681.
"bunlar benim adımlarım değil, okyanusun karşısındaki sağlam, dosdoğru giden emin adımlarım değil. neden bir zamanların o çekingen ve ürkek, eski ceketinin üzerindeki tozları titreyen parmaklarıyla utanarak silkeleyen ve zile dokunmadan önce yeni eldivenlerini giyen o yirmi üç yaşındaki gence benzedim yine? kalbim neden ansızın hızlı hızlı çarpmaya başladı, neden böyle cesaretsizim? vaktiyle, bu bakır kapının ardında yazgımın beklediğini, beni sevgiyle ya da kötülükle kavrayacağını sezmiştim. ama bugün neden böyle sindim, içimde kabaran huzursuzluk bendeki sarsılmaz ve keskin olan şeyleri neden yok ediyor?"
stefan zweig - geçmişe yolculuk
devamını gör...
682.
''uyuyor !
zalim kaderine rağmen yaşamıştı,
meleği terk edince, o da öldü,
günün geceye dönüşmesi gibi,
bu iş kendiliğinden oluverdi'' ( victor hugo- sefiller)
devamını gör...
683.
öyle bir içselleşiyor ki o ebeveynler,
öyle bir ele geçiriyor ki ruhumuzu,
öyle bir yerleşiyor ki zihnimize,
öyle ki, onlar fiziksel olarak yanımızda olmasa bile onlar yanımızdalarmış gibi yaşamaya devam ediyoruz.
onların gözünden bakıyoruz dünyaya
onlardan korkarak yaşıyoruz kendimize ait sandığımız yaşamı.
onlar artık biz olmuşlar.
bizi haksız çıkarmış olanları haklı çıkarmamak için yaşar olmuşuz.
yanlış yapmaktan korkar olmuşuz.
yanlışımızı arayan ebeveynler karşısında yanlış olmamak adına onların istediği gibi olmuşuz. çünkü sırf onlar bizim hakkımızda yanılmış olsunlar diye.
işte böylece tükenip gidiyoruz.
ve sonra bu sadece onlara karşı böyle olmuyor. herkese karşı böyle düşünmeye başlıyoruz. herkes annemiz, herkes babamız oluyor.
biz de onların karşısında ki çocuk oluyoruz. sonra insanlardan nefret eder hale geliyoruz asıl öfkemiz, bizim ruhlarımızı çalan ebeveynlere iken.
gözünde kötü olmaya korktuğum herkesin karşısında olduğum gibi olmaya and içiyorum.
içimdeki bana ait olmayanları, sahiplerine iade etmeye ve kendi doğrularımı bulmaya and içiyorum.
yanlış olmaktan korkmadan, doğru olmanın yolunda ilerlemeye and içiyorum.
ve şimdi kendim olmayı seçiyorum.

ziya ünlütürk
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
684.
"sizin toplumunuzda insan geberebilir," dedim, "siz farkına bile varmazsınız geberdiğinizin, dostluk diye bir şey bilmezsiniz, toplumumuzda geberir insan!" diye bağırdım, neden sanki birbirimizle konuşuyoruz, diye bağırdım, neden (kendi sesimi kendim de duydum), haberiniz bile olmadan biri ölebilirse neden bu topluluk bir arada.
sarhoş olmuştum.

homo faber - max frisch
devamını gör...
685.
artık hiçbir şey görünmüyor. fırtınanın uğuldadığı bu yolda yalnız bir atın nal sesleri ve bir insanın hıçkırıkları işitiliyordu.
(bkz: deli kurt)
devamını gör...
686.
sevgilim, bir ülke senin gövden kadar masum olsaydı. bir tek anne oğlunu devletten sormazdı.
şükrü erbaş.
devamını gör...
687.
ne uzun yaşadım hiç yaşamaksızın!
ne çok düşündüm hiç düşünmeksizin!
durgun şiddetlerle, kıpırdamadan aşılmış serüvenlerle dolu dünyalar çöküyor üstüme.
hiç sahip olmadıklarıma ve asla olamayacaklarıma doydum artık, var olmayan her şeyden bitkin düştüm.
hiç girmediğim bütün savaşların yaraları var üzerimde.
sarf etmeyi hayal bile etmediğim çabalar, ruhumu bitap bıraktı.


huzursuzluğun kitabı - fernando pessoa*
devamını gör...
688.
yaşadığın yerdeki insanlar,” dedi küçük prens, ”bir bahçede beş bin gül yetiştiriyorlar, ama asıl aradıklarını bulamıyorlar yine de.”
”bulamıyorlar,” diye yanıtladım.
”ve, aradıklarını  tek bir gülde, ya da birazcık suda bulabilirler.”
”doğru,” dedim.
küçük prens ekledi:
”ama gözler kör, yüreğiyle bakmalı insan. küçük prens.
devamını gör...
689.
“deliler ile ay arasındaki ilişkinin ne olduğunu doğru dürüst bilmiyordu ama güçlü bir ilişki olmalıydı mutlaka”
(bkz: veronika ölmek istiyor)
devamını gör...
690.
"hayat, dokuma tezgahı gibi basit bir şey değil. dokuduğun şeyi bir çekişte sökemiyorsun."
(bkz: ben kirke)
devamını gör...
691.
yüreğimde hafif bir sızı duydum. insan neden büyüyordu sanki ?
~jose moure de vascancelos
devamını gör...
692.
“beni bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen, boşuna yorma derdi; boş yere mağaramdan çıkarma beni. alışkanlıklarımı özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme boşuna. tedirgin etme beni. bu sefer geride bir şey bırakmadım. tasımı tarağımı topladım geldim. neyim var neyim yoksa ortaya döktüm. beni bırakırsan sudan çıkmış balığa dönerim. bir kere çavuş olduktan sonra bir daha amelelik yapamayan zavallı köylüye dönerim. beni uyandır.”
tutunamayanlar
(bkz: neden yalnızım)
devamını gör...
693.
insan yalnız sözle insandır ve yalnız sözle bağlanırız birbirimize.
(bkz: montaıgne, denemeler)
devamını gör...
694.
"bir gün sana dünyada dayanılacak tek şeyin sevgi olduğunu öğreteceğim."
yusuf atılgan- aylak adam
devamını gör...
695.
kimse çocuklarının dans etmesine, şarkı söylemesine, bağırmasına ve zıplamasına izin vermez. önemsiz nedenler yüzünden —belki bir şey kırılabilir, eğer yağmurda dışarı fırlarlarsa elbiseleri ıslanabilir— bu küçük şeyler için muhteşem bir manevi nitelik, neşe tamamıyla yok edilir.
boyun eğen çocuk, anne babası tarafından, öğretmenleri tarafından, herkes tarafından övülür ve eğlenen çocuk eleştirilir. onun muzipliği belki tamamen zararsız olabilir ama o eleştirilir çünkü potansiyel olarak bir başkaldırı tehlikesi vardır. şayet çocuk muzip olma özgürlüğüne tamamıyla sahip olarak büyümeye devam ederse, o bir asiye dönüşecektir. o kolaylıkla köleleştirilemez; insanları yok etmek için ya da kendisini yok etmek için kolaylıkla orduya alınamayacaktır.

çocuk - kendin olma özgürlüğü (osho)
devamını gör...
696.
"zaten hemen şunu söyleyeyim ki, nâzım, zannedildiği gibi, her fırsatta propaganda yapan, tartışan, haşin bir insan değildi. herkesin fikrine azami saygıyı gösterir, mecbur edilmedikçe tartışmaya girmezdi, hatta çok defa mecbur edilse de..."

nâzım hikmet'le 3,5 yıl - orhan kemal
devamını gör...
697.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
698.
karşımdaki yangın bana beni hatırlatıyordu.
kar küresi
devamını gör...
699.
"kişi iyi şeylerle uğraştıktan sonra kötü biri olmaktan utanır. cesaret eğiticidir, bir bebek bile henüz öğrenmediği şeyleri duymaya ve söylemeye çalışır. bir kimse iyi şeyler öğrenirse, yaşlandıkça bunları korumayı sever. bu yüzden çocukları iyi eğitin."

"yaşamın rengi kısadır. bunu da kederlerle değil, olabildiğince mutlu sürmek gerekir."

yakarıcılar - euripides
devamını gör...
700.
sabır ve namazla allah’tan yardım isteyin onlar, kesinlikle rabblerine kavuşacaklarını ve o’na döneceklerini düşünen ve bunu kabullenen kimselerdir.
bakara, 45-46

yardım ve destek isteyin kudret sahibi olandan. çünkü sizin oraya çıkacak ve orada duracak gücünüz yok. sabır-namaz vesilesiyle zihnî algılama biçimi olan ikili yapının ötesine sıçrayın, (tevhide) gelin dönüşün.
simya
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"kitap alıntıları" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim