841.
sevdiğim kadına yazmıştım.
04.07.2018...
ay uyandım ama saat daha çok erken
eskiden mutluydum çizkifiln izlerken
kahvaltım biraz yemiş ve meyveli yoğurt
bir seni seviyorum bir de kaynamış nohut.
04.07.2018...
ay uyandım ama saat daha çok erken
eskiden mutluydum çizkifiln izlerken
kahvaltım biraz yemiş ve meyveli yoğurt
bir seni seviyorum bir de kaynamış nohut.
devamını gör...
842.
sevgi neydi?
sevgi neydi biliyor musunuz?
sevgi, sonbahar geldiği vakit
dökülen yapraklara hüzünlenmekti
ilkbahar vakti yağan yağmurla gülüşmek
korkunç ve ulaşılmaz bir bataklıktan
uçarak kaçabilmekti
insan gece geldiği vakit göğe baktığında
şu ve şu yıldızlar benim ulan diyebilirdi
deprem vursa, göçük altında kalsa
ne iyi yaşıyorum diyebilmekti
bazı vakitlerde ise sevgi neydi bilir misiniz?
sekiz yaşında bir çocuğun panayır girişinde
dondurmasını yere düşürmesiydi
16 saattir ayakkabı boyayan bir çocuğun
evine dönerken parasını çaldırmasıydı
genç bir adamın arabasını park yerinden çıkarırken
3 yaşındaki kızının arabanın arkasında olduğunu görmemesiydi
ibni haldun belki de yanılıyordu
coğrayfa kader değildi
sevgi kederdi
sevgi neydi biliyor musunuz?
sevgi, sonbahar geldiği vakit
dökülen yapraklara hüzünlenmekti
ilkbahar vakti yağan yağmurla gülüşmek
korkunç ve ulaşılmaz bir bataklıktan
uçarak kaçabilmekti
insan gece geldiği vakit göğe baktığında
şu ve şu yıldızlar benim ulan diyebilirdi
deprem vursa, göçük altında kalsa
ne iyi yaşıyorum diyebilmekti
bazı vakitlerde ise sevgi neydi bilir misiniz?
sekiz yaşında bir çocuğun panayır girişinde
dondurmasını yere düşürmesiydi
16 saattir ayakkabı boyayan bir çocuğun
evine dönerken parasını çaldırmasıydı
genç bir adamın arabasını park yerinden çıkarırken
3 yaşındaki kızının arabanın arkasında olduğunu görmemesiydi
ibni haldun belki de yanılıyordu
coğrayfa kader değildi
sevgi kederdi
devamını gör...
843.
şiirimin adı, sugar mommymin iki villasını tam üstüme yapacakken eski kocası tarafından noterde basılmamız üzerine alelacele kaçışım esnasında aklıma gelen, zamanında fırsatım varken semazen mi olsaydım acaba düşüncesi.
tutup çekmişti kolumdan babam
hadi lan yenikapı mevlevihanesi'ne diyerek
yalnızca hüsnüaşk'ı görmüştü elimde
yoktu oysaki okuma yazmam bile
-19 yaşındaydım-
rüyasında mevlana'yı görmüş bi gece
uyandığında senin veledin elinde hüsnüaşk olacak
-rüyada hüsnüaşk görmek o kişinin semazen olmak istediği şeklinde yorumlanır-
zaten senin oğlanın geleceği meleceği yok
al götür şu puştu yenikapı'ya
dönsün dursun ömrü boyunca
1 ay devam ettik, gece gündüz demedik
döndük
eteklerimize kediler takılırdı bazen
ben tekmelerdim neco severdi
-onu da babası getirmiş-
lan neco dedim gel senle bi sugar mommy bulalım
hani giderimiz de var buluruz lan valla bak
cigara çekerken yakalanalım şunlara
atsınlar bizi.
tamam, dedi neco, bekle yalnızca.
-sözünün eridir neco-
sohbet esnasında çıkardı dalgaları
çaktık çakmakları
şeyhin haşin ve korkutucu gözlerine bakarak
bi duman da bana verin dedi
o an anladım ki ömür boyu kitlenip kalabiliriz buraya..
prison break izlemiş neco zamanında star tvde
kurtlar vadisi gibi bi şey mi diye sordum
yok bolum hapishaneden kaçışlı falan
başrol oyunucusu da gerçek hayatta gaymiş dedi neco
sağ ol awk dedim neco başka vereceğin hayati bilgi var mı
kaçıyoruz dedi ve soyundu aniden
arkasını döndü tam napıyosun lan diyecekken
hayatımızı kurtaracak olan haritayı gösterdi
-çok büyük adamdı neco, öyle böyle değil-
not: detayları atlıyorum bi şekilde kaçtık çok önemli değil. kaçarken neco'nun üstüne logar kapağı düştü öldü galiba, dönüp bakmadım bunu bilmeniz yeterli.
mermiler yağarken ardımdan semazen eteğimi düşündüm
neco'nunki tütüydü benimki standart düz
güzel günlerdi şeyh de kafa adamdı aslında
insanoğlu pişmanlıktan teşekküldür.
tutup çekmişti kolumdan babam
hadi lan yenikapı mevlevihanesi'ne diyerek
yalnızca hüsnüaşk'ı görmüştü elimde
yoktu oysaki okuma yazmam bile
-19 yaşındaydım-
rüyasında mevlana'yı görmüş bi gece
uyandığında senin veledin elinde hüsnüaşk olacak
-rüyada hüsnüaşk görmek o kişinin semazen olmak istediği şeklinde yorumlanır-
zaten senin oğlanın geleceği meleceği yok
al götür şu puştu yenikapı'ya
dönsün dursun ömrü boyunca
1 ay devam ettik, gece gündüz demedik
döndük
eteklerimize kediler takılırdı bazen
ben tekmelerdim neco severdi
-onu da babası getirmiş-
lan neco dedim gel senle bi sugar mommy bulalım
hani giderimiz de var buluruz lan valla bak
cigara çekerken yakalanalım şunlara
atsınlar bizi.
tamam, dedi neco, bekle yalnızca.
-sözünün eridir neco-
sohbet esnasında çıkardı dalgaları
çaktık çakmakları
şeyhin haşin ve korkutucu gözlerine bakarak
bi duman da bana verin dedi
o an anladım ki ömür boyu kitlenip kalabiliriz buraya..
prison break izlemiş neco zamanında star tvde
kurtlar vadisi gibi bi şey mi diye sordum
yok bolum hapishaneden kaçışlı falan
başrol oyunucusu da gerçek hayatta gaymiş dedi neco
sağ ol awk dedim neco başka vereceğin hayati bilgi var mı
kaçıyoruz dedi ve soyundu aniden
arkasını döndü tam napıyosun lan diyecekken
hayatımızı kurtaracak olan haritayı gösterdi
-çok büyük adamdı neco, öyle böyle değil-
not: detayları atlıyorum bi şekilde kaçtık çok önemli değil. kaçarken neco'nun üstüne logar kapağı düştü öldü galiba, dönüp bakmadım bunu bilmeniz yeterli.
mermiler yağarken ardımdan semazen eteğimi düşündüm
neco'nunki tütüydü benimki standart düz
güzel günlerdi şeyh de kafa adamdı aslında
insanoğlu pişmanlıktan teşekküldür.
devamını gör...
844.
bir yalanı yaşamak
ah be çocuk yağmur yağıyor
ekmek teknen alabora olmuş
göçmüş bu diyardan sevdiklerin
terk etmiş seni tüm değerlerin
oturtmuşlar seni çürük sandalyeye
ıslak odunla vurmuşlar ellerine
tutunacak dal arıyorsun biliyorum
tutacak ellerini kırdılar görüyorum
sevgi ağacından bir meyveydi tek isteğin
biliyorum
hırçın bir rüzgar vursa da keşke
o meyve uçsa ağzıma konsa diyorsun
fakat o rüzgar seni de uçurur
bilmiyorsun
ah be çocuk vah be çocuk
sen çok güzel gülüyorsun
ah be çocuk yağmur yağıyor
ekmek teknen alabora olmuş
göçmüş bu diyardan sevdiklerin
terk etmiş seni tüm değerlerin
oturtmuşlar seni çürük sandalyeye
ıslak odunla vurmuşlar ellerine
tutunacak dal arıyorsun biliyorum
tutacak ellerini kırdılar görüyorum
sevgi ağacından bir meyveydi tek isteğin
biliyorum
hırçın bir rüzgar vursa da keşke
o meyve uçsa ağzıma konsa diyorsun
fakat o rüzgar seni de uçurur
bilmiyorsun
ah be çocuk vah be çocuk
sen çok güzel gülüyorsun
devamını gör...
