1.
sebeplere tevessül ettikten sonra neticesini allah'a bırakmak. kadere razı olmak. hakka güvenmek.*
devamını gör...
2.
kendini akışa bırakmak, teslimiyet, huzur, güven.
“güneş bile vaktinde doğar.” mevlana
haddini bilmek
“güneş bile vaktinde doğar.” mevlana
haddini bilmek
devamını gör...
3.
(...)
allah'a dayandım!" diye sen çıkma yataktan...
mânâ-yı tevekkül bu mudur? hey gidi nâdan!
ecdâdını zannetme asırlarca uyurdu;
nerden bulacaktın o zaman eldeki yurdu?
üç kıt'ada, yer yer, kanayan izleri şâhid:
dinlenmedi bir gün o büyük nesl-i mücâhid.
alemde "tevekkül" demek olsaydı "atâlet"
miras-ı diyânetle yaşar mıydı bu millet?
çoktan kürenin meş'al-i tevhidi sönerdi;
kur'an duramaz, nezd-i ilâhiye dönerdi.
(...)
azimden sonra tevekkül - mehmet akif ersoy
allah'a dayandım!" diye sen çıkma yataktan...
mânâ-yı tevekkül bu mudur? hey gidi nâdan!
ecdâdını zannetme asırlarca uyurdu;
nerden bulacaktın o zaman eldeki yurdu?
üç kıt'ada, yer yer, kanayan izleri şâhid:
dinlenmedi bir gün o büyük nesl-i mücâhid.
alemde "tevekkül" demek olsaydı "atâlet"
miras-ı diyânetle yaşar mıydı bu millet?
çoktan kürenin meş'al-i tevhidi sönerdi;
kur'an duramaz, nezd-i ilâhiye dönerdi.
(...)
azimden sonra tevekkül - mehmet akif ersoy
devamını gör...
4.
anlamı 'yapılabilecek her şeyi yaptıktan sonra işi allah'a bırakmak' olan kavramdır ama insanlar bunu hiçbir şey yapmadan allah'a bırakmak olarak anlarlar çoğunlukla.
devamını gör...
5.
sistemde suyun başını tutmuş olanların, diğer insanlar ile paylaşmamak için ardına sığındıkları tabir. tevekkül edin allaha bırakın şükredin bir sürü zırva.
devamını gör...
6.
cehd-istişare-vesile.. sonra tevekkül
"önce tevessül sonra tevekkül"
"önce tevessül sonra tevekkül"
devamını gör...
7.
elinden gelen her şeyin en iyisini yaptıktan sonra dua edip sonuçlarını beklemek anlamına gelir. ama çoğu insan bunu yanlış uygular. yan gelip yatar ama her şeyin mükemmel olmasını bekler. bir söz vardır bununla ilgili. önce eşeğini sağlam kazığa bağla sonra allah'a emanet et.
devamını gör...
8.
fakir duygulara ve kurban psikolojisine alıştırır. şükretmenin hamdolsunun başka bir versiyonudur. insanı ve bilimi yok saymaktır.
devamını gör...
9.
hani iş başvurularında sorarlar ya, zayıf yönleriniz nelerdir diye. benim için birinci cevap budur, tevekkül edememek.
yapı itibariyle kabullenmek gibi bir meziyete erişemedim yıllardır ne kadar çabalasamda. ipin ucunu bir türlü bırakamam. sanki elimden bir şey gelecekmiş gibi olayları değiştirmeye çalışırım. belirli bir süre sonra çok yorar bu durum insanı.
o yüzden dostlar, elinizden geleni yaptıktan sonra tevekkül etmeli. bir süreden sonra iş ilahi idarenin dilediği şekilde cereyan ediyor çünkü.
yapı itibariyle kabullenmek gibi bir meziyete erişemedim yıllardır ne kadar çabalasamda. ipin ucunu bir türlü bırakamam. sanki elimden bir şey gelecekmiş gibi olayları değiştirmeye çalışırım. belirli bir süre sonra çok yorar bu durum insanı.
o yüzden dostlar, elinizden geleni yaptıktan sonra tevekkül etmeli. bir süreden sonra iş ilahi idarenin dilediği şekilde cereyan ediyor çünkü.
devamını gör...
10.
sonuca karışmayan yani sonucu düşünmeyen, sadece halis niyetle elinden gelenin en iyisini yaparak sonucu rabbinin takdirine bırakma hali.
iyi ya da kötü sonuç diye bir durum yoktur. insanın nefsi, sonucu iyi yahut kötü diye sınıflandırır. ne gelirse mevladandır ve her sonuç ayrı bir imtihan şeklidir. iyi sonuç insanı kibre, kötü sonuç isyana götürebilir!!!
iyi ya da kötü sonuç diye bir durum yoktur. insanın nefsi, sonucu iyi yahut kötü diye sınıflandırır. ne gelirse mevladandır ve her sonuç ayrı bir imtihan şeklidir. iyi sonuç insanı kibre, kötü sonuç isyana götürebilir!!!
devamını gör...
11.
bu konuda okunması gereken kitaplardan biri de muhyiddin ibn arabi'nin "rıza ihlas ve tevekkül" isimli eseridir.
tasavvuf tarihinde ortaya çıkan ihtilafların büyük kısmı vuslat hâlini anlatmak üzere ortaya çıkmıştır. vuslat en sıra dışı tecrübedir ve onu herhangi bir şekilde ifade etmek mümkün olmadığı gibi bunun için kullanılacak bütün terimler eksik kalır. şatahat (genel kabulün dışında, şiddetli ifade) diye isimlendirilen cümleler bu hâli anlatmak üzere ortaya çıkmıştır. vuslat hâli ve rızâ makamı, sûfîlerin en önemli meselesi olagelmiştir. tasavvufu "tasavvuf” kılan şey, neticede varacağı bu makamla ilgili sözleri ve düşünceleri olmuştur. tasavvufu yeryüzündeki mistik geleneklerden -mesela nirvana’dan- ayıran da vuslat hâliyle ilgili görüşleridir. tasavvuf en nihayetinde allah’a ermek anlamıyla –ve allah anlayışı da islâm kaynaklarında beyan edildiği üzeredir- bütün öteki geleneklerden ayrışır. ibnü’l arabî’nin düşüncelerinde vuslat ve onunla ilgili bahisler önemli bir yer tutar. bunun yanı sıra rızâ, tevekkül gibi vuslat haline yakın kavramlar veya bu hâlin neticesi olan hususlar ibnü’l-arabî’nin düşüncelerinde merkezi bir yer tutar.
"rıza ihlas ve tevekkül" adlı eser ibnü’l-arabî’nin başyapıtı fütûhât-ı mekkiyye’nin 7. cildinde bulunan 101-106. kısımlar ve 128-161. bölümleri içermektedir. bu bölümde ibnü’l-arabî tasavvufi hayatın en netameli bahislerini maharetle ele alır ve bu çetin bahisleri farklı görüşleri de dikkate alarak inceler.
tasavvuf tarihinde ortaya çıkan ihtilafların büyük kısmı vuslat hâlini anlatmak üzere ortaya çıkmıştır. vuslat en sıra dışı tecrübedir ve onu herhangi bir şekilde ifade etmek mümkün olmadığı gibi bunun için kullanılacak bütün terimler eksik kalır. şatahat (genel kabulün dışında, şiddetli ifade) diye isimlendirilen cümleler bu hâli anlatmak üzere ortaya çıkmıştır. vuslat hâli ve rızâ makamı, sûfîlerin en önemli meselesi olagelmiştir. tasavvufu "tasavvuf” kılan şey, neticede varacağı bu makamla ilgili sözleri ve düşünceleri olmuştur. tasavvufu yeryüzündeki mistik geleneklerden -mesela nirvana’dan- ayıran da vuslat hâliyle ilgili görüşleridir. tasavvuf en nihayetinde allah’a ermek anlamıyla –ve allah anlayışı da islâm kaynaklarında beyan edildiği üzeredir- bütün öteki geleneklerden ayrışır. ibnü’l arabî’nin düşüncelerinde vuslat ve onunla ilgili bahisler önemli bir yer tutar. bunun yanı sıra rızâ, tevekkül gibi vuslat haline yakın kavramlar veya bu hâlin neticesi olan hususlar ibnü’l-arabî’nin düşüncelerinde merkezi bir yer tutar.
"rıza ihlas ve tevekkül" adlı eser ibnü’l-arabî’nin başyapıtı fütûhât-ı mekkiyye’nin 7. cildinde bulunan 101-106. kısımlar ve 128-161. bölümleri içermektedir. bu bölümde ibnü’l-arabî tasavvufi hayatın en netameli bahislerini maharetle ele alır ve bu çetin bahisleri farklı görüşleri de dikkate alarak inceler.
devamını gör...
12.
güvenme, inanma anlamına gelen arapça kelime.
islami literatürde ise; allah a güvenme, allah a inanma ve sırtını allah a dayama gibi anlamlara geliyor.
islamdaki ahlaki öğretilerden biridir. islamın tevekkül anlayışı ile, günümüz müslümanının tevekkül anlayışı, birbirinin zıddıdır.
islam daki tevekkül anlayışı, diriltici bir kavramdır. yapılacak işe koyulduktan sonra, işin zorluğu karşısında direnç göstermek, islamın emrettiği tevekkül anlayışıdır.
islam; " korkma, mücadeleyi bırakma, allah a tevekkül et"meyi emreder.
müslüman toplumun nezdinde ise; bu kavram ölü bir kavramdır. müslüman toplum, bir görevi yapmak istemediğinde, üzerine vazife olan şeyi yerine getirmek istemediğinde tevekkül kavramına başvuruyor.
müslüman ise; " işi oluruna bırak, allah a tevekkül et." der.
islami literatürde ise; allah a güvenme, allah a inanma ve sırtını allah a dayama gibi anlamlara geliyor.
islamdaki ahlaki öğretilerden biridir. islamın tevekkül anlayışı ile, günümüz müslümanının tevekkül anlayışı, birbirinin zıddıdır.
islam daki tevekkül anlayışı, diriltici bir kavramdır. yapılacak işe koyulduktan sonra, işin zorluğu karşısında direnç göstermek, islamın emrettiği tevekkül anlayışıdır.
islam; " korkma, mücadeleyi bırakma, allah a tevekkül et"meyi emreder.
müslüman toplumun nezdinde ise; bu kavram ölü bir kavramdır. müslüman toplum, bir görevi yapmak istemediğinde, üzerine vazife olan şeyi yerine getirmek istemediğinde tevekkül kavramına başvuruyor.
müslüman ise; " işi oluruna bırak, allah a tevekkül et." der.
devamını gör...
13.
güvenme, inanma.
devamını gör...
14.
o hale bürünmek zordur lakin doğru olandır.
olanlar oldu, ölenler öldü... ne olduysa en iyisi oldu. olmadıysa, daha da kötüsü olabilirdi. sen en iyisi o'na güven, an'da kal.
böyle dedik diye de, hayatı boşla demek değil elbet. çaba gösterilecek, alın teri dökülecek, kafa yorulacak ki tevekkül edebilelim.
olanlar oldu, ölenler öldü... ne olduysa en iyisi oldu. olmadıysa, daha da kötüsü olabilirdi. sen en iyisi o'na güven, an'da kal.
böyle dedik diye de, hayatı boşla demek değil elbet. çaba gösterilecek, alın teri dökülecek, kafa yorulacak ki tevekkül edebilelim.
devamını gör...
15.
arapça tawakkul
توكّل [#wkl vekâlet-ten.]
güvenme,
inanma,
özellikle allah'a güvenme,
kadere razı olma.
bu kadar.
توكّل [#wkl vekâlet-ten.]
güvenme,
inanma,
özellikle allah'a güvenme,
kadere razı olma.
bu kadar.
devamını gör...
16.
bir zamanlar bir kız tanıdım adı tevekküldü. tanrı'ya güvenmek anlamına gelen bu isim aynı zamanda geri çekilme, istifa, bir şeye bel bağlama anlamlarına da gelir, genellikle tevekkül etmek şeklinde kullanılır.
devamını gör...
17.
önce deveni bağla... babana bile güvenin sınırlı olsun.
devamını gör...
18.
olmasını istediğimiz bir şey için önce elimizden geleni yapmak sonra gerisini allah ' a bırakmak , dua etmektir.
devamını gör...
19.
her zaman her durumda yapamadığımız, bazen nefsimize yenik düşerek es geçtiğimiz içi dolu bir kavramdır.
devamını gör...
20.
tevekkül kavramı tanımlaması basit uygulaması zor kavramlardan birisidir. genel olarak net bir şekilde tanımlaması yapılmış başlık altında o sebeple kendimce eklentiler yapmaya çalışacağım..
sözlük anlamı ile tevekkül ; herhangi bir işte elinden geleni yapıp daha sonrasını allah'a bırakma
tevekkül
tevekkül genel olarak bir ruh halidir; şöyle ki insanın elinden geleni yaptıktan sonra olacak olayları artık olumlu ya da olumsuz içselleştirmeden yoluna devam edebilmesi vicdan terazisinde herhangi bir etki yaratmamasını sağlayabilecek ruh haline yükselebilmesidir..
burada önemli olan husus "olacak olaylar" kısmıdır. şöyle ki bir varlık yaşamı esnasında vicdan terazisine koyarak verdiği bir kararda vicdanen rahatsa ve bu karar ona görece olarak bir ferahlık sağlamamış olsa bile (maddi bir beklentisi olabilir, daha rahat bir yaşam dilemiş olabilir seçenekler bu konuda her zaman sınırsızdır) kazandığı tecrübe ve deneyimlere odaklanarak tevekkül edebilmesi ve öğrenmeye devam edebilmesi gerekmektedir.
o sebeple burada çaba ve uğraşarak ruh varlığının konuyla ilgili dersleri çıkarabilmiş olması onun gelişimi açısından sonuçlardan bağımsız olarak kafidir ve tevekkül bu sebeple de çok önemlidir. beşer varlıkları olarak "neden böyle oldu, ben o kadar çabaladım, daha iyisini hak ediyordum" gibi soruları beklentilerimiz karşılanmadığında sormaya devam ediyor olduğumuzda yeteri kadar konuyu kavrayamamış olduğumuz ortaya çıkar ve de benzer sınavlarla sınanmaya devam edebiliriz..
eskilerin "hayırlısı"(bkz: hayırlısı) , "vardır bir hayır" , "hayırlısı ise olsun" kelimeleri her ne kadar günlük yaşam içinde anlamını çok hissederek kullanmıyor olsak da tevekkülün içeriğini net anlatan minik kelime öbekleridir...
o sebeple konuya geniş perspektiften bakabilen ve de hayatı bir derviş ruh hali ile yaşayabilenlere selam olsun..
sözlük anlamı ile tevekkül ; herhangi bir işte elinden geleni yapıp daha sonrasını allah'a bırakma
tevekkül
tevekkül genel olarak bir ruh halidir; şöyle ki insanın elinden geleni yaptıktan sonra olacak olayları artık olumlu ya da olumsuz içselleştirmeden yoluna devam edebilmesi vicdan terazisinde herhangi bir etki yaratmamasını sağlayabilecek ruh haline yükselebilmesidir..
burada önemli olan husus "olacak olaylar" kısmıdır. şöyle ki bir varlık yaşamı esnasında vicdan terazisine koyarak verdiği bir kararda vicdanen rahatsa ve bu karar ona görece olarak bir ferahlık sağlamamış olsa bile (maddi bir beklentisi olabilir, daha rahat bir yaşam dilemiş olabilir seçenekler bu konuda her zaman sınırsızdır) kazandığı tecrübe ve deneyimlere odaklanarak tevekkül edebilmesi ve öğrenmeye devam edebilmesi gerekmektedir.
o sebeple burada çaba ve uğraşarak ruh varlığının konuyla ilgili dersleri çıkarabilmiş olması onun gelişimi açısından sonuçlardan bağımsız olarak kafidir ve tevekkül bu sebeple de çok önemlidir. beşer varlıkları olarak "neden böyle oldu, ben o kadar çabaladım, daha iyisini hak ediyordum" gibi soruları beklentilerimiz karşılanmadığında sormaya devam ediyor olduğumuzda yeteri kadar konuyu kavrayamamış olduğumuz ortaya çıkar ve de benzer sınavlarla sınanmaya devam edebiliriz..
eskilerin "hayırlısı"(bkz: hayırlısı) , "vardır bir hayır" , "hayırlısı ise olsun" kelimeleri her ne kadar günlük yaşam içinde anlamını çok hissederek kullanmıyor olsak da tevekkülün içeriğini net anlatan minik kelime öbekleridir...
o sebeple konuya geniş perspektiften bakabilen ve de hayatı bir derviş ruh hali ile yaşayabilenlere selam olsun..
devamını gör...