3641.
kaçacak hiçbir yerim kalmadı.
hepsi peşimdeler.
sadece buraya sığınabilirim.
devamını gör...
3642.
son bir senedir şiddete meyilliyim ve ciddi öfke kontrol problemi yaşıyorum.
ilginç olan, zarar görüyor olmama rağmen bundan da hiç şikayetçi değilim.
devamını gör...
3643.
son dönemlerde gerginim ve bunu dolaylı yollardan iletişimde olduğum insanlara yansıtıyorum. bir gün kendimi tutamayıp birine patlayacağım gibi duruyor ama kendimi tutmak için uğraşıyorum. buraya yazma nedenim de düşüncelerimi döküp uzaklaşmalarını sağlamak. diğer türlü denk geldiğim kişiye göre ağır olaylar yaşanabilir..
devamını gör...
3644.
eski sevgilim ilk kez işe yaradı.

zamanında bana tomar tomar antibiyotik vermişti, kullanmaya fırsatım olmamıştı ama gün bugündür. kontamine hücre kültürünü tekrar diriltmek için elimde sanırım sınırsız imkan var. afferin kız.

acaba çekmecem kaç paradır şu an eheheh.
devamını gör...
3645.
beni rahatta dinleyin..
şimdi istirahata çekilin. önümüzdeki yol uzun iyice dinlenin. ilk kar yağdığında tam zamanıdır merhaba demenin.
devamını gör...
3646.
bundan altı ay önce "bir şeyleri itiraf edemeyecek kadar düz bir hayatım var." demişim.
hazır olun bomba itiraf.
"hiçbir şey değişmedi."
devamını gör...
3647.
şu dakika bu saatten itibaren aşk işlerini bitirmiş durumdayım. *
devamını gör...
3648.
her defasında aynı hatayı yapıp kendime kızıyorum. o hatayı bir daha yapmamak için kendime söz veriyorum ama yine yapıyorum. uslanmıyorum, akıllanmıyorum ve kendime kızmaktan kendimi alamıyorum.
devamını gör...
3649.
ben kendimde fark ettim ki
bana yazmayınca kimseye yazmam.
konuşmayınca konuşmam, halini hatrın sorar susarım.
ilk adımı atmam, beklerim, içimden bir şey yapmak gelse de yapmam,illa beklerim.
ketumum, konuşmam kendi hakkımda.
bazı şeyler benim için ağır, konuşsam ağlarım.
sonra ben de manevi olarak eksiklikler var.
tembelim, rahatıma düşkünüm.
hayatta hiç kimse benim hakkımda her şeyi bilmez.
devamını gör...
3650.
"yine aylardan kasım
sanki sende kaldı bir yarım"
devamını gör...
3651.
ilişkiler konusunda çok deneyimsizim. böyle çok biliyormuş gibi yazıyorum falan ama birini sevince ne yapmak lazım, iki insan birbirini sevince işler nasıl yürüyor, sevildiğini nasıl anlıyorlar, bunlara dair elle tutulur hiçbir fikrim yok. havadan atıp duruyorum sadece. geçenlerde "keşke bu kadar duvar örmeseydim de birkaç ilişkim olsaydı. tecrübe ederdim hiç değilse neyin doğru neyin yanlış olduğunu" demiştim. şimdi anlıyorum ki öyle havaya söylenecek cümleler değilmiş bunlar.
ne kadar hödük sanılsam da baya duygusal bir insanım. zamanın ve mekanın önemi yoktur, çok değer veririm. hisleri de çok hafife alırım, kafayı sağlam tuttuktan sonra her şeyi halledebilirmişim gibi gelirdi çünkü. hani insan kaybolunca evine gitmek istermiş ya, ben de kendi içimde kaybolunca yuvam gibi hissettiren insanların yanına giderdim. evimden farklı hissettirmezlerdi bana. herkes gitse onlar kalır dediğim insanlardı onlar. yediğim yemekte, uyuduğum yatakta, en güzel yaşlarımda varlardı. birinde beraber yemek yerken "geçen gün seni kaybettiğimi düşündüm de düşüncesi bile beni boğdu boğdu duvara attı" demiştim, gülüşmüştük öyle. içten içe en korktuğum şeylerden birini dillendirmişim orada. korktuğunu çekersin derler ya hani, bir güzel çekmişim ben de.

çok uzattım, işin özü deneyimlemek çok da matah bir şey değilmiş. dostum tarafından yalnız bırakılmayı deneyimlemesem de olurmuş mesela. çok iyi olurmuş hatta. eksik kalan bir iki tahtam sağlam dururdu hiç değilse. ailemin yanında gıkımı çıkaramadım ama bu yaşanmışlık üzerime dağ olup devrildi.

nasıl olur? ne yapılır? neden böyle oldu? ne olabilirdi? kim suçlu? gibi sorular dolanıyor zihnimde. ne yapmalıyım? neyi nereye koymalıyım? kimi suçlamalıyım?... ucu bucağı yok bunun. hani geçen demiştim ya öglena benim yerimde olsa daha iyi yönetirdi bu süreci diye. heh işte o öglena süreci yönetmekle kalmaz benden çok daha güzel dost olmayı başarırdı. bir insan dost olmayı da mı beceremez be? sana soruyorum öze; bir insan dost olmayı da mı beceremez?
devamını gör...
3652.
eskiler bilir, bir çiftlik oyunu vardı feysbuk'un ilk yıllarında. onu oynuyorum bir kaç gündür. evet yapıyorum bunu. ineklerim, koyunlarım, tavuklarım falan var. ekiyorum biçiyorum neler neler yapıyorum orada. yalnız domuz olmadan çiftlik olmaz diye tutturuyor eşim, domuzluğum tutuyor, almıyorum domuzları. ben varım ya işte. *
devamını gör...
3653.
yorulmuş, peteğin kenarına kıvrılıp uyumuşum.örtünün genişliğine indirgemişim varlığımı.
koşuşturan kardeşlerimin seslerini duyuyorum.
arada "düşersiniz" diye uyarıyor bizimkileri babam.