845.
sadelikle bezeli hayat ışıklarında
şatafatlı bir mola vermek gibiydi
dolu dolu sessizlik fırınlarında
sesleri ateşe vermek gibiydi
saydı
son bulmadı ama yeniden başladı
gerçeklikten sıyrılmadı ama
hayallerle doldu taştı
adım atmalıydı
netti bir o kadar bulanık olan
yetti bir o kadar yaşanmış olan
tercihlerdi onu mahrum bırakan
ya da istediğine ulaştıran
aslıyla olan aslında kalan ve
muhteviyata sahip olan
elindeyken
bilen ve bunu kullanan
işleyen ve parlatan
emanet bir yaşamda savrulan
emin değildi ama öyleymiş gibi yapan
yaşayan ve yaşatan.
şatafatlı bir mola vermek gibiydi
dolu dolu sessizlik fırınlarında
sesleri ateşe vermek gibiydi
saydı
son bulmadı ama yeniden başladı
gerçeklikten sıyrılmadı ama
hayallerle doldu taştı
adım atmalıydı
netti bir o kadar bulanık olan
yetti bir o kadar yaşanmış olan
tercihlerdi onu mahrum bırakan
ya da istediğine ulaştıran
aslıyla olan aslında kalan ve
muhteviyata sahip olan
elindeyken
bilen ve bunu kullanan
işleyen ve parlatan
emanet bir yaşamda savrulan
emin değildi ama öyleymiş gibi yapan
yaşayan ve yaşatan.
devamını gör...
846.
aman vermeyen bir anda
dokundu yüreğe
bitmeyen bir sevda
sarıldı kalbe
yaşamak dedim
yüz yıl boyunca
defalarca
bu his aziz
bu his matiz
biriz
tekiz
tamamlanmak bu
nasip
katmerli giden günlere
nefis bir sevinç.
dokundu yüreğe
bitmeyen bir sevda
sarıldı kalbe
yaşamak dedim
yüz yıl boyunca
defalarca
bu his aziz
bu his matiz
biriz
tekiz
tamamlanmak bu
nasip
katmerli giden günlere
nefis bir sevinç.
devamını gör...
847.
güneşi kemirir gibi piç bir gülüş
ağzında
ateşi yıkıyorsun toprakla
uzuyor adımlar
uzuyor
çocuk kalbin
küçük bir kız şarkı söyledi
içinden
kurşuna dizildin
bulutların içinden
ciğerin ağzında hecelediğin
ö l ü m…
plastik kokularla ilişiyor tenine önce
de ki; “yok, daha değil”
kötü bir şaka çiçeği bu
ağzında
ateşi yıkıyorsun toprakla
uzuyor adımlar
uzuyor
çocuk kalbin
küçük bir kız şarkı söyledi
içinden
kurşuna dizildin
bulutların içinden
ciğerin ağzında hecelediğin
ö l ü m…
plastik kokularla ilişiyor tenine önce
de ki; “yok, daha değil”
kötü bir şaka çiçeği bu
devamını gör...
848.
gözümde canlanır koskoca nazi
heinrich himmler nerede ben neredeyim
hatamız neydi ki yenildik böyle
yıkılmış führerbunker'im bak ne haldeyim
devamını gör...
