amerikalı baba mimar sullivan tarafından ileri sürülen mimari kuram.
biçim işlevi izler anlamındadır ve bence haklı olan tarafları halen geçerliliğini sürdürüyor.
daha sonra başka bi baba mimar abimiz wright form and function are one demiştir ki bu da sabit fikirli mimar tayfasının hala sürmekte olan sancılarına güzel bir başlangıç yaptırmıştır.
"nassı yani 'biçim ve işlev birdir' ne demek lan" diyen mimarlar ile modern tayfa birbirine girmiş rapido mürekkepleri sel olmuş akmış, kafaya ekleştirilmek suretiyle kırılan t cetvelleri, göze sokulan portminler, savaş planlarının yapıldığı eskiz kağıtları, aydingerler ve en şiddetli kavgaların birer abidesi gibi havada çarpışan pergeller ile 30'luk gönyeler, ibret olsun diye halen gezici müzelerce mimarlık okullarının kantinlerine götürülüp sek kahve içerek ayılmaya çalışan sabahlayan öğrencilere gösterilmektedir.
bunlar her genç mimarın bilmesi gereken acı olaylardır.
çünkü ülkede yetişen her mimar adayı ve mimar bilmelidir ve öğrenecektir ki; bu kuramların tamamı yalan oğlu yalandır.
zaman içinde mesela şimdi cami yapılıp kapısını beypazarı kurusu hesabı gıdım gıdım yediğimiz ayasofya'nın taşıyıcı sistemindeki zorunluluktan dolayı işlev biçimi takip eder.
eldeki tek malzeme taş ve biraz da tuğla çünkü.
sonra sonra bizimkiler biraz da oradan buradan apartmayla harcın içine yumurta akı katıp biraz da sedir ağacı külü ekleyip yüzyıllar sonra dahi mimar mimar sinan'ın ustalık eserim dediği selimiye camisi'ni yaparlar.
gerçi sözde o zamanların başkenti edirne diye edirne'ye yapılır ama sinan aga akıllı adam, yarışmaya kalkmamış koskoca ayasofya ile.
gel zaman git zaman malzeme teknolojisindeki gelişmeler ile bahsi geçen kuramlar geçerliliğini yitirmiş, günümüzde neredeyse rüya olarak nitelenebilecek binaları yapar olmuşuz.
evet ben de sıkıldım kısa kestim o arayı...
fakat türk mimarlar için durum tam ters işlemiş ve bizde hele hele son 20 yıldır biçim işlevi değil işlev biçimi hiç değil istenmeyen çocuk hesabı her santimetre karenin değerlendirilmesi istenen ucube binalar peydah edilegelmiştir.
evet edilegelmiştir.
sebepleri çok olan bu total ucubeliğin adı da türk mimarlığı olmaktadır ki bu bizleri yaralamaktadır.
bu ara bazı konulara fazla daldık, biraz seviye yükselsin istedim.
daha sedad hakkı eldem abimizden bahsedecektim ama vuslat başka bahara artık.
devamını gör...
değerli lakarpuzye'nin de şu #1958486 tanımında bahsettiği gibi türkiye'yi pas geçmiş mimari kuramdır. özellikle son senelerde, yatak sığmayan yatak odaları talep eden neydüğü belirsiz para babası ve hükümet destekli müteahhitlerle bunlara yavşaklık derecesinde hizmet eden mimarların olduğu ortamda bu kuramı tartışıp ileriye götürüp estetik kuramları üzerine konuşmayı beklemek ve uygulamada binaları ileriye götürmek abestir.
mimarlık en nihayetinde disiplinlerarası bir meslektir.
estetiksiz mimari olamayacağı gibi işlevselsiz bir mimari de düşünülemez.
ikisinin bir olduğunu söylemek ile ikisinin bir arada uyumundan bahsetmek farklıdır.
kahrolsun betonlaşma der tanımı sonlandırırım.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"form follows function" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim