normal sözlük yazarlarının şiirleri
başlık "martinneder" tarafından 08.01.2021 18:06 tarihinde açılmıştır.
1481.
şiirimin adı <300 gr küspe ve aşıq olduğum kadın>
sıkıntıdayım bir süredir
kadın
üç yüz gram küspe ve biraz saman
artı yalaklar gözyaşımla sulanan............
sabahın köründe uyanıyorum kadın
sen on yedinci ruyanda bilmem kimi görüyorken
ben
koyun güdüyorum kadın........
biraz daha küspe biraz daha saman galiba
külünkler ve el arabaları kimce sıralanmış
nahırlar dikenli terliklerle yemlenmiş
biraz daha zaman kadın........ biraz daha.......
normal sözlük/ f tipi kapalı cezaevi
sekiz temmuz iki bin yirmi üç/yeni nick
sıkıntıdayım bir süredir
kadın
üç yüz gram küspe ve biraz saman
artı yalaklar gözyaşımla sulanan............
sabahın köründe uyanıyorum kadın
sen on yedinci ruyanda bilmem kimi görüyorken
ben
koyun güdüyorum kadın........
biraz daha küspe biraz daha saman galiba
külünkler ve el arabaları kimce sıralanmış
nahırlar dikenli terliklerle yemlenmiş
biraz daha zaman kadın........ biraz daha.......
normal sözlük/ f tipi kapalı cezaevi
sekiz temmuz iki bin yirmi üç/yeni nick
devamını gör...
1482.
işaret
-sevmeni değil
dinlemeni istiyorum-
bilmediğin bir hikâye anlatacağım bir gün sana
bir damla suya okyanus katıp
boğarcasına suyu
ağlamaklı
ıslanmak dileyip
baktığı kuyuda kaybolan kadın
söylesene bir kez
hangi adı çağırır
parmağının ucundaki işaret
b.
-sevmeni değil
dinlemeni istiyorum-
bilmediğin bir hikâye anlatacağım bir gün sana
bir damla suya okyanus katıp
boğarcasına suyu
ağlamaklı
ıslanmak dileyip
baktığı kuyuda kaybolan kadın
söylesene bir kez
hangi adı çağırır
parmağının ucundaki işaret
b.
devamını gör...
1483.
seni söyler tüm şarkılar
güneş,güzelliğinden batar
dereler seni çağlar
sigaram art arda senin için yanar
ne yaptın bana bilmiyorum
gece seninle uyuyor
sabah seninle uyanıyorum
haykırmak istiyorum seni sevdiğimi
ama seni kaybetmekten korkuyorum
güneş,güzelliğinden batar
dereler seni çağlar
sigaram art arda senin için yanar
ne yaptın bana bilmiyorum
gece seninle uyuyor
sabah seninle uyanıyorum
haykırmak istiyorum seni sevdiğimi
ama seni kaybetmekten korkuyorum
devamını gör...
1484.
35 oldu
bugün popomdan akan ter damlası
hep sıcaktan her damlası
armullah kelimesinin anlamı
cennete düşen ilk popo teri damlası
bu şiirim 5 hececiler ve 7 meşalecilerin kavgası sonucu geriye kalan ikinci yenilerin bir eksiği birinci yeni akımının ters mıknatıslanmışıdır.
bugün popomdan akan ter damlası
hep sıcaktan her damlası
armullah kelimesinin anlamı
cennete düşen ilk popo teri damlası
bu şiirim 5 hececiler ve 7 meşalecilerin kavgası sonucu geriye kalan ikinci yenilerin bir eksiği birinci yeni akımının ters mıknatıslanmışıdır.
devamını gör...
1485.
yıldızlarla güller arasındaki mesafe
kanatları kusurlu bir meleğin
yeryüzüne bıraktığı görünmez bir aşktı
evlerin vazolarında solmuş kırmızı güller gibiyim
senden besleniyorum
o esrarlı gecede
kısacık bir molada
hangi yıldızın düşündeydim
karanlıktan gözlerime bir şey ilerliyor
korkunun ötesinde bir bakış
ay ışığının işaretini bekliyorum bense her gece
gülümser ay rüya gören gözlere çünkü
aşkı bırak sen,
zincirle bağlı olsa da uçar o merak etme
b.
kanatları kusurlu bir meleğin
yeryüzüne bıraktığı görünmez bir aşktı
evlerin vazolarında solmuş kırmızı güller gibiyim
senden besleniyorum
o esrarlı gecede
kısacık bir molada
hangi yıldızın düşündeydim
karanlıktan gözlerime bir şey ilerliyor
korkunun ötesinde bir bakış
ay ışığının işaretini bekliyorum bense her gece
gülümser ay rüya gören gözlere çünkü
aşkı bırak sen,
zincirle bağlı olsa da uçar o merak etme
b.
devamını gör...
1486.
dudakların ürkek ay ışığının altında bile tehlikeli bir kırmızıdır.
yani avuç içlerimde kan oturtana kadar sıktığım yumruğum kadar sert bir kırmızı
ve ayrık dişlerimle ısırdığım sulu bir elma kadar soylu bir kırmızı.
dudakların ürkek ay ışığının altında çıplak bir tarlada açan gelincik kadar mağrur bir kırmızıdır.
dudakların; dudaklarıma acıyı
ve tuzu
ve susamışlığın bulanık sanrılarını fısıldayan temmuz güneşi kadar
yalnız bir kırmızıdır.
ellerini öp
kendi ellerini
en az dudakların kadar yumuşak, tehlikeli
ve kırmızı olmasa da en azından narin bir pembeye can veren avuç içlerini.
öp ve bir daha ve daha büyük bir gayretle giriş kırmızıya kırmızıyı anlatma işlerine.
dudakların dehşetli kırmızı
insan olup da imrenmemek elde değil hem elmadan ısırık alıp hem de sana bu kadar yakın olan dişlerine.
yani avuç içlerimde kan oturtana kadar sıktığım yumruğum kadar sert bir kırmızı
ve ayrık dişlerimle ısırdığım sulu bir elma kadar soylu bir kırmızı.
dudakların ürkek ay ışığının altında çıplak bir tarlada açan gelincik kadar mağrur bir kırmızıdır.
dudakların; dudaklarıma acıyı
ve tuzu
ve susamışlığın bulanık sanrılarını fısıldayan temmuz güneşi kadar
yalnız bir kırmızıdır.
ellerini öp
kendi ellerini
en az dudakların kadar yumuşak, tehlikeli
ve kırmızı olmasa da en azından narin bir pembeye can veren avuç içlerini.
öp ve bir daha ve daha büyük bir gayretle giriş kırmızıya kırmızıyı anlatma işlerine.
dudakların dehşetli kırmızı
insan olup da imrenmemek elde değil hem elmadan ısırık alıp hem de sana bu kadar yakın olan dişlerine.
devamını gör...
1487.
aşığım sana ne kadar basit bir cümle değil mi ?
bana herkesten farklı bir seni seviyorum der misin ?
herkesin sergilediği kalıplaşmış sevgi gösterilerine hiç gelemem.
senden başka biri gibi davranmanı değil sen olmanı istiyorum.
rol yapma bana, fotoroman çevirmiyor kimse burada.
aşk nedir biliyor musun ayakkabı bağcıklarımın kadınım tarafından bağlanmasıdır aşk.
kaybolan çocukluğumun telafisidir aşk.
aşk kelimesini sıradanlaştırmadan yaşanılması mümkün her türlü güzel duygunun adıdır aşk.
fakat sen bir instagram mankenisin.
ruhunu şu marka için sat derler hemen satarsın.
en değerli geçmişini bir çırpıda şu kenara atarsın.
ipimle z kuşağım, her hâli dalgalı gökkuşağım.
