21.
civarındaki sokaklarda yeniden saatlerce gezmek istediğim, kaç yıldır ankara'ya uğrayamamaktan dolayı büyük özlem duyduğum, adeta burnumda tüten cadde.
belki de en çok, komşu sokaklarını ve yolculuğun kendisini seviyordum. kimi zaman billur'dan, bazen de güniz'den gelip, kuğulu'ya merhaba dedikten sonra caddeye kıvrılmak, pasaja bir ucundan dalıp hemencecik diğer ucundan çıkmak dünya üzerindeki en büyük eğlence oluveriyordu. ayaklara kara sular indikten sonraysa adres hep belliydi. kalan son gücümle, ya bülten'den ya da büklüm'den yokuş yukarı, kavaklı ilkokulu'na çıkmak. hemen karşısında bilir taksi vardır. görüp görebileceğiniz en efendi şoförleri, kraliyet enstitüsü sınavlarına tabi tutarak aldıklarına inandığım taksilerinden birine binilir ve önce otogar, sonra da eve dönüş yolculuğu başlardı.
pasaj demişken, alt katına uğramadan da geçmek olmaz. 90'ların başında satın aldığım ilk yabancı cd'lerimin çoğunu, pasajın altındaki plakçıdan edinmişimdir. zira başka yerde gerçekten bulamayacağınız, epeyce geniş bir koleksiyonu vardı nuri usta'nın. "peki deck'inde disk çalar var mı genç?" diye sorar, emin olmak isterdi satmadan önce de. bir de uzunçalardan, ferro krom kasetlere kaliteli kayıtlar alırdı, farkı anlayamazdık. birbirinden güzel anıları biriktirdiğim caddeye en kısa zamanda tekrar kavuşmak ümidiyle...
belki de en çok, komşu sokaklarını ve yolculuğun kendisini seviyordum. kimi zaman billur'dan, bazen de güniz'den gelip, kuğulu'ya merhaba dedikten sonra caddeye kıvrılmak, pasaja bir ucundan dalıp hemencecik diğer ucundan çıkmak dünya üzerindeki en büyük eğlence oluveriyordu. ayaklara kara sular indikten sonraysa adres hep belliydi. kalan son gücümle, ya bülten'den ya da büklüm'den yokuş yukarı, kavaklı ilkokulu'na çıkmak. hemen karşısında bilir taksi vardır. görüp görebileceğiniz en efendi şoförleri, kraliyet enstitüsü sınavlarına tabi tutarak aldıklarına inandığım taksilerinden birine binilir ve önce otogar, sonra da eve dönüş yolculuğu başlardı.
pasaj demişken, alt katına uğramadan da geçmek olmaz. 90'ların başında satın aldığım ilk yabancı cd'lerimin çoğunu, pasajın altındaki plakçıdan edinmişimdir. zira başka yerde gerçekten bulamayacağınız, epeyce geniş bir koleksiyonu vardı nuri usta'nın. "peki deck'inde disk çalar var mı genç?" diye sorar, emin olmak isterdi satmadan önce de. bir de uzunçalardan, ferro krom kasetlere kaliteli kayıtlar alırdı, farkı anlayamazdık. birbirinden güzel anıları biriktirdiğim caddeye en kısa zamanda tekrar kavuşmak ümidiyle...
devamını gör...
22.
1871-1928 yılları arasında yaşamış ünlü türk siyaset adamı, düşünürü ve yazarının adını taşıyan cadde. tunalı hilmi 1921 anayasası'nın hazırlanmasında önemli çalışmalarıyla bilinir. 1923'den sonra da iki dönem zonguldak milletvekili olarak tbmm'de görev yapmıştır.
devamını gör...
23.
tanıdık görmeden yürünemeyen cadde.
devamını gör...
24.
güzide ankaramızın en işlek ve uğrak caddesi. bütün mağaza ve mekanları bu cadde boyunda bulabilirsiniz. bir ucu kuğulu park'a diğer ucu kızılay'a çıkar. kalabalıktır her daim. bi nevi de ankara'nın kalbidir diyebiliriz.
devamını gör...
