torpille atanan insanın vicdanı

görüldüğü gibi; laik, dinci ve dindar heç kimseyi etkilemiyor. birisi çok çok kemalist olmakla, birisi de çok çok namaz kılmakla olayı bastırıp vicdanından düşürebiliyor.

gün gelir rüzgar tersine eser, aldığınız maaşları bile faiziyle geri isteyebilirler.

ayrıca hak yiyerek kazanılan paradan zaten hayır gelmez.

o insanlarda vicdan varmı ki acaba. büyük ihtimal hiç rahatsız olmuyorlardır. bir insanın vicdanı olsa baştan bu işleri kabul etmez.

sordum, böyle diyorlar. karar sizindir...

“değerli kardeşimiz,

kişinin, gerekli şartları taşımadığı, yahut dikkate alınan kriterler itibarıyla daha layık olan birileri bulunduğu hâlde, bazı kimseleri aracı kılarak hak etmediği bir yere gelmesi dinen caiz değildir.

torpil yapma konusunun bazı yönleri şöyledir:

1. hakkı olmadığı hâlde bir şeyi elde etmek. bu durum, elde edilen şeyin gerçek hak edenine karşı bir zulümdür. dolayısıyla bir kul hakkıdır.

2. hakkı olan bir şeyi, ancak araya adam koymak suretiyle elde etmeye çalışmak. bu durum caizdir. çünkü, hak ettiğine inandığı bir şeyi normal yolla elde etmek zor olduğu için, kendi hakkını gücü yeten birilerinin eliyle elde etmeye çalışmaktır. burada kul hakkı diye bir şey yoktur. çünkü, liyakat sahibi olduğu hâlde hak ettiği görevi alamayan kimselere yardımcı olmak ise iltimas / torpil niteliği taşımaz.

3. kişi hakkı olmadığı bir işe torpil yaparak girerse, kul hakkına girmiş olsa da kazancı haram olmaz. çünkü bu parayı çalıştığının karşılığı olarak almaktadır. fakat hak etmediği bir göreve iltimas yoluyla gelip hem de bulunduğu görevin gereklerini yerine getirmeyen veya getiremeyen, kişinin alacağı maaş helal olmaz.

4. torpilin caiz olması için, torpil olmaksızın hiçbir şekilde hakkını alamaması ve kendisinin de bunu hak etmiş olması şarttır. bu şekildeki bir muamelenin adı "torpil" değil "hakkını koruma" olur. örneğin, atanacak kadar puanı yüksek olduğu hâlde ve diğer şartları da daha iyi olduğu hâlde, kendisinden daha aşağıdaki birisi torpille önüne geçecekse, o zaman (kendi hakkını korumak için) torpil yapması caiz olur. aksi hâlde caiz olmaz.

selam ve dua ile...”

türkiye'de torpil kullanmak adeta bir yaşam stili haline geldiği için, eğer varsa dahi o ufacık vicdanını kullanmasına gerek kalmıyordur emin olun. bu durum artık o kadar normalleşti ve normalleştirildi ki, sıradan bir çalışan dahi iş bulabilmek için uzaktan veya yakından bir tanıdık aramaya, veyahut birilerinin yalakalığını yapmaya ellerini sıvıyor. keza artık öyle bir hale geldi ki, yakında tüm özel şirketler aile şirketi haline gelecek korkarım.

vicdanı kurumuştur. vicdanı kendince rahattır. bilmez ki vicdan onu çoktan terk etmiştir.

herkes bu şekilde yapıyor diye düşünüp vicdanlarını sızlatmadıklarını tahmin ediyor, niyet okuyorum.

olmayan vicdandır.

oturduğu koltuk kadar rahattır.

genelde kullandıkları sosyal medya ifadeleri şudur : rızkımı veren hüdadır kula minnet eylemem.

minnet eylememiş haliniz buysa , ben abdestliyim buyrun cenaze namazına. abdestsiz müptezeller düşünsün.

ınsanin olmadigi yerde vicdan aramak sorunsali.

eser miktarda bile yoktur.

yoktur. başkasının hakkını gasp etmiştir.

şüphe edilecek bir vicdandır. çalıştığı süre boyunca o kişinin hakkını hem yer hem yedirir.

vicdan olsa veya düşünecek olsa torpil yapmaz yaptırmazdı.

ne vicdanı? onlar sevap kazandığını bile düşünüyor. bizden biri olsun bana dua etsin veya bizden birilerinin yanında çalışıyorum allaha çok şükür mantığındalar. vicdan filan akıllarının ucundan geçmez. onlar makam mevki sevdalısı körler.

aranacak vicdana şu anda ulaşılamıyor. lütfen daha sonra tekrar deneyiniz.