kutsala saygı duymanın saçmalık olması

saygı göstermeyen saygı görmez.
t: kutsal saygı göstermenin saçma olduğunu düşünen yazar başlığı.

katıldığım önermedir, saçmalıktır. kutsallık ve kutsamanın tamamen güç sahibi olanların güç sahibi olabilmek için yarattığı bir kavram. türkiye'yi kurtaran adam kutsal ya da kutsalımız değil, kendisine yaptığı çok önemli devrim ve yöntemlerden dolayı saygı duyuyoruz. kendisi kutsal ilan edilmeyi hayatta olsa asla kabul etmezdi çünkü yaptığı bütün uygulamalar bu tarz bir anlayışın önüne geçmek içindi.

bu şekilde düşünenlerin derdinin sadece kutsal olmadigini düşünüyorum. hoşgörü ve insana saygı konusunda sıkıntı çektikleri aşikar. insan isterse elmayı kutsal yapsın insan diye saygı duyarsın sana zararı yoksa. ki genelde insanların kutsal kelimesine atfettikleri inanç,aile gibi kavramlardır. bana göre kisinin inancı kendine ,senin saygisizligin sana kalsın .

saygının nasıl gösterildiği tartışma konusu olduğundan insanlar birbirlerini "kutsalıma saygı duymuyorsun" diye suçlayabilir. fakat belki de onun saygı gösterme şekli farklıdır. bayrağımızı yere koyup üzerinden namaz kılan insan da bayrağa saygı göstermiştir, kabe'den pasta yapıp kesen de, kabe'nin yerine koyulan şahmeran resmi de... bu sadece insanların saygıyı yorumlama şeklidir. tepkimiz ise hangi insana tahammülümüzün azaldığına göre değişir.

kutsal kelimesi bana eski türklerin kut inancını hatırlattı. bilmeyenler için kut denen inanç hanedan ailesinin erkek bireylerinin kanında bulunan ve göktengri tarafından verildiğine inanılan bir güç.

bu yüzden hanedan erkeklerinin kanı kut-sal sayılır ve akıtılmaz, boğularak öldürülürler.

bu örneği verdim çünkü 2500 yıl önce insanlar bir tanrıya inanıyor ve bu tanrı kendi yarattığı kullarının bir kısmını diğerlerinden daha üstün yaratıp sadece onlara yönetme hakkı veriyor anlatımı bugun bana saçma geliyor.

şimdi kalkıp ben eski türkler de ne kadar malmış, neye inanıyormuş mu diyeyim. kültürel çeşitliliği seviyorum. bu insanlar hiç değilse bizimle aynı etnik kökenden geldiği için bile saygı duyuyorum zira türklük bir kimlik.

kutsal kabul edilen şeye saygı duymayı reddediyorsanız sizin kutsalınız değildir zaten. bu durumda eğer saygı duyarsanız, kutsala değil onu kutsalı kabul eden insana saygı 'göstermiş' olursunuz. saygı duymakla saygı göstermek arasındaki farkı anlamak gerek.

örneğin ateistsinizdir, evde tek başınıza iken ezana sövebilirsiniz lakin bu konuda hassasiyeti olan birinin yanında yapılmaması daha şık durur. gibi.

saygı duymaya ne kadar gerek yok ise saygısızlık etmeye de o denli gerek yok denecek husus.

tapınma; fıtrattan mı gelir?
tapınma; özgür iradeye mi bağlıdır?

eğer tapınma, özgür iradeye bağlı bir durum ise; herhangi bir şeyi kutsal saymak, mantık çerçevesinde değerlendirilemez.

eğer tapınma, insan fıtratından kaynaklanıyor ise; bu durumda tapınılan şeyin kutsal olma durumu söz konusu olur.

insanlık tarihi bize gösteriyor ki; tapınma, hemen hemen her dönem, dünya üzerindeki, bütün toplumlarda var olagelmiştir*. eğer sonradan edinilen bir olgu olsaydı; eleştirilebilir, saygı duyulmayabilirdi.

dünya tarihi, insanın tapınma ihtiyacını gidermesi için; heykellere, hayvanlara, güneşe, aya, doğaya* ve daha birçok sembole ibadet ettiğini bize göstermiştir.

komünizm çok güçlü olduğu dönemde dahi; bu ihtiyacın, fıtrattan kaynaklandığını bildiği için kutsala dokunmaktan kaçınmıştır*.

fıtrattan kaynaklı; bir ihtiyacından dolayı, insanları kınamak, yaptıkları eyleme saçmalık demek; aklı başında hiçbir insanın kabul edeceği bir olgu değildir.

