evrendeki düzen tesadüfen oluşabilir mi sorunsalı
başlık "friedrich schuldiner" tarafından 16.12.2020 12:56 tarihinde açılmıştır.
21.
öyle bir düzen ki yaşamak için başka bir yaşamı söndürüyorlar sonra buna yaşamak, kurban, besin zinciri diyorlar
devamını gör...
22.
filozofların üzerinde dil döktüğü ve farklı düşüncelerin havada uçuştuğu problemdir. "süregelen bir şeyin bir dayanağı olmalıdır." diyerekten görüşümü de araya sıkıştırayım.
devamını gör...
23.
bence atomların birleşip molekül oluşturması, moleküllerin de birleşip canlıyı oluşturması olasılığı;
bunu okuyan yazarın tam şu an içine çektiği nefesteki havayı oluşturan moleküllerin ve atomların(tekil ve benzersiz olan her birinin), o nefeste hepsinin bir araya gelme olasılığından daha yüksektir.
bunu okuyan yazarın tam şu an içine çektiği nefesteki havayı oluşturan moleküllerin ve atomların(tekil ve benzersiz olan her birinin), o nefeste hepsinin bir araya gelme olasılığından daha yüksektir.
devamını gör...
24.
düzenden ne anladığımıza göre değişen durumdur. fakat şunu söyleyeyim;
fizik kanunlarını oluşturan şey nedir ? örneğin 2 hidrojen bir oksijen birleşince su oluyor. 3 hidrojen koysan olmaz. bu tarifleri formülleri oluşturan şey nedir ?
cevaba ister tanrı ister enerji odağı diyebilirsiniz veya mutlak güç fark etmez. fizik kanunlarına tesadüf diyen yobazdır onu söyleyeyim.
fakat bu güç odağının kitapla din göndermesi de çok komik.
(bkz: deizm)
fizik kanunlarını oluşturan şey nedir ? örneğin 2 hidrojen bir oksijen birleşince su oluyor. 3 hidrojen koysan olmaz. bu tarifleri formülleri oluşturan şey nedir ?
cevaba ister tanrı ister enerji odağı diyebilirsiniz veya mutlak güç fark etmez. fizik kanunlarına tesadüf diyen yobazdır onu söyleyeyim.
fakat bu güç odağının kitapla din göndermesi de çok komik.
(bkz: deizm)
devamını gör...
25.
içine doğduğumuz evrenin en sabit değişmeyeni zamanın termodinamik oku, entropiyken düzenden bahsediyor olmamız ancak antropik ilkeyle açıklanabilir.
13 milyar yıllık bozunum sürecinde tansiyon ilacı alıp bu oku 5 sene için kendisi adına yavaşlatmaya çalışan homo sapiensleriz alt tarafı, çok da şeyapmamak lazım.
(bkz: antropik ilke)
(bkz: termodinamik)
13 milyar yıllık bozunum sürecinde tansiyon ilacı alıp bu oku 5 sene için kendisi adına yavaşlatmaya çalışan homo sapiensleriz alt tarafı, çok da şeyapmamak lazım.
(bkz: antropik ilke)
(bkz: termodinamik)
devamını gör...
26.
(bkz: teessüf etmek)
devamını gör...
27.
oluşamaz. tabi evrende bir düzen olsaydı.
devamını gör...
28.
en'âm suresi, 59: "gaybın anahtarları allah’ın yanındadır; onları o’ndan başkası bilmez. o, karada ve denizde ne varsa bilir; o’nun bilgisi dışında bir yaprak bile düşmez. o, yerin karanlıklarındaki tek bir taneyi bile bilir. yaş ve kuru ne varsa hepsi apaçık bir kitaptadır."
bu ayet, "allah’ın ilminin ne kadar geniş, ne kadar kapsamlı olduğunun çok veciz ve eşsiz ifadelerindendir: gaybın anahtarları (başka bir kıraate göre gaybın hazineleri) allah’ın yanındadır (gayb terimi için bk. bakara 2/3). burada allah’ın ilminin, karalar ve denizler gibi en geniş varlık ve olaylardan, düşen bir yaprağa, yerin karanlıklarındaki bir bitki tanesine, kuruluk, yaşlılık vb. keyfiyetler gibi en basit varlık ve olaylara kadar her şeyi kuşatıp kapsadığı, dolayısıyla bütün bunların en yüce, en ince bilgi ve kudretle yaratılıp düzenlendiği ifade buyurulmuştur. bundan dolayı kelâm bilginleri tarafından söz konusu âyet, bazı düşünürlerin, ilm-i ilâhînin cüz’iyyâtı (değişken varlık ve olayları) kapsamadığı yolundaki iddialarını çürüten en kesin delillerden biri olarak gösterilmiştir. “apaçık bir kitap” diye çevirdiğimiz “kitâbin mübîn” tamlaması, “hafaza melekleri tarafından tutulan amel defteri”, “levh-i mahfûz” veya “allah’ın her şeyi kuşatan ilmi” olarak açıklanmıştır (zemahşerî, ii, 19; ibn atıyye, ii, 300). râzî son yorumu tercih eder (xii, 11)."
kaynak : kur'an yolu tefsiri cilt: 2 sayfa: 414-415
bu ayet, "allah’ın ilminin ne kadar geniş, ne kadar kapsamlı olduğunun çok veciz ve eşsiz ifadelerindendir: gaybın anahtarları (başka bir kıraate göre gaybın hazineleri) allah’ın yanındadır (gayb terimi için bk. bakara 2/3). burada allah’ın ilminin, karalar ve denizler gibi en geniş varlık ve olaylardan, düşen bir yaprağa, yerin karanlıklarındaki bir bitki tanesine, kuruluk, yaşlılık vb. keyfiyetler gibi en basit varlık ve olaylara kadar her şeyi kuşatıp kapsadığı, dolayısıyla bütün bunların en yüce, en ince bilgi ve kudretle yaratılıp düzenlendiği ifade buyurulmuştur. bundan dolayı kelâm bilginleri tarafından söz konusu âyet, bazı düşünürlerin, ilm-i ilâhînin cüz’iyyâtı (değişken varlık ve olayları) kapsamadığı yolundaki iddialarını çürüten en kesin delillerden biri olarak gösterilmiştir. “apaçık bir kitap” diye çevirdiğimiz “kitâbin mübîn” tamlaması, “hafaza melekleri tarafından tutulan amel defteri”, “levh-i mahfûz” veya “allah’ın her şeyi kuşatan ilmi” olarak açıklanmıştır (zemahşerî, ii, 19; ibn atıyye, ii, 300). râzî son yorumu tercih eder (xii, 11)."
kaynak : kur'an yolu tefsiri cilt: 2 sayfa: 414-415
devamını gör...
29.
(bkz: sonsuz maymun teoremi)
devamını gör...
30.
her geçen dakika genişleyen ve düzensizleşen bir evrenden bahsediyor olsak da düzenin var olduğunu savunsak da kendimizi akıllı varlıklar olarak tanımlayan biz insanların bile henüz anlayamadığı matematik, fizik ve biyolojik kuralların 'tesadüfi' şekilde bir araya gelmesi bilimin mantığına ne kadar uygun tartışılır. bu savımı destekleyecek makro ve mikrokozmozun birçok örneği verilebilir. bu örneklerdeki tabiri caizse 'mucizelerin' manasız bir tesadüften doğması doğrusu düşünülmesi güç bir ihtimal.
ilgilenenler için 1,5 kg'lık insan beynindeki nöronların iletişimiyle samanyolu galaksimize de ev sahipliği yapan galaktik süperküme “laniakea”nın benzerliklerini araştırmalarını tavsiye ederim.
ilgilenenler için 1,5 kg'lık insan beynindeki nöronların iletişimiyle samanyolu galaksimize de ev sahipliği yapan galaktik süperküme “laniakea”nın benzerliklerini araştırmalarını tavsiye ederim.
devamını gör...
