yazarların itiraf köşesi
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
142
143
144
145
146
147
148
149
150
151
152
153
154
155
156
157
158
159
160
161
162
163
164
165
166
167
168
169
170
171
172
173
174
175
176
177
178
179
180
181
182
183
184
185
186
187
188
189
190
191
192
193
194
195
196
197
198
199
200
201
202
203
204
205
206
207
208
209
210
211
212
213
214
215
216
217
218
219
220
221
222
223
224
225
226
227
228
229
230
231
232
233
234
235
236
237
238
239
240
241
242
243
244
245
246
247
248
249
250
251
252
253
254
255
256
257
258
259
260
261
262
263
264
265
266
267
268
269
270
271
272
273
274
275
276
başlık "mırmır" tarafından 14.11.2020 21:09 tarihinde açılmıştır.
1081.
başkaları suya taş atsa "ayy, ne güzel attın öyle !!" diye övüp göklere cikarirken kendim çöle piramit diksem "bence daha büyük olabilirdi hem ne var bunda ya, zaten görevim." diyerek bosveriyorum. hep yapmam gereken daha önemli ve ulvi işler olması gerekiyormuş ama ben bir türlü doğru ve güzel şeyler yapamiyormusum gibi hissediyorum. sanki herkes bana katlaniyormus gibi goruyorum. zaman içinde bunun bana ciddi zararlarını görmeye başladım. işte bu yüzden oturdum kendi kendimle büyük kavgalar , dövüşler sonunda bir anlaşma yaptım.
kendimle ilgili tek bir hedefim var. kendimi sevmek. bunu hiç unutmadan her gün ve her koşulda yapmak. kendime değer vermek.
bugün bu hedefimi gerçekleştirmek için epey yol aldım. mesela sözlükte yazar olmanın bana ne kadar iyi geldiği konusunda kendime brifing verdim. kimse benden bir şey istemediği halde evdeki artik yünleri değerlendirmek için ne kadar güzel bir kırlent ördüğüm konusunda kendi yanaklarımı okşadım. geçtiğimiz yıl örüp hediye ettiğim yastıklar sayesinde bir sünneti yaşattığımı hatırlayıp aynadaki yansimama gülümsedim. doğan cuceloglu'nun bir podcastini dinleyip kendi etki alanımda yaptıklarım konusunda kendimi değerlendirdim. basardigima kendimi ikna ettim, alnımdan öpüp madalya taktim. her an bir şey üretmek her an bir şey başarmak zorunda olmadığımı, çevremdekileri guldurdugum kadar ruhumunda gülmeye ihtiyacı olduğu konusunda beynimi yıkadım. mutlu görünen bir evliligi ve sorunsuz çocukları eşimin tek başına meydana getirmediğini defalarca tekrarladım. uykusuz geçen geceler , doğrusunu bilip ama huzur bozan olmamak için yutulan sözlerin yarisindan çoğunun bana ait olduğunu tesbih çeker gibi söyledim de söyledim.
çok şükür. bugün kendimi seviyorum. yaptığım tüm hatalara, tanıdığım tüm yanlış insanlara, verdiğim iyi ya da kötü tüm kararlara rağmen kendimi seviyorum. kim hakkımda ne düşünürse düşünsün ben böyle olmayı seviyorum.
kendimle ilgili tek bir hedefim var. kendimi sevmek. bunu hiç unutmadan her gün ve her koşulda yapmak. kendime değer vermek.
bugün bu hedefimi gerçekleştirmek için epey yol aldım. mesela sözlükte yazar olmanın bana ne kadar iyi geldiği konusunda kendime brifing verdim. kimse benden bir şey istemediği halde evdeki artik yünleri değerlendirmek için ne kadar güzel bir kırlent ördüğüm konusunda kendi yanaklarımı okşadım. geçtiğimiz yıl örüp hediye ettiğim yastıklar sayesinde bir sünneti yaşattığımı hatırlayıp aynadaki yansimama gülümsedim. doğan cuceloglu'nun bir podcastini dinleyip kendi etki alanımda yaptıklarım konusunda kendimi değerlendirdim. basardigima kendimi ikna ettim, alnımdan öpüp madalya taktim. her an bir şey üretmek her an bir şey başarmak zorunda olmadığımı, çevremdekileri guldurdugum kadar ruhumunda gülmeye ihtiyacı olduğu konusunda beynimi yıkadım. mutlu görünen bir evliligi ve sorunsuz çocukları eşimin tek başına meydana getirmediğini defalarca tekrarladım. uykusuz geçen geceler , doğrusunu bilip ama huzur bozan olmamak için yutulan sözlerin yarisindan çoğunun bana ait olduğunu tesbih çeker gibi söyledim de söyledim.