849.
içimde onlarca farklı sual var
mücella hayatımın cevabı sendin
suallerime de cevap bulur musun
yanımda kal suallerime cevap bulana kadar
istersen ilkiyle başlayayım sorularıma
senelerin günler gibi geçtiği şu dünyada
korkarım ki en fazla dört hafta kalacağım
söylesene mücella
kaç gün daha senden ayrı kalacağım
hayır mücella bu bir aşk şiiri değil
seninle iletişim kurmamın tek yolu bu değil
kalbim sana küs, kırgın değil
mücella, tükenmiş aşkımın son umudu
aslında tüm bunlar yalan biliyorsun değil mi
mücella seninle bir gelecek isterken
sensiz bir halde şimdi o yıllara geldim
sahiden! sorulardan bir tanesi bu
varlığımla mutluluğuna engel miydim
söylesene mücella yalan nasıl bir duygu
yeşil yapraklardan kurtulmuş ağaçlar
her çatıda bitmeksizin kara dumanlar
mücella biliyorum söylemem nafile ama
sen yine de dikkat et kendine, üşüme
sen de görüyorsundur dışarı bak
kar topları, kardan adamlar var
keyfini çıkarmak lazım, karlar erimeden
sevenler kavuşmalıdır bitip tükenmeden
hikayemin başladığı zamana geldik
en çok bahar mevsimini severdin
bana her bahar seni anımsatıyor
her defasında içim bundan dolayı huzur doluyor.
mücella hayatımın cevabı sendin
suallerime de cevap bulur musun
yanımda kal suallerime cevap bulana kadar
istersen ilkiyle başlayayım sorularıma
senelerin günler gibi geçtiği şu dünyada
korkarım ki en fazla dört hafta kalacağım
söylesene mücella
kaç gün daha senden ayrı kalacağım
hayır mücella bu bir aşk şiiri değil
seninle iletişim kurmamın tek yolu bu değil
kalbim sana küs, kırgın değil
mücella, tükenmiş aşkımın son umudu
aslında tüm bunlar yalan biliyorsun değil mi
mücella seninle bir gelecek isterken
sensiz bir halde şimdi o yıllara geldim
sahiden! sorulardan bir tanesi bu
varlığımla mutluluğuna engel miydim
söylesene mücella yalan nasıl bir duygu
yeşil yapraklardan kurtulmuş ağaçlar
her çatıda bitmeksizin kara dumanlar
mücella biliyorum söylemem nafile ama
sen yine de dikkat et kendine, üşüme
sen de görüyorsundur dışarı bak
kar topları, kardan adamlar var
keyfini çıkarmak lazım, karlar erimeden
sevenler kavuşmalıdır bitip tükenmeden
hikayemin başladığı zamana geldik
en çok bahar mevsimini severdin
bana her bahar seni anımsatıyor
her defasında içim bundan dolayı huzur doluyor.
devamını gör...
850.
zincirleri bırak
akışta kalma
karanlık odalardan çık şimdi
daha da uğrama
tut nefesini
ne çıkacak karşına umursama
bir yer olmaz
bir yer olur
belirsizlik bellidir
her şey bir gün son bulur
son saatler
niyet et güzel olur
son saatler
karambol bir son
seni bulur
ve bir anda kaybolur.
akışta kalma
karanlık odalardan çık şimdi
daha da uğrama
tut nefesini
ne çıkacak karşına umursama
bir yer olmaz
bir yer olur
belirsizlik bellidir
her şey bir gün son bulur
son saatler
niyet et güzel olur
son saatler
karambol bir son
seni bulur
ve bir anda kaybolur.
devamını gör...
851.
zamanında,
söz dinlememiş,
ne kadar yavşak varsa
hayatına almışsın.
hata üstüne hata yapmışsın.
sonra,
haliyle, yarı yolda kalmışsın.
gelip bi de bana bağlanmışsın.
diyorsun ki;
çözüm üret!
.
sana cevabım net!
şükret!
.
en azından yolu yarılamışsın.
otur! sabret!
.
sonra da;
geri kalanı bi zahmet,
yalnız devam et.
söz dinlememiş,
ne kadar yavşak varsa
hayatına almışsın.
hata üstüne hata yapmışsın.
sonra,
haliyle, yarı yolda kalmışsın.
gelip bi de bana bağlanmışsın.
diyorsun ki;
çözüm üret!
.
sana cevabım net!
şükret!
.
en azından yolu yarılamışsın.
otur! sabret!
.
sonra da;
geri kalanı bi zahmet,
yalnız devam et.
devamını gör...
852.
kayboluyorum
yitip gidiyor düşünceler
yeniden doğuyorum
her şeyi unutmuş
anda kaybolmuş olarak
soluyor birer birer anılar
eski heyecanlar
yepyeni bir ben
tekrar yanmak için
vaziyet alıyor
sil baştan başlıyor
umut yeniden
aşk yeniden
susmalar yeniden
sabır
telkin
yeniden
ve yeniden.
yitip gidiyor düşünceler
yeniden doğuyorum
her şeyi unutmuş
anda kaybolmuş olarak
soluyor birer birer anılar
eski heyecanlar
yepyeni bir ben
tekrar yanmak için
vaziyet alıyor
sil baştan başlıyor
umut yeniden
aşk yeniden
susmalar yeniden
sabır
telkin
yeniden
ve yeniden.
devamını gör...
853.
bir fotoğrafın var masamda
gerçeklere hapsolduğum her an ona bakarım
ipek saçların cenneti teğet geçmiş
gözlerine dolmuş düşünceler
bir tarafa doğru bakıyorsun
hislerini dudaklarından anlıyorum
fotoğrafın çekildiği o gün
o günü bugün gibi hatırlıyorum
üzerinden yıllar yıllar geçmiş
gözlerinde bir hüzün
dudakların aşağı doğru yönelmiş
dizelerden bu kadar mücella
dizelerin gücü bu kadardır
aşkı anlatıp yalan söyleyebilirlermiş
ayrılık üzerine bir şiir yazılabilir de
aşığı çok sevdiği aşkına kavuşturmaya
birbirinden güzel bin aşk şiiri bile yetmezmiş
dizelerden bu kadar mücella
bir fotoğrafın var masamda
gerçeklere hapsolduğum her an ona bakarım
gerçeklerde hapsolduğum her an ona bakarım
gerçeklere hapsolduğum her an ona bakarım
ipek saçların cenneti teğet geçmiş
gözlerine dolmuş düşünceler
bir tarafa doğru bakıyorsun
hislerini dudaklarından anlıyorum
fotoğrafın çekildiği o gün
o günü bugün gibi hatırlıyorum
üzerinden yıllar yıllar geçmiş
gözlerinde bir hüzün
dudakların aşağı doğru yönelmiş
dizelerden bu kadar mücella
dizelerin gücü bu kadardır
aşkı anlatıp yalan söyleyebilirlermiş
ayrılık üzerine bir şiir yazılabilir de
aşığı çok sevdiği aşkına kavuşturmaya
birbirinden güzel bin aşk şiiri bile yetmezmiş
dizelerden bu kadar mücella
bir fotoğrafın var masamda
gerçeklere hapsolduğum her an ona bakarım
gerçeklerde hapsolduğum her an ona bakarım
devamını gör...
854.
içimde sana dair pişmanlıklar var
sen varken senle geçmeyen her saniye için
sensiz geçen her saniyede yanar içim
seninle konuşmadığım her bir kelimeyi
senden sonra bin kere tekrarladım
sana sormadığım her bir soruyu
kendi içimde bin kere cevapladım
güzelliğine bakmadığım her anı
telafi etmek için fotoğraflarını ezberledim
sensizlik zordu, sensizliğe alışmak daha zor
sensizliğe alışmamak için elime kalem aldım
mücella, elbet bir gün gelirsin diye
geleceğin güne kadar kalbimi aşka kapadım
aslında hiç gelmeyeceğini de bile bile
sen varken senle geçmeyen her saniye için
sensiz geçen her saniyede yanar içim
seninle konuşmadığım her bir kelimeyi
senden sonra bin kere tekrarladım
sana sormadığım her bir soruyu
kendi içimde bin kere cevapladım
güzelliğine bakmadığım her anı
telafi etmek için fotoğraflarını ezberledim
sensizlik zordu, sensizliğe alışmak daha zor
sensizliğe alışmamak için elime kalem aldım
mücella, elbet bir gün gelirsin diye
geleceğin güne kadar kalbimi aşka kapadım
aslında hiç gelmeyeceğini de bile bile
devamını gör...
855.
devamını gör...
