alamancılar

baba tarafından akrabalarımdır. oldukça nankör ve kadir-kıymet bilmeyen kişiliklere sahipler. yıllar önce türkiye'ye tatil için geldikleri zamanları hatırlıyorum.o bir ay nasıl geçerdi bir de bize sorun. burada ki akrabalar sanki onlara hizmet etmeli, erkekler şoförlüklerini kadınlar temizliklerini ve yemeklerini yapmalı gibi halet-i ruhiye içinde olurlardı. 12 yaşında 25 kişinin bulaşıklarını annemle birlikte yıkadığım, tencere tencere yemek yaptırıp beğenmeyip dışarıda yemek yemeğe gittikleri, kendileriyle beraber gittikleri yerin durumu müsait mi değil mi değil mi diye misafir getirdikleri zamanlar.bencilce ve görgüsüzce davranış nedir onlardan öğrendim.çok olay var yaşanan.görüşmeyi kestik çünkü artık yaz tatillerinde kimseyi çekecek hali kalmadı bizimkilerin ki zihniyetleri hiç değişmedi. şimdi ara-sıra babamı arıyorlar,işte ne kadar az-o kadar iyi. o yüzden gurbetçi değil hep alamancıdırlar.

daha geçen gün geldi kuzenler..

ohh neınnnn kargaaa...
siz ne diyor türkçe deeee...
ohhh türkiye çok schön...
ya yaaa avrupa da artık pahalı derken gittiği avrupa kupası maçlarını anlatıyordu... kuzi dedim gel yer değiştirelim.. aldığım cevap: biz burada yaşayamayız çok karışık siz.. trafik karışık, evler karışık, heryer kalabalik vs...

velhasıl sevdiklerini söyledikleri ülkelerinde yaşamak istemeyen, ne avrupalı olabilmiş ne de türkiye vatandaşı kalabilmiş araya sıkışan bir grup insan topluluğu..

alles gute sözlük...

avrupaya kakaladığımız alt sınıftır. tamamına yakını köylerden avrupa'ya gittiği için günümüzde şehirlere tatile geldiklerinde "türkiye çok ilerlemiş" diyorlar. yine aynı nedenden trafik kurallarının olmadığını düşünerek hareket edip, sınır kapısında ceza ücretini görünce "vay be" diyorlar. neyse ki evlerde internet olmasına artık şaşırmıyorlar.

kurulu düzeni olan arkadaşlar.