1.
ingiliz tarihinde magna carta’dan sonra gelen önemli bir belgedir. magna carta’dan sonra parlamento kralın mutlak gücünü artırmaya yönelik her girişiminde bir belge yayımlamış ve bu gücün sınırları olduğunu ona hatırlatmak istemiştir. işte bu süreçteki ilk belge petition of rights’tır.
1625 yılında tahta geçen ı. charles ‘ın mutlak iktidarın kralın hakkı ve ödevi olduğunu öne sürmesi parlamentoyu rahatsız etmiştir. üstüne bir de parlamentoya danışmadan ispanya ve fransa’ya savaş ilan edip savaşın doğurduğu maddi külfetin karşılanmasını ağır vergiler ile taçlandırmıştır. parlamento bu ağır vergileri reddedince charles birkaç kez parlamentoyu feshetmiş fakat her yeni gelen parlamento kararında direnmiş ve neticede charles’ı uzlaşmaya mecbur bırakmıştır. charles’ı sıkıştıran parlamento savaşın devamında gerekli maddi kaynakların temini karşılığında 17 haziran 1628 yılında petition of rights’i imzalamayı kabul etmesini sağlamıştır.
belgenin girişinde geçmişe yönelik bazı hatırlatmalar yapılmış ve kralın yetkilerinin sınırlı oluşu bir kez daha vurgulanmıştır. belgede yer alan düzenlemelere göre: “insanlar hakim kararı olmadan ya da savunması alınmadan tutuklanamayacak, hapsedilemeyecek, canından ve bir uzvundan mahrum edilemeyecek, kötü muameleye maruz bırakılmayacaktır. ayrıca parlamento tarafından kabul edilmedikçe kimse vergi vermeye zorlanamayacaktır”.
belgenin önemli özelliklerinden biri de magna carta’da olduğu gibi tanınan hakların yalnızca soylu sınıfı ile sınırlı kalmadan bütün ingiliz halkını kapsamasıdır.
ancak gelip görelim ki charles belgeyi imzalasa da parlamentonun işleyişine engel olmaya devam etmiş, parlamentoyu bir kez daha feshetmiş ve 11 yıl boyunca toplantıya çağırmamıştır. ardından bazı parlamento üyelerinin hapise atılması üzerine kral ve parlamento yanlıları arasında bir iç savaş çıkmıştır. 1648’de biten savaşta ı. charles yenilmiş ve parlamento önünde kurulan mahkemede yargılanarak idam cezası verilmiş, 1649 yılında da idam edilmiştir.
1625 yılında tahta geçen ı. charles ‘ın mutlak iktidarın kralın hakkı ve ödevi olduğunu öne sürmesi parlamentoyu rahatsız etmiştir. üstüne bir de parlamentoya danışmadan ispanya ve fransa’ya savaş ilan edip savaşın doğurduğu maddi külfetin karşılanmasını ağır vergiler ile taçlandırmıştır. parlamento bu ağır vergileri reddedince charles birkaç kez parlamentoyu feshetmiş fakat her yeni gelen parlamento kararında direnmiş ve neticede charles’ı uzlaşmaya mecbur bırakmıştır. charles’ı sıkıştıran parlamento savaşın devamında gerekli maddi kaynakların temini karşılığında 17 haziran 1628 yılında petition of rights’i imzalamayı kabul etmesini sağlamıştır.
belgenin girişinde geçmişe yönelik bazı hatırlatmalar yapılmış ve kralın yetkilerinin sınırlı oluşu bir kez daha vurgulanmıştır. belgede yer alan düzenlemelere göre: “insanlar hakim kararı olmadan ya da savunması alınmadan tutuklanamayacak, hapsedilemeyecek, canından ve bir uzvundan mahrum edilemeyecek, kötü muameleye maruz bırakılmayacaktır. ayrıca parlamento tarafından kabul edilmedikçe kimse vergi vermeye zorlanamayacaktır”.
belgenin önemli özelliklerinden biri de magna carta’da olduğu gibi tanınan hakların yalnızca soylu sınıfı ile sınırlı kalmadan bütün ingiliz halkını kapsamasıdır.
ancak gelip görelim ki charles belgeyi imzalasa da parlamentonun işleyişine engel olmaya devam etmiş, parlamentoyu bir kez daha feshetmiş ve 11 yıl boyunca toplantıya çağırmamıştır. ardından bazı parlamento üyelerinin hapise atılması üzerine kral ve parlamento yanlıları arasında bir iç savaş çıkmıştır. 1648’de biten savaşta ı. charles yenilmiş ve parlamento önünde kurulan mahkemede yargılanarak idam cezası verilmiş, 1649 yılında da idam edilmiştir.
devamını gör...