41.
türkiye ekonomisi halkını değil, yönetenlerin ceblerinin nasıl daha fazla doldurulacağı üzerine kurulu, üretmeyi çoktan bırakmış, üretini ezen, kendi halkının g.tüne don almaya parası yokkken oraya buraya din kardeşliği adı altında yardım yapılan bir modeldir. dünyanın örnek aldığı aha bak türkiye'de ekonomi böyle yönetiliyor bunlar gibi olmamak için bunların yaptıklarını yapmayalım denilen ibretlik bir modeldir.
devamını gör...
42.
hâlen çıkmış diyor ki faizi düşüreceğim, enflasyon sorunu yok hayat pahalılığı var diyor...
faizi 0 yap da, bir kerede ne olacaksa olsun böyle part 1 part 2 uzun sürüyor, konsantre olamıyoruz, zevkini alamıyoruz.
bırakacağı enkaz 5-10 yılda düzelmeyecek, uzun yıllar sıkıntı çekmeye devam edeceğiz. unutun geçim derdi olmayan günleri.
faizi 0 yap da, bir kerede ne olacaksa olsun böyle part 1 part 2 uzun sürüyor, konsantre olamıyoruz, zevkini alamıyoruz.
bırakacağı enkaz 5-10 yılda düzelmeyecek, uzun yıllar sıkıntı çekmeye devam edeceğiz. unutun geçim derdi olmayan günleri.
devamını gör...
43.
şu an o kadar kötü ki geçen dışarı çıkınca para kaybettim sandım mk. bütün ceplerimi tek tek aradım allah kahretsin dedim düştü para. halbuki küçük bir alışverişe gitmiş.
devamını gör...
44.
aslında türkiye ekonomisi diye bir şey yok.
türkiye tabi ki var da, ekonomisi yok işte.
türkiye tabi ki var da, ekonomisi yok işte.
devamını gör...
45.
böyle birşey yok ama olabilir de.
devamını gör...
46.
47.
schindler’s list izleyenler bilir, filmin basrolu bay schindler bir tencere/kap-kacak fabrikası sahibidir. fabrikanin içinde son teknoloji press makineleri ve daha onca makine mevcut. fabrika tencere değil, para üretiyor resmen. 2. dünya savaşı'nda çalışan bir fabrika, 2022 yılında bile insanda hayranlık uyandırıyor.
işte adamlar bunun gibi binlerce fabrikayı çalıştırırken biz daha bir avuç buğday için kara saban'a öküz koşuyorduk.
bu, içinde bulunduğumuz durumun elle tutulur sebebi.
bir de bunu okuyup "
sen inonu'ye laf mı edion lan aq!!1!
" nidalarıyla, yazma bile yazmadigim bir şeyden ötürü durumu politize eden* 31 iq'lu tayfa var, bunlar da icinde bulunduğumuz durumun sosyal sebebi.
bu ülkeden sağlıklı beslenip, güzel arabalara binip insancıl bir yaşam mi bekliyorsun? elde edecegimize kesinlikle eminim efendim*.
işte adamlar bunun gibi binlerce fabrikayı çalıştırırken biz daha bir avuç buğday için kara saban'a öküz koşuyorduk.
bu, içinde bulunduğumuz durumun elle tutulur sebebi.
bir de bunu okuyup "
sen inonu'ye laf mı edion lan aq!!1!
bu ülkeden sağlıklı beslenip, güzel arabalara binip insancıl bir yaşam mi bekliyorsun? elde edecegimize kesinlikle eminim efendim*.
devamını gör...
48.
nanay.
devamını gör...
49.
hangi ekonomi?
devamını gör...
50.
içinde bulunduğumuz dönemde şöyle ki;
fiyatlar sürekli artıyor... önüne geçmek için de maaşlar artırılıyor..
maaşlar artınca fiyatlar durur mu? saniyesinde artmaya başlıyor...
fiyatlar artınca, mecbur yine maaşlar artırılıyor...
ve yine fiyatlar...
sonra yine maaşlar, fiyatlar, maaşlar...
asgari ücret bile olmuş 8 bin 500 tl.!
200 tl'lik banknot, asgari ücret 500 tl iken çıkmıştı piyasaya.
şimdi halen daha, en yüksek banknot.
1 tl değersiz mi değersiz ama dolaşıyor yine de piyasada.
o nokta ilginç işte.
hatta 50 kuruş... yerine göre 25 kuruş...
bir karşılıkları var yani piyasada... muhatap bulabiliyorlar kendilerine, alış veriş olaylarında.
peki ne oluyor aslında bu ülkede?
tüm bu yaşananlar ne anlama geliyor?
birçok açıdan değerlendirilebilir fakat ben şimdi size, başka bir açıdan değerlendireceğim.
türkiye ekonomisi, piyasası, alış veriş hayatı bu haldeyken, kimler bu durumu avantaja çevirebilir?
eski sisteme göre kimler?
hemen söyleyeyim; bir şeyler üretip gelir elde edenler..
bu kümenin içinde bir küme daha var ki, onlar işte en avantajlı olanlar... peki kim onlar?
üretim esnasında, kritik bileşenleri ucuza getirenler...
hatta hiç para vermeyenler!
maliyet kalemlerinden birini bedavaya getirenler!
bu hammadde olur, nitelikli ara madde olur...
işletmeye kira vermiyor olabilirsin mesela.
usta sen olursun ya da!
üreten kişi sensin!
direkt sen!
sanatçı olabilirsin, neden olmasın?
bir enstrümanı müthiş iyi çalabiliyor olabilirsin.
yaptığın döner çok meşhurdur... vaoovv..
işte bizim ekonomi, bu doğrultuda seyretmekte..
bu şekilde büyümeyi seçti, mevcut hükumet...
üretmeye teşvik için bu yolu seçti...
kendi elinde hiçbir güç kalmayan devletler bu yola girerler...
topluma yıkarlar tüm sorumluluğu...
''alın hadi bakalım... üretin işte!'' dedi bize devlet...
''üretin, malı götürün.''
fakat bir sorun var ortada...
çünkü şartlar uygun değil üretmek için.
dışa çok bağımlıyız.
sen, kendi içinde kendine yeten bir devlet olsan amenna...
''üret sen! konuşma!''
''üret ve dışarı sat! müthiş para kazanacaksın, inan bana!''
motivasyon bu...
e peki, yurt içinde kendi vatandaşına ürün satanlar ne yapacak?
''onlar da baksınlar başlarının çaresine!. ucuza getirmeye çalışsınlar maliyet kalemlerini!''
''okul kantinlerde ayran ve kahvaltı satılabilmesinin önünü açtık mesela.. hatta meyve suyu! alma toptancıdan, sen yap! kar marjını artır.. zengin ol, yürü be!''
olay bu...
bu gazla yürüyecek ekonomimiz...
saldım çayıra, mevlam kayıra...
peki ya memurlar?
maaşlı çalışanlar?
emekliler?
''onlara da zam veriyoruz işte... fakat fazla vermiyoruz.. çünkü bir b.k üretmiyorlar aslında, şööyle bir baktığımızda!''
fiyatlar sürekli artıyor... önüne geçmek için de maaşlar artırılıyor..
maaşlar artınca fiyatlar durur mu? saniyesinde artmaya başlıyor...
fiyatlar artınca, mecbur yine maaşlar artırılıyor...
ve yine fiyatlar...
sonra yine maaşlar, fiyatlar, maaşlar...
asgari ücret bile olmuş 8 bin 500 tl.!
200 tl'lik banknot, asgari ücret 500 tl iken çıkmıştı piyasaya.
şimdi halen daha, en yüksek banknot.
1 tl değersiz mi değersiz ama dolaşıyor yine de piyasada.
o nokta ilginç işte.
hatta 50 kuruş... yerine göre 25 kuruş...
bir karşılıkları var yani piyasada... muhatap bulabiliyorlar kendilerine, alış veriş olaylarında.
peki ne oluyor aslında bu ülkede?
tüm bu yaşananlar ne anlama geliyor?
birçok açıdan değerlendirilebilir fakat ben şimdi size, başka bir açıdan değerlendireceğim.
türkiye ekonomisi, piyasası, alış veriş hayatı bu haldeyken, kimler bu durumu avantaja çevirebilir?
eski sisteme göre kimler?
hemen söyleyeyim; bir şeyler üretip gelir elde edenler..
bu kümenin içinde bir küme daha var ki, onlar işte en avantajlı olanlar... peki kim onlar?
üretim esnasında, kritik bileşenleri ucuza getirenler...
hatta hiç para vermeyenler!
maliyet kalemlerinden birini bedavaya getirenler!
bu hammadde olur, nitelikli ara madde olur...
işletmeye kira vermiyor olabilirsin mesela.
usta sen olursun ya da!
üreten kişi sensin!
direkt sen!
sanatçı olabilirsin, neden olmasın?
bir enstrümanı müthiş iyi çalabiliyor olabilirsin.
yaptığın döner çok meşhurdur... vaoovv..
işte bizim ekonomi, bu doğrultuda seyretmekte..
bu şekilde büyümeyi seçti, mevcut hükumet...
üretmeye teşvik için bu yolu seçti...
kendi elinde hiçbir güç kalmayan devletler bu yola girerler...
topluma yıkarlar tüm sorumluluğu...
''alın hadi bakalım... üretin işte!'' dedi bize devlet...
''üretin, malı götürün.''
fakat bir sorun var ortada...
çünkü şartlar uygun değil üretmek için.
dışa çok bağımlıyız.
sen, kendi içinde kendine yeten bir devlet olsan amenna...
''üret sen! konuşma!''
''üret ve dışarı sat! müthiş para kazanacaksın, inan bana!''
motivasyon bu...
e peki, yurt içinde kendi vatandaşına ürün satanlar ne yapacak?
''onlar da baksınlar başlarının çaresine!. ucuza getirmeye çalışsınlar maliyet kalemlerini!''
''okul kantinlerde ayran ve kahvaltı satılabilmesinin önünü açtık mesela.. hatta meyve suyu! alma toptancıdan, sen yap! kar marjını artır.. zengin ol, yürü be!''
olay bu...
bu gazla yürüyecek ekonomimiz...
saldım çayıra, mevlam kayıra...
peki ya memurlar?
maaşlı çalışanlar?
emekliler?
''onlara da zam veriyoruz işte... fakat fazla vermiyoruz.. çünkü bir b.k üretmiyorlar aslında, şööyle bir baktığımızda!''
devamını gör...
51.
gdp bazında türkiye için iyi gelişmelerin olacağını öngörüyor imf.
www.populationu.com/gen/cou...
ımf'nin bu yılki nisan raporuna göre ülkemiz 2014-2020 yılındaki gibi art arda küçülmelere devam etmeyecek, 2021'den beri olan büyüme devam edecek;
gdp(1 yıl içinde türkiye'de üretilen ve satılan tüm nihai malların ve hizmetlerin piyasa değerinin parasal ölçüsüdür)
2013: 957mr $ yükseliş
2014: 939mr $ düşüş
2015: 864mr $ düşüş
2016: 869mr $ küçük yükseliş
2017: 859mr $ düşüş
2018: 778mr $ düşüş
2019: 760mr $ düşüş
2020: 720mr $ düşüş
2021: 819mr$ yükseliş
2022: 906mr $ yükseliş
2023: 1.029 trilyon $ yükseliş
------------ imf tahmini---------------
2024: 1.087 trilyon$
2025: 1,146 trilyon$
2026: 1,209 trilyon $
2027: 1,272 trilyon $
2028: 1,334 trilyon $
eğer tahmin gerçekleşirse 2020 yılında 21'e düşen ve 2021-2023 arasında dünyanın en büyük 19 uncu ekonomisi olarak tekrar ilk 20'ye giren türkiye;
2024'te dünyanın en büyük 18inci
2025
2026
2027'de dünyanın en büyük 17nci ekonomisi olacak.
2028
tabloya dikkat ederseniz şu anda gdpleri neredeyse eşit olan fransa ve ingiltere'yi görüyoruz(nüfusları da eşit olduğu için kişi başına düşen gelirleri birbirine çok yakın). lakin imf tahminine göre sadece 5 yıl sonra fransa'nın ingiltere'den yaklaşık %25 daha fakir olacağını görüyoruz. elbette tek unsur gdp ve ona endeksli olan onunla nüfusun bölümüyle oluşan gdp per capita'ya(kişi başına düşen gelir) bağlı değil lakin bu iki ülkenin gini katsayısı(gelir adaletsizliği) birbirine oldukça yakın. dolayısıyla da işin sonunda ingilizlerin kişi başına düşen gelirini fransızları geçecek ve refah olarak bugünkü gibi yakın değil, arasında bariz fark olan bir ülkeye dönüşecek.
rusya'nın da savaş dolayısıyla yıllarca yerinde sekip bizim gibi ülkelerin ise 5 yıl sonra alım gücü olarak ruslara yetişip onları geçmeye başlayacağını öngörmüşler. biz 5 yılda %30'un üstünde büyüyecekken rusya bu tahmine göre %12-13 büyüyecek. ayrıca avrupa ülkelerinin genel olarak yavaş büyümeye başladığını ve diğerlerinin yavaş yavaş da olsa onlara yetişmeye başladığı görülüyor. hindistan'ın ve nijerya'nın büyüme oranları çok yüksek.
en kritik gelişme ise aşikar olan çin'in dünyanın en büyük ekonomisi olacağı gerçeğidir. 2028 yılında
aradaki fark giderek kapanıyor.
alta statista'yı da koyuyorum, ss'in linki burada
versiyon: 1.11v
1.1 güncellemesi; çok sayıda cümle ve kelime kalınlaştırıldı, harf hataları giderildi, ekstra paragraf.
