kitap alıntıları
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
başlık "mesteral" tarafından 08.11.2020 11:05 tarihinde açılmıştır.
1441.
1442.
geçen kırtasiyeye giderken çok güzel kitaplar gördüm ve ilgimi çekmediler değil okumayı hak eden kitaplardı. şuraya kitabın arkasında ilgimi çeken kitabı bırakayım okumak istediğim bir kitap ileriki zamanlarda belki alırım.
bir birimizi uzaktan uzağa sevmek bir göldü
bizde o göle atlayan iki balıktık.
gölün içerisinde bir birimizi bulduk ve hiç kaybetmeyiz sandık.
hiçbir şey şansısınız kadar kolay olmadı. yan yana olmak koca bir denizdi ve biz bu denizde bir birimizi kaybettik. binlerce kilometreyi aştık, birbirimize geldik. oysa şimdi her zamankinden zor bir savaş bekliyor bizi, buram buram hissediyorum bunu.
kulaklığımı takıyorum, telefonumu atıyorum cebime, kendi kendime fısıldamaya başlıyorum içimden…
“ ışıklar sana evinin yolunu gösterecek…”
bir kez daha tekrar ediyorum
“ışıklar sana evinin yolunu gösterecek…”
son bir kez daha…
“ışıklar sana evinin yolunu gösterecek…”
ben izm ve bu benim evimi bulma hikayem
sıfır kilometre- beyza alkoç
ege’nin ışıklarla dolu karanlık dünyalarının hikayesi devam ediyor…
üstelik aralarındaki mesafe artık sıfır kilometre!

bu kitabın ikinci seriside var kitabın adıda 3391 kilometre.
bir birimizi uzaktan uzağa sevmek bir göldü
bizde o göle atlayan iki balıktık.
gölün içerisinde bir birimizi bulduk ve hiç kaybetmeyiz sandık.
hiçbir şey şansısınız kadar kolay olmadı. yan yana olmak koca bir denizdi ve biz bu denizde bir birimizi kaybettik. binlerce kilometreyi aştık, birbirimize geldik. oysa şimdi her zamankinden zor bir savaş bekliyor bizi, buram buram hissediyorum bunu.
kulaklığımı takıyorum, telefonumu atıyorum cebime, kendi kendime fısıldamaya başlıyorum içimden…
“ ışıklar sana evinin yolunu gösterecek…”
bir kez daha tekrar ediyorum
“ışıklar sana evinin yolunu gösterecek…”
son bir kez daha…
“ışıklar sana evinin yolunu gösterecek…”
ben izm ve bu benim evimi bulma hikayem
sıfır kilometre- beyza alkoç
ege’nin ışıklarla dolu karanlık dünyalarının hikayesi devam ediyor…
üstelik aralarındaki mesafe artık sıfır kilometre!

bu kitabın ikinci seriside var kitabın adıda 3391 kilometre.
devamını gör...
1443.
1444.
1445.
1446.
1447.
bu gün günceme yazacağım...
neyi?
ateşten eli yanan çocuğun ateşi sevmeye devam ettiğini...
neyi?
ateşten eli yanan çocuğun ateşi sevmeye devam ettiğini...
devamını gör...
1448.
"sevgi, onuru mahveder, vazifeyi katleder.”*
devamını gör...
1449.
devamını gör...
1450.
herkes onun göreceği zararla sevinçten havalara uçacağı günü bekliyordu, ama o gün hiç gelmiyordu. diktatörün cesedi herkesin kafasının içine sızmanın yolunu buluyordu, tıpkı kendi harcanmış yaşamı gibi. herkesin isteği ondan daha uzun yaşayabilmekti.
syf. 57
yürekteki hayvan, herta müller.
devamını gör...
1451.
1452.
1453.
"insan bazen en imkansız, en çılgın düşünceye, sanki bir şeyler olacakmışçasına öyle bir inanır ki, gerçek olması için olmadık fikirler geçer aklından."
kumarbaz - dostoyevski
kumarbaz - dostoyevski
devamını gör...
1454.
"yüreğim acı çekmekten korkuyor." dedi bir gece simyacı'ya , aysız gökyüzüne bakarlarken.
"yüreğine, acı korkusunun, acının kendisinden de kötü bir şey olduğunu söyle. düşlerinin peşinde olduğu sürece hiçbir yürek kesinlikle acı çekmez..."
"yüreğine, acı korkusunun, acının kendisinden de kötü bir şey olduğunu söyle. düşlerinin peşinde olduğu sürece hiçbir yürek kesinlikle acı çekmez..."
devamını gör...
1455.
“you’re in a car with a beautiful boy, and he won’t tell you that he loves you, but he loves you. and you feel like you’ve done something terrible, like robbed a liquor store, or swallowed pills, or shoveled yourself a grave in the dirt, and you’re tired. you’re in a car with a beautiful boy, and you’re trying not to tell him that you love him, and you’re trying to choke down the feeling, and you’re trembling, but he reaches over and he touches you, like a prayer for which no words exist, and you feel your heart taking root in your body, like you’ve discovered something you didn’t even have a name for.”
richard siken, crush
richard siken, crush
devamını gör...
1456.
“çok eskiden rastlaşacaktık.”
devamını gör...
1457.
kalp düşünebilseydi, atmaktan vazgeçerdi.
huzursuzluğun kitabı/ f.p.
huzursuzluğun kitabı/ f.p.
devamını gör...
1458.
1459.
''maria puder, bana bir ruhum bulunduğunu öğretmişti ve ben de onun, şimdiye kadar rastladığım insanlar arasında ilk defa olarak, bir ruhu bulunduğunu tespit ediyordum. muhakkak ki, bütün insanların birer ruhu vardı, ama birçoğu bunun farkında değildi ve gene farkında olmadan geldikleri yere gideceklerdi. bir ruh, ancak bir benzerini bulduğu zaman ve bize, bizim aklımıza, hesaplarımıza danışmaya lüzum bile görmeden, meydana çıkıyordu. biz ancak o zaman sahiden yaşamaya, - ruhumuzla yaşamaya - başlıyorduk.'' (kürk mantolu madonna - sabahattin ali)
devamını gör...
1460.
yalnız çocuklar söylerler su katılmamış gerçeği. o yüzden çocukturlar.
stephen king - hayvan mezarlığı
stephen king - hayvan mezarlığı
devamını gör...
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103