her devrin zındığı yevgeni ivanoviç zamyatin tarafından 1920 yılında yazılmış ve dilimize “biz” adıyla çevrilmiş distopik roman. hem çarlık rusyası’na hem de sovyet rusyası’na muhalif olan zamyatin, neden her devrin zındığı olduğunun cevabını kendisi veriyor; "asıl mesele şu ki gerçek edebiyat ancak onu akıl yoksunu münzeviler, zındıklar, hayalperestler, isyankârlar ve şüpheciler yaptığında olur, sadık memurlar ve icra ediciler yaptığında değil.”

distopya edebiyatına gönül verenlerin bildiği üzere bu türün en kıymetli dört kitabı vardır. “biz”, bu kara dörtlemenin babası, ilham kaynağıdır. diğerleri için; (bkz: 1984), (bkz: cesur yeni dünya), (bkz: fahrenheit 451)
kurgusal olarak ardıllarından zayıf kalmasına, günlük tarzında yazıldığı için okumakta zorlanmamıza rağmen 1920 yılında yazıldığı ve ilham kaynağı bir kitap olduğu için kıymetlidir. “kısa süre öncesinde dikdörtgen çöllerden ibaret bu sayfaları sizlerle dolduran ben değil miyim? bensiz hanginiz bu satırların daracık patikalarında peşimden gelip gördüklerinizi görebilirdiniz?” diyor kitapta yazar. salt bu cümleler bile orwell’a, huxley’ye, ursula’ya selam çakıyor. eser, baştan sona bolşevik devrimle ortaya çıkan yeni devleti ve yönetim sistemini eleştirmektedir. insanı insan, modern toplumları da modern yapan tüm özelliklerin yok sayıldığı, bireyselliğin, kişiliğin tamamen ortadan kaldırıldığı, komün bir yaşam ve yönetim anlayışını benimseyen zihniyetin güçlü bir şekilde eleştirildiği eser, 1988 yılına kadar rusya'da basılmamıştır.

tek devletin var olduğu, tek yönetici velinimet ’in hüküm sürdüğü, insanların bir adının bile olmadığı ve sayılarla ifade edildiği, özgür cinselliğin söz konusu olmadığı, çocukların devletin malı sayıldığı bir evrende geçiyor hikâye. birey diye bir şey söz konusu değildir. "biz tanrı'dan, ben şeytan'dan gelir" gelir diyor zamyatin. özgürlük, hayal gücü ve insan ruhu bu evrenin son derece tehlikeli düşmanlarıdır. özgürlük konusu ile ilgili olarak en çarpıcı bölümlerden biri özgürlük - mutluluk kavramlarının ilişkisi ve kıyaslamasının yapıldığı bölümdür. bu bölümde cennet hakkındaki bir efsaneden bahsedilmektedir. insanoğlunun mutluluk ve özgürlük seçimi hz. havva ve hz. adem'in yaşam öyküsü hakkındaki bilinen efsaneye gönderme yapılarak anlatılmaktadır. "cennet'le ilgili şu eski efsane... o, bizim hakkımızda, tam bugünle ilgili. evet! bir düşün. cennet'teki o iki kişi... onlara seçenek sunulmuştu: özgürlükten yoksun mutluluk veya mutluluktan yoksun özgürlük. o kadar. avanaklar özgürlüğü seçti. ya sonra? sonra çağlar boyunca zincirlerini özlediler. dünya bu yüzden böyle sefil, anlıyor musun? zincirlerini özlediler. çağlar boyunca!”
son olarak eğer bu kitabı okuyacaksanız yanınızda cümlelerin altını çizmek için bir kırmızı kalem bulundurun.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
isbiking
devamını gör...

şu andan itibaren yazdığım tanımın sıra sayısı olmuştur. yanlışım yoksa da başlık açma birinciliği şahsıma ait. nice güzel başlıklara.
devamını gör...

sözlükte yazmayı seven fakat uzun zamandır doğru düzgün yazabileceği bir sözlük bulamayan kişilerin doğru yeri bulması ile alakalı durumdur.

ayrıca kitap hediyeleri, çekilişler düzenlemeleri, moderatörlerinin yazarlar ile iletişimi ve sözlüğün samimi ortamı da bu konuda etkili olmuştur.
devamını gör...

dadaizm'in sınırlarında dolaşan sürrealist fransız şair. savaşı büyük bir dehşet ve çürümüşlük olarak görmüş, savaş yıllarında yaşadıklarının etkilerini le devoir'de yansıtmıştır. savaş yıllarından sonra dadaizm ile tanışmıştır ve aşağı yukarı aynı zamanda gerçeküstücü akıma katılım sağlamıştır. eluard öyle büyük bir okuma aşkı ile tutuşan bir figürdür ki savaş süresince nereye giderse gitsin kütüphanesi asla yanından ayırmayacak kadar ileri gitmiş hatta basit bir iş için dışarı çıkarken bile bir kaç kitabını yanından eksik etmemiştir. ben bunun hastalığı neticesinde çocukluğunda ve gençlik yıllarında pek eğitim görememesi ve bu süreçte gerçek bir otodidakt olarak kendi kendini eğitme alışkanlığı edinmesinden kaynaklı olduğu kanatindeyim. 20. yüzyılın gördüğü en iyi lirik şairlerden biridir. eski eşi olan ve daha sonra onu salvador dali için terk eden gala ile olan yazışmaları letters to gala isimli kitapta derlenmiştir ve okurken insanın ruhunu yorar. éluard aşkın ve devrimin şairi olarak anıldı ve bu şekilde de öldü. liberté bugün hâlâ özgürlüğün bir sembolü olarak öylece duruyor.

(bkz: la vie immédiate)
(bkz: cours naturel)
(bkz: les yeux fertiles)
(bkz: la rose publique)
(bkz: poèmes politiques)
(bkz: défense de savoir)
(bkz: la dame de carreau)
(bkz:  à toute épreuve)



--- alıntı ---

un hiver tout en branches et dur comme un cadavre

un homme sur un banc dans une rue qui fuit la foule

et que la solitude comble

place à l'appareil banal du désespoir

a ses miroirs de plomb

a ses bains de cailloux

a ses statues croupissantes

place à l'oubli du bien

aux souvenirs en loques de la vérité

lumière noire vieil incendie

aux cheveux perdus dans un labyrinthe

un homme qui s'est trompé d'étage de porte de clé

pour mieux connaître pour mieux aimer

où commence le paysage

a quelle heure

où donc se termine la femme

le soir se pose sur la ville

le soir rejoint le promeneur dans son lit

le promeneur nu

moins gourmand d'un sein vierge

que de l'étoile informe qui nourrit la nuit
ıl y a des démolitions plus tristes qu'un sou
ındescriptibles et pourtant le soleil s'en évade en

chantant
pendant que le ciel danse et fait son miel
ıl y a des murs déserts où l'idylle fleurit
où le plâtre qui se découd
berce des ombres confondues
un feu rebelle un feu de veines
sous la vague unique des lèvres
prenez les mains voyez les yeux
prenez d'assaut la vue

derrière les palais derrière les décombres

derrière les cheminées et les citernes

devant l'homme

sur l'esplanade qui déroule un manteau de poussière

traîne de fièvre

c'est l'invasion des beaux jours

une plantation d'épées bleues

sous des paupières écloses dans la foule des feuilles

c'est la récolte grave du plaisir

la fleur de lin brise les masques

les visages sont lavés

par la couleur qui connaît l'étendue

les jours clairs du passé

leurs lions en barre et leurs aigles d'eau pure

leur tonnerre d'orgueil gonflant les heures

du sang des aubes enchaînées

tout au travers du ciel

leur diadème crispé sur la masse d'un seul miroir

d'un seul cœur

mais plus bas maintenant profondément parmi les

routes abolies
ce chant qui tient la nuit
ce chant qui fait le sourd l'aveugle
qui donne le bras à des fantômes
cet amour négateur
qui se débat dans les soucis
avec des larmes bien trempées
ce rêve déchiré désemparé tordu ridicule
cette harmonie en friche
cette peuplade qui mendie

parce qu'elle n'a voulu que de l'or

toute sa vie intacte

et la perfection de l'amour.


--- alıntı ---
devamını gör...

kafa sözlük değişir, okuyucusu da değişir, hatta bir gün olur yazarları da değişir, ama kafa sözlük bağımlılığı değişmeyen tek şey olur. yaklaşık 7 ayımı verdiğim kafa sözlük'ün aynı bağımlılıkla yeni nesil gençlerin ilgisini çektiğini görmek bir anlamda sevinçlerin en güzeli ve özeli.
devamını gör...

hayal gücü kuvvetli sanatçıdır.
genç kızların sevgilisi olduğu için kendisini sevmiyorum.
ayrıca hangi yüzyılda nalan diye bir kız buldun ona aşık oldun şovu bırak.
evet kıskanıyorum.
devamını gör...

regl ağrısı
devamını gör...

evrim ağacı ile dergipark her zaman başvurduğum, mükemmel makaleler bulabildiğim kaynaklardır.
devamını gör...

“bunu kimse söylemedi belki düşündü
çünkü vardır insanın yaşamasında
uyku ve öfke gibi vardır
kimse söylemedi
tuzunu çoğaltan bir denizde
nasıl batarsa güneş öyle bende kaçırdım
ki gözüm bütün gün
boyu lekelerde
kaçırdım ama şöyle de söylenebilir
şiirin bütün geçmişinin dışında
önceden açıklanan her şeyin dışında
örneğin en sıcak ülkelerin yazında
en soğukların kışında
yanarım üşürüm berbat olurum
hiç bir şeye yaramam
ama yine de seni severim
o zaman sen de beni sev
evet.”

turgut uyar şiiri.
devamını gör...

“hak ettiğimizi düşündüğümüz aşkı kabul ederiz.”

– stephen chbosky (the perks of being a wallflower kitabı ve filminden önerilir)
devamını gör...

çocukların dilinden anlayabilen, onların seviyesine inebilen insandır.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bazen huzur, bazen de biri tarafından sevilme özleminin hissini doğurur.
devamını gör...

çocukları seven hayatı da sever.
dostoyevski.
devamını gör...

angara denince akla gelen isimlerden çubuklu yaşar'ın ali dayı adlı eserinde de bahsettiği dayıdır:

ali dayı ali dayı bi gecede yidin tarlayı dayı
devamını gör...

seninle ortak fikirleri olan yazarların henüz seni keşfetmemiş olmasından kaynaklı durumdur.
devamını gör...

her okuduğumda hayata dair beni daha da heveslendiren şiirdir. nazım hikmet'e olan hayranlığımı da had safhaya çıkarır. bir de sertap erener'den dinlemek isterseniz buraya bırakayım.
devamını gör...

eskiden yine girip dolandığım, şimdi hiç girmek istemediğim kitap/kırtasiye mağazasıdır. kalem ,uç defter, vs. piyasaya göre daha pahalıya satılıyor d&r'da. bir de ikinciye %50 indirim kitap kampanyasına kanıp kitap alan arkadaşlar varsa da internetten sipariş vermelerini tavsiye ederim çünkü internet fiyatları d&r'ın indirimli halinden daha uyguna geliyor. kısacası artık bizimle değilsin d&r.
devamını gör...

eğer rahatsız oluyorsanız o kişiden engelleyin geçin. böylelikle size ulaşamaz ve dolayısı ile uyaramazda.
devamını gör...

edip cansever ile birlikte çağdaş türk şiirinin en yetenekli iki sairinden biri. teknik açıdan ise en iyi şairimiz olan melih cevdet anday'dan geridedirler. üretkenlik olarak, cemal süreya bu üç ismi yakalayamamistir yazık ki.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim