ingilizcenin türkçeden daha hızlı okunup anlaşılması
başlık "bay panda" tarafından 24.08.2024 03:19 tarihinde açılmıştır.
1.
instangramda ingilizce yorumlarını okurken fark ettim. türkçe yorumlarda biraz yoruluyorken, ingilizce yorumlar su gibi akıyor. şimdi bazıları çevirme süresi vs diyecek fakat ben çevirmiyorum, direkt anlıyorum a2 seviyesine kadar. yani demek istediğim hani ak sakkalı denilince beyaz sakal diye çevirmezsiniz, o mantık işte. ki zaten insanlar yorum yaparken çok ileri ingilizce kullanmıyorlar. üstelik hızlı yorum okurken kelimelerin üstünden geçip atlıyoruz ya. şimdi türkçede bunu yapınca bizde çok fazla ek olduğu için sıkıntılı oluyor. ingilizceden ise was were are gibi şeyler olduğu ve kelimelerin yazılışlarında sessiz harfler yan yan gelince sanki daha hızlı okuyorum gibi. bunu anlamak için yks gibi kol gibi uzunluktaki türkçe testlerini soru başına 1 dakika çözmeye çalışmanız ve bunu baya bir zaman yapmanız lazım. sonra gözlerinizle metni okumak yerine bir nesne görür gibi görüp algılıyorsunuz. bakın şu videoyu izleyin daha iyi anlayacaksınız.
not: burada türkçemizi kötülemiyorum, mesela türkçe'nin sanatsal ve edebi ifadelerdeki zenginliği, ingilizce ile yakalamak imkansız. yani her dil ailesinin avantaj ve dezavantajları mevcut. sadece şunu çok net anladım, ingilizce boşuna dünya dili değil. çünkü kolay ögrenilir ve anlaşılır bir yapısı var. yani ayrıntıda tabii çok istisna ve countable uncountable konusunda ekmeklerin sayılamayanlara girmesi gibi bize mantıksız gelen saçma kurallari olsada günlük sohbet ve iletişimde bu kuralları çoğu amerikalı bile takmıyor.
not: burada türkçemizi kötülemiyorum, mesela türkçe'nin sanatsal ve edebi ifadelerdeki zenginliği, ingilizce ile yakalamak imkansız. yani her dil ailesinin avantaj ve dezavantajları mevcut. sadece şunu çok net anladım, ingilizce boşuna dünya dili değil. çünkü kolay ögrenilir ve anlaşılır bir yapısı var. yani ayrıntıda tabii çok istisna ve countable uncountable konusunda ekmeklerin sayılamayanlara girmesi gibi bize mantıksız gelen saçma kurallari olsada günlük sohbet ve iletişimde bu kuralları çoğu amerikalı bile takmıyor.
devamını gör...
2.
dil ailesi:
- **ingilizce:cermen dilleri ailesine ait. ingilizce’yi bu kadar tanıdık kılan, belki de bu geniş dil ailesinin bir parçası olması.
- **türkçe:ural-altay dil ailesinin bir üyesi. dilimizin kökeni daha farklı bir hikaye anlatıyor.
yapısal özellikler:
- **ingilizce:daha çok sözcük sırası ve yardımcı fiillerle anlamı belirler. cümle yapısı genellikle "özne-fiil-nesne" (svo) şeklindedir. yani, fiil ortada, olay akışı net.
- **türkçe:eklemeli bir dil, anlamı ekler ve eklemelerle taşır. cümle yapımız ise genellikle "özne-nesne-fiil" (sov) şeklindedir. bu esneklik bazen cümleye biraz daha ruh katar.
not: svo demek, "subject-verb-object" yani "özne-fiil-nesne", sov ise "subject-object-verb" yani "özne-nesne-fiil" demek.)*
zamirler:
- **ingilizce: cinsiyetli zamirler kullanır (he, she, it). her kelimeyle birlikte belirli bir cinsiyetin izini sürmek gerekiyor.
- **türkçe:cinsiyetsiz zamirler kullanır (o). burada, dilde cinsiyet ayrımı yoktur; herkes ve her şey için “o” yeterli.
kelimeler ve ekler:
- **ingilizce:kelimeler çoğunlukla kök halindedir ve türetme ya da çekim için genellikle ayrı kelimeler kullanılır. her kelimenin kendi sınırları vardır.
