dışında iki kadınla evlenmiş olan hank, ölmeden önce sorulduğunda şöyle der: “oğlum mu? bilmem. galiba doğu’da bir yerlerde…” dennis the menace’ın çizgi roman albümleri dünya üzerinde elli milyondan fazla satmıştır ve hank dolar milyoneri olmuştur. kendi yaramaz çocuğu sayesinde. yaramazlığına dayanamadığı için terk ettiği çocuğu sayesinde. işte, zamanında walt disney için bile çalışmış olan henry king ketcham denilen bu adam dünyanın sayılı orospu çocuklarından biridir ve bütün bunları çok az insan bilir.

hakan günday
piç, 2003, sayfa 173-174
devamını gör...
1184.
ah, insanlar niçin her şeyi anlayamıyorlar? beş dakika, on dakika, yarım saat kendilerini unutsalar, kendilerini karşılarındakinin yerine koysalar tam onun gibi -fakat hiç eksiksiz ve tam- onun gibi duysalar, her şey ne kadar yerli yerinde olacak. hayır! illâ ki zıddiyetler, öfkeler, yanlış anlaşmalar, kıskançlıklar, inatlar, şüpheler, hâkim olmak arzuları...


peyami safa
devamını gör...
1185.
kim bilir kaç kişi ayrı yataklarda sarılarak yatıyor birbirine.
devamını gör...
1186.
icindeki acilari kirmaya kuvveti yetmediginden esyalari paramparca etmeyi hayal ediyordu.
*
devamını gör...
1187.
demir olsam çürüdüm, toprak oldum da dayandım.
devamını gör...
1188.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
*
devamını gör...
1189.
tesadüf seni önüme çıkarmasaydı, gene aynı şekilde, fakat her şeyden habersiz, yaşayıp gidecektim. sen bana dünyada başka bi hayatın da mevcut olduğunu, benim bir de ruhum bulunduğunu öğrettin.
devamını gör...
1190.
eğer ölüyorum diye üzülseydin, ölemezdim!

bilinmeyen bir kadının mektubu- stefan zweig
devamını gör...
1191.
"ılkbahar gibi bir mevsimi olan bu dünya üzerinde yaşanmaya değer. ne olursa olsun."

sabahattin ali/ ıçimizdeki şeytan
devamını gör...
1192.
"aşk, sevilen nesnenin yanında bulunmayı zorunlu kılıyordu."

(bkz: simyacı)
devamını gör...
1193.
"keşke bir şiir okumuş,
bir kedi sevmiş olsaydınız.
belki bu kadar kirletmezdiniz dünyayı."
turgut uyar/ büyük saat
devamını gör...
1194.

mutlu olmak hiç ilgimi çekmiyor. aşk ve tutkuyla yaşamayı yeğlerim, ki bu tehlikelidir çünkü karşımıza neler çıkacağını hiç bilmeyiz.


çünkü doğru düzgün bitirilmeyen şeylerin ardında hep açık bir kapı, keşfedilmemiş bir olasılık, her şeyin eskisi gibi olacağına dair bir ihtimal kalır.

| aldatmak - paulo coelho
devamını gör...
1195.
"eğer bir alkoliğin günün o ilk yudumunu arzuladığı kadar yaşamı arzulamıyorsan bil ki hayatta olmayı hak etmiyorsun. üstelik bir alkolik daha o ilk yudumda hatırlar alkole bağımlı olduğunu. o an anlar içkisiz yaşayamayacağını. ama insan o kadar aptal bir hayvan ki hayata bağımlı olduğunu ancak ömrünün sonunda anlıyor. hatta son nefesinde. alkoliğin daha ilk yudumda anladığını ayık olan ancak son nefesinde fark ediyor. sonra da ağlaya ağlaya pişmanlık içinde geberip gidiyor."
-hakan günday - zamir
devamını gör...
1196.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
1197.
"toprak gibi olmak gerektir insana. onun gibi cihana yayılmış, onun gibi mümbit, onun gibi kıymetli lakin yine onun gibi ayaklar altında. yeryüzünde tevazu ile yürümek gerekir."

(bkz: âmâ)
(bkz: fatih duman)
devamını gör...
1198.
"her gün, yaşamak ya da ölmek içindi."

(bkz: simyacı)
devamını gör...
1199.
"saatin kendisi mekan, yürüyüşü zaman, ayarı insandır... bu da gösterir ki, zaman ve mekan, insanla mevcuttur!"

saatleri ayarlama enstitüsü/ahmet hamdi tanpınar
devamını gör...
1200.
söz vermiştim kendi kendime: yazı bile yazmayacaktım. yazı yazmak da, bir hırstan başka neydi? burada namuslu insanlar arasında sakin, ölümü bekleyecektim. hırs, hiddet neme gerekti? yapamadım. koştum tütüncüye, kalem kâğıt aldım. oturdum. ada'nın tenha yollarında gezerken canım sıkılırsa küçük değnekler yontmak için cebimde taşıdığım çakımı çıkardım. kalemi yonttum. yonttuktan sonra tuttum öptüm. yazmasam deli olacaktım.
haritada bir nokta , sait faik abasıyanık
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"kitap alıntıları" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim