bana gelince ben cellatlarımdan uzun yaşayacağım.
devamını gör...

sevişirler. en doğal haklarıdır. kilit vursanız işlemez.
devamını gör...

-mermermerve vermermerve mermermerver
+ abi boşver verecek olsa verirdi..
devamını gör...

gereğinden fazla önem atfedilen küçük ve zavallı bir gezegendir. sakinleri henüz başka bir gezegende yaşam formu bulamadığı için kendilerini bulunmaz hint kumaşı sanmaktadır. üzerinde yaşadıkları için gerim gerim gerinen az gelişmiş yaşam formları yaradılışlarında bulunan tezatlar yumağı yüzünden bir yandan da bu gezegenciği yok etmek için uğraşmaktadır.

güneşe uzaklık konusunda ilk üçe girmesine rağmen büyüklük konusunda aynı başarıyı gösterememiş olan gezegen 10.000 vedon çapında bir alev topunun çarpması sonucu gök haritasından silinmeyi hal etmektedir.
devamını gör...

milletin profiline gidip seri oy yağmuruna tutanlar oylanır genelde. bir de yine klişe olacak ama kankacılık yapanlar. sadece burada değil her sözlükte aynı bu, ekşi’de pek olmuyor bu tür durumlar o ayrı ama. orada sezar’ın hakkı sezar’a verilir, kankacılık yapana değil.

umrumda değil ayol sizin de umrunuzda olmasın. bence.
devamını gör...

bir akşamüstü canım sıkkın, yağmur yağıyor. çıkıp biraz ıslanayım, iyi hissettirir diye düşündüm. yürürken yağmur durdu, ben de o sırada yol kenarında gördüğüm bir banka oturdum. yağmuru bekliyorum. hava kararıyor hafiften. etraf çok umrumda değil ama ıslak bir şekilde bankta oturmak dikkat çekiyor. neyse önümden bir adam geçti, durdu, bana dönüp 'aç mısın, ekmek vereyim' dedi. ama dalga geçmiyor bu arada, oldukça ciddi ve üzgün. kaç dakika boyunca adamı ikna etmeye çalıştım aç olmadığıma. hatta bir ara posedinden etmek çıkarıp uzattı. bir şekilde pes edip evine ekmeğini götürdü. ben de bu trajikomik olayla ruh halimin daha iyi olduğunu hissedip yağmuru beklemekten vazgeçtim.
devamını gör...

kişiye, zamana ve yakınlığa göre davranan insandır. çok kolay sinirlendiremezsiniz ama sinirlenirlerse canınızı da yakarlar. otoritesini saygısıyla sunar.
devamını gör...

windows'ta komut satırında ipconfig komutuyla bulunabilir. hatta daha spesifik olarak:

ipconfig | findstr /r /c:"ıpv4 address" (son ı harfini büyük yazmalısınız aksi halde sonuç dönmez)

ile doğrudan ipv4 adresinizin karşılığını görebilirsiniz.

not: sanal ağ adaptörünüz ya da ikincil bir bağlantınız vs. mevcutsa tek satır sonuç dönmeyecektir.
devamını gör...

“satranç aklın jimnastiğidir.”
(s. decker)

satranç sadece bir oyun değil, ciddi matematik bilgisinin bir oyun tahtasına yansımasıdır. nasıl mı? konuya 180 derecelik bir açıdan bakalım.

iyi satranç oyuncularının taşlara sayısal değerler verdiklerini biliyoruz. örnek olarak; iki piyonunuzu feda edip, rakibinizin kalesini alıyorsanız, rakibin kalesi üç piyon değerindedir. ancak bu değer, oyun sırasında değişebilir ve iki piyon, bir kale veya attan daha değerli olabilir. satrançı acımasız bir oyun yapanda budur. sayısal değerlerin yani matematiksel bakışın oyun sırasında değişmesidir. tam karşılığı olmasada buna “değişkenlik” diyebiliriz.

bir başka matematiksel durum ise; örüntü.
tahtanın tamamına hakim olmanız. örüntü belli değerlerde ki sayıların bir kurala uygun olarak devam etmesi demektir. satranç dinamik bir oyun ve matematiksel olarak “değişkenlik” gösterdiği için, örüntü hesabını oyun sırasında yenileyerek yapmak gerekir. iyi bir satranç oyuncusu, bu hesabı her hamle sonrası yapar. kötü bir oyuncuda bu hesabı yapar ama farkında olmaz. mesele burada kaç hamle sonrasını görüyor veya tahmin ediyor olmanızda.

satranç tahtasında 2 taraf 1 er hamle yaptığında 400 , 2 taraf 2şer hamle yaptığında  72.084 ve 2 taraf 3 er hamle yaptığında 4 milyondan fazla seçenek vardır. 2 tarafın yaptığı 4 er hamleden sonra 318 milyar seçenek vardır. hamle sayısı arttıkça, çarpan sayısı katlanır ve matematik bile çileden çıkabilir.

satranç tahtasında atın turlayabileceği 122 milyon hamle vardır. oyun başlangıcından itibaren 2. hamleden sonra mat etmenin 8 farklı yolu, 3. hamleden sonra mat etmenin 355 farklı yolu vardır. hamle sayısı arttıkça, 128 milyar dolara doğru ilerlersiniz.

ve en önemli matematiksel bakışa gelelim; olasılık!

oyun sırasında sıkça aklınızdan geçen kelime bir olasılık hesabıdır. “eğer” bu vezir şu konumda olsaydı kazanmıştım. eğer rakip hamleyi h8’e yapsaydı, şah mat. olasılık hesabı, satrançın ana fikridir demek yanlış olmaz. mesele burada bir oyunu kazanmaktan öte, kimin daha doğru ve daha çok olasılık hesabını yapmasıdır. bu oyunda şans yoktur. ya kötü oyuncu vardır ya da yanlış hamle yapmış oyuncu.

bu oyun sırasında ne kadar çok “eğer” diyorsanız o kadar iyidir. kazanmak için eğer kelimesini doğru planlarsanız, şahı öldürürsünüz.

ve son olarak; şah mat, pers dilinde “kral öldü” anlamına gelir.

matematik affetmez!
devamını gör...

ermenistan da türkiye gibi "avrupa" ülkesi olmak istiyor. ama rusya buna müsaade etmiyor.

kafası karışık bir ermeni için bknz soramazsın 97. bölüm
devamını gör...

sayın konsolos görev başında, vize, mize işleriniz varsa onay patisi * basmak için bekliyorlar, “acıcık da mama getiriverin, kıtırdatalım” derler. elçiye zeval olmaz. ilgililere duyurulur efenim... *

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

"kendi toprağınızın müziğini yapın" anlayışı ile zaten müziğin evrenselliğini baştan reddetmiş olan, her sene "dostlar alışverişte görsün" mantığı ile müzikalite önemsenmeksizin milletlerin birbirine "maksatlı" puanlar verdiği; enteresan, bir o kadar da faşizan ve partizan bir tür "eğlence programı", siyasi şov.

ayrıca seneler geçtikçe müziklerin geneli de şampuan jinglelarını andırmakta. önceden parçalar ne güzel büyük orkestra eşliğinde canlı canlı çalınırdı.
devamını gör...

sanılanın aksine; kızın yabancıya gitmemesi için değil, malın yabancıya gitmemesi ve bölünmemesi için planlanan evlilik çeşidi.
devamını gör...

javier bardem,robin williams,giancarlo esposito,hugh laurie,jonathan banks. bu liste çok uzar sanırım.
devamını gör...

kendimi değersiz bir böcek gibi hissediyorum yemin ederim . kendi halkına 2.sınıf muamelesi yapan bu kadar ezen başka bir devlet var mı ? ben sitenin içinde yürüyüşe çıkamıyorum adam gelip istanbul'un bomboş sokaklarında gününü gün ediyor.

gelen turistler de sanmayın ki ingiliz,fransız,alman. suriyeli,ıraklı,iranlı,pakistanlı adam geliyor.
devamını gör...

14 yaşındayken iyice düşündüğüm olaydı. bu hayattan başka hayat olmadığını anlayınca, bu hayatı değerlendirmeye baktım. iyi ki de etmemişim.
devamını gör...

yazılı tarihin ilk dönemlerinde de kendisine yer bulabilmiş sorundur.

asurlarda bakire bir gelin almak, kocası için bir güç göstergesiydi ve onun evlilik öncesinde bakire kalmak suretiyle korunması, baba ve erkek kardeşler için bir kontrol testiydi. kızı nişanlıyken tecavüze uğrayan asurlu babaya, kızını bakireler için öngörülen yüksek fiyata evlendirme şansını yitirdiği için kefaret ödenirdi. ve adam, canı isterse tecavüzcünün annesini de kendisine köle olarak alabilirdi.

fakat bu sistem tevrat ile değişmedi. kızlar, tecavüzcüleriyle evlendirilmeye başlandılar. çünkü artık kimse onlarla evlenmiyordu. yani tecavüzcünün cezası, tecavüz ettiği kadınla evlenmek ve ailesine para vermekti.

ibrani geleneğinde kızının bekaretini ispatlamak babaya düşerdi. eğer gelinin bakire olmadığına dair bir suçlama varsa, gerdek gecesi kullanılan çarşaf otorite veya şehrin ileri gelenlerine sunulurdu. eğer delil yetersiz gelirse gelin evinin önünde taşlanarak öldürülürdü. burada dikkat edilmesi gereken husus; kadının kocası tarafından değil, tüm erkekler tarafından taşlanarak öldürülmesidir. çünkü evlilik dışı cinsel birliktelik tek bir erkeğe değil, bütün erkekliğe karşı işlenmiş bir suç olarak kabul görüyordu.

peki bunlar çok mu eskide kaldı?

