2941.
üniversiteyi bitirip askerden döndüğümden beri (2011) doğru düzgün bir işe giremedim ve işsizliğim hep bir zaaf olarak bana karşı kullanıldı aileden biri de pek bu konuda yardımcı olamadı hatta karaktersiz abim arkamdan laf çevirip sonra belki yatağa atarım kafalarıyla gidip karı kıza iş buldu. (bu olaydan beri de onunla bir daha hiç görüşmedim ne yapar ne eder bilmem aileden koptu gitti zaten) 2013'te çok salak bir yerde çalıştım mecbur hissedip dolandırdılar paramı vermediler ben de önce yasal olarak sonra sosyal medyada karalama olarak senelerce uğraştım karakolluk oldum 2 farklı şubede, ceza alma/hapse girme durumlarım da oldu ama zamanla takipsizlik alındı. hayatta halen beklentilerim çabalarım var kendimce ama kimseye karşı pek saygım güvenim kalmadı.
devamını gör...
2942.
yaşayamamaktan yoruldum.
devamını gör...
2943.
güvensizliklerimi başkalarından duymaktansa kendimle en ağır dalgayı ben geçiyorum.
devamını gör...
2944.
üstteki tanımlardan birinde eski bir arkadaşımı gördüm sanki. geçmişe bakınca ne güzel gülmeler kalmış geride diyorum. ve iyi ki varsın arkadaşım. her nerede nefes alıyorsan umut seninle olsun. kendinden vazgeçme.
devamını gör...
2945.
uzun bir süredir yoktum, buralarda güzel değişiklikler olmuş farklı birkaç şey var gözüme ilişen. acaba yazdığım zamanlardaki tanıdık mahlaslarla karşılaşacak mıyım şuan bunun merakı içindeyim. profilde mahlasımın yanında "kurucu" yazısını görmek ilk birkaç dakika beni şoka uğratmış olsa da sonradan herkeste aynı yazıyı görünce "bununla alakalı yaşanmış bir şeyler olmalı.." dedim ve geçtim. itiraf bunun neresinde diyecek olursanız; buraları bir tık özlemiş ve aynı zamanda da yazmak için oldukça yorgun hissediyorum.
devamını gör...
2946.
hayatımda muhteşem 3üm olmuştu. büyükten küçüğe sıralıyorum. birincisi abimle. lisedeyken yine yine yeniden depresyonlardan depresyon beğeniyorum bana çalıştığı ilde gerçekleşecek olan üniv festivallere katılalım diye bilet almıştı. gitmiştim muhteşem bir hafta olmuştu. tiyatrolar, sahilde güneşlenmeler, doğal ve tarihi yerlerin ziyaretleri, yeni bir yer, en az kapitalist şehirlerden birinde tamamen kendim olarak ve en yakın arkadaşım olan abimle kitap çözümlemeleri, dibine kadar entellektüel sohbetler. bitmeseydi iyiydi. ikincisi çokk sevdiğim bir arkadaşımla muhteşem bir hafta. üniv bitmeye yakın bulunduğumuz şehrin bütün ören yerlerini gezip aralıksız her gün sabah otagardan ilçe otobüslerine bilet alıp gezip gezip gelmiştik. ilk müze kartımı çıkartmama vesile olmuş, koca yaşlı tombik ağacın altında pineklemiş, tarlalardan tren yapıp yürümüştük. seni çok özledim buralardaysan hemen bilirsin evet seni gerçekten çok özledim. üçüncüsü yine ünivde o dönemki erkek arkadaşımla birlikte ben artık deliliğin eşiğindeyim filan burs haftası paraları birleştirip istanbula gitmiştik. bir hafta dünyanın en misafir perver ailesiyle tanışmıştım. ilk üç gün ailenin çocuğu olmuş evlerinden çıkamamştım. muftakta bir sürü insan çekirdek kola, 4 yaşındaki minik hayranım muhammed :)) sizi de unutmayacağım selamlar olsun. sonra da balık ekmek yemeye gitmiştik, boğazı gezmiştik, bana kendim olma şansı hayatta bir kez daha verilmişti filan. :))
devamını gör...
2947.
sanırım henüz çırağım :(
devamını gör...
2948.
3 gündür 4.20 sularında uyanıyorum. çok rahatsız uyanıyorum. rüyamda taşları kaybediyorum. taşları ve güçlerini.
hayır thanos gibi değil. böyle sanki içimden bir şeyler kopup gidiyor ama ne bilmiyorum. huzursuz ediyor beni. geri uyuduğumda sanki iyi gibi kalksam da sonra yaşama sevinci kaybolmuş, depresyonda ve yapayalnız bir hissiyatla devam ediyorum hayatıma. wanda gibi şöyle bir çığlık atsam da kırmızıya boyasam her yeri, gözlerimden ateş çıksa ya yakıp yıksam ya da kasabayı yeniden kursam diyorum.
bugün taşların sonuncusuydu sanırım. çünkü kurtaramadım artık dedim gitti hissedemiyorum gibi düşüncelerle uyandım.
ya bu iyi mi yoksa ritüelin parçası mı ben nereden bileyim ya.
dün bağ koparma çalışması yaptım onunla ilgili mi bilmiyorum.
küçük bir toplu seans. arınma yaparken gözlerim kapalı olduğu halde yaşlar boşaldı ilk defa ağladığımı bilmeden ağladım. birilerini uğurladık içimizden ne garip belki bunun bir parçasıydı rüyam.
belki de hayatımla ilgiliydi. çünkü hayatımla oldukça ilgisizim ve anlık panik atak geçirecek gibi anksiyete yaşıyorum sürekli. içim daralıyor düşüncelerimi kontrol edemiyorum.
ağlamaklı ve kızgın oluyorum hep. kimseye tahammül edemiyorum.
3-4 günde bir akşamları makyaj yapıp giyiniyorum. güzel görünüyorum. ama neye yarar ki diyorum. hiçbir şey beni iyi hissettirmiyor, eğlendirmiyor.
buna bir çözüm bulmalı. çabalıyorum da. buraya tekrar döndüm mesela.
ben yazmayı severdim. tekrar yazayım dedim belki iyi gelir bilemiyorum.
hayatta her şey düzelir gibi olduğunda ve bir şeyler inşa etmeye başladığında teker teker sökülüyor.
kasırgalar vuruyor depremler oluyor taa içinde. asla o dünya kurulmuyor ve sen hiçbir yere ait olmadan göçebe gibi yeni yerler seçiyorsun inşa etmeye. ama giden gitmiş, kalanlarsa işe yaramaz. kimlerle neyi kuruyorum ben diyor ve vazgeçiyorsun.
sevmek ve beklemek. inanmak ve güvenmek.
belki de lanetliyim diyorsun. benimle olan mutsuz oluyor. yanaşmayayım sevmeyeyim kimseyi.
ama bunu defalarca yaptılar değil mi? hep karşı tarafı suçlarlar. savaşırsın. oynarlar aklınla. artık yetti der pes edersin.
kabul edersin suçlu benim tamam benim sorunlu, ben iyi gelmiyorumdur haklısın.
ve sonra uzaklaşırlar. uzaklaşırsın. ha, bu arada değişirler biliyor musun ?
değişirler ve her seferinde gelip haklıymışsın ben seni çok kırdım, çok üzdüm ama sorunlarım vardı. bilemedim.
oysa onun yarattığı kaos bir sonrakileri etkilerken ve düzelmeye çalışırken sen, tam orta yere kurulur ve özür dilerler. belki flörtleşir belki yeniden birlikte olmak ister ya da mantıklı seçimin sen olduğunu düşünürler.
yok arkadaş, yok! yok!!!
ben... ben bilmiyordum. yanlış olduğumu. düzelmem gerektiğini. aynı senin sizin zihninizdeki gibi işte.
sonra insanlar kendilerini feda ettiler, ilişkiler heba oldu bu uğurda ve anladım : ben düzelmeliydim.
düzelmem gerekiyordu. bocaladım, fakat düzelmeye başladığımı düşündüm. halbuki yapamamışım ki. olmamış yani öyle. sonra durdum.
düzelmeye başladım.. evet bu sefer başarıyor gibiydim.
sonra bir şeyler oldu ve vazgeçtim düzelmekten.
çünkü ben düzelmeye başlarken düzelmemiştim, düzelmez zannederken düzeldim.
vefamla, sevgimle. ama en çok yalnızlığımla. çok içerlesem çok kızsam da yalnız bırakıldığıma eninde sonunda başardım bir nebze olsun yok etmeye..
ama bir noktada olması gereken oldu. thanos parmak şıklattı, dr strange ortalığı karıştırdı ya da tanrılar evreni bozdu ve ben tüm o senelerime ve gayretlerime rağmen dibe vurdum. bir kez daha. ama o dibe vuruş başkaydı.
artık yıllar sonra çabalamaktan usanan ben tamamen duraklama dönemine girdim.
artık çabalamayacaktım. kişisel gelişim orada bitmişti işte.
sanki canımın bir yarısı koparılmış ruhum oracıkta sökülmüş gibiydim.
pes ettim. dedim ki tamam. düzelme falan yok. eskiye de dönemezsin yeni de olamazsın. kal kendi arafında.
herkes mutluyken ben böyle miydim? hayır. herkes kendi yarattığı cehenneminde er geç yaşardı.
ben hak etmediğim halde yaşıyordum zaten.
kimse için değişmeyecek, çabalamayacaktım artık. vefası da sevgileri de son buldu içimde.
ruhları dağıldı dört bir yana. ve ben yalnızlığımla sıkıştım ait hissedemediğim, yerimi bulamadığım bu dünyada.
kimse olduğum gibi sevemeyecekti beni.
istediğim kimseler kim bilir nerelerdeydiler. ve bulamazdım onları. ruhuma uyan kimler vardıysa artık çok geçti..
olanla yetinecek bir hayatı heba edecektim.
kabul ettim.
varsın bu hayatta da bunu yaşayayım.
kim bilir geçmiş hayatımda ne günahlar işledim de bu hayatımda bundayım şimdi.
her şey ve hepsi hikaye.
neye inanmak istersen.
neyi nasıl istersen.
çünkü nasılsa olduramıyoruz. olana boyun eğmek gerekiyor.
işte asıl zorundalığımız bu.
yıllar önce hiçbir şey için zorunda değiliz derdim. kendim gibi biri çıkıncaya kadar farketmemiştim. doğru ya. ben bunu derken insanlar güler ve tuhaf bakardı. sonra da bunu diretir olmuştum.
şimdi bakıyorum da.. mecbur değil miyiz?
alıp başını gidememek artık nasıl bir normalleştiysem ben.
gitmek mümkün müdür halen bilemem ama artık gitsen de bir kalsan da bir olunca hiçbir yalnızlık bu denli sevgisiz olmamıştı..
en sefil hali.
devamını gör...
2949.
bazen bekar olup çapkınlık yapmak istiyorum. *
devamını gör...
2950.
çok gezdiğim günlerin ertesi günü temizlik yaparak vicdan rahatlatıyorum.
devamını gör...
2951.
bana dedi ki "x ile aranda ne var?" aynısını bir zaman önce x sormuştu "y ile aranda ne var?" şeklinde. feraye ile yakalanmış kaya çilingiroğlu gibi kalakalıyorum. hayır nereden anlıyorsunuz? yok ben böyle aksiyonlara gelemem, çarpışık ilişkilerin kelimesinden dahi korkarım
devamını gör...
2952.
çok yorgunum bekleme beni kaptan.
devamını gör...
2953.
bir şeyleri itiraf edemeyecek kadar düz bir hayatım var.
devamını gör...
2954.
yıl 2014. girne amerikan üniversitesi bahar şenliklerindeyiz. alkol su gibi akıyor. gecenin sonunda birbirini tanımayan yerli yabancı 12 erkek havuza girdik. donları çıkarıp fırlattık. çıkarken birinden rica ettik atsın diye. benim seher yıldızı'nı bulamadılar
devamını gör...
2955.
bunu yazmazsam içimde patlayacak. ağlayarak yazıyorum şu an. annemle konuştum, biraz tartışmalar dönmüş evde. şu an yanında olamadığım için kendime o kadar kızıyorum ki.. şu mesafelerin.....
bir kez daha ailemden başka hiçbir şeyin önemli olmadığını anladım. yemişim diğer acıları. bir an önce okulu sağ salim bitirip, bu kadına yaşayamadığı hayatı yaşatmam lazım.
yok abi, delirmek üzereyim. söylediği her söz yüreğime ayrı bir kor düşürdü. ben yaşayamadım bari ona yaşatayım bu hayatı. elinden alınmış bir hayat var bu kadının. gururu, neşesi olmam lazım. gülüm, sana söz veriyorum tüm gücümü seni mutlu etmek için tüketeceğim. allah'ım bana güç ver, lütfen.. ne diyorduk? kızların kaderleri annelerine mi benzerdi?
devamını gör...
2956.
büyümüştüm. ama büyümek yetmiyordu..
devamını gör...
2957.
havalar ısındıkça erkenden uykum geliyor sabahta erken uyanıyorum niye böyle anlamadım.
devamını gör...
2958.
bir seyi canim istemediginde cok guzel bahane buluyorum ama bazende gercekten bazi seylere mecbur kaliyorum ve benimle olan bi insan bunun ayrimini asla yapamiyo isin kotusu bu ayrimi bazen bende yapamiyorum
devamını gör...
2959.
az önce marmaray’da nurtopu gibi bi yeğeniniz oldu bunca zamandır tanışıyoruz bilmenizi istedim bi gramınızı alırım artık çocuk malesef annesinde kalacak.
devamını gör...
2960.
yalnızlıktan biraz sıkılmaya başladım. çok değil biraz.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"yazarların itiraf köşesi" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim