41.
bize biçilen rolü seçmediğimiz fakat rolü nasıl oynayacağımız konusunda serbest bırakıldığımız hede. gelin görün ki rolünü oynamaktaki serbestliğe bile çoğumuz erişemiyor. sufle verilmeden oynayamıyor, kılını bile kıpırdatamıyor çoğumuz.
devamını gör...
42.
kader demirden dar bir tünelle çevrili bir tren rayı gibi birşeydir.
ve hayat ise, onun içinde tek yönde ilerleyen hızı sabit ve asla durmayan bir trendir.
geri dönemezsin, duramazsın, başka bir yöne sapamazsın...
kader, seni değişmez sona götüren bir mutlak yol demektir.
ve hayat ise, onun içinde tek yönde ilerleyen hızı sabit ve asla durmayan bir trendir.
geri dönemezsin, duramazsın, başka bir yöne sapamazsın...
kader, seni değişmez sona götüren bir mutlak yol demektir.
devamını gör...
43.
bir de kazası var.
devamını gör...
44.
kader hem elimizde olan hem de olmayandır. kader yaratıcının neleri yapabildiğine rağmen kaderine karışmaması aslında kader elimizdedir ve kaderde sadece kesin olacak şeyler vardır yeri zamanı farketmez kesin olan gelir fakat kader gayrete aşıktır kendiniz için birşeyler değiştirmek istiyorsan bu benim kaderim cümlesini kurup benimsemek yerine bir amaca bağlanıp çaba gösterebilirsiniz. (sancılıdır)
devamını gör...
45.
kızkardeşimin adı.
devamını gör...
46.
hangi yolun doğru hangi yolun yanlış çıkacağını bilmeden seçtiğimiz yollardir kader.
devamını gör...
47.
değiştirilemeyen gelecektir.
kader konusu hep ilgimi çekmiştir. seçimlerimizle şekillenen ve dallara ayrılan bir şema gibi belirirdi gözümde. her seferinde olmasa bile büyük seçimlerimle değişeceğine, farklı bir yola gideceğine inanırdım. üst üste o kadar çok olay yaşadım ki, bunun değiştirilemeyen bir şey olduğu inancında karar kıldım. günlerce denedim, çok fazla şey için. ölümü durduramadım, sevgiyi kurtaramadım, kendi geleceğim üzerinde çok az söz hakkım oldu. bütün bunları gördükten sonra en sevdiğim şiir* bile anlamını yitirdi. o az kullanılmış olan yolu seçmekten başka şansımız yoktu zaten, diğer yol benim yolum değildi. böyle olunca diğer yolu merak etmek de anlamını yitirdi...
kader konusu hep ilgimi çekmiştir. seçimlerimizle şekillenen ve dallara ayrılan bir şema gibi belirirdi gözümde. her seferinde olmasa bile büyük seçimlerimle değişeceğine, farklı bir yola gideceğine inanırdım. üst üste o kadar çok olay yaşadım ki, bunun değiştirilemeyen bir şey olduğu inancında karar kıldım. günlerce denedim, çok fazla şey için. ölümü durduramadım, sevgiyi kurtaramadım, kendi geleceğim üzerinde çok az söz hakkım oldu. bütün bunları gördükten sonra en sevdiğim şiir* bile anlamını yitirdi. o az kullanılmış olan yolu seçmekten başka şansımız yoktu zaten, diğer yol benim yolum değildi. böyle olunca diğer yolu merak etmek de anlamını yitirdi...
devamını gör...
48.
ömer hayam sırrını çözemediği kaderin mutlak hakimiyetindeki umutsuzluğunu şu dizelerde dile getirir:
ezel sırrını ne sen bilirsin ne ben
bu muammayı ne sen çözersin ne ben
perdenin önünde sen ben dedikodusu
perde kalkınca ne sen kalırsın ne ben
bunu (bkz: edward fitz gerald)’ın 1868 ingilizce aslından çeviren:
prof. dr. kasım turhan
ezel sırrını ne sen bilirsin ne ben
bu muammayı ne sen çözersin ne ben
perdenin önünde sen ben dedikodusu
perde kalkınca ne sen kalırsın ne ben
bunu (bkz: edward fitz gerald)’ın 1868 ingilizce aslından çeviren:
prof. dr. kasım turhan
devamını gör...
49.
vikipedi tanımı "kader ya da yazgı, önceden ve değişmeyecek bir biçimde belirlenmiş olay akışıdır. ister genel ister bireysel olsun, önceden belirlenmiş bir gelecek olarak algılanabilir." şeklindedir.