bana kredi kartı gibi sinsice yaklaşma.
sen zor olanı seçiyorsun, bırak ben alışverişimi nakit yapayım.
sen ne karışıyorsun ?
bana herkesten farklı bir seni seviyorum der misin ?
herkesin sergilediği kalıplaşmış sevgi gösterilerine hiç gelemem.
senden başka biri gibi davranmanı değil sen olmanı istiyorum.
rol yapma bana, fotoroman çevirmiyor kimse burada.
aşk nedir biliyor musun ayakkabı bağcıklarımın kadınım tarafından bağlanmasıdır aşk.
kaybolan çocukluğumun telafisidir aşk.
aşk kelimesini sıradanlaştırmadan yaşanılması mümkün her türlü güzel duygunun adıdır aşk.
fakat sen bir instagram mankenisin.
ruhunu şu marka için sat derler hemen satarsın.
en değerli geçmişini bir çırpıda şu kenara atarsın.
ipimle z kuşağım, her hâli dalgalı gökkuşağım.
bana kredi kartı gibi sinsice yaklaşma.
sen zor olanı seçiyorsun, bırak ben alışverişimi nakit yapayım.
sen ne karışıyorsun ?
devamını gör...
1488.
sen,
beklediği ilhamı gelen şairin son damla mürekkebi okkasında,
avluda bir idam mahkumunun gördüğü son kuşun kanadında,
dönüşü olmayan yolcunun son vedası terminal peronunda,
ölüm döşeğinde pir-i faninin duyduğu son sala, ecel makamında,
sonbahara direnen yaprağın son gayreti, yaşam bulduğu ağacın dalında,
umutsuzlukla dolu bir anne, sevimsiz hastane kapısında,
çıplak bir çocuk ayağı, cam gibi bir aralık ayazında,
kimsenin duymadığı avaz avaz çığlık tan yeri karanlığında...
sen, sana yazamadığım son şiirin kilit kelimesi, dizilmemiş satır aralarında.
kıtlıkla geçen aşk mevsiminin, kabul olmayacak duasında.
beklediği ilhamı gelen şairin son damla mürekkebi okkasında,
avluda bir idam mahkumunun gördüğü son kuşun kanadında,
dönüşü olmayan yolcunun son vedası terminal peronunda,
ölüm döşeğinde pir-i faninin duyduğu son sala, ecel makamında,
sonbahara direnen yaprağın son gayreti, yaşam bulduğu ağacın dalında,
umutsuzlukla dolu bir anne, sevimsiz hastane kapısında,
çıplak bir çocuk ayağı, cam gibi bir aralık ayazında,
kimsenin duymadığı avaz avaz çığlık tan yeri karanlığında...
sen, sana yazamadığım son şiirin kilit kelimesi, dizilmemiş satır aralarında.
kıtlıkla geçen aşk mevsiminin, kabul olmayacak duasında.
devamını gör...
1489.
sabah aklıma düşen bir kıta. tamam şiir komple çalıntı ama sözler orijinal. bana ait. sahneye çıkıp söylemek istiyorum:
sabah şiyiri
kara üzüm habbesi
le le le le yarim.
kırk beş lira kilosu.
le le le le yarim.
şarap yapılır kendisi
le le le le yarim.
altı yüz kaat şişesi
le le le le yarim.
sabah şiyiri
kara üzüm habbesi
le le le le yarim.
kırk beş lira kilosu.
le le le le yarim.
şarap yapılır kendisi
le le le le yarim.
altı yüz kaat şişesi
le le le le yarim.
devamını gör...
1490.
varsın ağla
içini temizler insanın
ağladığın kadar üzülme
sakın
- ahın kalır bende -
ağlamak başka şey
üzülmek başka..
07.08.23
içini temizler insanın
ağladığın kadar üzülme
sakın
- ahın kalır bende -
ağlamak başka şey
üzülmek başka..
