orijinal adı: little tales of misogyny
yazar: patricia highsmith
yayım yılı: 1975
17 kısa öyküden oluşan eser, çeşitli yorumlara neden olmuştur. bu yorumlar iki ana eksende ilerler, birincisi yazarın kadın düşmanlarıyla alay ettiği üzerinedir. diğer yorum ise yazarın kadın düşmanlığı lehine yazdığı yönündedir. hikayelerde, sürekli sorun çıkaran, soruna neden olan kadın karakterler vardır. çevresindeki kişileri felakete sürükleyen bu kadınlar, yazara yönelik suçlamalara neden olmuştur.
yazar: patricia highsmith
yayım yılı: 1975
17 kısa öyküden oluşan eser, çeşitli yorumlara neden olmuştur. bu yorumlar iki ana eksende ilerler, birincisi yazarın kadın düşmanlarıyla alay ettiği üzerinedir. diğer yorum ise yazarın kadın düşmanlığı lehine yazdığı yönündedir. hikayelerde, sürekli sorun çıkaran, soruna neden olan kadın karakterler vardır. çevresindeki kişileri felakete sürükleyen bu kadınlar, yazara yönelik suçlamalara neden olmuştur.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "0rene" tarafından 02.09.2022 23:45 tarihinde açılmıştır.
1.
patricia highsmith'in ilk kez 1975 yayınlanmış hikaye daha doğrusu öykücükler kitabı.
öncelikle o nece kitap ismidir üstad... insanı sinirlendirecek mi coşturacak mı bilemeden başlıyorsunuz kitaba. hem kitabın hem de kitabı oluşturan hikayelerin en etkileyici kısımları isimleri bence.
ben şimdiye kadar tamamı ironi üzerine kurulmuş çok fazla eser okumadım, bu okuduklarım arasında en iyisiydi. tüm kadın düşmanı özellikleriyle tek tek ciddi bir şekilde yerle yeksan ederek dalga geçiyor yazar. hayran kaldım.
tüm hikayelerde herkesin "nefret" edeceği bir kadın karakter var. hikayelerin çoğunda da suç unsurları yer almış. ya bu kadın ölüyor ya da birilerini öldürüyor. zaten yazarın kitapları genellikle suç üzerineymiş.
hikayeler ve kitap bu kadar kısa olmasa çok sıkıcı bir kitaba dönüşebilirmiş çünkü bir yerden sonra kendini tekrar ediyor gibi geliyor ama dediğim gibi hepsi "öykücük" olduğu için sıkmıyor sizi.
ben ilk ve son hikayeyi özellikle çok beğendim. ilk hikaye bir mağara kadınından başlıyor sanki insanlığın en başından beri kadınlara neler oluyor vurgulamak ister gibi. son hikayeyse insanın aklıyla dalga geçiyor sanki.
kitaptaki hikaye isimleri sırayla şu şekilde;
oona, şen mağara kadını
koket (kelebek ruhlu kadın)
dişi romanci
dansçı
yatak hastası ya da yatalak
sanatçı orta sınıf ev kadını
tam vesikalı orospu ya da nikâhlı kadın doğurgan
taşınabilir yatak objesi
tam hanımefendi
sessiz kaynana
mutaassip
kurban
evangelist
mükemmelliyetçi
el
öncelikle o nece kitap ismidir üstad... insanı sinirlendirecek mi coşturacak mı bilemeden başlıyorsunuz kitaba. hem kitabın hem de kitabı oluşturan hikayelerin en etkileyici kısımları isimleri bence.
ben şimdiye kadar tamamı ironi üzerine kurulmuş çok fazla eser okumadım, bu okuduklarım arasında en iyisiydi. tüm kadın düşmanı özellikleriyle tek tek ciddi bir şekilde yerle yeksan ederek dalga geçiyor yazar. hayran kaldım.
tüm hikayelerde herkesin "nefret" edeceği bir kadın karakter var. hikayelerin çoğunda da suç unsurları yer almış. ya bu kadın ölüyor ya da birilerini öldürüyor. zaten yazarın kitapları genellikle suç üzerineymiş.
hikayeler ve kitap bu kadar kısa olmasa çok sıkıcı bir kitaba dönüşebilirmiş çünkü bir yerden sonra kendini tekrar ediyor gibi geliyor ama dediğim gibi hepsi "öykücük" olduğu için sıkmıyor sizi.
ben ilk ve son hikayeyi özellikle çok beğendim. ilk hikaye bir mağara kadınından başlıyor sanki insanlığın en başından beri kadınlara neler oluyor vurgulamak ister gibi. son hikayeyse insanın aklıyla dalga geçiyor sanki.
kitaptaki hikaye isimleri sırayla şu şekilde;
oona, şen mağara kadını
koket (kelebek ruhlu kadın)
dişi romanci
dansçı
yatak hastası ya da yatalak
sanatçı orta sınıf ev kadını
tam vesikalı orospu ya da nikâhlı kadın doğurgan
taşınabilir yatak objesi
tam hanımefendi
sessiz kaynana
mutaassip
kurban
evangelist
mükemmelliyetçi
el
devamını gör...