jean-jacques rousseau

filozof, yazar. fransız devriminde etkili kişilik.
toplum sözleşmesi (kitap)ıyla epey haklı bir ün kazanmıştır.
mustafa kemal atatürk, bir meclis konuşmasında, "bu adamı nihayetine kadar okuyunuz" demiştir rousseau için.
hakkında dikkat çeken ayrıntı da eşitlik için mücadele etmesine rağmen kadın erkek eşitliğine inanmaması ve bunu asla savunmamasıdır. hatta kadını alçaltır.
çocukken dadısı tarafından kırbaçlanmış, henüz çocuk olduğu için yönelecek bir yeri olmayan cinsel enerji o esnada haz sağlamış, bu yüzden hayat boyu istemeden mazoşist kalmıştır.

en önemli kitabı toplum sözleşmesi'dir. burada halkın haklarının, hükümetin haklarının üstünde olduğunu vurgulayarak fransız devrimi'nde önemli etkisi olmuştur.

felsefeci olarak tanınan aynı zamanda bir besteci olan çok yönlü aydınlanma düşünürüdür. dillerin kökeni üzerine adlı denemesinde ilkel toplumlarda konuşma ve şarkı söylemenin birbirinden çok da farklı olmadığını yazmıştır. rousseau ilkel dillerin "pratik ve gündelik olmaktan çok melodik ve şiirsel olduğunu düşünüyordu, konuşma sesi düz değil, ilâhi ya da şarkılar gibi melodikti. (kaynak: müzikofoli/ oliver sacks)

tarihe yön veren değerli yazardır. meşhur kitaplarının yanı sıra emile adlı kitabı gerçekten eğitim üzerine güzel fikirler verir.

müzik, dil bilim ve politika üzerine yazdıklarıyla mustafa kemal atatürk'ü en çok etkileyen yazarlar arasındadır. elbette atatürk'ü en çok etkileyen kitabı ise toplum sözleşmesi olmuştur. kitabı okursanız bunu çok net görebilirsiniz.

çoğunluğun yönetmesi, azınlığın da yönetilmesi, doğa düzenine aykırıdır.

cümlesinin sahibi.

alıntı: j. j. rousseau ~ toplum sözleşmesi

isviçre' li filozof, yazar.

masraf olmasın diye çocuklarını yetimhaneye bırakan ve çocuk yetiştirme hakkında kitaplar yazan zavallı bir baba.

rousseau'ya göre insan bencil değildir. yozlaşmıştır. insanın bencil olduğunu iddia eden savlar onun yozlaşmış halini ele alır. sözleşmeci düşünürlerin doğal durumu insanın doğal durumu niteliğinde değildir. ona göre insan özgür doğar fakat her yerde zincire vurulur. (bkz: toplum sözleşmesi)

''toplum sözleşmesi'' isimli kitabın sahibi. kitabına insanın temelde iyi olduğuna inandığını belirterek başlar (tanrı kucağı).

doğum gününden birkaç gün sonra hayatını kaybeden; 1712/1778 yılları arasında yaşamış isviçreli filozof ve yazar olarak tanınır.
annesi onu doğurduktan 9 gün sonra ölmüştür.
kendisi fransız devrimi'ni etkilemiş isimlerden biri kabul edilir.

maximilien robespierre ile karıştırılmamalıdır.

çok demohrat bir dayımızdır.

jigololuk mesleğinin en ünlü ismidir. pek çok düşes ve kontesle hayatını idame ettirme karşılığında ilişkisi olmuştur. resmi olarak bilinen dört çocuğu vardır, resmi olmayan ise daha fazladır.

1712/1778 yılları arasında yaşamış isviçreli filozof ve yazar olarak tanınır.