saçmalık değildir. başkasının kutsalına saygı göstermezsen o da senin kutsalına saygı göstermez zoruna gider, üzülürsün.

insanın duygusal, geçmişiyle yaşayan ve kadim bilgiye tutunarak ayakta duran bir canlı olduğunu unutan yanlış önermedir. nitekim pozitivizmin salt bir değer hâline geldiği 20. yüzyılın başlarında, bu bakış açısı iki dünya savaşı üretmiştir. bu dünya savaşlarının acısını çekmemiş bir nesil olarak dünya postmodern bir gerçekliğe giderken hâlâ kutsalla uğraşmaktan zevk bulan bir tarafımızın olması entelektüel seviyemizin açık bir izahıdır. çünkü dünya bu tartışmayı yüzyıl önce yapıp yaklaşık yarım yüzyıl da doğruluğuna iman edip eskitmiştir.

din denilen şey kutsal mıdır değil midir aslında pek önemi yok. önemli olan inanç kısmı. insanların inandığı her ne olursa olsun saygı duymak zorundayız. "efendim, din insanların uydurmasıdır, ben saygı duymam" demek biraz uçuk. uydurmuşsa uydurmuş. inanmak zorunda değilsin ama saygı duyulması gerekir. saygı duyulması gerek derken git ayinlerine katıl demiyorum. hakaret etmemen de bir saygı göstergesidir. yani, 7 milyar insana "din yokmuş aslında, siz kandırıldınız" mı diyeceksiniz? inanç insan için gereklidir*.

geçenlerde hz.meryem'i grup sevişme halinde gösteren bir ingiliz filmi izledim. meşhur dizi supernaturalda bildiğimiz tanrı sezon sonu canavarı çıkıyor. yüzüne karşı dümdük ana bacı düz gidiliyor. vikings dizisinde tüm avrupa aristokrasisi orgy nin allahını yaşıyor.

örnekler sayısız kez çoğaltılabilir. bütün bu ülkelerde insanlar yüksek refah ve bilim içinde. dinin de en güzeli yaşanıyor oralarda.
lakin biz yozun yozu bir kutsallık çemberinde can çekişiyoruz. yozlaşmaya bu kadar yabancılaşmış bir garip iki yüzlü kitleyiz.

gerçekler kutsal olmayan hakikatler içinde saklıdır. hakikatten uzaklaştıkça tüm değerlerimizi yitiriyoruz.

canlıya saygı duyabilirsek önce gerisi gelecek gibi..

bunu pastafaryanizm ile insanlara anlatmaya çalışıyorlar zaten. vesikalık fotoğraflarında dini inançları gereği süzgeç giymesi gereken bir çok pastafaryanist kişinin fotoğrafları kabul edilmedi, dini kıyafetleri yüzünden baskıya uğradılar, kabul edilmediler. pastafaryanistlerin kutsalına hiç saygısı yok insanların.

sonraki başlığı saygı duymanın saçma olması diye açacağına yemin edebilirim ama kanıtlayamam.

(bkz: cahilliğin logaritmik olarak artması)

tapınma ihtiyacı ney laaaaaa???

(bkz: kıçınızdan element uydurmayın)

köle olarak programlanırsan öyledir.

kutsala saygı duyulur. ama saygı isteyen kutsalın, kendi sınırlarına bağlıdır bu. başka insanların dini inancına yada inançsızlığına, rengine, diline, mezhebine, cinsel tercihine, ideolojisine, yaşam biçimine hatta kılık kıyafetine saygı duyması gerekir. ötekileştiren, aşağılayan, yok sayan, hor gören, asilimile etmeye çalışan, hatta öldürülmelerini bile farz gören bir kutsal yada ona inanan insana ne saygı duyulur, ne de hoş görülebilir. (bu hangi din, hangi inanç yada hangi ideoloji olursa olsun)

katılırsın katılmazsın, ama katılmıyorum dedikten sonra bu fikrin sahibini cehaletle yaftalarsan hoş geldin oksimoron bebek.

politik doğruculuğu bir kenara bırakırsak benim katıldığım bir önerme. ama dünya o kadar şov üzerine dönüyor ki kimse politik doğruculuğu elinden bırakmamaya özen gösteriyor. dünya uçsuz bir linç okyanusu, politik doğruculuk ise can simidi. bıraktığın an karanlık odada çiğ etle beslenmiş sjw tayfa 3 saniyede okyanusun dibine batırıyor seni. o yüzden saygılı olduğunu iddia edene de hak veriyorum.

bir de “sen onun kutsalına saygı duymazsan o da senin kutsalına saygı duymaz” argümanı ne kadar avel bir argüman. kim dedi ki ben onunkine duymayayım o benimkine duysun? genel bir kutsala saygı duymamaktan bahsediliyor, x’in kutsalı değil. kutsala çok saygılı olduğunu sanan insanlara kurban bayramında inek kesmemesini salık veririm, hindistan’da pek kutsal o hayvan.

nasıl herkesin kutsalına saygı duyduğunuzu iddia edebiliyorsunuz ben asıl ona hayret ediyorum. 8 milyar insanın bulunduğu dünyada herkesin kutsalına teker teker saygı mı duymam gerekiyor, bu ne kadar olanaksız bir şey farkında değilsiniz herhalde, kutsal denince aklınıza yalnızca kuran, peygamber falan mı geliyor? bir insanın kutsalı hamam tası da olabilir arkadaşlar. ben beyranı çok kutsal buluyorum napalım, içmeyin o zaman, alıp göbek hizasından aşağıya inmeyecek şekilde taşıyıp evinize götürün ve duvara asın. bu mümkün mü? bana saçmalama demeyecek misiniz şimdi? demezseniz alnınızı karışlarım*. demek ki saygı da bir yere kadar. hatta bir yere kadar değil, sizin mantık çerçevenizin çapı kadar. o çerçevenin dışına çıktığı an siz de saygı göstermiyorsunuz, sadece farkında değilsiniz.

ben demiyorum insanların kutsalını yerlere beleyip tekmeleye tekmeleye birbirimize fırlatmak suretiyle gülelim. sadece istiyorum ki “ben saçma buluyorum” diyebilelim. bu kadar kırılgan olunmasın. inancına saygı bekleyen benim inanmamama saygı gösterebilsin mesela bu asla konuşulmuyor. ama hala yalandan saygı bekleniyor. gelecek saygının yalandan olduğunu; saygı bekleyen biliyor, saygı duyduğunu söyleyen biliyor, bütün bunları izleyen biliyor, ama sırf şov ve vicdan rahatlatma olsun diye bilmezlikten geliyor herkes. çok saygı duyulacak bir şey olduğunu düşünsem ben de ona inanmaz mıydım? saçma bulmuşum ki inanmıyorum, nasıl saygı duyabilirim saçma bulduğum bir şeye?

ayrıca kutsaldan bağımsız herhangi bir mefhuma saygı göstermenin de çok zor bir hal aldığını düşünüyorum günümüzde. herkes bütün saçmalıklarına saygı bekler oldu, bu beni çok geriyor. ve her şeye saygı duymamız mümkün değil, bu konuda anlaşırsak çok daha kolay ilerleyeceğimize inanıyorum. saygı duymamak demek karışmak demek değil ki, ‘bazı şeyleri saçma bulabilme özgürlüğü’ hızla yok oldu bu çağda. hımhızlı* bir şekilde yok oldu gerçekten. hiçbir şeyle dalga geçilemiyor, hayat benim için çok zorlaştı, belki de bu yüzden saygıyı iyice elden bıraktım. güldüğüm her şey birilerini zedeleyecek, b*k gibi yaşam şekli bu. bak bunaldım şu an. neyse bu kadar.
saygılar *

kutsalı olmayan insan eksiktir.

bir diğerinin, benimsemediğimiz çeşit çeşit kutsallarından bahsederken söylemesi pek kolay bir cümledir bu.

diyeceksin ki tüm insanların ortak bir kutsalı var mıdır ki? var: cenaze. her yönünle farklı olabilirsin insan türdaşından ama yer küre üzerinde ölü bir bedene hakaret sayılacak herhangi bir fiili, özgürlük olarak adlandırabilen tek bir insan bulamazsın.

şimdi hiçbir kutsalı tanımadığını iddia eden varsa açıklayabilir mi neden çeşit çeşit kutsalı olan milyarlarcası gibi bu komple kutsal karşıtı kişi de tepki veriyor bir cesete yönelik saygısızlığa? hani hiçbir şeye anlam yüklemeyip hiçbir şeye fazladan saygı duymasak da oluyordu? hani salt maddeydi umurumuzda olması gereken?

ayrıca uç bir örnek verme gayretiyle 'ama yamyamlar' dersen yanılırsın; onlar bile madde üstü anlamlarla yani kendi kutsallarıyla süslüyor insan yeme mevzusunu. ziyan etmeyip saygı duyuyor cesete.*