1.11 güncellemesi; sondan dördüncü paragrafın son cümlesi.
1.11.1 güncellemesi
www.populationu.com/gen/cou...
ımf'nin bu yılki nisan raporuna göre ülkemiz 2014-2020 yılındaki gibi art arda küçülmelere devam etmeyecek, 2021'den beri olan büyüme devam edecek;
gdp(1 yıl içinde türkiye'de üretilen ve satılan tüm nihai malların ve hizmetlerin piyasa değerinin parasal ölçüsüdür)
2013: 957mr $ yükseliş
2014: 939mr $ düşüş
2015: 864mr $ düşüş
2016: 869mr $ küçük yükseliş
2017: 859mr $ düşüş
2018: 778mr $ düşüş
2019: 760mr $ düşüş
2020: 720mr $ düşüş
2021: 819mr$ yükseliş
2022: 906mr $ yükseliş
2023: 1.029 trilyon $ yükseliş
------------ imf tahmini---------------
2024: 1.087 trilyon$
2025: 1,146 trilyon$
2026: 1,209 trilyon $
2027: 1,272 trilyon $
2028: 1,334 trilyon $
eğer tahmin gerçekleşirse 2020 yılında 21'e düşen ve 2021-2023 arasında dünyanın en büyük 19 uncu ekonomisi olarak tekrar ilk 20'ye giren türkiye;
2024'te dünyanın en büyük 18inci
2025
2026
2027'de dünyanın en büyük 17nci ekonomisi olacak.
2028
tabloya dikkat ederseniz şu anda gdpleri neredeyse eşit olan fransa ve ingiltere'yi görüyoruz(nüfusları da eşit olduğu için kişi başına düşen gelirleri birbirine çok yakın). lakin imf tahminine göre sadece 5 yıl sonra fransa'nın ingiltere'den yaklaşık %25 daha fakir olacağını görüyoruz. elbette tek unsur gdp ve ona endeksli olan onunla nüfusun bölümüyle oluşan gdp per capita'ya(kişi başına düşen gelir) bağlı değil lakin bu iki ülkenin gini katsayısı(gelir adaletsizliği) birbirine oldukça yakın. dolayısıyla da işin sonunda ingilizlerin kişi başına düşen gelirini fransızları geçecek ve refah olarak bugünkü gibi yakın değil, arasında bariz fark olan bir ülkeye dönüşecek.
rusya'nın da savaş dolayısıyla yıllarca yerinde sekip bizim gibi ülkelerin ise 5 yıl sonra alım gücü olarak ruslara yetişip onları geçmeye başlayacağını öngörmüşler. biz 5 yılda %30'un üstünde büyüyecekken rusya bu tahmine göre %12-13 büyüyecek. ayrıca avrupa ülkelerinin genel olarak yavaş büyümeye başladığını ve diğerlerinin yavaş yavaş da olsa onlara yetişmeye başladığı görülüyor. hindistan'ın ve nijerya'nın büyüme oranları çok yüksek.
en kritik gelişme ise aşikar olan çin'in dünyanın en büyük ekonomisi olacağı gerçeğidir. 2028 yılında
aradaki fark giderek kapanıyor.
alta statista'yı da koyuyorum, ss'in linki burada
versiyon: 1.11v
1.1 güncellemesi; çok sayıda cümle ve kelime kalınlaştırıldı, harf hataları giderildi, ekstra paragraf.
1.11 güncellemesi; sondan dördüncü paragrafın son cümlesi.
1.11.1 güncellemesi
devamını gör...
52.
en iyiler yurt dışına ihraç ediliyor ,nitelikli insanlar başta olmak üzere.
ab ye değil dünya pazarına ulaşmalıyız.
bizden coğrafi siyasi yönden düşük durumda olan ülkeler yüksek teknoloji ihraç ediyor,
insanlık adına yardımlaşıyoruz da dengemiz yok.
ab ye değil dünya pazarına ulaşmalıyız.
bizden coğrafi siyasi yönden düşük durumda olan ülkeler yüksek teknoloji ihraç ediyor,
insanlık adına yardımlaşıyoruz da dengemiz yok.
devamını gör...
53.
fotoğraf çekilirken nasıl gülümsendiğini unutmuşum. öyle bir ekonomi.
devamını gör...
54.
ab türkiye raportörü: yargı kararları türkiye'nin güvenilirliğini zayıflatıyor
avrupa birliği türkiye raportörü nacho sánchez amor, kobani davasında verilen kararlara tepki göstererek "bugünkü haksızlık, türkiye ekonomisinin güvenilirliğini satmak için yapılan turların neden boşa çıktığını gösteriyor" dedi.
hazine ve maliye bakanı mehmet şimşek'in geçen hafta brüksel'de iş dünyasıyla bir araya geldiğine atıfta bulunan sanchez amor, "adaletin sürekli sorgulandığı bir ortama hiçbir şirket tam olarak güvenemez" ifadelerini kullandı.
amor ayrıca, yargı kararının türkiye'nin güvenilirliğini zayıflattığını ileri sürdü.
link
israil, türkiye'nin ticareti tamamen kesme kararına misilleme olarak ankara ile serbest ticaret anlaşmasını feshedecek
israil maliye bakanı, "eğer erdoğan'ın görev süresinin sonunda türkiye vatandaşları aklı başında ve israil düşmanı olmayan bir lider seçerlerse, türkiye ile ticaret yolunun yeniden açılması mümkün olacaktır" ifadelerini kullandı
reuters'ın aktardığına göre; israil, türkiye ile olan serbest ticaret anlaşmasını feshedecek ve kalan diğer ithalatlar için de yüzde 100 gümrük vergisi uygulayacak.
israil maliye bakanı bezalel smotrich, türkiye'nin israil'le ticareti durdurma kararına misilleme olarak tel aviv'nin ankara ile olan serbest ticaret anlaşmasını feshedeceğini ve türkiye'den yapılan diğer ithalatlara yüzde 100 gümrük vergisi uygulayacağını açıkladı.
smotrich'in planına göre, serbest ticaret anlaşması uyarınca türkiye'den israil'e ithal edilen mallara uygulanan tüm indirimli gümrük oranları kaldırılacak. aynı zamanda, türkiye'den israil'e ithal edilen herhangi bir ürüne, mevcut gümrük vergisi oranına ek olarak malın değerinin yüzde 100'ü oranında vergi uygulanacak.
link
devamını gör...
55.
suni büyüme, inşaat ya resulallahlar ve sıcak para için insan yığınları doldurma. sonuç: konut krizi, %10'un %90'lik gelire sahip olması, kaçak ve çocuk işçiler, sigortasız emekliler, genç işsizler, nijerya ortalamasına denk maaşlar
devamını gör...
56.
57.
2028 seçimlerinde bol krediler dağıtabilmek için toparlamaya çalışmaktadır. iflahımızı kurutacaktır.
devamını gör...
58.
ekonomi bir yana, bu amor denen raportör amca "“ab’nin sorunu türkiye ile değil erdoğan ile" diyerek beni benden almıştır.
devamını gör...
59.
kötüleşmesi ve bir daha düzelmeyecek olmasını, içinde motorsiklet geçen haber ve verilerden anlayabilir insanlar.
ali yerlikaya mart 2024: "son 10 yılda motosiklet sayısı ülkemizde yüzde 77,7. 2020'den bu yana motosiklet sayımız yüzde 49 artmış." dedi.
"motorsiklet sayısında rekor artış". 2 ay önceki ntv haberi.
"motosiklet satışları yaz aylarını rekorla tamamladı
türkiye'de haziran-ağustos dönemini kapsayan yaz aylarında trafiğe kaydı yapılan motosiklet sayısı 345 bin 235 ile rekor kırarken, trafikteki motosiklet sayısı da ağustos itibarıyla 6 milyona yaklaştı."
24 eylül 2024
"2024 yılında motosiklet kazaları artıyor"
"8 ayda 74.451 motosiklet kazası meydana gelmesi" ekşi sözlük
türkiye'nin yeni normali; pakistan-bangladeş-afganistan-kolombiya-güney afrika-arjantin-haiti karışımı bir şey olacak. kısmen oldu zaten. mesela son yıllarda artan motorların sayısının değil sadece, çeşitlerinin de arttığını göreceksiniz, zira insanların dört tekerlekli araç alacak paraları olmayacak. güney ve güneydoğu asya ülkelerindeki gibi otomobil harici taşıtların sayısı günden güne artacak.