31.
evet oluşabilir. evren zaten düzenli değil, kaotik bir yapıdadır. hayali tanrılar yaratıp, her şeyi tanrı yaptı dediler. evet, her şeyi tanrı ya da tanrılar yaptı. çünkü insan basit bir yaşam formu olduğundan kendimden üstün varlıklar yaratıp, her şeyi üstünlük varlıkların yaptığını kabullendi.
devamını gör...
32.
evet oluşabilir. hayır oluşamaz. bilim kurulu iyi günler diler.
devamını gör...
33.
adım atmaya gücünüz olduğu halde iradeniz dışında adım atamıyorsunuz değil mi? o zaman evrendeki düzenin de tesadüfen olduğuna sizi inandıran düşünce nedir? evrende bir enerji var evet bu doğru ama enerjiyi de yöneten bir irade var.
devamını gör...
34.
"doğa bilimleri bardağından alınan ilk yudum insanı ateist yapar lakin bardağı bitirdiğinizde yaratıcı sizi bekliyor olacak."
düzensizlik de bir düzendir ama senin için değil..
düzensizlik de bir düzendir ama senin için değil..
devamını gör...
35.
evrendeki düzen tesadüfen oluşmamıştır . evreni allah yaratmıştır ve bu durum kuran da şöyle belirtilmiştir ;
göğü (evreni) biz kudretimizle kurduk ve şüphesiz biz genişletir(iz)
- zariyat / 47
aslında bu durum islamın hak din olduğuna dair de bir kanıttır . çünkü evrenin genişlediği ve sonsuzluğu bilimsel olarak kanıtlanmadan yaklaşık 1400 sene önce bu ayette evrenin sonsuzluğundan , genişleyeceğinden bahsedilmiştir.
böyle bir şeyi normal bir kimse nasıl bilebilir ?
şüphesiz ki bu kitabı indiren, bu evreni yaratan , bizleri yaratan yüce bir yaratıcı var .
özet : evren tesadüfen oluşmamış , evreni allah yaratmıştır .
göğü (evreni) biz kudretimizle kurduk ve şüphesiz biz genişletir(iz)
- zariyat / 47
aslında bu durum islamın hak din olduğuna dair de bir kanıttır . çünkü evrenin genişlediği ve sonsuzluğu bilimsel olarak kanıtlanmadan yaklaşık 1400 sene önce bu ayette evrenin sonsuzluğundan , genişleyeceğinden bahsedilmiştir.
böyle bir şeyi normal bir kimse nasıl bilebilir ?
şüphesiz ki bu kitabı indiren, bu evreni yaratan , bizleri yaratan yüce bir yaratıcı var .
özet : evren tesadüfen oluşmamış , evreni allah yaratmıştır .
devamını gör...
36.
10^(10^100)de bir ihtimalli bir piyangoda talihlinin bu bir tesadüf olabilir mi demesi gibidir. tesadüf işte.
tanrının varlığının kanıtı olarak "x olmasaydı yaşam olmazdı, bu tesadüf olamaz" argümanı kadar boş bir görüş yoktur. evrensel düzenin bir yaratıcı dizaynı olduğunu reddeden görüş zaten tüm bu koşullar bu biçimde var olduğu için canlılığın ortaya çıktığını savunur. varsayımsal olarak denklemden bir faktörü çıkarırsak, evet canlılık hiç var olmayabilirdi. ama dünya ve yaşam var işte ve tanrıyı var eden de kendi varlığını sorgulayacak insanın ortaya çıkmasıdır. yaklaşık üç yüz bin yıldır bunu anlamaya cevaplar bulmaya çalışıyoruz. tanrılar bu arayışımızda vardığımız sonuçlardan en çok kabul görmüş olanıdır. sadece hangisinin ya da hangilerinin gerçek yaratıcı olduğu konusunda ortak görüş çıkmamıştır. örneğin 300.000 yıllık insanlık tarihinde sadece son 4.000 yıldır tek tanrı inancı var. yüz binlerce yıl tapılan güneşin yanında bu günkü anlamda bildiğimiz tanrı çok gençtir, çocuk sayılır.
büyük patlamadan günümüze kadar olan süreyi bir yıla indirgeyen kozmik takvime göre, büyük patlama 1 ocak 00.00.00 saatinde gerçekleşmiştir. modern insanın ortaya çıkışı bu takvimin 31 aralık günü 23.52.00 sularına 300.000 yıl öncesine denk geliyor. ileride belki insanlık da yok olacak, ne bu takvim anolojisi ne bilimsel kanıtlar ne evreni anlamlandırmak için yapılan tanımlar ne de insanın uydurduğu diğer başla şeyler kalacak. sadece zaman varlığını sürdürecek, kendini tanımlayan bir varlık olmadığı sürece o da hiç var olmamış gibi akıp gidecek.
tanrının varlığının kanıtı olarak "x olmasaydı yaşam olmazdı, bu tesadüf olamaz" argümanı kadar boş bir görüş yoktur. evrensel düzenin bir yaratıcı dizaynı olduğunu reddeden görüş zaten tüm bu koşullar bu biçimde var olduğu için canlılığın ortaya çıktığını savunur. varsayımsal olarak denklemden bir faktörü çıkarırsak, evet canlılık hiç var olmayabilirdi. ama dünya ve yaşam var işte ve tanrıyı var eden de kendi varlığını sorgulayacak insanın ortaya çıkmasıdır. yaklaşık üç yüz bin yıldır bunu anlamaya cevaplar bulmaya çalışıyoruz. tanrılar bu arayışımızda vardığımız sonuçlardan en çok kabul görmüş olanıdır. sadece hangisinin ya da hangilerinin gerçek yaratıcı olduğu konusunda ortak görüş çıkmamıştır. örneğin 300.000 yıllık insanlık tarihinde sadece son 4.000 yıldır tek tanrı inancı var. yüz binlerce yıl tapılan güneşin yanında bu günkü anlamda bildiğimiz tanrı çok gençtir, çocuk sayılır.
büyük patlamadan günümüze kadar olan süreyi bir yıla indirgeyen kozmik takvime göre, büyük patlama 1 ocak 00.00.00 saatinde gerçekleşmiştir. modern insanın ortaya çıkışı bu takvimin 31 aralık günü 23.52.00 sularına 300.000 yıl öncesine denk geliyor. ileride belki insanlık da yok olacak, ne bu takvim anolojisi ne bilimsel kanıtlar ne evreni anlamlandırmak için yapılan tanımlar ne de insanın uydurduğu diğer başla şeyler kalacak. sadece zaman varlığını sürdürecek, kendini tanımlayan bir varlık olmadığı sürece o da hiç var olmamış gibi akıp gidecek.
devamını gör...
37.
bir "evrende bir düzen olduğunu düşünme sorunsalı" değildir.
biz kendi gezegenimize ve süreli hayatımıza, o hayatta gördüklerimize bakıp tüm evren ile ilgili genel bir yargı oluşturuyoruz ve evrende de tıpkı kendi çevremizde gözlemlediğimiz gibi belirli bir düzen olduğunu zannediyoruz. halbuki kendi gezegenimizde var olduğunu düşündüğümüz doğal düzen bile tamamen kendi algılarımızla alakalı bir yanılsama. bunun sebebi de süreli hayatımızdır. evrenin 14 milyar yıla yakın bir yaşı var biz ise maksimum 100 sene yaşayabilen canlılarız. 14 milyar yıllık bir varlığı 100 yıllık bir gözlemle açıklamaya çalışıyoruz yani. bu elbette yetersiz ve yanılgıya düşürücü bir durum. bu yüzden bilime ihtiyaç duyuyoruz.
ve görüyoruz ki aslında evrende ve doğada tam anlamıyla bir kaos durumu söz konusu. evren sürekli bozuluyor, dağılıyor. yıldızlar sönüyor, süper novalar oluyor, gezegenler parçalanıyor, kara delikler ortaya çıkıyor. bu canlılık için de geçerli. biz insanlar olarak medeniyet tarihine koşut olarak soyut düzenler, sistemler, tasarımlar oluşturmuşuz. ancak doğada büyük balık küçük balığı yutuyor. biz doğal halden çıkıp doğayı şekillendirecek seviyelere geldik diye, her şeye bir anlam ve amaç atfettiğimiz için doğaya da bunu yapıyoruz ve neticede evrende bir düzen varmış gibi algılıyoruz.
doğa ve evren serttir, acımasızdır, kaotiktir.
biz kendi gezegenimize ve süreli hayatımıza, o hayatta gördüklerimize bakıp tüm evren ile ilgili genel bir yargı oluşturuyoruz ve evrende de tıpkı kendi çevremizde gözlemlediğimiz gibi belirli bir düzen olduğunu zannediyoruz. halbuki kendi gezegenimizde var olduğunu düşündüğümüz doğal düzen bile tamamen kendi algılarımızla alakalı bir yanılsama. bunun sebebi de süreli hayatımızdır. evrenin 14 milyar yıla yakın bir yaşı var biz ise maksimum 100 sene yaşayabilen canlılarız. 14 milyar yıllık bir varlığı 100 yıllık bir gözlemle açıklamaya çalışıyoruz yani. bu elbette yetersiz ve yanılgıya düşürücü bir durum. bu yüzden bilime ihtiyaç duyuyoruz.
ve görüyoruz ki aslında evrende ve doğada tam anlamıyla bir kaos durumu söz konusu. evren sürekli bozuluyor, dağılıyor. yıldızlar sönüyor, süper novalar oluyor, gezegenler parçalanıyor, kara delikler ortaya çıkıyor. bu canlılık için de geçerli. biz insanlar olarak medeniyet tarihine koşut olarak soyut düzenler, sistemler, tasarımlar oluşturmuşuz. ancak doğada büyük balık küçük balığı yutuyor. biz doğal halden çıkıp doğayı şekillendirecek seviyelere geldik diye, her şeye bir anlam ve amaç atfettiğimiz için doğaya da bunu yapıyoruz ve neticede evrende bir düzen varmış gibi algılıyoruz.
doğa ve evren serttir, acımasızdır, kaotiktir.
devamını gör...
38.
zeki canlı gözünden anlamaya çalıştığımız için tesadüf olmamalı diye düşünüyoruz, ancak trilyon kere trilyon ihtimalin gözünden baktığımızda ne kadar az zeki canlı formu var, aslında daha fazla olmalıydı, keşke bu tesadüfü değiştirebilecek bir yaratıcı olsaydı denebilir
devamını gör...
39.
oluşamaz diye cevaplanacak sorunsal.
