biontech’in kurucularına açılan dava

iyi olmuş. bi trene uçağa bineceğiz diye zorla aşı yaptılar aqü.

bunlar daha başlangıç. iki gün önce cnn'in baş sunucusu anderson cooper'in, mrna aşısının yapılmasını teşvik etmesi (tam ingilizcesi promote) karşılığı pfizer'den 12 milyon dolar para aldığını iddia etti bir yayın organı.
bu tür haberlere hemen inanmam. haberi kontrol ettim. bizdeki teyit.org gibi hükumet kontrolündeki site haberin yalan olduğunu söyledi. sonra başka sitelerde de haberin yalan olduğu iletildi. habere sarılanlar ana akım medyanın dışında kalan medya. sonra bir de google arama sonucu: bazı haberler avrupa birliği standartarı gereği kaldırılmıştır.
işin özü: daha önce de rüşvet verdiğini bildiğimiz pfizer, cnn baş sunucusunu yemlemiş.
sonuç 1:başka insanları da yemlemiştir. değil mi? sonuçta bir yılda 55 milyar dolar para kaldırdılar.
sonuç 2: covid diye mrna jab diye diye hükümet ve medya kontrolünde sekiz sekiz milyar insanın anasını bellediler.

sözde pandemi tiyatrosunda yazıp çizdiklerim eski girdilerim de var, aklı evvel aveller kendince eğlendi aşı karşıtı düz dünyacı vs diyerek.
sonuç benim ve burada aşı taparlara karşı mücadele veren bir avuç yazarın doğrulanması ile son buluyor.
kendinize yazık ettiniz mrna ile…

aşı olmayacağımı söylediğim zamanlarda cahil bilim düşmanı falan diyorlardı. şimdi sırtımda göz çıkmasın diye dua ediyorlar.

çoğunluk nereye gidiyorsa veya neye yönlendiriliyorsa bilin ki o yol yanlış yoldur, tuzaklıdır.

bunun acısı ilerleyen yıllarda daha çok çıkacak gibime geliyor bill gates gibi bir iblise inandı lan bu insanlar daha ne diyebiliriz ki.

adamlar boşuna aşı olmamak için sokağa çıkmamıştı ne oldu geldi geçti aşı olanlar ne aşısı oldu o bile belli değil.

yurtdışına çıkacak olmasaydım yaptırmazdım. mecburi şart koşuyorlardı. yoksa çıkamazsın diyorlardı. bu aralar genç nesil üzerinde ani kalp durması ve ölümle sonuçlanan vakalar çoğaldı.

zamanında millete zorla yaptırdılar şu şeyi.milletin bazı haklarına ambargo koydular.o kadar mantıksızdı ki her şey birden oldu önce virüs çıktı sonra pandemi denen insanları eve kitleyen garabet kısa sürede de bu aşılar çıktı bin bir söylenti dolaştı covid değil aşı öldürüyor dediler.vardı kesin bir şey o zaman demek ki doğruymuş.vay anasını.

arkadaşlar ben aşı yüzünden kakalak'a dönüştüm.
parag'a giden bir tren tuvaletinden yazıyorum.
aşı olmayan varsa kirişi kırsın!

ulan burada ''kimsenin bedenine zorla bir şey enjekte edilemez'' dedim diye yemediğim hakaret kalmamıştı.hey gidi ne çabuk değişiyor fikrimiz.

sağlık çalışanı olduğumuz için en önce ve büyük bir baskıyla tabiri caizse zorla aşıladılar bizi. etrafımızdakilere olmayın dedik, cahil ve yobaz ilan edildik. hayır bir de zamanında bize öyle diyenler şimdi yok ya bizde inanmıyorduk bizde olmak istemedik falan demiyor mu, çıldırıyorum! ablacım sen değil miydin koşa koşa 5.yi olmaya giden?

verin mahkemeye, sağlam bir ceza alsınlar.
bundan sonra böyle bir pandemi olduğunda sifacilara götürürsünüz insanları.
bu davada ceza, tazminat falan kararı çıkarsa o zaman görürsünüz ebenizin amcasını.

aşağıya bir kaç geri zekalı insan resmi koyacağım...bunlar dünyayı yöneten adamlar, hepsi tam bir geri zekalıymış lan....bizim sözlüğün akıllılarının yanında....

denek pozisyonuna yakalanmış olan cümlemiz arasında ölenler adına açılmıştır.

bunun böyle olacağı biliniyordu. aşı konusunda bunlar eskiden de biliniyordu. ilaç sektöründe riskler her zaman çok yüksektir ve cezai yaptırımlar karşılığında serbesti her zaman vardır. dünya sağlık örgütü dahil neredeyse (aşı karşıtları ve bazı kapitalist teknoloji karşıtları dışında) herkes çabuk olunması, aksi taktirde yan etki ölümlerinden çok daha büyük bir faciaya yakalanacağımızı söyleyip, testlerden geçen kalitesiz aşıları bile piyasaya sürülmesini istemedi mi?
e şimdi ne olacak!? biontech yan etki ölümlerinin tazminatını ödedikten sonra (ki kabul ettiler peşim peşin tazminatları ödemeyi) aşının piyasalaşması sürecindeki usulsüzlükler için de ayrıca ceza alacaklar. büyük olasılıkla, gelişmeye devam edecek olan biontech aşısı insanlık namına piyasadan çekilmeyecek bile. kapitalist ilaç sektöründe geri vites yoktur. ilaç teknolojilerinin politikalarını, en başından, hiç değilse, dünyanın komünist ya da anarşist olmasını beklemeden önce, sosyalist bir mantık ile tasarlamış olmaları gerekiyordu insanların. diğer siktörler de belki yorumlama alanı daha geniş olabilir ama akar yakıt ve ilaç sanayileri oluşturulduktan sonra, geri vites seçeneklerini düşünmek bile oldukça gülünç geliyor insanlara. bu baş belası sektörler ile ne yapacağımız konusu başka bir başlığa ait.

bir kısım insana geri zekalılıklarıyla toplumun zeka ortalamasını düşürdükleri için dava açmaya teşvik eden olay. bilim var ulan, istatiktik var, sebep sonuç ilişkisi var, var oğlu var... okullarda evrim teorisi okutuluyor diye öğretmenleri mahkemeye veren manyaklar var bu dünyada. al kardeşim sana saçma sapan veri sunuyorum oturun aksini ispatlayın bana : türkiye de kalp krizi geçirenlerin % 99 u çay içiyor. zorla her gittiğimiz ortamda çay içirdiler bize. çay lobisi hepimizi yok etmek istiyor.

aşı olanlardan biriyim. devletin dayatmasiyla aşı olmak zorunda kaldım. nasıl olmayalım keşke onu da yazsaymis arkadaşlardan biri. işim gereği günde en az 10 kez devlet dairesine girmek zorundayim. patron ben aşı karşıtı olduğum için aşı olmadım şimdi de aşı olmadığım için kapıdan sokmuyorlar sen gitsen olmaz mı mi deseydim. herkes işsiz güçsüz ya da kendi ticaretini yapan insanlar değil ki. mecbur bırakıldık yani. bakmakla yükümlü olduğum çocuklarım var. onların ve kendi hayatımı idame ettirmek için ölene kadar çalışmak zorundayım. hadi şimdi gel de aşı olma.

aşı olmayanı markete bile almayacakları neredeyse. sanki o günleri sadece aşı olanlar yaşadı. laflara bak ya. ben demiştim diyor lol. abi senin demenin gram kıymeti değeri yok. senin aşı karşıtı olmanın zerre önemi yok. şovlara gel hele aslkfasfg abi şoparlığın da lüzumu yok hani. dün bi video izledim. kadın diyor ki, eğer yer çekimi icat edilmeseydi şu an yerde yaşamak zorunda olmayacaktık. bence bi tanışın onunla.

pandemi ne kadar normal cahil ne kadar okumuş cahil varsa gün yüzüne çıkardı. bütün karadeniz kırıldı. gerçek verileri verseler millet ayağa kalkardı,mezarlar doldu taştı. hala bak ben olmadım akıllıyım siz salaksınız diye gezen tipler var...

bu covid davası ve aşıları ilk çıktığında sağlık ocağına gittim. sinovac aşısını vuruldum geldim. aradan bir süre geçti. birileri çıktı, sinovac korumuyor, yeni aşı, biontech'in aşısı var, ondan vurulacaksınız. %100 koruma sağlıyor dedi.
tabi kafamda bir soru işareti oluştu. sinovac'ın korumadığına bir ay kadar kısa sürede nasıl karar verdiniz abicim dedim. ama o günün hayhuyu arasında üstünde durmadım. gidip bir de biontech'i sokalım bakalım vücudumuza dedim. sağlık ocağına varınca bana biontech aşısı olmadan önce bir belgeyi imzalamam gerektiğini söylediler. sadece imza kısmını gösterdikleri bir kağıdı uzattılar. okumak istiyorum dedim ve aldım. yazıda aşının yan etkileri ve riskleri olabileceğini bildiğim, bu riskler oluşursa sağlık bakanlığı ve ilaç firmasını sorumlu tutmayacağımı beyan ettiğim yazıyordu.
riskleri biiliyor muydum? hayır. metinde hiçbir risk bilgisi yoktu. ne internette, ne gazetelerde, ne tvde hiçbir yerde riskler hakkında bilgi yoktu. aşının olması gereken prospektüsü de yoktu.
e ben müneccim şeyi yemiş biri olduğum için bilecektim bunu. adamlara bir senet veriyordum ve buyrun üstünü siz imzalayın diyordum. tabi aşı olmadım.
vücuduma o ne olduğu belirsiz sıvıyı sokturmadım.
sonra, bu belgenin benzerinin pek çok ülkede de imzalatıldığını öğrendim.
bu arada bu aşı karşıtı bir topluluk oluşmaya başlamıştı. bizim iktidarın, her muhalife terörist, pkk'lı yaftası yapıştırması gibi dünya çapında da bu aşı karşıtı topluluğa düz dünyacı, sanki tüm aşılara karşıyımışız gibi aşı karşıtı, bir yığın laf yapıştırılıp sindirilmeye çalışıldı.
ne oldu? aşının yayılmayı engellemediği bizzat pfizer ceo yardımcısı tarafından itiraf edildi. bilim hızıyla hareket etmek zorundaydık gibi hiçbir anlamı olmayan bir söz söyledi. e peki, madem yayılmayı engellemiyordu, neden milyonlarca insanın hayatıyla oynadınız, özgürlüğünü kısıtladınız, işten atılmasını engellediniz, pcr testi olmayanı uçağa almadınız.
pfizer'in fda'yla yaptığı bir iletişimde aşının miyokart ve pericart enfarktüsüne neden olma sıklığı hakkında bilgi olmadığı, deneyleri 2025 ekime kadar tamamlayacakları yazılıyor. yani daha ilaç yeni çıkmış ve 25 denekte kalp krizi görülmüş.
-- ben altı yıldan bu yana her üç ayda bir kardiyologa gidiyorum. bu aşı yapıldıktan sonra, kardiyolog önünde sıra bekleyenler arasında çok sayıda genç çocuk görüyorum. daha geçtiğimiz cuma günü, 20 yaşlarında çıta gibi bir kız, biraz hızlı yürürsem kalbim çarpıyor, nefesim kesiliyor diye şikayet etti. biontech vuruldun mu dedim? üç kere dedi.
başka sözüm yok hakim bey