- **türkçe: eklemeli yapısıyla bilinir. kelimeler eklerle şekil değiştirir, anlam kazanır.
zaman kullanımı:
- **ingilizce: zamanlar geniş bir yelpazede kullanılır; her zamanın kendine özgü bir yapısı vardır (present simple, present continuous, past simple, vb.). bir olayın zamanını belirtmek çok önemli.
- **türkçe:zaman genellikle ekler ve yardımcı fiillerle ifade edilir. ekler işini halleder, zamanın ifadesini netleştirir.
söz dizimi:
- **ingilizce: daha katı bir söz dizimine sahiptir; “özne-fiil-nesne” sırası yaygındır. kuralcı bir yaklaşımı vardır.
- **türkçe: daha esnek bir söz dizimiyle bilinir; fiil genellikle cümlenin sonunda yer alır. bu esneklik, anlatıma biraz daha özgürlük tanır
- **ingilizce:cermen dilleri ailesine ait. ingilizce’yi bu kadar tanıdık kılan, belki de bu geniş dil ailesinin bir parçası olması.
- **türkçe:ural-altay dil ailesinin bir üyesi. dilimizin kökeni daha farklı bir hikaye anlatıyor.
yapısal özellikler:
- **ingilizce:daha çok sözcük sırası ve yardımcı fiillerle anlamı belirler. cümle yapısı genellikle "özne-fiil-nesne" (svo) şeklindedir. yani, fiil ortada, olay akışı net.
- **türkçe:eklemeli bir dil, anlamı ekler ve eklemelerle taşır. cümle yapımız ise genellikle "özne-nesne-fiil" (sov) şeklindedir. bu esneklik bazen cümleye biraz daha ruh katar.
not: svo demek, "subject-verb-object" yani "özne-fiil-nesne", sov ise "subject-object-verb" yani "özne-nesne-fiil" demek.)*
zamirler:
- **ingilizce: cinsiyetli zamirler kullanır (he, she, it). her kelimeyle birlikte belirli bir cinsiyetin izini sürmek gerekiyor.
- **türkçe:cinsiyetsiz zamirler kullanır (o). burada, dilde cinsiyet ayrımı yoktur; herkes ve her şey için “o” yeterli.
kelimeler ve ekler:
- **ingilizce:kelimeler çoğunlukla kök halindedir ve türetme ya da çekim için genellikle ayrı kelimeler kullanılır. her kelimenin kendi sınırları vardır.
- **türkçe: eklemeli yapısıyla bilinir. kelimeler eklerle şekil değiştirir, anlam kazanır.
zaman kullanımı:
- **ingilizce: zamanlar geniş bir yelpazede kullanılır; her zamanın kendine özgü bir yapısı vardır (present simple, present continuous, past simple, vb.). bir olayın zamanını belirtmek çok önemli.
- **türkçe:zaman genellikle ekler ve yardımcı fiillerle ifade edilir. ekler işini halleder, zamanın ifadesini netleştirir.
söz dizimi:
- **ingilizce: daha katı bir söz dizimine sahiptir; “özne-fiil-nesne” sırası yaygındır. kuralcı bir yaklaşımı vardır.
- **türkçe: daha esnek bir söz dizimiyle bilinir; fiil genellikle cümlenin sonunda yer alır. bu esneklik, anlatıma biraz daha özgürlük tanır
devamını gör...
3.
hep türkçede eylemin sonda olmasının işleri zorlaştırdığı söylenir. belki bu sebepten olabilir.
devamını gör...
4.
düşük pisa skorlarını açıklama çabasıdır
devamını gör...
5.
türkçe'nin değil türkçenin olacak.
devamını gör...
6.
yani hissiyatı bir kenara bırakırsak aşağıdaki gibi bir veri var , incelemeye değer
that being said, while you’re getting the same information per second, on average, to the listener, it can feel like a very different experience. so, how did languages measure up based on their speed? here’s what they found:
japanese
spanish
basque
finnish
ıtalian
serbian
korean
catalan
turkish
french
english
german
hungarian
mandarin chinese
cantonese
vietnamese
that being said, while you’re getting the same information per second, on average, to the listener, it can feel like a very different experience. so, how did languages measure up based on their speed? here’s what they found:
japanese
spanish
basque
finnish
ıtalian
serbian
korean
catalan
turkish
french
english
german
hungarian
mandarin chinese
cantonese
vietnamese
devamını gör...
7.
ingilizcem yok. bilemicem.
devamını gör...