25.
avrupa'daki canlı ve kaliteli mağazalar barındıran alış veriş caddelerine evrilecek bir potansiyeli varken, bilinçli varoşlaşma stratejilerine kurban gitmiş ve ucuzcu dükkanların, dönercilerin sokağına dönüşmüş, sokak sinemalarının şehrimizdeki son örneklerinden kavaklıdere sinemasına mezar olmuştur.
devamını gör...
26.
ağustos un son haftası 1 gece için ankara daydım ve tunalı hilmi de bir otelde kaldım. bol bol arşınlama vakti buldum ama yok yani övüldüğü kadar bir cadde değil. hele o kuğulu park; kuğu kendini tek kişilik hücrede hissediyordur öyle küçük. zaten kuğu da göremedim ördek vardı zira...
devamını gör...
27.
ankara'da doğmuş büyümüş olan ben yakın geçmişe kadar hep kuğulu park sınırından dönmüştüm. bir ders sebebiyle yolum düştü sonra. garip bir şekilde sağlı sollu binalar iki katlı ve hepsinin ikinci katı gelinlikçi. o gün ciddi ciddi sorgulamıştım hayatı.
devamını gör...
28.
tunalı hilmi bey, 1871-1928 yılları arasında yaşamış türk bir siyasetçi olup zamanında ittihat ve terakki'nin en tanınmış üyelerindendir. oldukça vatansever ve devrimci bir kişilik olan tunalı abdullah hilmi, milli mücadele'de ve cumhuriyet dönemi'nde nezihe muhiddin tepedelengil gibi önemli feministlerle birlikte kadın haklarının önemli bir savunucusu olmuştur. daha doğrusu tunalı hilmi bey; öz türkçenin kullanılmasının yanı sıra kadın, köylü ve işçi haklarının en önemli savunucularındandır.
tunalı a. hilmi bey'in adı, ankara'nın çankaya ilçesindeki kavaklıdere semtindeki önemli bir caddeye verilmiştir. tunalı hilmi bey'i saygıyla ve sevgiyle anıyoruz.
tunalı a. hilmi bey'in adı, ankara'nın çankaya ilçesindeki kavaklıdere semtindeki önemli bir caddeye verilmiştir. tunalı hilmi bey'i saygıyla ve sevgiyle anıyoruz.

devamını gör...
29.
devamını gör...
30.
çocukluğum da gençliğim de ankara'da geçti. (hatta mesleğimin ilk on yılı da ankara'daydı.)
sonraki yıllarda o yılların ankara'sının da tunalısının da, ne kuğulu ne kurtuluş parklarının da kalmadığını gözlemek hüzünlüydü. inanmayacaksınız belki ama benim çocukluğumda "angara" lılar henüz ankara'da yoktular..!
sonraki yıllarda o yılların ankara'sının da tunalısının da, ne kuğulu ne kurtuluş parklarının da kalmadığını gözlemek hüzünlüydü. inanmayacaksınız belki ama benim çocukluğumda "angara" lılar henüz ankara'da yoktular..!
devamını gör...
31.
ankara'nın en sevdiğim yeridir. cebeci, kurtuluş, karanfil, olgunlar rotası üzerinden kulağımda kulaklık ve elimde sigara eşliğinde gerçekleştirdiğim yürüyüşümün varış noktası, kıtır'a gidip bir şeyler yedikten sonra kuğulu parkta oturup sigaramı içer ardından tunalıda rastgele bir yere oturup biramı yudumlarım.
ankara'da yaşamanın değil ankara'yı yaşayanların keyif aldığı bir muhit olması nedeniyle özeldir, güzeldir.
ankara'da yaşamanın değil ankara'yı yaşayanların keyif aldığı bir muhit olması nedeniyle özeldir, güzeldir.
devamını gör...