07.08.23
devamını gör...
1491.
her gün geliyor zam
hayatım olmuş dert gam
gidemem hiçbir yere, yok ki param
tüm sosyalliğim bir sözlük bir ınstagram.
bakıyorum herkes mutlu
kimi kordonlu kimi bodrumlu
ben gezerim beylikdüzü yakuplu
otururum usturuplu.
illa ben de mi meme açayım
gösterip elletmeden kaçayım
taksimlerde dolar saçayım
böyle hayatın içine sı..
aşk meşk bizden geçti
geçim derdi baş gösterdi
reis içimizden geçti
yetti gari salın bizi.
hayatım olmuş dert gam
gidemem hiçbir yere, yok ki param
tüm sosyalliğim bir sözlük bir ınstagram.
bakıyorum herkes mutlu
kimi kordonlu kimi bodrumlu
ben gezerim beylikdüzü yakuplu
otururum usturuplu.
illa ben de mi meme açayım
gösterip elletmeden kaçayım
taksimlerde dolar saçayım
böyle hayatın içine sı..
aşk meşk bizden geçti
geçim derdi baş gösterdi
reis içimizden geçti
yetti gari salın bizi.
devamını gör...
1492.
tutuşmuş sinler de
zifiri günler de
bilinmez dertler de
kalsın da ölsün
dökülsün etleri
hem de kirpikleri
burun delikleri
yansın da ölsün
türlü gazapları
bin bir azapları
başın da vah vahları
duysun da ölsün
iğnesi mızraktan
hergünü bıçaktan
şifası kezzaptan
olsun da ölsün
çıkmasın soluğu
gırtlağı oluğu
çalığı çocuğu
sırtlasın ölsün
kıran geçsin ırkına
yuhlar duysun adına
diri diri başına
vursun da ölsün
zifiri günler de
bilinmez dertler de
kalsın da ölsün
dökülsün etleri
hem de kirpikleri
burun delikleri
yansın da ölsün
türlü gazapları
bin bir azapları
başın da vah vahları
duysun da ölsün
iğnesi mızraktan
hergünü bıçaktan
şifası kezzaptan
olsun da ölsün
çıkmasın soluğu
gırtlağı oluğu
çalığı çocuğu
sırtlasın ölsün
kıran geçsin ırkına
yuhlar duysun adına
diri diri başına
vursun da ölsün
devamını gör...
1493.
devamını gör...
1494.
ben bu dünyaya geldiğimde ayaklarımın üzerinde duramıyordum
dünya büyüdü
ben büyüdüm
ayaklarım büyüdü
ama ben hala ayaklarımın üzerinde duramıyorum.
dünya büyüdü
ben büyüdüm
ayaklarım büyüdü
ama ben hala ayaklarımın üzerinde duramıyorum.
devamını gör...
1495.
solgun menekşe'nin hüznüne benzer
güzel bey'in yürüyüşü
savaş meydanında yürüyor gibidir
öylesine ürkek ve dikkatli
alaycı bakışlar ve kem gözler
hepsi ceset gibi görünür güzel bey'e
kimseyi tanımaz ve tanınmaz
yüz yıl var ki gökyüzüne bakmamıştır
memleketine yabancıdır
cinsine ve kutsal olan her şeye
kedileri sever sevmesine ama
geceye boyanmış olanları en çok
değil mi ki yeşil kedi yoktur
renklerden yeşili, en çok yeşili...
solgun menekşe'nin hüznüne benzer
güzel bey'in yürüyüşü
başkasının evinde geceleyin yürüyor gibidir
öylesine terli ve tedirgin
gülüşünde cinnet saklıdır
suç işlemiş gibi olur kahkaha atınca
bunu gören kimse kalmadığı için
mezarlıkta gezinir çoğu zaman
servi ağacıyla konuştuğundan olacak
kendisine meczup dendiği olmuştur
oysa bir efsanedir güzel bey
kimsenin bilmediği
yüz yıl var ki eli kadın eline değmemiştir
yalnızca anılar ve düşler
zihni çingene mahallesidir
kolsuz kadınları arzulamak ayıp değil...
güzel bey'in yürüyüşü
savaş meydanında yürüyor gibidir
öylesine ürkek ve dikkatli
alaycı bakışlar ve kem gözler
hepsi ceset gibi görünür güzel bey'e
kimseyi tanımaz ve tanınmaz
yüz yıl var ki gökyüzüne bakmamıştır
memleketine yabancıdır
cinsine ve kutsal olan her şeye
kedileri sever sevmesine ama
geceye boyanmış olanları en çok
değil mi ki yeşil kedi yoktur
renklerden yeşili, en çok yeşili...
solgun menekşe'nin hüznüne benzer
güzel bey'in yürüyüşü
başkasının evinde geceleyin yürüyor gibidir
öylesine terli ve tedirgin
gülüşünde cinnet saklıdır
suç işlemiş gibi olur kahkaha atınca
bunu gören kimse kalmadığı için
mezarlıkta gezinir çoğu zaman
servi ağacıyla konuştuğundan olacak
kendisine meczup dendiği olmuştur
oysa bir efsanedir güzel bey
kimsenin bilmediği
yüz yıl var ki eli kadın eline değmemiştir
yalnızca anılar ve düşler
zihni çingene mahallesidir
kolsuz kadınları arzulamak ayıp değil...
devamını gör...
1496.
yemin olsun özlüyorum
üşüyerek ürpererek titreyerek özlüyorum
ciğerimden tüylerimden hissederek özlüyorum
bağırma hissini içime ittirerek özlüyorum
üşüyerek ürpererek titreyerek özlüyorum
ciğerimden tüylerimden hissederek özlüyorum
bağırma hissini içime ittirerek özlüyorum
devamını gör...
1497.
içimde ortaçağdan kalma bir müzik
unutulmaya yüz tutmuş bir nota
parmağım da olmasa da bir yüzük
dalar giderim adın yazılı nota
içimde ortaçağdan kalma bir ağıt
kaç kişiye yakılmıştır kim bilir
sensiz bedeni bin parçaya böl dağıt
sen diye yastığa sarılmıştır kim bilir
içimde ortaçağdan kalma bir renk
unutulmaya yüz tutmuş bir ton
renklerin verdiği o müthiş ahenk
sesinle birleşen sonsuz bir fon
unutulmaya yüz tutmuş bir nota
parmağım da olmasa da bir yüzük
dalar giderim adın yazılı nota
içimde ortaçağdan kalma bir ağıt
kaç kişiye yakılmıştır kim bilir
sensiz bedeni bin parçaya böl dağıt
sen diye yastığa sarılmıştır kim bilir
içimde ortaçağdan kalma bir renk
unutulmaya yüz tutmuş bir ton
renklerin verdiği o müthiş ahenk
sesinle birleşen sonsuz bir fon
devamını gör...
1498.
1499.
biz seninle
viski taşı ve şarap gibiyiz
ben soğurum ve soğuturum
soğutunca
dışlarlar beni kadehler,
sense ısıtırsın yürekleri çoğu zaman
kahkahalı gülümsemelere.
ve biz sevgilim
asla kavuşamayız
aynı kadehte
aynı şerefede.
viski taşı ve şarap gibiyiz
ben soğurum ve soğuturum
soğutunca
dışlarlar beni kadehler,
sense ısıtırsın yürekleri çoğu zaman
kahkahalı gülümsemelere.
ve biz sevgilim
asla kavuşamayız
aynı kadehte
aynı şerefede.
devamını gör...
1500.
bana bir şans ver kendim
sözümü tutayım diye
bana bir şans ver kendim
kendim olayım diye
sözümü tutayım diye
bana bir şans ver kendim
kendim olayım diye
devamını gör...