buna verilen cevaplar şunlar,
evren kaotiktir. velev ki olsun,
dinler evrenin yaşına göre çok genç. velev ki öyle olsun,
doğa acımasız. velev ki olsun,
ee? bu mu tanrının varlığını çürüten argümanlarınız? sizin tanrının varlığını gösteren argümanınız ne diyorlar, aklımız diye cevap veriyoruz. evrenin kaos halinde olması, ya da doğanın acımasız olması bir tanrının varlığını çürütmez. bazı camiaların "tanrısız da insan oluşabilir" diye yaptıkları matematiksel hesaplamalar da çürütmez. çünkü matematikle tanrının olmadığını ya da gereksiz olduğunu ispatlamaya çalışmak için katıksız saf bir ahmak olmak gerekiyor. velev ki dinler çok genç olsun. bu o dinlerin gerçek olmadığını gösterir mi? hayır. tanrı dünyada istediği an istediği şeyi yapabilir mi? yapar. demek ki çok yakın bir tarihte, hatta belki 1000 yıl önce bile din göndermiş olabilir. elbette ben müslümanım fakat konuyu anlamak açısından söylüyorum bunu. yani bunları savunmak tanrının var olmadığını göstermez. hatta bir tanrının varlığını hiçbir şey çürütemez. hiçbir insan yapamaz bunu. ve bu konuda acizliğini, "ama tanrının varlığına dair de bir kanıt yok" diyerek itiraf eder. biz de ona deriz ki, bizim aklımız var. kaos halinde olsa dahi, bir evrenin yaratıcısının olduğunu düşünüyoruz, biz bu sonuca akılla, çok kolay bir şekilde vardık. ama siz bilim bilim diyorsunuz. bilimin başında da sizin gibi düşünmekten başka hiçbir özelliği olmayan, parasını kazanan evli adamların yahut çocuk sahibi kadınların olduğunu bilmiyorsunuz. dolayısıyla bizim argümanımız sizin argümanınızdan üstün. ve siz, alternatif bir argüman bulamayıncaya kadar da hep öyle kalacak.
bkz. #973984
bkz. #482483
buna verilen cevaplar şunlar,
evren kaotiktir. velev ki olsun,
dinler evrenin yaşına göre çok genç. velev ki öyle olsun,
doğa acımasız. velev ki olsun,
ee? bu mu tanrının varlığını çürüten argümanlarınız? sizin tanrının varlığını gösteren argümanınız ne diyorlar, aklımız diye cevap veriyoruz. evrenin kaos halinde olması, ya da doğanın acımasız olması bir tanrının varlığını çürütmez. bazı camiaların "tanrısız da insan oluşabilir" diye yaptıkları matematiksel hesaplamalar da çürütmez. çünkü matematikle tanrının olmadığını ya da gereksiz olduğunu ispatlamaya çalışmak için katıksız saf bir ahmak olmak gerekiyor. velev ki dinler çok genç olsun. bu o dinlerin gerçek olmadığını gösterir mi? hayır. tanrı dünyada istediği an istediği şeyi yapabilir mi? yapar. demek ki çok yakın bir tarihte, hatta belki 1000 yıl önce bile din göndermiş olabilir. elbette ben müslümanım fakat konuyu anlamak açısından söylüyorum bunu. yani bunları savunmak tanrının var olmadığını göstermez. hatta bir tanrının varlığını hiçbir şey çürütemez. hiçbir insan yapamaz bunu. ve bu konuda acizliğini, "ama tanrının varlığına dair de bir kanıt yok" diyerek itiraf eder. biz de ona deriz ki, bizim aklımız var. kaos halinde olsa dahi, bir evrenin yaratıcısının olduğunu düşünüyoruz, biz bu sonuca akılla, çok kolay bir şekilde vardık. ama siz bilim bilim diyorsunuz. bilimin başında da sizin gibi düşünmekten başka hiçbir özelliği olmayan, parasını kazanan evli adamların yahut çocuk sahibi kadınların olduğunu bilmiyorsunuz. dolayısıyla bizim argümanımız sizin argümanınızdan üstün. ve siz, alternatif bir argüman bulamayıncaya kadar da hep öyle kalacak.
bkz. #973984
bkz. #482483
devamını gör...
40.
milyonlarca yıl ve envai varyasyonla neden olmasın ortalama yaşayacagımız 80 yıl için kalp kırmaya gerek yok. alıntılama yaparsak ilkel dünya'nın oluşumu,4.54±0.04 milyar yıl önce başlamış.
devamını gör...