5741.
hırsızlık yapıyordum ve annem vefat edene kadar bir daha yapmayacağıma söz verdim. birkaç aydır temizim.s
devamını gör...
5742.
hiç istemediğim halde mersin'e gidiyorum. sırf rahmetli dedemin hatrı var diye onun tırnağı etmeyen çocuklarıyla yüz göz olacağım. kaosla beslenen, başkasının mutsizluguyla mutlu olan insanlarla 1 hafta geçirecek olmak canımı sıkıyor. yapacak bir şey yok. annem için çekeceğiz bu çileyi.
devamını gör...
5743.
#3691848 itiraf gibi itiraf.
yok tokamı sevmedim, kırmızı gözlü sevgili istiyorum "itirafları" arasından sıyrılıp geliyor.
devamını gör...
5744.
metro duraklarında tren beklerken tam tren perona girdiği zaman ulan acaba beynim yanlış komut veripte kendimi raylara atarsam diye tribe giriyorum.
devamını gör...
5745.
maaşıma %16 kirama %32 zam yaptılar ağustos ayında. ben bundan razı değilim.
devamını gör...
5746.
nurettin topçu " üç hakimin hükmünde hata aranmaz." diyor: " kalbin, kaderin ve ölümün." doğruluğu karşısında dilim tutuldu.
devamını gör...
5747.
allah affetsin tatlı yemeye gidiyorum.
devamını gör...
5748.
eve yaklaşık yarım saat mesafedeyim. şehir dışına çıkmam gerekti acilen ve geri dönüyorum şimdi. o kadar silkik ve yorucu bir gündü ki.
salak drama queen insanların aptal açıklamaları yüzünden kalkıp bursa'ya gittim. biraderimin ortalığı alevlendirip beni istanbul'dan kaldırıp bursa'ya saçma sapan bir olay yüzünden getirmesi sebebiyle yüzüne bakıp, tansiyonumun fırlaması sebebiyle neredeyse sinir krizi geçirecektim. aptal herif olayları o kadar saçma anlattı ki.
neyse, drama sevmek kötüdür. yapmayın. 2 saatlik yol 4 gün gibi geldi herifin söyledikleri yüzünden.
şimdi eve vardığımda ise müzik dinleyip kalan işlerimi bitireceğim. ne zaman dinleneceğim diye de kendime de sinirlenirim bi posta, günü kapatırım.
senin yapacağın itirafa da sokayım ayrıca.
neyse, sıkma canını.
öpaj.
devamını gör...
5749.
sevdiğim kişi beni çok sevip kıskanıyor ve öyle kıskanmak çok yorucu olduğundan dolayı bunun ağırlığından kurtulmak için benden ayrılmaya çalışıyor...
devamını gör...
5750.
twit atar gibi itiraflar ya...
şurada şu suçu işledim
burada şöyle bir şey yaptım aslında çok ayıptı vs
insan böyle gerçek itiraflar bekliyor*
devamını gör...
5751.
her şeyin farkındayım ama hiçbir şeyin farkında değilmiş gibi davranıyorum. oynanan oyunların , kendi çıkarı için her şeyi yapan insanların planlarını biliyorum ama uzaktan izliyorum . bi adalet sistemi var buna inanıyorum . buna ne dersiniz bilmiyorum ilahi adalet mi , iyilerin kazanması mı , kötülerin kaybetmesi mi, bir şey var . belki iyiler belirli bir süre kaybediyor bazı şeyleri ama sonunda çıkarcı , kendini düşünen insanlar, kaybetmeye mahkum bence .
devamını gör...
5752.
yaz bitiyor ama evimi de özlediğimi fark ettim. işe gitmeyi pek özlemedim. ekim ayında birkaç harbiye konserine gideceğim için mutlu olabilirim. geceleri yıldızları izlerken hayaller kuruyorum bazen. sevdiğim bazı şiirler aklıma geliyor. geçen gün şahane midyeler topladım, üşenmeden iç harcını hazırladım. açıkçası lezzetli oldular. denizden kendi emeğinizle bir şeyler çıkarmak çok keyifli. yani şahsen seviyorum bunu. bir yerlerde avcı ruhum mu var, bilemiyorum. tabii acımasız olmayan, şahsına münhasır duygusal bir avcı olabilirim. swh bazen böyle çok konuşuyorum.
devamını gör...
5753.
bir kiracıma ağustos ayında yüzde 32 zam yaptım ama pişmanım...
devamını gör...
5754.
insanların aramalarını görmemezlikten geliyorum, özellikle görüntülü aramaysa.
sesli aramalarını da görmemezlikten geliyorum.
hepsini değil ama birçoğunu.

sonra da 'görmemişim' yalanını uyduruyorum.
görüyorum efenim, telefonum her daim sessizde bile olsa görüyorum.
sadece birçok şeyi kafam kaldırmıyor.
devamını gör...
5755.
kadıköy'ü çok özlemişim. tekrar yaşarım sanırım burada.
devamını gör...
5756.
bugün yanında yatsam mı diye düşündüm ama telefonu, laptopı ve kendisini yatağa öyle bir yerleştirmişti ki sadece ona kadar yer vardı. napsam diye düşünüp düşünüp gene salonda yatmaya karar verdim.
devamını gör...
5757.
çok içtim.

kar etti canıma yeter ayrılık
devamını gör...
5758.
birinci itirafim duygusuz itin teki olduğum kadar çok da vicdanlıyım. bu iyi değil. her zaman değil yani ama olsun.

ikinci itirafim çok boktan bir konu olsa da içime bir öküz gibi oturdu.
çok kısaca hastanede bir isim vardı. randevu almam gerekiyormus. ama alınması şart değil diye almamıştım. sekreter ben onunla uğraşırken (randevu almayla) 4 saat önce boşa düşmüş bir randevuyu ayarladı. çok sağ olun çok teşekkür ederim ya dememle bir kahve ısmarlarsın ödeşiriz demesi bir oldu. şaşırdım kaldım. ama bir yandan da arabanın motor kırması gerçeği ile yüzleşip buluşmak ve para harcamak eğrisini saliseler içinde analiz edip neden olmasın diye geçiştirip tekrardan teşekkür etmek suretiyle doktor kapısının önünde dikelmeye gittim.

normalde kaçırmazdım. ama kaçmasına izin vermek zorundayım. bir süre böyle olması gerekiyor. fit ve olgun aplalar qalp ve üzgün emoji.

üçüncü itirafım ise medyum diyebileceğimiz birine denk gelmem oldu. yengemin dediğine göre kim için yorum yapsa çıkıyormuş. ben inanmam böyle şeylere. dilinden allah'ı düşürmeyip gayb hakkinda kesin hükümlerde bulunması çok samimiyetsiz geldi.
benim kahve yaptığım sırada telefonla hoparlörde konuşurken benim hakkımda yorum yapmasını istedi. rivayetlerine göre sarışın ve çok iyi bir kızla evlenecekmisim ilk çocuğumun da erkek olacağını hissetmiş.
bu hikayedeki itiraf kısmı şu: nasıl biri istediysem hep tersi oldu. biri haric tabi. mesela hep benden kısa beyaz tenli ve siyah saçlı birini istemiştimdir gelenlerin hepsi bana denk ya da benden uzun, sarışın tiplerdi. bu arada tek bir kişi hariç evlenmeyi hiç düşünmedim hala da düşünmüyorum.
devamını gör...
5759.
...sonra,
unutmaya yüz tuttuğun bir ses,
bir koku,
belleğinin diplerinden kopup gelen bir anı,
bir görüntü,
saniyenin binde biri hızında sanki bir
şimşek gibi çakıp geçen bir imge,
şarkıda geçen bir söz,
sana onu hatırlatan bir kelime,
böyle utanmadan, sıkılmadan, canın acırmış diye
aldırmadan, fütursuzca gelip, unutmak için yaptığın her şeyi silip atıyor ya,
onca yıl verdiğin emek bir salisede yok olup, senelerce öncesine dönüyorsun ya,
istiyorum ki o an ölüvereyim! insan olduğuma, bir belleğim olduğuna işte o zaman çok üzülüyorum.
devamını gör...
5760.
üşüyorum. onun değdiği yerler üşüyor. artık ondan etkilenmek istemiyorum. ağzını açıp gözlerimin içine bakıp boa yılanı gibi sarıp sarmalayıp sarf ettiği sözlerin içinde boğulurken ve aslında yalan olduğunu da bilirken en azından yalan değilse de gerçekleşmeyeceğini bilerek yatarken gene de gerçekleşmediğinde istemeden de olsa gözyaşlarımın akmasından nefret ediyorum. bırakmanın ucundayken çıkıp geldiğinde sonra da "ikna oldum" diye çekip gittiğinde ondan nefret etmek istiyorum. bazı şeyler gerçekten sandığım gibi basit. onu ondan daha iyi tanıdığımı kendime gene ispatladım, ispat için bile çabam yokken. anlayacağını bilsem tartışırım içimi dökerim ama nafile. ağlayarak ve artık ağlamak da istemiyorum, bloguma yazarım artık. ne ise işte o lafları dinlememem gerektiğini biliyordum. benim hatam. kararlılığımı koruyamayıp hissetmek benim hatam ama ona kızgınım. hiçbir şeyimi anlamadığına kızgın ve kırgınım. beddua edesim bile yok. güya beni boşansak alakamız kalmasa bile istermiş. aynen zaten bunları gözlerimin içine bakarak söylerken de inanmamıştım zaten ama gene de böyle hissettim. ne ise. kendi bilir.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"yazarların itiraf köşesi" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim