ulusalcılık

kandırılmayan ve kandırılamayan insanların ideoljisidir. fettuşa fettuş demeyi fettuşun en güçlü zamanında demişlerdir var olsunlar mensubu olmaktan gururluyum.

uluyan solculuk.
bir ara ülkü ocaklı teröristlerle ortak miting yapmıştı bu kurtçukların bir fraksiyonu.

sosyalizm ile yapılandırılmış, her sosyalizm gibi "iflas" etmeye mahkum ve muhtaç totaliter bir ideolojidir.

tehlikelidir aslında faşizmden farkı yoktur, etnik kaygı gütmez demiş bir arkadaş ona çok güldüm.

anglo-sakson zırvası. amerikan diye olmayan bir ırkı oldurmaya çalışan, g.tle gülünmesi gereken bir komedi. bizde de işte batı referanslı salaklar aynı şekilde türklük uydurmaya çalışıyor. gidip kürtlere, lazlara sen türksün abi, elini ayağını öpeyim diye yalakalık yapıyor. he canım, he, öyle oluyor zaten.

ek entry olarak gireyim

birincisi anglo-saksonlarda benzeri yoktur, aksine fransızlardaki nationalitarisme'ye benzetilebilir.

ikincisi "amerikan diye olmayan bir ırk" pek doğru bir tabir olmuyor zaten bir noktada bütün kavimler böyle bir etnogenetik dönüşüm sonucunda oluşmuştur. etnik amerikan diye bir kavram dahi vardır ki bu on üç koloni soyundan gelen beyazları ve kendilerini sadece amerikan olarak niteleyen insanları kapsar sayıları da 21-29 milyon arası olarak tahmin edilir.

üçüncüsü etnik kaygı gütmez dediğimde lolo yapana, etnik kaygı güden milliyetçilik çeşitlerine naziler, ku klux klan örnek verilebilir. ulusalcılıkta etnoırksal bir kaygı yok ulusal kaygı var.

t: türk tarihini cumhuriyet ile sınırlı tuttukları, geri kalanına pek önem vermedikleri ve türk dünyasını çok kââle almadıkları için sığ bulduğum ideolojik düşünce. yine islamcı, solperene karşı destekleriz tabi.

eski yunan da sitelere egemen olanlar soylu ailelerdi, şimdi her kitlenin, her girişimin, her inancın, her siyasi grubun ve hatta fraksiyonun başında yine soylu aileler ve onların çocukları var. çocukları yoksa poposunu o koltuktan kaldırmayan, kaldırdığında koltuğunun kaybolacağına inanan bir güruh.
ne ulusalı kaldı ne ulusalcısı, materyalist ettiler davasına inananı da.
ne milliyetçisi kaldı ne mamleket sevdalısı, onları da materyalist ettiler.
ne inananı kaldı, ne inanç önderi, e onlar da materyalist oldular.

2000 li yılların başında üniversitede anadilde eğitim kampanyası adı altında bir etkinlik başlatmışlardı, sınıfta ulusalcı çocuklar vardı, bir tarafta da yurtsever tayfası, diğer tarafta ülkücü gençlik, tarikatçılar da hücre şeklinde bir aradalardı. yurtseverleri okuldan uzaklaştırdılar, polis evlerini aradı felan, ulusalcılar bunlara (yurtseverlere) ülcülerle tepki verdiler felan, istikrarlı olanlar tarikatçılar oldu etliye sütlüye karışmadılar. büyümeye, sinsi sinsi ilerlemeye devam ettiler.

sanal alemin, sosyal medyanın, dostların geçmişten haber vermeleri sonrası öğrendim ki; üniversite devredaşlarım çizgilerini değiştirmişler, patlıcanlı türlü yemeği gibi ortak nokta bulmuşlar, bir araya gelmişler, ezilenlerin, serf sınıfının savunucusu arkadaşlar sermaye şirketlerinde çalışır olmuşlar. ülkücüler saf değiştirmişler, ne ulusalı kalmış, ne ülküsü, ne marx ı ne engels'i.
lakin sinsiler yollarına istikrarlı bir şekilde devam etmişler.
hasılı; akıllı adamlarla dost olmak lazım
bir özlü söz ile sonlandırayım -anlaşılırsa-
"deliyi s..ceğine akıllıya g.. ver".
akıllılarla gezin, etmen guzum.



not: anlaşılmaz diye yine açık yazayım özlü sözü bari
" deliyi seveceğine, akıllıya gül ver. "

ulus millet doktrinin türkiyedeki adı;

bağırttıkları sıralı tam liste;

siyasal islamcılar
ülkücüler
solcular
şeriatçılar
demliler
tas kafa traşlılar
liberaller
yetmez ama evetçiler
tarikatçılar

diye uzar gider nerede haşerat var bağırtıyor efenim durduramıyoruz.