normal sözlük yazarlarının şiirleri
başlık "martinneder" tarafından 08.01.2021 18:06 tarihinde açılmıştır.
921.
kimsesizleştirilen gençliğe ithafen kaleme alınan bir eser.
şaka şaka karalamadan ibaret değişik bir çalışma.
pişmansın çocuk
kimlerin adısın çocuk
kimlere adisin
kimleri tanıyorsun çocuk
kimlere güveniyorsun
kimileri çocuk
kimileri inanır çabuk
kimileri çocuk
kimileri kanar çabuk
kimseler çocuk
kimselerin adısın
kimselere adisin çocuk
kimselere göre daha çok gençsin
kimselere göre sen bizim değilsin çocuk
sen kimsesiz bir yanılgısın
sen bir sanrısın çocuk
sen bir rüya sonusun
sen korkarak uyanan değil
sen korkutarak uyandıransın çocuk
sen kimsesin çocuk
sen adı olmayan bir canavarsın
sen acı ile ağlayarak doğansın
sen kimse ne demek çok iyi biliyorsun
sen yalnızsın çocuk
sen pişmansın çocuk
…
şaka şaka karalamadan ibaret değişik bir çalışma.
pişmansın çocuk
kimlerin adısın çocuk
kimlere adisin
kimleri tanıyorsun çocuk
kimlere güveniyorsun
kimileri çocuk
kimileri inanır çabuk
kimileri çocuk
kimileri kanar çabuk
kimseler çocuk
kimselerin adısın
kimselere adisin çocuk
kimselere göre daha çok gençsin
kimselere göre sen bizim değilsin çocuk
sen kimsesiz bir yanılgısın
sen bir sanrısın çocuk
sen bir rüya sonusun
sen korkarak uyanan değil
sen korkutarak uyandıransın çocuk
sen kimsesin çocuk
sen adı olmayan bir canavarsın
sen acı ile ağlayarak doğansın
sen kimse ne demek çok iyi biliyorsun
sen yalnızsın çocuk
sen pişmansın çocuk
…
devamını gör...
922.
sağım din solum devrim benim
sagımla semah dönerim göğe
solumla kadeh kaldırırım adının geçtiği bir cümleye
şerefine,sereflice
sagımla semah dönerim göğe
solumla kadeh kaldırırım adının geçtiği bir cümleye
şerefine,sereflice
devamını gör...
923.
kimine inat,
kimine umut olur insan..
olur da..
olduğunu fark etmesi uzun sürmez. olmuş ya da olmamış olması umurunda değilken,
olmuş olmasının mühim bir şey olduğu konusunda ikna edilmeye çalışılır.
sanki, define bulmuş gibi etrafı, bulunan sözcüklerin istilasına uğrar.
ne zaman ki düşünmek istemediği konuları görmezden gelse, hemen peşi sıra doluşur üstünü örttüğü düşünceler.
basit-önemli, kolay-zor('muş) gibi dayatılır.
konuş(a)madığı her konu, düşünmez sanılır..
sanılır ki aklı evvelin biri..
sanılır ki kör..
sanılır ki sağır..
insan dile geleni gerçek,
dile getirilemeyini yok sayan,
can yaktığını varsayan canlı..
8.7.9/3.15
kimine umut olur insan..
olur da..
olduğunu fark etmesi uzun sürmez. olmuş ya da olmamış olması umurunda değilken,
olmuş olmasının mühim bir şey olduğu konusunda ikna edilmeye çalışılır.
sanki, define bulmuş gibi etrafı, bulunan sözcüklerin istilasına uğrar.
ne zaman ki düşünmek istemediği konuları görmezden gelse, hemen peşi sıra doluşur üstünü örttüğü düşünceler.
basit-önemli, kolay-zor('muş) gibi dayatılır.
konuş(a)madığı her konu, düşünmez sanılır..
sanılır ki aklı evvelin biri..
sanılır ki kör..
sanılır ki sağır..
insan dile geleni gerçek,
dile getirilemeyini yok sayan,
can yaktığını varsayan canlı..
8.7.9/3.15
devamını gör...
924.
hissediyorum bir gün gelecek
elimi kaldırmak güç olacak
ve bende elimi kaldıracak güç olmayacak
elimdeki fotoğrafına bakacak
ve ben bugünleri düşüneceğim
hissediyorum o günlerde bir gelecek
güzel huzurlu günlerin içinden geçerek
ve huzurlu günlerden kalan bir dost hanı
içinde ben ve gelir aklıma içince, sen
ve huzurlu günlerdeki birkaç dost anı
elimi kaldırmak güç olacak
ve bende elimi kaldıracak güç olmayacak
elimdeki fotoğrafına bakacak
ve ben bugünleri düşüneceğim
hissediyorum o günlerde bir gelecek
güzel huzurlu günlerin içinden geçerek
ve huzurlu günlerden kalan bir dost hanı
içinde ben ve gelir aklıma içince, sen
ve huzurlu günlerdeki birkaç dost anı
devamını gör...
925.
üzgünüm, bugün şiir yazamayacağım
yoruldum bugün, erken kalktım
kahvaltı yapamadım, morgdaydım
dedemi gördüm, hareketsiz yatıyordu
dokunmak istedim, yapamazdım
dokunsam da, orada değildi
hava yağmurluydu, mezarlığa gittik
çıkardık tabuttan, derin çukura fırlattık
kendimizden utandık, anlamak istemedik
örtpas gerekliydi, iki ton toprak attık
bi tahta kazık diktik tepesine, adını yazdık
haydi arabalara dendi, onca insan kıyabildik
derin çukura dürüst bir insan bıraktık
bu kadar kolay olmamalıydı
olamazdı
yoruldum bugün, erken kalktım
kahvaltı yapamadım, morgdaydım
dedemi gördüm, hareketsiz yatıyordu
dokunmak istedim, yapamazdım
dokunsam da, orada değildi
hava yağmurluydu, mezarlığa gittik
çıkardık tabuttan, derin çukura fırlattık
kendimizden utandık, anlamak istemedik
örtpas gerekliydi, iki ton toprak attık
bi tahta kazık diktik tepesine, adını yazdık
haydi arabalara dendi, onca insan kıyabildik
derin çukura dürüst bir insan bıraktık
bu kadar kolay olmamalıydı
olamazdı
devamını gör...
926.
başlık önerilerine açığım
gözlerimin içi gülerdi her nefeste
artık gülmek de yoruyor.
attığım her adımda hücrelerime
değerdi rüzgar.
şimdi nefes almak da yoruyor.
burcu burcu kokardı yağmur önceleri.
şimdi neden boğar aklım almıyor.
her bakışta başkasına aşık olduğum kadınlar nereye kayboldu?
ya cadde dolusu insanlar?..
şehre pazar mı indi?
gün doğmadan gece mi oldu?
aklım almıyor.
sormak istiyorum dönen bu otobüsün şoförüne neden?
neden gençliğin şehvetli kollarıyla sevişmek varken
uykuya dalıp gitmek gün doğarken.
oturup seyredince anlıyorum;
çok yoruldum.
artık yorulmak da istemiyorum.
şimdi dinlenme saatleri...
koyup kafamı yumuşacık kara yastığa
imamın en güzel şarkılarıyla uyumak istiyorum.
gözlerimin içi gülerdi her nefeste
artık gülmek de yoruyor.
attığım her adımda hücrelerime
değerdi rüzgar.
şimdi nefes almak da yoruyor.
burcu burcu kokardı yağmur önceleri.
şimdi neden boğar aklım almıyor.
her bakışta başkasına aşık olduğum kadınlar nereye kayboldu?
ya cadde dolusu insanlar?..
şehre pazar mı indi?
gün doğmadan gece mi oldu?
aklım almıyor.
sormak istiyorum dönen bu otobüsün şoförüne neden?
neden gençliğin şehvetli kollarıyla sevişmek varken
uykuya dalıp gitmek gün doğarken.
oturup seyredince anlıyorum;
çok yoruldum.
artık yorulmak da istemiyorum.
şimdi dinlenme saatleri...
koyup kafamı yumuşacık kara yastığa
imamın en güzel şarkılarıyla uyumak istiyorum.
devamını gör...
927.
bir elma istedim
neden dedin
elmalar güzeldir dedim
cadıyı örnek verdin
kalbim iyilikle doludur dedim
dil yalan söyler dedin
kalbimi gösterdim
kötülüğü gördün ve gittin
sinirlendim
prensesi zehirledim
bana kötülüğü sen öğrettin
neden dedin
elmalar güzeldir dedim
cadıyı örnek verdin
kalbim iyilikle doludur dedim
dil yalan söyler dedin
kalbimi gösterdim
kötülüğü gördün ve gittin
sinirlendim
prensesi zehirledim
bana kötülüğü sen öğrettin
devamını gör...
928.
tüm dertlerin var mıdır çaresi
her zehrin bir panzehri var mıdır
var mıdır bitmeyen cümlelerin yüklemi
sevip de kavuşamayanın var mıdır çaresi
sever mi bülbül altın kafesi
her kilidin bir anahtarı var mıdır
var mıdır her şiirin bir şairi
sevenler arasında var mıdır mesafenin önemi
her sokağın var mıdır çıkmazı
her sorunun bir cevabı var mıdır
var mıdır her aşkın bir platoniği
platonikliğin var mıdır bir çaresi
her zehrin bir panzehri var mıdır
var mıdır bitmeyen cümlelerin yüklemi
sevip de kavuşamayanın var mıdır çaresi
sever mi bülbül altın kafesi
her kilidin bir anahtarı var mıdır
var mıdır her şiirin bir şairi
sevenler arasında var mıdır mesafenin önemi
her sokağın var mıdır çıkmazı
her sorunun bir cevabı var mıdır
var mıdır her aşkın bir platoniği
platonikliğin var mıdır bir çaresi
devamını gör...
929.
soracak olursan
çınar gibi severim ben insanı
gövdesi sert, kabuğu kalın, inatçı
sapasağlam geçen zamana karşı
ama yaprakları yumuşacık, kadife
dokundu mu tenine, yanaklarına
düşmesin istemeli eylül sonunda
sonbaharda acı ve kedere boğan
ilkbahara kadar yüreği burkan bir yaprak
sabırsızca bekleten gidişinin ardından
ve bir insan isterim dönüşü umut veren
yıllanmış şarap gibi her biten yıla rağmen…
çınar gibi severim ben insanı
gövdesi sert, kabuğu kalın, inatçı
sapasağlam geçen zamana karşı
ama yaprakları yumuşacık, kadife
dokundu mu tenine, yanaklarına
düşmesin istemeli eylül sonunda
sonbaharda acı ve kedere boğan
ilkbahara kadar yüreği burkan bir yaprak
sabırsızca bekleten gidişinin ardından
ve bir insan isterim dönüşü umut veren
yıllanmış şarap gibi her biten yıla rağmen…
devamını gör...
930.
931.
dünya hali
aylar geçecek,
yıllar geçecek,
zaman hiç durmadan koşacak.
sonra
bir sen geçeceksin,
bir de ben geçeçegim bu dünyadan
ama biz geçmiycegiz
biz olmak bu kadar zor olmamalıydı.
aylar geçecek,
yıllar geçecek,
zaman hiç durmadan koşacak.
sonra
bir sen geçeceksin,
bir de ben geçeçegim bu dünyadan
ama biz geçmiycegiz
biz olmak bu kadar zor olmamalıydı.
devamını gör...
932.
ben yagmursuz ormanlarda kaldim,
yagmurum sendin gelmedin,
susuz yazlarin bahari neye yarar,
beni sensiz çõllerde susuz biraktin.
yagmurum sendin gelmedin,
susuz yazlarin bahari neye yarar,
beni sensiz çõllerde susuz biraktin.
devamını gör...
933.
bir türkü söyler
adın dilime dolaşır
susarım ve sessizliği dinlerim
sevmek güzel şeydir
ve ben seni sevdikçe severim.
kaytsz.
adın dilime dolaşır
susarım ve sessizliği dinlerim
sevmek güzel şeydir
ve ben seni sevdikçe severim.
kaytsz.
devamını gör...
934.
gel bana vurayım sana
ne kadar vurursam sana
o kadar bağlanırsın bana
sen bağlandıkça bana ben vururum sana*
ne kadar vurursam sana
o kadar bağlanırsın bana
sen bağlandıkça bana ben vururum sana*
devamını gör...
935.
şimdi benim tesellim bir yudum şarap
sensiz geçen her günüm öbüründen harap
silinmiyor gözlerimden o hatıralar
o umut veren mutlu anılar
sensiz geçen her günüm öbüründen harap
silinmiyor gözlerimden o hatıralar
o umut veren mutlu anılar
devamını gör...
936.
dinsel meşaleyi taşıyalım kadınım.
o ateşle tasarlayalım aşkı.
kavuşsun denizler okyanuslara,
yarımadalar da koylara....
altın tapınağımızda.
o ateşle tasarlayalım aşkı.
kavuşsun denizler okyanuslara,
yarımadalar da koylara....
altın tapınağımızda.
devamını gör...
937.
asidir şiirim
okuma yazması yoktur
cin ali çizer ellerim
küçük göreni çoktur.
kaytsz.
okuma yazması yoktur
cin ali çizer ellerim
küçük göreni çoktur.
kaytsz.
devamını gör...
938.
saat olmuş gecenin bir vakti
gözlerimden akıyor uyku
ah şu akılsız dertli başım
uyumazda yazar dörtlük...
ormanci
gözlerimden akıyor uyku
ah şu akılsız dertli başım
uyumazda yazar dörtlük...
ormanci
devamını gör...
939.
taşımak kimselerin bilmediği yükleri
ben, söylemek isteyip söyleyemediklerin
sustuğun tüm geceler benim ve üzerine boşanan yağmurlar
ben, bir âciz ancak kimsesizlerin iç sesiyim
ne kadar penceremin yüksekliği
tetiği çekmek kaça
ya bataklıktan bozma bir denizde boğulmak
ya da bir hiç olarak dünyadan göçmek
ne kadar
değil herkes eşit bilirsin
kıymet ölçerler bozuldu asrımda
endazeleri çarpık vicdanlar
ve inan zor tutunuyor üç kuruşluk aklım da
çingene olarak doğmayı seçtim bu yıl
sen söyle, kaç gözün parıltısı söner karşımda
bu aynı, uyanmak gibi bir böcek olarak yatakta
vicdanımı mı sorgularlar yoksa sarı saçıma mı kurban olurlar hayatta
metrolarda dilenmek mi yoksa keyfe keyif katmak mı bir yatta
ellerinde yalanlar, serabilleri hümanizm
sancakları mütenevvi binbir şovmen koşar üzerime de
insan olunmuyor ki azizim uçakları kapatmakla
tutmuyor tartılarımız çünkü ben
etiyle kemiğiyle nefret edenleri sevdim
bir çağda yaşıyorum ki insanlık, insanlığını terk etti
dilimde biten tüyleri dökerim satırlara da
bilmem ben bu dünyaya gelerek yanlış mı ettim
gözümü kapatırım ingiltere’ye
gözümü kapatırım fransa’ya
karar verdim kullanılmış bir kıtada doğmaya
bahsetmek istiyorum bir kitaptan bir de kulübeden
karakterim beş para etmez elbisemse kara beden
pekâla cüreti pek âladır densizlerin
bilmem ben bu dünyaya gelerek yanlış mı ettim
başlarım ibtidaya!
insanın hangi cinayetine değinmeli
kendi canına dahi yan gözle bakan görmez olsun isterim
ya çocukların katili, kirlenmiş içleri
görmek istemem ölümü yok sayan kızıl elleri*
ben, söylemek isteyip söyleyemediklerin
sustuğun tüm geceler benim ve üzerine boşanan yağmurlar
ben, bir âciz ancak kimsesizlerin iç sesiyim
ne kadar penceremin yüksekliği
tetiği çekmek kaça
ya bataklıktan bozma bir denizde boğulmak
ya da bir hiç olarak dünyadan göçmek
ne kadar
değil herkes eşit bilirsin
kıymet ölçerler bozuldu asrımda
endazeleri çarpık vicdanlar
ve inan zor tutunuyor üç kuruşluk aklım da
çingene olarak doğmayı seçtim bu yıl
sen söyle, kaç gözün parıltısı söner karşımda
bu aynı, uyanmak gibi bir böcek olarak yatakta
vicdanımı mı sorgularlar yoksa sarı saçıma mı kurban olurlar hayatta
metrolarda dilenmek mi yoksa keyfe keyif katmak mı bir yatta
ellerinde yalanlar, serabilleri hümanizm
sancakları mütenevvi binbir şovmen koşar üzerime de
insan olunmuyor ki azizim uçakları kapatmakla
tutmuyor tartılarımız çünkü ben
etiyle kemiğiyle nefret edenleri sevdim
bir çağda yaşıyorum ki insanlık, insanlığını terk etti
dilimde biten tüyleri dökerim satırlara da
bilmem ben bu dünyaya gelerek yanlış mı ettim
gözümü kapatırım ingiltere’ye
gözümü kapatırım fransa’ya
karar verdim kullanılmış bir kıtada doğmaya
bahsetmek istiyorum bir kitaptan bir de kulübeden
karakterim beş para etmez elbisemse kara beden
pekâla cüreti pek âladır densizlerin
bilmem ben bu dünyaya gelerek yanlış mı ettim
başlarım ibtidaya!
insanın hangi cinayetine değinmeli
kendi canına dahi yan gözle bakan görmez olsun isterim
ya çocukların katili, kirlenmiş içleri
görmek istemem ölümü yok sayan kızıl elleri*
devamını gör...
940.
bir şiir yazmak istedi bugün paşa gönlüm
salaş, pervasız, başıboş.
şiir bu ya, illa bir kişisi olacak hoş
ikinci tekil... hayır, sen yoksun
hatıranı da yaşatacak değilim üstelik
bakma öyle.
birinci çoğul... fakat hiç "biz" olamadık ki
bir dizeyi bile paylaşamayacak kadar ayrıyız
biliyorsun.
birinci tekil... ahh, ben mi ?
ardında bir "ben" kalmadı küçüğüm
bütün "ben"leri sende yitirmiştim
unutmuşsun.
iyisi mi "hiç"in şiiri olsun bu
hiç değerinde olan her şeye bir şiir;
hiç.
salaş, pervasız, başıboş.
şiir bu ya, illa bir kişisi olacak hoş
ikinci tekil... hayır, sen yoksun
hatıranı da yaşatacak değilim üstelik
bakma öyle.
birinci çoğul... fakat hiç "biz" olamadık ki
bir dizeyi bile paylaşamayacak kadar ayrıyız
biliyorsun.
birinci tekil... ahh, ben mi ?
ardında bir "ben" kalmadı küçüğüm
bütün "ben"leri sende yitirmiştim
unutmuşsun.
iyisi mi "hiç"in şiiri olsun bu
hiç değerinde olan her şeye bir şiir;
hiç.
devamını gör...