gerçekle yüzleşmek

kırıcı, sarsıcı, mutluluk verici, öfke vs duyguları gün yüzüne çıkarabilir. sonuç ne olursa olsun tarafları rahatlattığı yadsınamaz.

insanı mutsuz eder. gerçeği söyleyeni engelleyerek mutlu ol, olabiliyorsan.

“ölüm gibi bi' şey oldu ama ama ama, kimse ölmedi.” durumudur.

insanlar gerçeklerle yüzleşmek istemez. bu yüzden içlerinde kendi gerçeklerini oluşturup onlara inanmaya odaklanır. esas gerçekle de karşılaştıklarında kendi gerçekleri olmadığı için kabullenmeleri zaman alabilir. ayrıca içlerinde çoğu zaman sevimsiz olan farklı duygular oluşur.

zordur

yalanlarla dolu olan hayatımızda insanı yıkabilecek şeylerden biridir. boşuna cahillik mutluluktur dememişler.

gerçeği öğrenmek anlamına gelir. gerçeğin içeriğine göre bazen zor, bazen keyifli, bazense acıdır.

hem iyi bir şeydir hemde kötü bir şeydir acıda verir mutlulukta.

can yakar, kalp kırar, iz bırakır.

devam etmenin anahtarı. başlangıcın ilk adımı. sonrasında gideceğiniz yol size kalmış. ama elinizde bu anahtar yoksa hiçbir şeye başlayamazsınız. burası kesin.
hangi konuda olursa olsun, kişinin kendi ile ilgili gerçekle, yaşadığının ona öyle gelen değil gerçek olan versiyonuyla, karşısındaki insanla ilgili yanlış yorumları, çıkarımlarıyla, yaşadığı kaybın duygulardan arınmış salt, somut anlamıyla yüzleşmesi şarttır! simüle etmek yetmez. bu eylemi gerçeklemek devam etmenin yegane yoludur.
evet söylenmiş, acıdır, zordur içinizde hayır ya hayır diye bağıran sesi susturmak. kendimize yalan söylemek çok daha konforlu haklısınız. ama dönüp durmak aynı illüzyonun içinde belli bir zaman ve tekrardan sonra sizi olmak istemediğiniz bir insana dönüştürüyor. çok tehlikeli. çok zararlı.
tecrübe? hepimizde var az çok. kimseye yargı dağıtacak değilim. ben sadece unutmamak istediklerimi yazıyorum. hatırlamakla farklı şeyler bunlar.
insan neyi ne kadar bilirse bilsin tekrarlanan durumlarda şartlarım, koşullarım değişti diye aynı hatalara düşmekten kendini alıkoyamayan aciz bir yaratık neticede. hiç unutma miko!

"o öyle bir şey yapmaz" cümlesini her kurduğunuzda hayatın sizi tokat manyağı yapmasıdır...

farkına varmak. ama öyle bir farkına varırsın ki tokat gibi yüzüne yapışır. ders alana kadar sende pişmanlık olarak kalır. kabullendiğinde ise bir daha o gerçekle yüzleşmek zorunda kalmazsın.

gerçekler acıdır. ama sizi daima ileriye taşır.

az önce annem için gerçekleşti sanırım odaya geldi fatih ürek dinliyodum baktı bi 10 sn falan sanırım artık evladı değilim şu an kendini gerçekle yüzleşmiş hissediyo gergin bi bekleyişteyiz ters bi hareket yaparsa direkt huzurevi planını erkene çekiyorum..

gerçekler ısırır yalan öldürür..

direkt gerçeklerle yaşadığım için yüzleşmeme gerek kalmayan durum.

ilk başta sarsan ama sonra insanı kendine getiren durumdur. her şeyi netliğe kavuşturur, soru işareti bırakmaz ardında. yüzleşilmemiş gerçekler bastırıldıkça daha da çıkmaya çalışır. bu yüzden bunlarla yüzleşmek yaşama devam edebilmenin de biletidir aynı zamanda.

iyileşme yolunda atılması gereken ilk adımdır. kabullenmek zordur, içindeki umuda sarılırsın ama o içindeki umut en büyük zehirdir. gerçekle yüzleşip kabullenen insan, ilk sarsıcı şoktan sonra yavaş yavaş iyileşmeye başlar.

ara ara yapmaya çalıştığım bir şey. bazen çok ağır gelebiliyor yüzleşmek size. bir süre bu yüzleşmenin ağırlığını taşıyamayacak gibi oluyorsunuz. ama aslında bu geçici bir durum, ağırlığın içinizden çıkma sancısı gibi bişey.

acı veren bir şeyle yüzleşmek konulu başlık.

canını yaktığı için yüzleşmeyi ertelersin bu bir kısır döngü olarak gider..