1712/ 1778 yılları arasında yaşayan isviçreli yazar, filozof ve besteci olarak tanınır;
toplumsal sözleşme adlı eseri mihenk taşı kabul edilir.

jean-jacques rousseau (1712–1778), aydınlanma çağı'nın en etkili düşünürlerinden biridir ve felsefesi doğa, toplum, eğitim, özgürlük, eşitlik ve bireyin doğal hali üzerine yoğunlaşır. rousseau'nun ana fikirleri, doğal insanın erdemi ve toplumun yozlaştırıcı etkisi etrafında şekillenir.

rousseau'nun felsefesinin temelinde, insanların doğada özgür, eşit ve saf bir halde yaşadığı, ancak uygarlık ve toplumun gelişimiyle birlikte bu doğal erdemin kaybolduğu düşüncesi yatar. insanları ahlaki yozlaşmaya sürükleyen şey, uygarlık ve mülkiyet ilişkileridir. rousseau, bireylerin mutluluğa ve özgürlüğe ulaşabilmesi için toplumun yeniden düzenlenmesi gerektiğini savunur.

felsefesinin temel konuları

1. doğal hal ve insan doğası

doğal hal: rousseau’ya göre insan, doğanın bir parçası olarak doğal haliyle iyi ve saf bir varlıktır. bu haliyle insanlar özgürdür ve ihtiyaçları sınırlıdır. ancak bu durum, toplumun oluşmasıyla değişir.
insan doğası: insanların doğasında sempati (diğerlerine acıma) ve kendini koruma içgüdüsü vardır. bu, insanı diğer canlılardan ayıran temel erdemdir.

2. toplumun yozlaştırıcı etkisi

rousseau'ya göre, toplum ve özellikle özel mülkiyet kavramı, eşitsizliği ve çatışmayı doğurur:

özel mülkiyetin ortaya çıkışı, insanlar arasında eşitsizliğe neden olmuş ve doğal durumu bozmuştur.
toplum, bireylerin özgürlüğünü kısıtlamış ve onları diğer insanların onayını arayan varlıklar haline getirmiştir (örneğin "sahte ihtiyaçlar").

3. toplumsal sözleşme

rousseau'nun en bilinen eserlerinden biri olan "toplumsal sözleşme" (du contrat social), bireylerin özgürlüklerini koruyarak toplum içinde bir arada yaşama yollarını araştırır.

genel irade: rousseau, bireylerin toplumsal bir düzen oluşturmak için bireysel çıkarlarını bir kenara bırakarak genel iradeye boyun eğmeleri gerektiğini savunur. bu irade, toplumun ortak iyiliğini temsil eder.
özgürlük ve eşitlik: toplum içinde herkesin eşit olduğu ve özgürlüklerin korunduğu bir düzen kurulmalıdır. gerçek özgürlük, bireyin kendi üzerinde söz sahibi olmasıdır.

4. eğitim felsefesi

rousseau'nun "emile ya da eğitim üzerine" adlı eseri, onun eğitim felsefesini yansıtır:

doğaya uygun eğitim: eğitim, çocuğun doğasını ve doğal yeteneklerini geliştirecek şekilde düzenlenmelidir.
bireysel gelişim: çocuklar bağımsız düşünme, öğrenme ve karar verme süreçlerine yönlendirilmelidir.

5. ahlak ve din

rousseau, ahlakın kaynağını dinde değil, insanın doğasındaki duygusal bağlarda ve sempati kapasitesinde görür.

sivil din: bir toplumda bireylerin birlik ve düzen içinde yaşaması için bir tür manevi bağ gerekli görülür. ancak bu bağ, dogmatik bir dinden ziyade, insanları birleştirici bir inanç sistemi olmalıdır.
eleştiriler ve etkiler
rousseau, aydınlanma düşüncesine birçok yönden meydan okumuştur. akıl yerine duygulara ve doğaya vurgu yapması, romantizm hareketini büyük ölçüde etkilemiştir.
modern demokrasiye ve sosyalizme ilham veren birçok fikir sunmuştur, ancak ideal toplum modeli kimi zaman otoriter bir yapıya yol açabileceği gerekçesiyle eleştirilir.

jean-jacques rousseau, insanın doğada özgür ve saf olduğunu, ancak toplumun yozlaştırıcı etkisiyle bu erdemin kaybolduğunu savunur. insanlar, eşitlik ve özgürlüğü yeniden kazanabilmek için toplumu yeniden yapılandırmalı ve genel iradeye dayalı bir toplumsal düzen kurmalıdır. eğitim ve ahlak konularında doğaya dönmeyi önerir, bu da bireyin içsel potansiyelini ortaya çıkarır. rousseau’nun fikirleri, modern felsefe ve siyaset düşüncesi üzerinde derin etkiler bırakmıştır.