çok şükür. bugün kendimi seviyorum. yaptığım tüm hatalara, tanıdığım tüm yanlış insanlara, verdiğim iyi ya da kötü tüm kararlara rağmen kendimi seviyorum. kim hakkımda ne düşünürse düşünsün ben böyle olmayı seviyorum.
devamını gör...
1082.
çok uzun yıllar sonra ilk kez kontrolümü kaybettim,bedenim ara ara kontrolümden çıktı.
içgüdüsel olarak eğitimlerim devreye girdi kendi bedenimde üç kişi gibiydim.
çocukluğunu bildiğim koruduğum kolladığım eşek şakaları yaptığım yapmasına müsaade ettiğim tek insanı ani bir kalp krizi sonucu kaybettim...
çok ölüm gördüm ailemden dostlarımdan arkadaşlarımdan ve dahi düşmanlarımdan herkesin o gününde yanında olmaya gayret ettim tüm işlemleri soğukkanlı bir şekilde hep ben hallederdim.
ilk defa sevdiğim birinin kefenlenmiş yüzünü açamadım onu son yolculuğunda yıkayamadım öylece çöküp bir duvar dibine sigara içip durdum...
duyup gelen herkesin acısını göğsümde bastırdım gömleğim ıslandı gözyaşlarından haykırışlardan...
koca adam 1.90 lık boyu 95 kilosu olan koca adamı bir tüy gibi kucaklayıp tek başıma toprağa indirdim kefeninin bağlarını çözüp ellerimi sürerek dualar okuyarak yumuşattım yatacağı toprağını...herkesi toparlayıp götürmek yine bana düştü dağılmış bana...
günler geçti üzerinden durup durup gözlerim yaşarıyor,gece çığlıklar ile uyanıyorum uyuduğum bir iki saatte...
sevdiğim kadın çevremde pervane birşeyler yapmak istiyor acımı dindirmek için,avucunu öpüyorum usulca rahat olsun diye...
geceleri banyoda havluyu ısırıp ağlıyorum ben bu ölümü hazm edemiyorum...
içgüdüsel olarak eğitimlerim devreye girdi kendi bedenimde üç kişi gibiydim.
çocukluğunu bildiğim koruduğum kolladığım eşek şakaları yaptığım yapmasına müsaade ettiğim tek insanı ani bir kalp krizi sonucu kaybettim...
çok ölüm gördüm ailemden dostlarımdan arkadaşlarımdan ve dahi düşmanlarımdan herkesin o gününde yanında olmaya gayret ettim tüm işlemleri soğukkanlı bir şekilde hep ben hallederdim.
ilk defa sevdiğim birinin kefenlenmiş yüzünü açamadım onu son yolculuğunda yıkayamadım öylece çöküp bir duvar dibine sigara içip durdum...
duyup gelen herkesin acısını göğsümde bastırdım gömleğim ıslandı gözyaşlarından haykırışlardan...
koca adam 1.90 lık boyu 95 kilosu olan koca adamı bir tüy gibi kucaklayıp tek başıma toprağa indirdim kefeninin bağlarını çözüp ellerimi sürerek dualar okuyarak yumuşattım yatacağı toprağını...herkesi toparlayıp götürmek yine bana düştü dağılmış bana...
günler geçti üzerinden durup durup gözlerim yaşarıyor,gece çığlıklar ile uyanıyorum uyuduğum bir iki saatte...
sevdiğim kadın çevremde pervane birşeyler yapmak istiyor acımı dindirmek için,avucunu öpüyorum usulca rahat olsun diye...
geceleri banyoda havluyu ısırıp ağlıyorum ben bu ölümü hazm edemiyorum...
devamını gör...
1083.
"iyiyim" derken yalan söylüyorum.
devamını gör...
1084.
bu aralar sabahtan akşama kadar güldür güldür izliyorum. iyi kötü güldürüyor.
devamını gör...
1085.
hiçbir yere, hiç kimseye ait hissetmiyorum. her an her yerden gidecekmişim gibi geliyor. "rahat ol evin gibi hisset" denilen günlerin gecesinde yabancılık çekip uykusuz kalıyorum. hiçbir yere 'evet ben buraya aidim, burası benim evim' diyemedim. her gelenin gideceğini biliyor, ama asla kimseden gidemiyorum. sonra mustafa görgüç'ün şu satırları geliyor aklıma: "dünyanın evim olmadığına inanıyorum bu aralar. pek yaşamak gelmiyor içimden. yaşamak dediysem, öyle işte… ne zaman balkona çıksam ay ışığı, “ölmek için güzel bir gece,” diye fısıldıyor sanki kulağıma. hayvan gibi sigara içiyorum. parmaklarım sarardı, gözlerim sarardı; tırnaklarım, ruhum sarardı. hayatımı renklendirmek için intihar süslü hayaller kuruyorum gecelerde."
devamını gör...
1086.
gönül isterdi ki tweet olarak atayım bunu ama sanırım fazla korkağım.
filistin hakkında bir saat konuşan cumhurbaşkanının, işsizlik ve yoksulluk yüzünden intihar eden vatandaşlarımız hakkında tek kelime bile etmemesi kanıma dokunuyor. ne zaman önceliğimiz kendi vatandaşımız olacak?
küçük bir not: gördüğüm haberlere, masum insanların katledilmesine dayanamıyorum, yazdığım yanlış anlaşılmasın; ama aynı duyarın kendi insanımıza karşı da gösterilmesini istiyorum sadece.
filistin hakkında bir saat konuşan cumhurbaşkanının, işsizlik ve yoksulluk yüzünden intihar eden vatandaşlarımız hakkında tek kelime bile etmemesi kanıma dokunuyor. ne zaman önceliğimiz kendi vatandaşımız olacak?
küçük bir not: gördüğüm haberlere, masum insanların katledilmesine dayanamıyorum, yazdığım yanlış anlaşılmasın; ama aynı duyarın kendi insanımıza karşı da gösterilmesini istiyorum sadece.
devamını gör...
1087.
ben aslında böyle biri değilim.*
devamını gör...
1088.
kendime zarar veriyorum.
devamını gör...
1089.
kalbim ağrıyor bu gece de, yine, yine ve yeniden..
devamını gör...
1090.
kendimi sevmeyi öğrenemedim.
devamını gör...
1091.
sessiz sakin derinden kimseye farkettirmeden.
devamını gör...
1092.
dişlerimi her fırçaladığımda acaba biri fırçayı avret yerlerine sürtmüş müdür diye bir duygu kaplıyor bedenimi. bazen b*k tadı geliyor çünkü, macundan da olabilir tabi ki.
devamını gör...
1093.
bir düşünme sürecinin ardından, biraz önce mutfakta öldürdüğüm hamamböceği yüzünden kendimi katil hissediyorum. ne olduğu fark etmiyor, can almak berbat bir şey ve üzgünüm kafka.
devamını gör...
1094.
yaklaşık 1 saatir orucun bitini unuttuğum için ezandan beri hiç bişey yiyip içmiyordum
devamını gör...
1095.
geriye dönmek istiyorum sadece geriye dönüp sadece o anı düşünmek istiyorum. ama geçmişi düşünmek şimdiki beni üzüyor ve yoruyor. ben de o zaman geleceği düşünürüm diyorum. ama bu seferde bilinmezlik ve kaygılar beni bitiriyor. anı yaşamak ise artık sarmıyor. bu döngüyü kırmak istiyorum ama bu gündemle ve yaşamla zor görünüyor.
devamını gör...
1096.
bir arkadaşımı sebepsiz yere üzdüm, kırdım ve küçük düşürdüm. inanılmaz pişmanım ama ne yapacağımı da bilmiyorum. kendimi asla affetmeyeceğim. böylesine büyük bir hatayı nasıl yaptığımı bilmiyorum. onunla aramı düzeltemezsem kendimle aram asla düzelmeyecek...
devamını gör...
1097.
fizik kitapları yazmaz belki ama sensizlik de kaldıramadığım kuvetlerdendir.
devamını gör...
1098.
valla sözlükteki hayatımın gerçek hayattan bir farkı yok. herkese değer ver ama değer görme.
demek ki mesele sorun bendeymis.*
demek ki mesele sorun bendeymis.*
devamını gör...
1099.
düşündükçe beni üzen şeyi düşünmemek için evdeyken sürekli kitap okuyorum. bazen günde 2 kitap. işteyken de sürekli nefes almadan alışıyorum.
devamını gör...
1100.
en zoru insanın kendine itiraf etmesi ,sonra da karşıya itiraf eder zaten. neden birini kaybedene kadar kendimin farkında olmuyorum? kıskançlık, aşırı ilgi ile bunaltıp , küçük şeylerde öfkelenip, kaybetmeye yakın zamanda farkına varıyorum. iş işten geçmiş oluyor. karşıdaki inanmıyor, halbuki her insan değişebilir, her tartışma kendinle ilgili bir şey öğretir sana. bunlar ola ola değişip törpülenir insan.
devamını gör...
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
142
143
144
145
146
147
148
149
150
151
152
153
154
155
156
157
158
159
160
161
162
163
164
165
166
167
168
169
170
171
172
173
174
175
176
177
178
179
180
181
182
183
184
185
186
187
188
189
190
191
192
193
194
195
196
197
198
199
200
201
202
203
204
205
206
207
208
209
210
211
212
213
214
215
216
217
218
219
220
221
222
223
224
225
226
227
228
229
230
231
232
233
234
235
236
237
238
239
240
241
242
243
244
245
246
247
248
249
250
251
252
253
254
255
256
257
258
259
260
261
262
263
264
265
266
267
268
269
270
271
272
273
274
275
276