"normal hayata ne zaman döneriz sorunsalı" başlığına 7 haziran 2024'te yazdığım yorum.
yıllar içerisinde yollardaki otomobil oranı düşecek ve motorsiklet ile benzeri araçların oranı artacak. şehirler arası yollar ise daha ıssız hale gelecek.
ali yerlikaya mart 2024: "son 10 yılda motosiklet sayısı ülkemizde yüzde 77,7. 2020'den bu yana motosiklet sayımız yüzde 49 artmış." dedi.
"motorsiklet sayısında rekor artış". 2 ay önceki ntv haberi.
"motosiklet satışları yaz aylarını rekorla tamamladı
türkiye'de haziran-ağustos dönemini kapsayan yaz aylarında trafiğe kaydı yapılan motosiklet sayısı 345 bin 235 ile rekor kırarken, trafikteki motosiklet sayısı da ağustos itibarıyla 6 milyona yaklaştı."
24 eylül 2024
"2024 yılında motosiklet kazaları artıyor"
"8 ayda 74.451 motosiklet kazası meydana gelmesi" ekşi sözlük
türkiye'nin yeni normali; pakistan-bangladeş-afganistan-kolombiya-güney afrika-arjantin-haiti karışımı bir şey olacak. kısmen oldu zaten. mesela son yıllarda artan motorların sayısının değil sadece, çeşitlerinin de arttığını göreceksiniz, zira insanların dört tekerlekli araç alacak paraları olmayacak. güney ve güneydoğu asya ülkelerindeki gibi otomobil harici taşıtların sayısı günden güne artacak.
"normal hayata ne zaman döneriz sorunsalı" başlığına 7 haziran 2024'te yazdığım yorum.
yıllar içerisinde yollardaki otomobil oranı düşecek ve motorsiklet ile benzeri araçların oranı artacak. şehirler arası yollar ise daha ıssız hale gelecek.
devamını gör...
60.
"eğitim sistemimizdeki tek sorun yusuf tekin değil.
avrupa ülkeleri arasında milli gelirine oranla eğitime en az kaynak ayıran ülkeyiz."
"oecd ülkeleri arasında sosyal harcamaların milli gelire oranında sondan birinciyiz.
sadece meksika'yı geride bırakabiliyoruz.
kolombiya, kosta rika gibi ülkeler kaynaklarını bizden çok daha fazla sosyal harcamalara ayırıyor.
bizde ayrılan kaynak milli gelirin yüzde 12,4'ü.
oecd ortalaması yüzde 21,1."
"neden ucuz ve sağlıklı gıdaya erişemiyoruz?
cumhuriyet tarihinde belki de ilk defa bütçeden tarımsal desteklere ayrılan ödemeler 2024 yılında yüzde 1'in altına düştü (% 0,8)
'tarıma şu kadar destek verdik, çiftçimizi sahipsiz bırakmadık' söylemleri boş laftan öteye gitmiyor."
*** *** ***
eğitime ayrılan kaynakların benzer ülkelerin altında kaldığı bir ülkenin ekonomisi... tarıma verilen destek ve sosyal harcamalar da diplerde dolaşıyor. böyle bir ülkede vergiler neden uçuk olur?
avrupa ülkeleri arasında milli gelirine oranla eğitime en az kaynak ayıran ülkeyiz."
"oecd ülkeleri arasında sosyal harcamaların milli gelire oranında sondan birinciyiz.
sadece meksika'yı geride bırakabiliyoruz.
kolombiya, kosta rika gibi ülkeler kaynaklarını bizden çok daha fazla sosyal harcamalara ayırıyor.
bizde ayrılan kaynak milli gelirin yüzde 12,4'ü.
oecd ortalaması yüzde 21,1."
"neden ucuz ve sağlıklı gıdaya erişemiyoruz?
cumhuriyet tarihinde belki de ilk defa bütçeden tarımsal desteklere ayrılan ödemeler 2024 yılında yüzde 1'in altına düştü (% 0,8)
'tarıma şu kadar destek verdik, çiftçimizi sahipsiz bırakmadık' söylemleri boş laftan öteye gitmiyor."
*** *** ***
eğitime ayrılan kaynakların benzer ülkelerin altında kaldığı bir ülkenin ekonomisi... tarıma verilen destek ve sosyal harcamalar da diplerde dolaşıyor. böyle bir ülkede vergiler neden uçuk olur?
devamını gör...