1.
kokusu burnumda şuan...
devamını gör...
soba üstünde pişmişini yeme imkanım sadece bir kere oldu, tadı hala damağımda.

yayla evinde sırtımıza battaniyeleri atmış, anneannemin bize kabuklarını soyup vermesini bekliyorduk.*
devamını gör...
soba üzerinde yapılan efsane yiyecektir. maalesef ev kaloriferli o keyfe erisemiyorum.tava yada fırında asla sobadaki tadını vermiyor.
devamını gör...
kokoreç gibidir hakikaten güzel kokar ama tadına gelince hüsrana uğrarım zamanla severim belki diye denemekten vazgeçmiyorum ama
devamını gör...
kestanenin tadı yok şimdilerde eskisi gibi sobq üstünde pişen aile ile yenen daha güzeldi
devamını gör...
almanya da kuruyemiş olarak paketli soyulmuş olarak marketlerde satılıyor umarım kısa sürede bizim ülkemizde de olur
devamını gör...
sokakta satılanın kokusunu hiç sevmediğim sey.
devamını gör...
kış gecelerinin vazgeçilmez lezzeti.
devamını gör...
kışı sevmek için en iyi nedenlerden biri.
devamını gör...
10.
eskiden sobada pişirip beklemeye dayanamadığınız için şimdi de ateş pahası olduğu için elimizi uzattığımızda yakan yiyecektir.
devamını gör...
11.
evde ocak üstünde közmatik ile hızlı ve ekonomik olarak tüketebileceğiniz doğa harikası.
devamını gör...
12.
kabuğunun birebir renginde aynı adı taşıyan ve ton seçeneklerinin bulunduğu saç boyaları mevcut olan yiyecektir.
devamını gör...
13.
kışı sevmemin iki nedeninden biri. özellikle fırında çok güzel olur.
devamını gör...
kış aylarında odun ya da sobası üstünde pişirilmesi gerekir.
devamını gör...
sıkı bir nişasta, sakkaroz, protein ve tanen deposu. karadeniz'de köylüler sürgünlerinden sepetler örüyor, arılar çiçeklerinden rayihasına doyum olmayan bal üretiyor. kuşkusuz tabiatın bahşettiği en muhteşem hediyelerden biri.
devamını gör...
eskiden soba üstünde yapıldığını benim de tekrar yazma gereği duyduğum lezzetli meyve. çünkü soba üstünde yapılmışını deneyemeyen yeni nesil çok şanssızdır, mükemmel olurdu. ss (sobadan sonra) pek muhatap olmadım kendisiyle büyüsü bozuldu sanki.
devamını gör...
kış aylarımın vazgeçilmezidir. en sinir eden kısmı pişirdikten sonra kestanenin içindeki ince kabuktan ayrılmamış olmasıdır. soba artık nostalji olduğuna göre fırınlama tekniğini anlatalım ki bahsettiğim sorunu yaşamayın.

fırınlamadan önce kestaneleri 2-3 dk kadar suda bekletip, sonra dış kabuğunu kuruluyoruz. sonrasında kabuğu delecek çizik veya çizikler atıyoruz. 200 dereceye önceden ısıtılmış fırına atıp kestanelerin büyüklüğüne göre 20 ile 30 dk arasında bekliyoruz, afiyetle yiyoruz.

kestanenin ağaç üzerinde nasıl göründüğünü hiç bilmeyen yazar arkadaşlarımız için bir görsel bırakayım, ilginç bulabilirler.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
kestane, gürgen, palamut altı yaprak
üstü bulut
gel sen burda derdi unut
orman ne güzel ne güzel
devamını gör...
herkesin aksine, kebap diye tabi edilen, soba ya da köz üzerinde pişeni değil de, suda biraz tuz biraz şeker ile haşlanmış pamuk gibi olan halini ayıla bayıla yerim.

köyden babaannem torba torba gönderir sağ olsun canım benim, buzdolabının sebzelik bölümü dolar, yine de kurtlanır. az gönder babannneee yeaaa isyanımı dinletemem, ofistekilere, eşe dosta, komşulara dağıtırım her sene. allah uzun ömür versin. babaanem olmasa aklıma gelir mi alır mıyım bilmiyorum...
devamını gör...
argoda g*t anlamında da kullanılan bir kelime. "kestaneyi çizdirmek" diye bir deyiş de mevcut.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"kestane" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim