121.
büyük usta kemal sunal …
hayat verdiği karakterlerde genelde aptalı oynadı.ya da biz öyle düşündük.bu karakterlere bakıldığında usta komedyen çok samimi ,iyi bir arkadaş dost ,aşık v.b. unsurları yansıtıyordu. hababam sınıfında arkadaşlarına inanıyor onların söylediklerinin altında bir fenalık aramıyordu daha doğrusu sorgulamıyordu; inek şaban hep aşkı arıyordu ya da kendisine aşık olacak birini bu da o nun zaafıydı o yüzden komik durumlara düşüyordu. asıl sorgulanması gereken inek şaban ın arkadaşlarına duyduğu güven mi? yoksa onların bu güveni kötüye kullanması mı ? inek lakabı okullarda çok çalışkan iyi talebelere takılır. ölümsüz yazar rıfat ılgaz bu karakterde gizli bir övgüyü şaban a yüklemiş olamaz mı ? damat ferit (tarık akan) mi daha büyük aşıktır yoksa şaban mı ? ferit saat kulesinin önünde bir kızı kaç dakika bekler, şaban hep elinde çiçeklerle buluşmaya gider (kız gelemese de o hep saygıyla çiçek götürecektir) ferit çiçek götürmez .(sadece yakışıklıdır,iyi konuşur, niyeti bellidir zamparadır yani) damat ferit tarihte bir hain değil midir ? (ölümsüz yazar bu lakapla da ferit’ i eleştirmiş olamaz mı ? )
büyük ustanın karakterlerine baktığınızda cesur,dürüst,doğru,fedekar,kanaatkar,tuttuğunu koparan v.b. bir çok özelliği samimi bir şekilde yansıttığını göreceksiniz. cesurdur ;çünkü sözlüye ilk o kalkar,müfettiş gelir o nu bulur,gider fb kalecisi olur ,başlık parası uğruna kabadayıların lokallerini basar, şark bülbülünde şarkıcı olur, ağalığı bitirir . dürüsttür ;kitabında da bahsettiğin 100 numaralı adam filminde milyon liraları reddeder üstelik evini her şeyi kaybetme pahasına halk a doğruyu söyler.filmler de fakirlikten zenginliğe de geçse hiç değişmez özü aynıdır,geçmişini doğduğu yerleri unutmaz.(tam bir tez konusudur)
o, bir tebessümle sistemi alt üst eder, kendisine yapılan haksızlığa gülüp geçmesi hep umut la beklemesidir sanki.
hayat verdiği karakterlerde genelde aptalı oynadı.ya da biz öyle düşündük.bu karakterlere bakıldığında usta komedyen çok samimi ,iyi bir arkadaş dost ,aşık v.b. unsurları yansıtıyordu. hababam sınıfında arkadaşlarına inanıyor onların söylediklerinin altında bir fenalık aramıyordu daha doğrusu sorgulamıyordu; inek şaban hep aşkı arıyordu ya da kendisine aşık olacak birini bu da o nun zaafıydı o yüzden komik durumlara düşüyordu. asıl sorgulanması gereken inek şaban ın arkadaşlarına duyduğu güven mi? yoksa onların bu güveni kötüye kullanması mı ? inek lakabı okullarda çok çalışkan iyi talebelere takılır. ölümsüz yazar rıfat ılgaz bu karakterde gizli bir övgüyü şaban a yüklemiş olamaz mı ? damat ferit (tarık akan) mi daha büyük aşıktır yoksa şaban mı ? ferit saat kulesinin önünde bir kızı kaç dakika bekler, şaban hep elinde çiçeklerle buluşmaya gider (kız gelemese de o hep saygıyla çiçek götürecektir) ferit çiçek götürmez .(sadece yakışıklıdır,iyi konuşur, niyeti bellidir zamparadır yani) damat ferit tarihte bir hain değil midir ? (ölümsüz yazar bu lakapla da ferit’ i eleştirmiş olamaz mı ? )
büyük ustanın karakterlerine baktığınızda cesur,dürüst,doğru,fedekar,kanaatkar,tuttuğunu koparan v.b. bir çok özelliği samimi bir şekilde yansıttığını göreceksiniz. cesurdur ;çünkü sözlüye ilk o kalkar,müfettiş gelir o nu bulur,gider fb kalecisi olur ,başlık parası uğruna kabadayıların lokallerini basar, şark bülbülünde şarkıcı olur, ağalığı bitirir . dürüsttür ;kitabında da bahsettiğin 100 numaralı adam filminde milyon liraları reddeder üstelik evini her şeyi kaybetme pahasına halk a doğruyu söyler.filmler de fakirlikten zenginliğe de geçse hiç değişmez özü aynıdır,geçmişini doğduğu yerleri unutmaz.(tam bir tez konusudur)
o, bir tebessümle sistemi alt üst eder, kendisine yapılan haksızlığa gülüp geçmesi hep umut la beklemesidir sanki.
devamını gör...
122.
hafta sonunda filmlerini tekrar seyrettiğim usta. birçok yer aldığı film, ülkenin o zamanki hallerini ve aslında hiç değişmeyen günümüzü de o kadar güzel anlatmış ki.
umudumuz şaban'da "seçim her zaman halkın oylarıyla kazanılmaz ya"
deli deli küpeli'de eşkiyanın fahiş fiyattan satış yapan dükkan sahibinin camını kırması üzerine ona "sen eşkiya mısın, anarşik misin" demesi
yalnız orta direkt şaban'daki erkan, sen nasıl bir insansın?
umudumuz şaban'da "seçim her zaman halkın oylarıyla kazanılmaz ya"
deli deli küpeli'de eşkiyanın fahiş fiyattan satış yapan dükkan sahibinin camını kırması üzerine ona "sen eşkiya mısın, anarşik misin" demesi
yalnız orta direkt şaban'daki erkan, sen nasıl bir insansın?
devamını gör...
123.
bazı isimler hiç bir zaman ölmez.
kemal sunal'da bu isimlerin başında gelen kişilerden.
ben eminim ki bundan 10 sene sonra ki nesil de kemal sunal filmleri izliyor olacak.
ruhun şâd mekanın cennet olsun güldüren adam.
kemal sunal'da bu isimlerin başında gelen kişilerden.
ben eminim ki bundan 10 sene sonra ki nesil de kemal sunal filmleri izliyor olacak.
ruhun şâd mekanın cennet olsun güldüren adam.
devamını gör...
124.
anadolu'nun oz evladi ve aydinlik yuzlerinden biri.
devamını gör...
125.
aziz nesinin yazdığı zübük tiplemesiyle din maskesi ardında iş çeviren 'her devrin adamlarını' hicvetmiş oyuncu.
devamını gör...
126.
çocukluğumun gerçek kahramanı. gülmekten kendimi alamazdım hiç.
sahnede izlemek, tanışmak, ayakta alkışlamak isterdim.
mekanı cennet olsun.
sahnede izlemek, tanışmak, ayakta alkışlamak isterdim.
mekanı cennet olsun.
devamını gör...
127.
yakışıklı resmini koyalım biraz gözünüz gönlünüz açılsın.
tam adı ileali kemal sunal 11 kasım 1944 tarihinde istanbul/fatih'de doğdu.
bir çok filmi ile yüzümüzü güldüren bu adam yine bir filmin çekimi için yolculuğa çıkacağı sırada kalp krizi geçirerek aramızdan ayrılır. abimiz bizi güldürürken dersler vermeyi sevdiği gibi ağlatırken de en büyük dersi vermiştir. ''insan ne çekerse korkularından çeker'' uçak korkusu onu en sonunda alıp götürdü ancak onu bu yolculuğa zorlayanlar suçunu kabul etti mi bilmiyorum. neyse bunlar üzüntülü konular biz onun bizi güldürdüğü konular ve filmlerine bakalım.
neredeyse bilmediğim filmi yok ama her ihtimale karşı ben hepsini biliyorum demeyeceğim. bir çok filmini izledik ve hepsinden dersler aldık ya da eğlenip geçtik ancak bir şey var ki onu çok sevdik.
mesela kapıcılar kralı: bu filmi izleyip etkilenmemek ya da bu ne be deyip kapatanlar hemen bu dünyayı terk etsin. her türlü eleştiriyi barındırmasının yanında insanların ilişkilerini ve işine geleni görmesi gibi basit şeyleri gözümüze sokan bir film ve bunu güldürerek yapıyor.
tokatçı: insanlara hak ettiğini verme üzerine bir film ki çoğu zaman hepimiz bunu yapmak istiyoruz ancak o gücü bulamıyoruz kendimizde tabii.
korkusuz korkak: korkunun ecele faydasının olmadığını ve korkusuz yaşanan hayatın ne kadar güzel olabileceği üzerine bir film. bu filmde aslında kendisi ders almış olsa uçak kazasında ölmezdi denebilir ancak bazı korkular insanın karakterine işler ve bu korkular ile yaşamaya alışmak kolay olmasa da insanın bildiği yollar ile aynı sonuçlara varması bence yeterlidir.
bir çok film var fakat bir de hababam sınıfı var olmazsa olmazımız. bu sınıfta dostluğu öğreniyoruz ve insan olmanın değerlerini mahmut hoca bize öğretiyor. eğer mahmut hoca izlediyseniz ve azıcıkta olsa anladıysanız insanlık dersinden geçmişsinizdir.
her ne kadar lakap takmanın doğru olmadığını düşünsem de hababam sınıfı güzel filmdir pardon film serisidir. filmde biraz akran zorbalığı da izliyoruz aslında keşke biraz daha güzel işlenmiş olsa ancak o filmde öyle büyüdü belki de bilemeyiz.

bir çok filmi ile yüzümüzü güldüren bu adam yine bir filmin çekimi için yolculuğa çıkacağı sırada kalp krizi geçirerek aramızdan ayrılır. abimiz bizi güldürürken dersler vermeyi sevdiği gibi ağlatırken de en büyük dersi vermiştir. ''insan ne çekerse korkularından çeker'' uçak korkusu onu en sonunda alıp götürdü ancak onu bu yolculuğa zorlayanlar suçunu kabul etti mi bilmiyorum. neyse bunlar üzüntülü konular biz onun bizi güldürdüğü konular ve filmlerine bakalım.
neredeyse bilmediğim filmi yok ama her ihtimale karşı ben hepsini biliyorum demeyeceğim. bir çok filmini izledik ve hepsinden dersler aldık ya da eğlenip geçtik ancak bir şey var ki onu çok sevdik.
mesela kapıcılar kralı: bu filmi izleyip etkilenmemek ya da bu ne be deyip kapatanlar hemen bu dünyayı terk etsin. her türlü eleştiriyi barındırmasının yanında insanların ilişkilerini ve işine geleni görmesi gibi basit şeyleri gözümüze sokan bir film ve bunu güldürerek yapıyor.
tokatçı: insanlara hak ettiğini verme üzerine bir film ki çoğu zaman hepimiz bunu yapmak istiyoruz ancak o gücü bulamıyoruz kendimizde tabii.
korkusuz korkak: korkunun ecele faydasının olmadığını ve korkusuz yaşanan hayatın ne kadar güzel olabileceği üzerine bir film. bu filmde aslında kendisi ders almış olsa uçak kazasında ölmezdi denebilir ancak bazı korkular insanın karakterine işler ve bu korkular ile yaşamaya alışmak kolay olmasa da insanın bildiği yollar ile aynı sonuçlara varması bence yeterlidir.
bir çok film var fakat bir de hababam sınıfı var olmazsa olmazımız. bu sınıfta dostluğu öğreniyoruz ve insan olmanın değerlerini mahmut hoca bize öğretiyor. eğer mahmut hoca izlediyseniz ve azıcıkta olsa anladıysanız insanlık dersinden geçmişsinizdir.
her ne kadar lakap takmanın doğru olmadığını düşünsem de hababam sınıfı güzel filmdir pardon film serisidir. filmde biraz akran zorbalığı da izliyoruz aslında keşke biraz daha güzel işlenmiş olsa ancak o filmde öyle büyüdü belki de bilemeyiz.
devamını gör...
128.
"bana malik denen p.zevengi çağır" diye bir repliği vardır. aklıma geldi şimdi yazsam silik yeriz neyse boşver yinede güldüm.
devamını gör...
129.
ustanın o saf, ezik tiplemeden alayına gider moduna geçişine hep gülmüşümdür.
devamını gör...
130.
131.
pek televizyon izlemediğim için çok uzun zamandır filmlerinden uzak kalmıştım. geçenlerde youtube'da bir filmine denk geldim ve son bir haftada belki yirmi tane filmini izledim. bunların hepsi kırk yıl kadar çekilmiş günümüzden bakınca aşırı amatör ve basit filmler. ama hemen hiçbir şeyi beğenmeyen ben peşi sıra bir sürü filmini bitirdim ve inanılmaz bir deşarj etkisi oldu bende. resmen mutlu etti beni rahmetlinin filmlerini izlemek ve şunu fark ettim ki ara sıra bir kemal sunal filmi izlemek gerekiyor.
kemal sunal'da gerçekten başka bir şey var. onun devrinde yaşamama rağmen kırk yıl sonra o basit filmleri izlemek beni mutlu ediyor. özellikle şener şen'in de olduğu filmler. enteresan bir şekilde bu ikisini ailemden biri gibi hissediyorum ve bu bence çok tuhaf.
türk halkının kemal sunal'a gösterdiği teveccühün sosyolojik araştırmalara konu olması gerekir. çünkü anadolu insanı tarihte hiç kimseye böylesine büyük bir teveccüh göstermemiştir. bunun dünyada da eşi benzeri yoktur diye zannediyorum.
bunca yıl sonra bile bana içten bir tebessüm ettirdiği, moralimin bozuk olduğu bir anda beni adeta tedavi ettiği için kendisini anmak istedim. mekanı cennet olsun.
kemal sunal'da gerçekten başka bir şey var. onun devrinde yaşamama rağmen kırk yıl sonra o basit filmleri izlemek beni mutlu ediyor. özellikle şener şen'in de olduğu filmler. enteresan bir şekilde bu ikisini ailemden biri gibi hissediyorum ve bu bence çok tuhaf.
türk halkının kemal sunal'a gösterdiği teveccühün sosyolojik araştırmalara konu olması gerekir. çünkü anadolu insanı tarihte hiç kimseye böylesine büyük bir teveccüh göstermemiştir. bunun dünyada da eşi benzeri yoktur diye zannediyorum.
bunca yıl sonra bile bana içten bir tebessüm ettirdiği, moralimin bozuk olduğu bir anda beni adeta tedavi ettiği için kendisini anmak istedim. mekanı cennet olsun.
devamını gör...
132.
hiç unutmadık. her filmini ilk defa izler gibi izliyorum. allah rahmet etsin.
devamını gör...
133.
bugün, üstad kemal sunal'ın aramızdan ayrılışının 25. yıldönümü. türk sinemasının efsanelerinden kemal sunal'ı saygıyla ve sevgiyle anıyoruz.
devamını gör...
134.
tüm filmlerini izlediğim,hayran olduğum yegane sanatçılardandır kendisi.filmlerinde verdiği sosyolojik ve toplumsal mesajlar öylesine güzel ki günümüzde bile hâlâ kendimizden bir parça bulabiliyoruz.
devamını gör...