her zamanki koltuğuna oturmuş haberleri izliyor.
yine yüksek açmış sesi.

annem mutfakta,sesi geliyor: tabakların,tencerenin kenarına vurulan kaşığın.

yemek kokusu sarmış odayı.
kardeşlerime sesleniyor annem:"ellerinizi yıkayın,ablanızı uyandırın!"
bizimkiler oyundan anneme cevap vermiyorlar,gülüşmelerini duyuyorum.

sadece koşturarak bu kadar eğlenmelerini anlamlandıramıyorum.

arada salona gelip masaya bir şeyler bırakıyor annem.
terliginin sesinden anlıyorum.adımı söylüyor kısaltarak.duyuyorum aslında annemi ama açmıyorum gözlerimi.

yarinki fizik sınavı geçiyor aklımdan.konuları düşünüyorum.yoğunluk,basit makineler,defterdeki çizimler...

kafam bomboş,bir hafiflik var üzerimde.
su üzerinde durusunuz ya öyle bir his.

yemek kokusu odada,burnumda.
kardeşlerim koşuşturuyor salonda.
birkaç hızlı adım nasıl eğlendiriyor bu çocukları.

babam arada öksürüyor.sigaradandır.

fizik sınavı var aklımda: yoğunluk,basit makineler...

annem adımı sesleniyor -bu defa kısaltmadan- omzuma dokunuyor, dokunur dokunmaz uyanıp arkama dönüyorum.ellerinden tutmak istiyorum uzaklaşmadan.ellerini seveceğim.

gözlerimi açıyorum.

annem nerede?
bu bizim evin salonu değil.
babam,kardeşlerim kimseler yok.
yemek kokmuyor artık salon.
fizik sınavı geçmiyor aklımdan.
televizyonun sesi,kardeşlerimin koşturmacası,babamın öksürüğü hepsi gitmiş.
bir ben kalmışım.

hiç yalnızlıktan şikayet etmem.
ilk defa bir rüyadan yalnızlığa düştüm ben.
devamını gör...
3654.
bir insanın, bir insanı nasıl ve hangi ruh haliyle öldürebileceğini bugün çok iyi anladım.
devamını gör...
3655.
sen bilemezsin, ne çektiriyor
yokluğun banaaaa sevgilim
bitmez sorular, uzar geceler
o düşünnnnnceler, üzüntüler
sen gençliğimin, büyük parçası
sen gençliğiminnnnnnn, anlamı
biz neler neler, yaşadık beraber
kalın bir romannnnn kitap gibi
sen gittiğin an, çaresiz kalır
aklım karışır, rahat edemem
moralim bozulur, canım sıkılır
sen bilemezsin daha neler
bak ne diyorum, gizlemiyorum
sensiz yaşamak zor geliyor bana
her an içimdesin
her an kalbimdesin
seni seviyorumm, sevviyorum
sensiz yaşıyamam
sensiz hiç olamam
sensiz yaşamak zor geliyor bana
her an içimdesin
her an kalbimdesin
seni seviyorum, seviyorum

rafet el romana saygılar
devamını gör...
3656.
yanında büyüdüğüm hocamın bebişi olmuş. resmen beni yanında büyüten adam artık baba. duygusalım.
devamını gör...
3657.
öf be itirazım var.
deliler vardır.
delileri normalleştirin...
eheh.
devamını gör...
3658.
q bana edevlet şifresini verdiydi bende bi kaç kez girip evli mi die baktım tabiki değil. birde e nabızına girmiştim. birde açıkadreaibe bakmıştım. birde q'yu fake instadan ekleyip sürekli başka kız gibi konuşuyordum çok kralım yaaaa
devamını gör...
3659.
kardeşlik berbat bir şey arkadaşlar. hele de en küçük çocuksanız.
devamını gör...
3660.
durum o ki; hayatının hiçbir yerinde kendini ait hissedememiş her geçen gün çıkmaz bir yalnızlığa sürüklenen,çaresizce bunların geçeceği gün yalanına inanıp uzun zamandır bekliyorsun. yine sıradan bir günde hayatında ani bir hadiseler zinciri yaşıyorsun.ve o gün o çiçeğin seni fark ettiğini görüyorsun. en dipte iken fırtınada açan bu çiçek seni tenha karanlıktan çıkman için bir fırsat veriyor.
artık daha iyi hissediyorsun fakat bunun sebebi sadece o çiçek. zamanla, uzun zamandır hissetmediğin huzur için o çiçek senin için zaruri bir ihtiyaçmış hissiyatı vermeye başlıyor; ona bağlı olduğunu düşünüyorsun.
dibe tekrar düşmek istemiyorsun ve çiçeğe sıkıca tutunmak istiyorsun fakat ne çiçeğin dikeni sana batsın istiyorsun ne de çiçeğe en ufak zarar vermek istemiyorsun. işte çaresizlik başladı. artık ne yapman gerektiği hakkında en ufak fikrin bile yok.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"yazarların itiraf köşesi" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim