801.
dorothy dinleyerek çalışıyorum şu an. tepemde vızır vızır öten 2 tane devasa cihazın gürültüsüne rağmen oturduğum yerde dans ediyorum. müzik gerçekten hayatımın vazgeçilmez bir parçasıymış. iyi ki müzisyenler var bu hayatta*
devamını gör...
802.
itiraf etmek istediğiniz ama bir türlü edemediğiniz her şey burada açığa çıkıyor.
bazen sevişmek istemiyorum ama çok iyi kalpli ve centilmen bir insan olduğum için karşımdaki insanı da kıramıyorum ve sonuç olarak her zaman olduğu gibi yine sevişiyorum.
bazen sevişmek istemiyorum ama çok iyi kalpli ve centilmen bir insan olduğum için karşımdaki insanı da kıramıyorum ve sonuç olarak her zaman olduğu gibi yine sevişiyorum.
devamını gör...
803.
paradan başka hiçbir şeyi sevmiyorum.
devamını gör...
804.
bazen bi konu için üzüldüğümü belirtiyorum ama aslinda asla takmamış oluyorum.
devamını gör...
805.
çok düz olduğumu farkettiğim başlıktır. insanın itiraf edecek bir şeyi olmaz mı lan.*
devamını gör...
806.
insan vücudunu incelemeyi çok seviyorum. 7-8 yaşımdan beri insan vücudunu çok merak ediyorum ve yaklaşık 17-18 yaşıma kadar insan kesip incelemenin hayaliyle yaşadım. şimdi bu hayalimi legal yoldan yapmak için çabalıyorum.
devamını gör...
807.
hafta sonu işin olmasa mesela, beraber vakit geçirsek. yasaklar bir işe yarasa, düşünsene üç koca gün.
yemek yapsak, film izlesek ya da ne bileyim hiç anlamadığım konularda harıl harıl bir şeyler anlatsan, yüzünün ayrıntılarını izlerken göz göze gelsek, salak bir heyecanla elim ayağıma dolaşsa.
kucağıma yatsan, midemin gurultusuyla alay ederken saçlarını sevsem. sarılıp uyusak, uykunun arasında omzumdan öpüp kendine çeksen beni içgüdüsel olarak.
çok mu şey istiyorum? bunları sana bile yazamıyorken tabii çok şey istiyorum ya, ahmak kafam.
kelebek kadar ömrümüz var oysa.
yemek yapsak, film izlesek ya da ne bileyim hiç anlamadığım konularda harıl harıl bir şeyler anlatsan, yüzünün ayrıntılarını izlerken göz göze gelsek, salak bir heyecanla elim ayağıma dolaşsa.
kucağıma yatsan, midemin gurultusuyla alay ederken saçlarını sevsem. sarılıp uyusak, uykunun arasında omzumdan öpüp kendine çeksen beni içgüdüsel olarak.
çok mu şey istiyorum? bunları sana bile yazamıyorken tabii çok şey istiyorum ya, ahmak kafam.
kelebek kadar ömrümüz var oysa.
devamını gör...
808.
kalabalık sofraları hep çok sevmişimdir.
az önce elimdeki bir kitapta insanların birbirlerini gördüğü anlardan fotoğraflar vardı. bir tanesinde bir eve elinde çiçeklerle gelen bir misafir resmedilmişti. o an kalabalık arkadaş toplaşmalarını, öncesindeki hazırlık telaşımı, mutfağımdaki hummalı çalışmayı, sofranın kurulup etrafına dizildiğimiz neşeli anları çok özlediğimi fark ettim. kim bilir bir daha ne zaman olacak bilmiyorum ama bu pandemi arkadaşlıkları da ciddi bir sınamaya tuttu kesinlikle. hiçbir zaman hiçbir şeyin eskisi gibi olmadığı bu hayatta bu eskiye özlemimiz de fazlasıyla safça geliyor artık zaten.
az önce elimdeki bir kitapta insanların birbirlerini gördüğü anlardan fotoğraflar vardı. bir tanesinde bir eve elinde çiçeklerle gelen bir misafir resmedilmişti. o an kalabalık arkadaş toplaşmalarını, öncesindeki hazırlık telaşımı, mutfağımdaki hummalı çalışmayı, sofranın kurulup etrafına dizildiğimiz neşeli anları çok özlediğimi fark ettim. kim bilir bir daha ne zaman olacak bilmiyorum ama bu pandemi arkadaşlıkları da ciddi bir sınamaya tuttu kesinlikle. hiçbir zaman hiçbir şeyin eskisi gibi olmadığı bu hayatta bu eskiye özlemimiz de fazlasıyla safça geliyor artık zaten.
devamını gör...
809.
beyazın beyazlığı en çok siyah onu çevrelediğinde belli olur ya; o kadar güzelsin ki seni ağlatmak, bir şekilde çehreni bozmak, suratını asmak istiyorum.
devamını gör...
810.
hayatımın en kötü 1 nisanı olabilir. ne şaka yapan var ne şaka yapacağım kimse. sözlük yönetimi de yazarları da uyuyor galiba. tüm gün şakalar bekledim. tam tersi bugün alışılmışın dışında tüm sözlük üyeleri aşırı mantıklı davrandı.
gece de 1 nisan olduğunu hatırlatan tanim girdim (bkz: 1 nisan şaka günü)
yok mu eyyy yönetim şöyle yürekleri ağza getirmelik şakalar? tutmasaydim banlanıyordun deyip şakasına sözlükten uzaklaştırmalar? kafa store da minik hileli indirimler yapıp aslında indirim yapmamak? sözlüğü kapatma kararı aldık deyip nabız yoklamalar?
dayanamadim birkaç moderatöre sardım. aldığım mesaja bakın.
gece de 1 nisan olduğunu hatırlatan tanim girdim (bkz: 1 nisan şaka günü)
yok mu eyyy yönetim şöyle yürekleri ağza getirmelik şakalar? tutmasaydim banlanıyordun deyip şakasına sözlükten uzaklaştırmalar? kafa store da minik hileli indirimler yapıp aslında indirim yapmamak? sözlüğü kapatma kararı aldık deyip nabız yoklamalar?
dayanamadim birkaç moderatöre sardım. aldığım mesaja bakın.
devamını gör...
811.
kadim ve kudretli olan her şeye ithafen,
bana verirken ve kullanma konusunda da cömert davranmadığınız aklım her neyse de, şu aralar kalp de biraz sıkıntılı.
ışık giriyor son zamanlarda içine, kocaman ve sıcacık bir ışık, her hale bürüyor içime doluyor.
elimden bunu almayın bari, olur mu?
korkuyorum.
kulunuz ben.
bana verirken ve kullanma konusunda da cömert davranmadığınız aklım her neyse de, şu aralar kalp de biraz sıkıntılı.
ışık giriyor son zamanlarda içine, kocaman ve sıcacık bir ışık, her hale bürüyor içime doluyor.
elimden bunu almayın bari, olur mu?
korkuyorum.
kulunuz ben.
devamını gör...
812.
kalbim gözlerimin önünde eriyor ve bunu durduramıyorum. içimdeki kırgınlığı nasıl atarım, onu da bilmiyorum. birilerine, tüm dünyaya, hiç sevilmemişliğime çok kırgınım.
devamını gör...
813.
ciddi anlamda lahmacun delisiyim.
devamını gör...
814.
geceleri insana bir cesaret geliyor heralde hep karşıma itiraf başlığı çıkıyor. zor tutuyorum kendimi ben de dökülmemek için buraya.
devamını gör...
815.
gizli gizli ferdi tayfur dinliyorum.
devamını gör...
816.
bence edis iyi bir şarkıcı. açıp gizlice dinliyorum kimse duymadan...
devamını gör...
817.
kedimi çok özlüyorum.
bir de giderken kedimle beraber ilaç poşetini de götürmüş, geçen aylarda hastalandığımda fark ettim. dolabı bir açtım bir kutu ilaç bırakmamış, bir insan bu kadar şerefsiz olamaz ya.
bu bana kabaca, öl ne halin varsa gör deme biçimiydi.
ben iyileştim de acaba yakışıklı oğlum napıyor acaba. umarım iyidir.
bir de giderken kedimle beraber ilaç poşetini de götürmüş, geçen aylarda hastalandığımda fark ettim. dolabı bir açtım bir kutu ilaç bırakmamış, bir insan bu kadar şerefsiz olamaz ya.
bu bana kabaca, öl ne halin varsa gör deme biçimiydi.
ben iyileştim de acaba yakışıklı oğlum napıyor acaba. umarım iyidir.
devamını gör...
818.
cengiz kurtoğlu dinlemeden işe gitmiyorum . yıllarıım şarkısında abim nakaratta ah çekmiyormu ? buradan6.45' te ki ah. sevgiler.
devamını gör...
819.
bulaşık yıkamak hoşuma gidiyor. köpükleri durulamak değişik bir keyif veriyor.
çok önemli not: erkeğim.
çok önemli not: erkeğim.
devamını gör...
820.
bugüne kadar aşık olduğum bütün kadınların adlarında r ve l harflerinden biri vardı. iki kadın ise aşk hayatımın en zirvesindeki yerdeler. onların adlarını paylaşmayayım; ikisi de hayalle ilgili adlar. ve bu iki kadın öyle güzel tanrıçalar ki kelimelerle tarifi imkansız. hani sanki tanrı olsam "mükemmel kadını" o suretlerde yaratırım. tepeden tırnağa tanrıçavari kadınlar. işte burada kayış kopuyor. acaba diyorum ben şizofren miyim? bu kadınları ben aklımdan mı yarattım? sonra fotoğraflarımıza bakıyorum. ben de varım onlar da var.
bir gün sarhoşken, bu düşüncelerden kurtulmak için, bir arkadaşıma çaktırmadan fotoğrafları gösterdim. "şu kızı görüyor musun" dedim? olumlu cevap aldıktan sonra rahatladım.
arkadaşlar galiba matrix is real. beni matrix'e koyan abilerle mükemmel bir anlaşma yapmışım. böyle bir hayatın başka bir açıklaması olamaz.
bir gün sarhoşken, bu düşüncelerden kurtulmak için, bir arkadaşıma çaktırmadan fotoğrafları gösterdim. "şu kızı görüyor musun" dedim? olumlu cevap aldıktan sonra rahatladım.
arkadaşlar galiba matrix is real. beni matrix'e koyan abilerle mükemmel bir anlaşma yapmışım. böyle bir hayatın başka bir açıklaması olamaz.
devamını gör...