1.
bir şeyi överken ya da yererken bolca kullanılan bir sözdür.
kelimenin tam anlamıyla ifadesini kullanan insanlarla ilgili bazı sıkıntılar yaşıyorum. benim çok güzel dertlerim var. diller üzerine bu kadar çok düşününce yaşanan sorunlar da böyle dilbilimsel oluyor.
bu sözle ilgili birinci derdim; bunu söyleyen, bu sözü çokça kullanan insanları biraz kibirli, biraz kendini beğenmiş, biraz da ukala bulmamla alakalı. yani tasvir etmek istediği şeyi hangi kelimenin tam anlamıyla verebileceğine nasıl emin olabilir bir insan. oğuz atay okuduğumdan beri kelimelerin bazı anlamlara gelmediğini düşünüyorum. noam chomsky ile geçirdiğim üniversite yılları sonunda da dilbilimin o kadar da kolay bir şey olmadığını öğrendim. semantikine kurban olduklarım.
ikinci problem ise kelimenin tam anlamıyla diyerek bir tekillik vaat eden kişinin bir kelime değil birkça kelime kullanarak çoğulcu demokrasi gibi uyduruk bir yapıya özenmesidir. bu soruna en çok neden olan meslek grubu da futbol spikerleridir maalesef. maalesef diyorum çünkü yana yakıla tanımlarımı okuyan yüzlerce sözlük yazarı bilir ki ben futbolu çok severim. konuyu dağıtmadan bir örnek vereyim: mesela bir maçta şöyle bir anlatıma şahit oldum:
- kelimenin tam anlamıyla akıllara durgunluk veren bir gol.
rüştü reçber'in orasını burasını öpmekten dili nasır tutan spor spikerlerimiz bana bunu açıklamak zorunda. hangi kelimenin tam anlamıyla. akıllara mı? durgunluk mu? veren mi? bu ne ambiguity'dir ya rabbi!
kelimenin tam anlamıyla sözlükte şu ana kadar yazılmış en gereksiz tanımlardan birini yazdım.
kelimenin tam anlamıyla ifadesini kullanan insanlarla ilgili bazı sıkıntılar yaşıyorum. benim çok güzel dertlerim var. diller üzerine bu kadar çok düşününce yaşanan sorunlar da böyle dilbilimsel oluyor.
bu sözle ilgili birinci derdim; bunu söyleyen, bu sözü çokça kullanan insanları biraz kibirli, biraz kendini beğenmiş, biraz da ukala bulmamla alakalı. yani tasvir etmek istediği şeyi hangi kelimenin tam anlamıyla verebileceğine nasıl emin olabilir bir insan. oğuz atay okuduğumdan beri kelimelerin bazı anlamlara gelmediğini düşünüyorum. noam chomsky ile geçirdiğim üniversite yılları sonunda da dilbilimin o kadar da kolay bir şey olmadığını öğrendim. semantikine kurban olduklarım.
ikinci problem ise kelimenin tam anlamıyla diyerek bir tekillik vaat eden kişinin bir kelime değil birkça kelime kullanarak çoğulcu demokrasi gibi uyduruk bir yapıya özenmesidir. bu soruna en çok neden olan meslek grubu da futbol spikerleridir maalesef. maalesef diyorum çünkü yana yakıla tanımlarımı okuyan yüzlerce sözlük yazarı bilir ki ben futbolu çok severim. konuyu dağıtmadan bir örnek vereyim: mesela bir maçta şöyle bir anlatıma şahit oldum:
- kelimenin tam anlamıyla akıllara durgunluk veren bir gol.
rüştü reçber'in orasını burasını öpmekten dili nasır tutan spor spikerlerimiz bana bunu açıklamak zorunda. hangi kelimenin tam anlamıyla. akıllara mı? durgunluk mu? veren mi? bu ne ambiguity'dir ya rabbi!
kelimenin tam anlamıyla sözlükte şu ana kadar yazılmış en gereksiz tanımlardan birini yazdım.
devamını gör...
2.
bazen bazi insanlari betimlemek için kullaniyorum, kullaniyorum ki bu insan bu kelimenin sözlükteki tüm tanimlarinin dolu dolu karsiligidir bir sey atlamayayim ne olur ne olmaz. (bkz: swh)normal hayatta isime yariyor. bir problemim yok kendisiyle. kelimenin tam anlamiyla aptal mesela.(bkz: swh)
devamını gör...
3.
genelde anlamı güçlendirmek için kullandığım kelime. bunun dışındaki, abartma niyetli kullanımlar için başlık sahibine katılıyorum.
edit: hocam böyle dertlerimiz olsun yeter ki.
edit: hocam böyle dertlerimiz olsun yeter ki.
devamını gör...
4.
5.
biri var biri var biri var
dürtüyor bizi dürtüyor o kim ki
dürtüyor bizi dürtüyor o kim ki
devamını gör...