761.
çok aptal korkuları olan bir insanım .basit şeylerden korkar ve konusu geçerken ağzımı bile açmam.galiba boğularak, nefessiz kalarak ölmekten çok korkuyorum.bile isteye kötülük yapmak ya da günah işlemek.yine en büyük korkularımdan biri ise sevilip sevilmemek . gerçekten korkunç komplekslere sahip olmama neden oluyorlar.
devamını gör...
762.
çok küçük yaşta tacizlere uğradığım için sırtıma dokunulmasından nefret ederim.tik olmuş bir kompleks .
devamını gör...
763.
mutluyum ama bazen bunalıyorum. keşke sadece konuşarak para kazanabileceğim çalisirkende para kazanabileceğim bi iş olsa
devamını gör...
764.
ilk okul zamanı kapının ardında bizi bekleyen muhallebici olurdu,kırmızı pembe arası bir rengi olan muhallebi.
bazen muhallebi olmazdı bazen param ama çok güzel kokardı,tadı hala unutulmazdır.
bir akşam üzeri sarıyer’in ara sokaklarında gezerken baktım camlı tezgahı ile seyyar satıcı yanımdan geçiyor,durdurdum hemen aldım bir tane o plastik kaşık bile aynıydı.
amcaya bi çay söyleyip seyyar arabayı önüme çektim hem amca ile sohbet ediyoruz hem muhallebi yiyorum,valla kimseye sormak aklıma da gelmedi yer mi diye zaten küçücük plastik kâse on tane falan kalmış hadi olsun yirmi tane.
bazen kaşık kalmazdı amca da bizde o plastik kaseyi iki elimiz ile büker parça parça ağzımıza düşmesini beklerdik,işte bu kadar bi lokmacık şey yani yirmi tane falan deyince gözünüze çok gelmesin.
sıra olurduk okul zamanı muhallebi yemek için ismini bilmediğim ama beyaz önlüğü ile bize her daim şefkatle bakan gözlüklü bir istanbul beyfendisi hatırlıyorum o tezgahın başında.
muhallebi değil konu,kaybettiğim saflığım iyiliğim sevgim aslında...
o saflığıma ait herşeye bir özlem var bir istek var...
gözlerime sevgi ile bakan biri geçenlerde şöyle demişti “senin için ne yapabilirim? bişey iste yapayım”
ben de “bana su muhallebisi yapar mısın? içimde bir yer istiyor” demiştim
yapmış.
mesaj geldi gazozlar senden diye...
bazen muhallebi olmazdı bazen param ama çok güzel kokardı,tadı hala unutulmazdır.
bir akşam üzeri sarıyer’in ara sokaklarında gezerken baktım camlı tezgahı ile seyyar satıcı yanımdan geçiyor,durdurdum hemen aldım bir tane o plastik kaşık bile aynıydı.
amcaya bi çay söyleyip seyyar arabayı önüme çektim hem amca ile sohbet ediyoruz hem muhallebi yiyorum,valla kimseye sormak aklıma da gelmedi yer mi diye zaten küçücük plastik kâse on tane falan kalmış hadi olsun yirmi tane.
bazen kaşık kalmazdı amca da bizde o plastik kaseyi iki elimiz ile büker parça parça ağzımıza düşmesini beklerdik,işte bu kadar bi lokmacık şey yani yirmi tane falan deyince gözünüze çok gelmesin.
sıra olurduk okul zamanı muhallebi yemek için ismini bilmediğim ama beyaz önlüğü ile bize her daim şefkatle bakan gözlüklü bir istanbul beyfendisi hatırlıyorum o tezgahın başında.
muhallebi değil konu,kaybettiğim saflığım iyiliğim sevgim aslında...
o saflığıma ait herşeye bir özlem var bir istek var...
gözlerime sevgi ile bakan biri geçenlerde şöyle demişti “senin için ne yapabilirim? bişey iste yapayım”
ben de “bana su muhallebisi yapar mısın? içimde bir yer istiyor” demiştim
yapmış.
mesaj geldi gazozlar senden diye...
devamını gör...
765.
kaybettim.
devamını gör...
766.
çok sıkıldım burada sarmıyor artık. her şeyden çok çabuk sıkılmamdan da çok sıkıldım. galiba buradan da gitme vakti geldi.
devamını gör...
767.
sadece yeniden başlamak istiyorum. her şeyin yepyeni olmasını istiyorum. birinin beni yeni bir başlangıç yapmışım gibi sevmesini istiyorum.
devamını gör...
768.
verdiğim aşırı ve yüksek tepkilerle sevdiklerimi üzmekten ve sonra vicdan azabı üzüntü çekmekten çok yoruldum.
devamını gör...
769.
türkçe öğretmeni bir sevgilim vardı, çocuğa sorunlar yaşadığımız zaman derdimi anlatmak için sürekli "irrite oluyorum irrite oluyorum" diyordum...
"irite" olduğunu bayağı bir sonradan öğrendim...
o ara çoktan ayrılmıştık maalesef.*
arada hala şaşırırım ben öyle dolanırken nasıl ağzımın ortasına vurmamış diye.
sabırlı çocukmuş vesselam.*
teşekkürler.
ama sen de hala ayrı yazılması gereken "-de, -da" eklerini bitişik yazıyordun onlara say.*
"irite" olduğunu bayağı bir sonradan öğrendim...
o ara çoktan ayrılmıştık maalesef.*
arada hala şaşırırım ben öyle dolanırken nasıl ağzımın ortasına vurmamış diye.
sabırlı çocukmuş vesselam.*
teşekkürler.
ama sen de hala ayrı yazılması gereken "-de, -da" eklerini bitişik yazıyordun onlara say.*
devamını gör...
770.
simdi hepimiz güvenilmeziz kabul edelim,
para guc mevki güzellik keyif ve bunun gibi haz odakli şeyler icin yasiyoruz eger para verilmeseydi calistigi ise kim daha fazla devam ederdi? neredeyse kimse devam etmezdi.
sistemin carklari icinde bi kosusturmaca
hep aynı siradanlik
yuksek yasayanlar bizim gibi zamanlarini satmıyorlar keyiflerine ne eserse ne isterse onu yapıyorlar adaletsizce ya da hakkıyla
iste bu nedensellige dayali seylerde insanlarin zaaflarini ve kisilik yapilarini gozlemlemeyi cikarlarini korkularini acilarini heyecanlarini sevinclerini bunlari gözlemlemeyi yazmayi ve gerektiginde kullanmayi seviyorum ki bu hepimizin ister istemez yaptıgi bir davranis bence:).
para guc mevki güzellik keyif ve bunun gibi haz odakli şeyler icin yasiyoruz eger para verilmeseydi calistigi ise kim daha fazla devam ederdi? neredeyse kimse devam etmezdi.
sistemin carklari icinde bi kosusturmaca
hep aynı siradanlik
yuksek yasayanlar bizim gibi zamanlarini satmıyorlar keyiflerine ne eserse ne isterse onu yapıyorlar adaletsizce ya da hakkıyla
iste bu nedensellige dayali seylerde insanlarin zaaflarini ve kisilik yapilarini gozlemlemeyi cikarlarini korkularini acilarini heyecanlarini sevinclerini bunlari gözlemlemeyi yazmayi ve gerektiginde kullanmayi seviyorum ki bu hepimizin ister istemez yaptıgi bir davranis bence:).
devamını gör...
771.
"nasıl da geçmişti bütün bir yaz
başımda kavak yelleri esen o yaş
sense hanımeli kadar beyaz
çalmıştınız kalbimi biterken o yaz
...
elime değerdi safça elin
benimse arardı seni gözlerim
öpüşürken korkusu birşeylerin
aşkımıza ilk hüznü getirdi biraz
çocuk kalbimize dolan gamla
oturup ağlamıştık sessiz çardakta
çaresiz erken inen akşamla
veda edip ayrıldık biterken o yaz."
buradan
başımda kavak yelleri esen o yaş
sense hanımeli kadar beyaz
çalmıştınız kalbimi biterken o yaz
...
elime değerdi safça elin
benimse arardı seni gözlerim
öpüşürken korkusu birşeylerin
aşkımıza ilk hüznü getirdi biraz
çocuk kalbimize dolan gamla
oturup ağlamıştık sessiz çardakta
çaresiz erken inen akşamla
veda edip ayrıldık biterken o yaz."
buradan
devamını gör...
772.
2018 yılında “iyi bir insan olmak” idealimden vazgeçtim.
adeta bunu ispat etmek için bir takım işler yaptım.
bir kaç ay sonra üzüntüden uyuyamaz oldum.
sonra alıştım gibi ama yok hiç de alışmadım.
en son dört bankadan kredi çekip sikerim böyle işi deyip 12 gün süren bir yolculuktan sonra ( makedonya’dan başlayıp
kosova, sırbistan, bosna, hırvatistan, slovenya, italya, isviçre) almanya’ya geldim.
dört eyaleti kaçak gezdim.
sıkıldıktan sonra polise gidip iltica için teslim oldum.
kampta kaldım.
sonra heim (haym) denen ortak konutlarda.
sonra ev tuttum.
geçen doğum günümdü.
kredi çektiğim bankalar ve gelirken yurtdışı paketi yapıp kol gibi faturayı soktuğum türkcell bana mesaj attı:))
doğum günün kutlu olsun demişler:)))
komik değil mi lan ?
not: bu dört bankanın sınavından elenmiştim. özellikle onlardan kredi çektim.
kyk da devlete girsin artık. 12 bin tl için amma ağladılar. onu da vermedim.
adeta bunu ispat etmek için bir takım işler yaptım.
bir kaç ay sonra üzüntüden uyuyamaz oldum.
sonra alıştım gibi ama yok hiç de alışmadım.
en son dört bankadan kredi çekip sikerim böyle işi deyip 12 gün süren bir yolculuktan sonra ( makedonya’dan başlayıp
kosova, sırbistan, bosna, hırvatistan, slovenya, italya, isviçre) almanya’ya geldim.
dört eyaleti kaçak gezdim.
sıkıldıktan sonra polise gidip iltica için teslim oldum.
kampta kaldım.
sonra heim (haym) denen ortak konutlarda.
sonra ev tuttum.
geçen doğum günümdü.
kredi çektiğim bankalar ve gelirken yurtdışı paketi yapıp kol gibi faturayı soktuğum türkcell bana mesaj attı:))
doğum günün kutlu olsun demişler:)))
komik değil mi lan ?
not: bu dört bankanın sınavından elenmiştim. özellikle onlardan kredi çektim.
kyk da devlete girsin artık. 12 bin tl için amma ağladılar. onu da vermedim.
devamını gör...
773.
mobbingle geçen aylardan sonra (hala bitmedi ama psikoterapiyle bununla baş edebilmeye başladım) bugün için crossfite yazılmıştım. fakat, o stresli zamanlarda sürekli kimseciklere belli edemediğim stresimi kaşıyarak kolumdan çıkardığım için kalan yara izlerini görünce kolumdan utanıp** bir süreliğine üyeliğimi ertelettim. sorsan oo kendimle çok barışığım, en barışık benim. kesinlikle bir insan bundan daha çok barışık olamaz kendisiyle, hı hı, evet.
ps. sözlüklerde kadın bedeninin nasıl olması gerektiğiyle ilgili açılan başlıkları okuyoruz her gün. hiç uğraşacak halde değilim napim.
ps. sözlüklerde kadın bedeninin nasıl olması gerektiğiyle ilgili açılan başlıkları okuyoruz her gün. hiç uğraşacak halde değilim napim.
devamını gör...
774.
arkadaşlarımı gerçek arkadaş olarak görmüyorum ama görüyormuş gibi davranıyorum
devamını gör...
775.
bu başlığı görünce farkettim, benim itiraf edecek bir şeyim yokmuş. emekli hayatı yaşıyor gibiyim.
devamını gör...
776.
devamını gör...
777.
çok fena kafamı dinlemeye, biraz dinlenmeye ihtiyacım var.
devamını gör...
778.
arkadaşlar bugün ikiz babası oldum inanılmaz bir duygu. herkes bu duyguyu yaşamalı.
devamını gör...
779.
genellemelerden nefret ediyorum.
örnek: marslılar tam bir at hırsızı.
örnek : eril ape maymunları çok çapkın.
örnek : tavus kuşları çok kokoş.
not: örnekler absürt oldu.
örnek: marslılar tam bir at hırsızı.
örnek : eril ape maymunları çok çapkın.
örnek : tavus kuşları çok kokoş.
not: örnekler absürt oldu.
devamını gör...
780.
etrafımdaki insanlar sürekli bir devinim halinde, kendilerini geliştirmek için ve başarılı olmak için gerçekten kayda değer şeyler yapıyorlar ama ben her gün yataktan kalkmak için bile kendimle savaş veriyorum. hiçbir şey yapmaya gücüm yok. onları gördükçe kendimi inanılmaz yetersiz ve sürekli bir şeyleri kaçırıyor gibi hissediyorum sözlük. zaman geçiyor ama ben aylar öncesinde olduğum yerde çırpınıyorum.
devamını gör...