856.
keşke o gün son kez sıkıca sarılabilseydim sana
keşke veda öpücüğü kondurabilseydim yanağına
keşke gülen yüzünü kazıyabilseydim hafızama
keşke kokunu çekseydim içime son bir defa
hala dokunuyor olabilseydim sana
görünmez duvarları yıkıp gelseydim yanına aniden
gözlerine uzun uzun bakıp hiç konuşmasaydım
sadece izleseydim seni,ezberleseydim yüzünün her bir çizgisini
keşke...
keşke keşke diyecek kadar geç olmasaydı ?
keşke veda öpücüğü kondurabilseydim yanağına
keşke gülen yüzünü kazıyabilseydim hafızama
keşke kokunu çekseydim içime son bir defa
hala dokunuyor olabilseydim sana
görünmez duvarları yıkıp gelseydim yanına aniden
gözlerine uzun uzun bakıp hiç konuşmasaydım
sadece izleseydim seni,ezberleseydim yüzünün her bir çizgisini
keşke...
keşke keşke diyecek kadar geç olmasaydı ?
devamını gör...
857.
ulan hepiniz mi şair oldunuz diye tepki verdiğim başlıktır. helal olsun ne diyelim.
devamını gör...
858.
uff yine çıktı karşıma içimdeki şairi cuşa getiren başlık.
şiirimin adı, kabataş; medeniyet tamtamları.
awk tramvayının tek tahammül edebilir durağı
medeniyet kokusu gelir inince
inşaat tozu biraz da
lan metro inşası bitti mi ya?
adını veren kaba taş ortalıkta yok
şu an kirası 8000 tl olan bir evin
50 yıl önceki yapımında kullanıldı muhtemelen
bilerek ya da bilmeden
bu muğlaklığını seviyorum kabataş..
mesela
çemberlitaş sütunu duruyo kazulet gibi ortada
-gereksizce-
senin taşının olmamasının bilinmezliği
o taş üstünde yapılanları düşündürüyo şahsıma
kimler sevişti üstünde
kimler işedi üstüne.
henüz suriyeliler ve afganlar keşfetmedi seni
keşfettikleri gün bil ki kabataş
bil ki;
ben bile terk edeceğim seni.
keşke fünikülerle gezebilsek her yeri..
şiirimin adı, kabataş; medeniyet tamtamları.
awk tramvayının tek tahammül edebilir durağı
medeniyet kokusu gelir inince
inşaat tozu biraz da
lan metro inşası bitti mi ya?
adını veren kaba taş ortalıkta yok
şu an kirası 8000 tl olan bir evin
50 yıl önceki yapımında kullanıldı muhtemelen
bilerek ya da bilmeden
bu muğlaklığını seviyorum kabataş..
mesela
çemberlitaş sütunu duruyo kazulet gibi ortada
-gereksizce-
senin taşının olmamasının bilinmezliği
o taş üstünde yapılanları düşündürüyo şahsıma
kimler sevişti üstünde
kimler işedi üstüne.
henüz suriyeliler ve afganlar keşfetmedi seni
keşfettikleri gün bil ki kabataş
bil ki;
ben bile terk edeceğim seni.
keşke fünikülerle gezebilsek her yeri..
devamını gör...
859.
yolun yarısını geçtin
on bir yıl sonra gittin
şimdi ne desem boş bilemedim
gecenin üçü aklıma yine sen geldin
gençtin
sevdin
fakat hiç değer görmedin
yaklaşmak üzereyim yolun yarısına
bu bir lanetse anlat bana
ömrüme kaç yıl sığdıracağım daha
yorulmuşken en başında
atlasam şimdi
bilemedim
risk almayı sevmedim
ölümden korkarken ölüme gittim
on bir yıl sonra gittin
şimdi ne desem boş bilemedim
gecenin üçü aklıma yine sen geldin
gençtin
sevdin
fakat hiç değer görmedin
yaklaşmak üzereyim yolun yarısına
bu bir lanetse anlat bana
ömrüme kaç yıl sığdıracağım daha
yorulmuşken en başında
atlasam şimdi
bilemedim
risk almayı sevmedim
ölümden korkarken ölüme gittim
devamını gör...
860.
neyşınıl bilim bilim
izleyelim öğretmenim
birlikte dünyayı
gezelim milim milim.
izleyelim öğretmenim
birlikte dünyayı
gezelim milim milim.
devamını gör...