çokları gibi ben de bu kavramı islam ile öğrenmiştim. üzerinde düşündüğüm ve gerek kimi insanlara sorduğum sorular gerekse okuduğum kaynaklarda bahsedilen kader kavramı şu şekilde idi; " kaderde değiştirilebilir ve değiştirilemez hususlar vardır, bizler dünyada tanrının senaryosunun oynamiyoruz çünkü değiştirilebilir kısımlar var, elbette müdahale edemediğimiz kısımlar da var"
fakat birkaç soru sonrası gelinen durumda bizim zaman algımızin tanrı için geçerli olmadığı, öncesi sonrası olmadığı ve müdahalenin halihazırda olmadığı şeklindeydi.
diğer bir sorum 'peki beni biliyor bu tanrı, yaratmis sonuçta, zaman kavramı da farklı belki de yok hatta; o zaman benim raylarimi döşemiş olması durumu var ve raylardaki ilerleyisimin belli sonuçları da kendisi tarafından oluşturulmuş. her halükarda hür irade yok'
elbette bu soruya da rayların rotasal seçimleri gibi cevaplar geliyor fakat sonuç bende değişmiyordu zira mantık aynıydı.
eğer islami anlamda bir kaderden bahsediliyor ise kendimizi irade kavramı ile kandırmaktan başka bir şey yapmıyoruzdur diye düşünüyorum. genel bir kadere teslim durumu zaten ayrı ve eleştiriye açık ancak kısaca insanı tembelliğe iten ve yaşaması ile yaşamaması arasında fark olmayan bir durum olduğu sonucuna varıyorum.
tabi ki kader kavramı mevcut kabul edilecek ise eninde sonunda bu sonuca varıyorum.
bu sebeple kader kavramını kabul etmiyorum/edemiyorum.
çokları gibi ben de bu kavramı islam ile öğrenmiştim. üzerinde düşündüğüm ve gerek kimi insanlara sorduğum sorular gerekse okuduğum kaynaklarda bahsedilen kader kavramı şu şekilde idi; " kaderde değiştirilebilir ve değiştirilemez hususlar vardır, bizler dünyada tanrının senaryosunun oynamiyoruz çünkü değiştirilebilir kısımlar var, elbette müdahale edemediğimiz kısımlar da var"
fakat birkaç soru sonrası gelinen durumda bizim zaman algımızin tanrı için geçerli olmadığı, öncesi sonrası olmadığı ve müdahalenin halihazırda olmadığı şeklindeydi.
diğer bir sorum 'peki beni biliyor bu tanrı, yaratmis sonuçta, zaman kavramı da farklı belki de yok hatta; o zaman benim raylarimi döşemiş olması durumu var ve raylardaki ilerleyisimin belli sonuçları da kendisi tarafından oluşturulmuş. her halükarda hür irade yok'
elbette bu soruya da rayların rotasal seçimleri gibi cevaplar geliyor fakat sonuç bende değişmiyordu zira mantık aynıydı.
eğer islami anlamda bir kaderden bahsediliyor ise kendimizi irade kavramı ile kandırmaktan başka bir şey yapmıyoruzdur diye düşünüyorum. genel bir kadere teslim durumu zaten ayrı ve eleştiriye açık ancak kısaca insanı tembelliğe iten ve yaşaması ile yaşamaması arasında fark olmayan bir durum olduğu sonucuna varıyorum.
tabi ki kader kavramı mevcut kabul edilecek ise eninde sonunda bu sonuca varıyorum.
bu sebeple kader kavramını kabul etmiyorum/edemiyorum.
devamını gör...
50.
devamını gör...
51.
insanlar tarafından değiştirilemediğine inanılır.
devamını gör...
52.
kaderinde kaderini değiştirmek varsa değiştirirsin..
devamını gör...
53.
kederin teolojik hali.
devamını gör...
54.
allah'ın kader kavramının genel kapsamı içinde tabiatın yaratılması ve yönetilmesi ve bunun içinde özel bir yere sahip bulunan insanın da yaratılması yer almaktadır.
devamını gör...
55.
düzülmek var ise üzülmenin işe yaramayacağı inanıştır.
devamını gör...
56.
üstlenilemeyen suçlardan, itiraf edilemeyen ve yüzleşilemeyen gerçeklerden sorumlu tutulan bir kaçış yolu.
devamını gör...
57.
yok böyle bişey.
ihtimaller ve olasılıklar var.
ihtimaller ve olasılıklar var.
devamını gör...
58.
tanrı bazen bir kulu için başka bir kulunu adar.
kader de suçlu bence kader mahkumları kadar.
olsun.
kader de suçlu bence kader mahkumları kadar.
olsun.
devamını gör...
59.
aklıma murat dalkıç'ın kader şsrkıdının geldiği kelime.
devamını gör...
60.
51 bin kişinin, 1 dakika içinde ölmesidir.
devamını gör...