1998 yılında bu ülkenin kadın ve aileden sorumlu bakanı ışılay saygın, bekaret muayenesi yaptırmamak için intihar eden kadınlara “bekaret kontrolü, önemli bir önleyici konudur. eğer genç bir kız kendisini bekaret kontrolü yüzünden öldürüyorsa, kendisini öldürmüş olur, o kadar da önemli değil, sadece birkaç tane kız. kızların erkeklerle böyle bir diyaloğa girmelerine izin vermeyin.” diyordu.

3-4 ay önce melek aslan’ın sevgilisiyle olan fotoğraflarının eski sevgilisi aracılığıyla ailesine ulaştırılıp, erkek kardeşi tarafından öldürülmesi de aynı temellere dayanıyor. güya namuslarını temizliyorlar. yani fıtrat değişir sanmayın, bu kan da yine o aynı kandır.
devamını gör...

fazlaca iletişim kurmak.
örneğin; durmadan mesajlaşmak, gün içerisinde birkaç kere telefonla konuşmak, gece yatmadan da bir görüntü arama gerçekleştirmek.
ikili ilişkilerde tarafların birbirlerinin değerini anlamasinin belki de en önemli etkeni özlemdir. ama biz buna fırsat vermiyoruz. fazla iletişim beraberinde fazla kavga getirir. yazın bunu bir kenara. sonra teşekkürlerinizi beklerim ama. *
devamını gör...

nedimeler
las meninas

diego velazquez'in 1656 tarihli tablosu. velazquez'in 1656 yılında yaptığı bu tablo illüzyon duygusu yaratan muammalı kompozisyonu ile ispanyol resim sanatının üzerine en çok konuşulan, yorum yapılan ve etkilenilen tablosudur.

www.google.com/search?q=las...
#325593 no'lu tanımda chimera isimli yazarımız çok güzel açıklamış tabloyu.
devamını gör...

bir mehmet rauf öyküsü.

söz konusu mehmet rauf olunca, yine bir psikolojik metinle karşı karşıyayız. kalem'den evine dönmekte olan, 35 yaşındaki karakterimiz. vapurda rum bir kızla karşılasır ve olaylar gelişir.

bu kızla karşılana kadar, kendi hayatı ve konumu hakkında hiçbir sorgulamada bulunmamış olmasına karşın, mezkur kişiyle karşılarınca tüm hayatını sorgulayan bir ikilem içine düşer. kimdir? ne yapmaktadır? mutlu mudurr? sanki bir film karesi görmüş gibidir ve buradan yola çıkarak ömrünün geçirdiği bölümü sorgular.

eve gelir, o zamana kadar eşine bakmadığı bir şekilde bakmaya başlar. gece olur, yatağa girerler. aklı hala vapurda olan kızdadır, merkezde sadece o görüntü vardır ve o görüntü üzerinden bir tahlil yapar. eşine dönüp bakar, kadın uyuyordur. kadını o zamana kadar hiç görmediği kadar yaşlı ve çirkin görmeye başlar. içinden eşine hakaret eder, hayatınımahvettiği için suçlamalaya başlar.

sonra kendine döner esin bu durumda da, sen ne haldesin der. uzun süre yatakta, aynaya gidip, kendisine bakıp bakmama arasında gidip gelir. yıllardır, ayna karşısında kendisine doğru düzgün bakmamıştır. kendisine bakmadığı gibi, eşine de bakmamıştır.

35 yas bugün için hiçbir şey değildir fakat o dönem için önemli bir yastır. vapurda gördüğü güzel rum kızın yaśı en fazla 20'dir. ancak onun için artık çok geçtir.

son derece yaratıcı bir hikayedir. vapurda görülen bir "şey" ile, hikayemizin baş karakteri inanılmaz bir bunalıma girmiştir. ertesi gün eşi çok hasta olmasına rağmen ve bu günlerce devam etmesine rağmen, düne kadar çok sevdiğini sandığı eşinin içten içe ölmesini istemiştir. nasıl tanıştıklarını, nasıl evlendiklerini, neden evlendiğini geçen 10 senede neler yaptığını neden sadece bir kadına bağlı kalıp, hayatını "mahvettiğinic" uzun uzun sorgulamıştır. tabii, günlerce de aynaya bakmaya cesaret edememiştir.

mehmet rauf, son derece orjinal bir isim. dikkate alın derim.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim