yazarların itiraf köşesi
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
142
143
144
145
146
147
148
149
150
151
152
153
154
155
156
157
158
159
160
161
162
163
164
165
166
167
168
169
170
171
172
173
174
175
176
177
178
179
180
181
182
183
184
185
186
187
188
189
190
191
192
193
194
195
196
197
198
199
200
201
202
203
204
205
206
207
208
209
210
211
212
213
214
215
216
217
218
219
220
221
222
223
224
225
226
227
228
229
230
231
232
233
234
235
236
237
238
239
240
241
242
243
244
245
246
247
248
249
250
251
252
253
254
255
256
257
258
259
260
261
262
263
264
265
266
267
268
269
270
271
272
273
274
275
276
277
278
279
280
281
282
283
284
başlık "mırmır" tarafından 14.11.2020 21:09 tarihinde açılmıştır.
5501.
bir mendeburun itirafı dır.
köpeğin ayağı sakatlandı, bir kaç gündür yanlız geziyom.
mahallede beraber yürüdüğümüzü görmeye alışmış tipler hep yadırgayarak 'o nerede' diye sorup duruyor.
hepsini tersliyorum ve durumu net şekilde söylemiyorum. bunu neden yaptığımı da bilemiyorum.
mendeburluk bu. ben olsam beni döverim
köpeğin ayağı sakatlandı, bir kaç gündür yanlız geziyom.
mahallede beraber yürüdüğümüzü görmeye alışmış tipler hep yadırgayarak 'o nerede' diye sorup duruyor.
hepsini tersliyorum ve durumu net şekilde söylemiyorum. bunu neden yaptığımı da bilemiyorum.
mendeburluk bu. ben olsam beni döverim
devamını gör...
5502.
geçen hafta laboratuvar dersinde öğrencilere gram boyamayı ve bakterilerin boyama sonrası nasıl göründüklerini öğretip uygulama eğitimi yaptırdık. meraklısına hikayenin detaylarını aşağıda veriyorum
temel olarak bilinmesi gereken şey şu: bakteriler bu yöntemle ya pembe ya mor boyanır. göreceğiniz iki renk var.

elim değmişken ucundan mantığını da anlatayım. mor olanlara gram pozitif, pembe olanlara gram negatif diyoruz. bu da tamamen bakterinin hücre duvar yapısı farklılığından kaynaklanıyor. alttaki figürde görüldüğü gibi gram pozitif olanlar kaffffam kadar kalın duvara sahipken negatifler incecik duvara sahip. kalın duvar boyayı daha güçlü tutar, o yüzden ilk uygulanan mor boyayı bırakmaz, işlem sonunda mor görünür. pembe olan daha güçsüz olduğu için alkol uygulanınca mor boyayı bırakır, renksiz olduğu için görünmez olur. görmek için pembeyle boyarız. temel prensip bu şekilde.

bir de bakterilerin şekilleri var: yuvarlak, çubuk, virgül, tirbüşon vs. tabi biz bunlara halk arasındaki isimlerinden farklı olarak bazı terimlerle sesleniyoruz. yuvarlak olanlar "kok" (coccus. çoğul olursa cocci), çubuk gibi olanlar "basil" (bacillus. çoğulu da bacilli) ama buna dinozor hocalar çomak diyor. bu çomağa tutunun, geri döneceğim. bir de ikisinin arası var, tam yuvarlak değil ama basil kadar uzun ince birol dayım da değil. arada derede olan bunlar da "kokobasil" (bunun latincesini kendiniz bulursunuz. mantığı çözdünüz bence. tekilse -us çoğulsa -i). aha da şöyle

uygulama yaptırınca öğrenciye mikroskopta ne gördüğünü soruyorum pek tabii. istediğim cevap tam olarak şu: gram (pozitif veya negatif, birini seçecek rengine göre) (kok, basil veya kokobasil, yine gördüğü şekle göre) şekilli bakteriler görüyorum. örneğin gram pozitif koklar görüyorum. bu kadar bak. vallahi.
canım öğrencilerime kokla basil arasındaki farkı da anlatamadım, gram pozitifle negatif arasındaki farkı da anlatamadım. en son 2 tane erkek öğrenci bulup league of legends oynayıp oynamadıklarını sordum, oynuyorlarmış. ryze oynuyor birisi, süper. dedim ki ryze'ın core itemlarından biri asırlık sopa. ingilizcesi rod of ages. bakın bizim dinozor hocalarımız çomak diyor ya, yabancı da basile rod diyor. rod ne, değnek demek. çubuk, asa, değnek, sopa, ne dersen de şekli aynı ince uzun dikdörtgen bişey.
adamlara lol üzerinden bakteri şekli anlattım. kırk yıl düşünsem lol oynamanın işe yarayacağı aklıma gelmezdi.
temel olarak bilinmesi gereken şey şu: bakteriler bu yöntemle ya pembe ya mor boyanır. göreceğiniz iki renk var.

elim değmişken ucundan mantığını da anlatayım. mor olanlara gram pozitif, pembe olanlara gram negatif diyoruz. bu da tamamen bakterinin hücre duvar yapısı farklılığından kaynaklanıyor. alttaki figürde görüldüğü gibi gram pozitif olanlar kaffffam kadar kalın duvara sahipken negatifler incecik duvara sahip. kalın duvar boyayı daha güçlü tutar, o yüzden ilk uygulanan mor boyayı bırakmaz, işlem sonunda mor görünür. pembe olan daha güçsüz olduğu için alkol uygulanınca mor boyayı bırakır, renksiz olduğu için görünmez olur. görmek için pembeyle boyarız. temel prensip bu şekilde.

bir de bakterilerin şekilleri var: yuvarlak, çubuk, virgül, tirbüşon vs. tabi biz bunlara halk arasındaki isimlerinden farklı olarak bazı terimlerle sesleniyoruz. yuvarlak olanlar "kok" (coccus. çoğul olursa cocci), çubuk gibi olanlar "basil" (bacillus. çoğulu da bacilli) ama buna dinozor hocalar çomak diyor. bu çomağa tutunun, geri döneceğim. bir de ikisinin arası var, tam yuvarlak değil ama basil kadar uzun ince birol dayım da değil. arada derede olan bunlar da "kokobasil" (bunun latincesini kendiniz bulursunuz. mantığı çözdünüz bence. tekilse -us çoğulsa -i). aha da şöyle

uygulama yaptırınca öğrenciye mikroskopta ne gördüğünü soruyorum pek tabii. istediğim cevap tam olarak şu: gram (pozitif veya negatif, birini seçecek rengine göre) (kok, basil veya kokobasil, yine gördüğü şekle göre) şekilli bakteriler görüyorum. örneğin gram pozitif koklar görüyorum. bu kadar bak. vallahi.
canım öğrencilerime kokla basil arasındaki farkı da anlatamadım, gram pozitifle negatif arasındaki farkı da anlatamadım. en son 2 tane erkek öğrenci bulup league of legends oynayıp oynamadıklarını sordum, oynuyorlarmış. ryze oynuyor birisi, süper. dedim ki ryze'ın core itemlarından biri asırlık sopa. ingilizcesi rod of ages. bakın bizim dinozor hocalarımız çomak diyor ya, yabancı da basile rod diyor. rod ne, değnek demek. çubuk, asa, değnek, sopa, ne dersen de şekli aynı ince uzun dikdörtgen bişey.
adamlara lol üzerinden bakteri şekli anlattım. kırk yıl düşünsem lol oynamanın işe yarayacağı aklıma gelmezdi.
devamını gör...
5503.
kara murat benim!
devamını gör...
5504.
yok gençler kimse kimseye aşkını itiraf etmemiş..
sonra yine gelelim.
sonra yine gelelim.
devamını gör...
5505.
insanların ter kokusundan ve ağız kokusundan iğreniyorum. bir ağız şapırdatan insanlardan duble iğreniyorum.
devamını gör...
5506.
babamin araba surmesinden nefret ediyorum. gerekli gereksiz hiz ile degisik manevralar yapiyo kac yasinda adam. can guvenligim yokmus gibi hissediyorum ya yaninda. kalbim agzimda atiyo. ben bu adamin rahatligindan biraz bile bisey alamadim. bisey olmazmis. aynn kanka biz kimiz ki bize bisey olmaz
devamını gör...
5507.
tamiri imkansız olan saatin düzelmesini istiyorum.
devamını gör...
5508.
ilk ve tek apoletimi kendi hakkımla kazanmadım, şans çarkından geldi.
ve kendimi o apolete ait hissetmiyorum çünkü benden çok uzaklarda bir yerde bir apolet.
ben ve sosyallik?
milkşeyh ve sosyal olmak?
okulda sosyalleşme konusunda problem yaşadığım için sınıftakileri kötü etkilediğimi düşünen hocama bu apoleti gösterebilir miyim lütfen? nolurrr.
kaybettiğin öğrenciye dön bir bak istedim temalı.
neyse , sosyal apoletine sahip olabilmek için fazla şey birisiyim.
içine kapanık desem olabilir, çekingen desem belki, yalnızlığa bağımlı olabilir, muhabbetim sarmaz , insanlardan koşarak kaçarım falan.
bunu itiraf etmem gerekiyordu çünkü hile yapmış gibi olmak istemedim.
ben bu apolete layık değilim.
sorun sende değil, bende.
ve kendimi o apolete ait hissetmiyorum çünkü benden çok uzaklarda bir yerde bir apolet.
ben ve sosyallik?
milkşeyh ve sosyal olmak?
okulda sosyalleşme konusunda problem yaşadığım için sınıftakileri kötü etkilediğimi düşünen hocama bu apoleti gösterebilir miyim lütfen? nolurrr.
kaybettiğin öğrenciye dön bir bak istedim temalı.
neyse , sosyal apoletine sahip olabilmek için fazla şey birisiyim.
içine kapanık desem olabilir, çekingen desem belki, yalnızlığa bağımlı olabilir, muhabbetim sarmaz , insanlardan koşarak kaçarım falan.
bunu itiraf etmem gerekiyordu çünkü hile yapmış gibi olmak istemedim.
ben bu apolete layık değilim.
sorun sende değil, bende.
devamını gör...
5509.
5510.
bir yerde okumuştum insanının kalbi kırılınca saçı beyazlarmış diyordu durup düşününce haklı geldi...
devamını gör...
5511.
acıklı her şarkı dinlediğimde aklıma annem geliyor. bir eylül günü ebediyete uğurladığım annem. yüzüne, sesine hasret kalarak kaybettiğim annem. içimde derin bir boşluk var, öyle böyle bir boşluk değil.
devamını gör...
5512.
giyinmeden yattigimda inanilmaz terliyorum bu yuzden ustumu ortmuyorum
devamını gör...
5513.
ben evlenmek istiyorum. tanrım lütfen bu isteği içimden al.
devamını gör...
5514.
son dokuz seneden kazımak istiyorum kendimi, o derece nefret ettim.
devamını gör...
5515.
espressolab'in genel mudur yardimcisiyim. evet.
devamını gör...
5516.
mod 11 benim.
devamını gör...
5517.
çok sıkılıyorum sırf o yüzden sözlükten saracak insan arıyorum. hastane masrafları tarafımdan karşılanacaktır.
devamını gör...
5518.
5519.
elim yok...
elimden tutan yok.
tutunacak bir dal da bilmem. ellerim yok. parmaklarımın arasından kayıp giden bir şey ler bile yok. serçe parmağım yitik, işaret parmağımdan haber yok, avuçlarım ezik.. elim yok; elim olsa bile boş.. tutamam, kavrayamam.
ne avucumda avunacak bir şeyim, ne elde tutmak istediğim. ellerim yok. ellerim elim de değil.
elim yoktu, sen elimden tuttun.
sağırım...
bir haber yok, kötüsü bile. sesler uzak, müzik yabancı, ahenk dargın.
işitemiyorum. kulaklarım yok. bana sen kulak verdin.
ben müziği bilmezken, ben rüzgârın ve denizin sesini işitmezken, ben sağır iken, beni sen işittin, arzularıma sen kulak verdin, iç çekişlerimi sen duydun.
sağırdım bana bir sen kulak verdin.
elimden tutan yok.
tutunacak bir dal da bilmem. ellerim yok. parmaklarımın arasından kayıp giden bir şey ler bile yok. serçe parmağım yitik, işaret parmağımdan haber yok, avuçlarım ezik.. elim yok; elim olsa bile boş.. tutamam, kavrayamam.
ne avucumda avunacak bir şeyim, ne elde tutmak istediğim. ellerim yok. ellerim elim de değil.
elim yoktu, sen elimden tuttun.
sağırım...
bir haber yok, kötüsü bile. sesler uzak, müzik yabancı, ahenk dargın.
işitemiyorum. kulaklarım yok. bana sen kulak verdin.
ben müziği bilmezken, ben rüzgârın ve denizin sesini işitmezken, ben sağır iken, beni sen işittin, arzularıma sen kulak verdin, iç çekişlerimi sen duydun.
sağırdım bana bir sen kulak verdin.
devamını gör...
5520.
nicki kedili ve epi bir şey bir şey diye olan tüm yazarları aynı yazar sanıyorum.
daha doğrusu farklarını anlamıyorum.
daha doğrusu farklarını anlamıyorum.
devamını gör...
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
142
143
144
145
146
147
148
149
150
151
152
153
154
155
156
157
158
159
160
161
162
163
164
165
166
167
168
169
170
171
172
173
174
175
176
177
178
179
180
181
182
183
184
185
186
187
188
189
190
191
192
193
194
195
196
197
198
199
200
201
202
203
204
205
206
207
208
209
210
211
212
213
214
215
216
217
218
219
220
221
222
223
224
225
226
227
228
229
230
231
232
233
234
235
236
237
238
239
240
241
242
243
244
245
246
247
248
249
250
251
252
253
254
255
256
257
258
259
260
261
262
263
264
265
266
267
268
269
270
271
272
273
274
275
276
277
278
279
280
281
282
283
284