3041.
konstantinos kavafis'in şehir şiiri.

"bir başka ülkeye, bir başka denize giderim" dedin
"bundan daha iyi bir başka şehir bulunur elbet.
her çabam kaderin olumsuz bir yargısıyla karşı karşıya;
-bir ceset gibi- gömülü kalbim.
aklım daha ne kadar kalacak bu çorak ülkede?
yüzümü nereye çevirsem, nereye baksam,
kara yıkıntılarını görüyorum ömrümün,
boşuna bunca yıl tükettiğim bu ülkede."

yeni bir ülke bulamazsın, başka bir deniz bulamazsın.
bu şehir arkandan gelecektir.
sen gene aynı sokaklarda dolaşacaksın,
aynı mahallede kocayacaksın;
aynı evlerde kır düşecek saçlarına.
dönüp dolaşıp bu şehre geleceksin sonunda.
başka bir şey umma-
ömrünü nasıl tükettiysen burada, bu köşecikte,
öyle tükettin demektir bütün yeryüzünü de.
devamını gör...
3042.
pablo neruda


bu gece en hüzünlü şiiri yazabilirim
yazabilirim örneğin; “gece yıldızla dolu
ve yıldızlar masmavi titreşiyor uzakta`
şarkı söyleyip esiyor gece rüzgârı.

bu gece en hüzünlü şiiri yazabilirim...
sevdim ben onu, o da beni sevdi bir ara

buna benzer gecelerde sarıldım kollarımla
defalarca öptüm onu sonsuz göğün altında

sevdi beni o, ben de onu sevdim bir ara
o koca, masum gözler sevilmez miydi ama?

bu gece en hüzünlü şiiri yazabilirim
onu tutamadığımı, kaybettiğimi düşünmek

dinlemek uçsuz bucaksız geceyi, onsuz daha tenha kalan
ve şiir
çime düşen çiy gibi düşer cana.
ne çıkar sevdam onu tutamadıysa...
gece yıldızla dolu ve yanımda değil o...
hepsi bu...

şarkı söylüyor uzaklarda biri.
çook uzaklarda...
ruhum kayboldu onsuzlukta…

gözlerim onu arıyor geri getirirmiş gibi, yüreğim onu.
ve yanımda değil o...

aynı gece ağartıyor aynı ağaçları
bir zamanlardaki biz, artık aynı değiliz

sevmiyorum artık onu doğrudur
oysa ne çok sevmiştim...
sesim rüzgârı kollardı kulağına değmek için

başkasının…
bir başkasının olacak...
sesi, ışıltılı teni, derin gözleri...
bir zaman öpüşlerime ait olduğu gibi...

artık sevmiyorum ya... severim yine belki.
sevda o denli kısa, nisyan öyle uzun ki...

çünkü benzer gecelerde sarıldım kollarımla
kaybolup gider ruhum onsuzlukta...
bu bana yaşattığı en son acı
ona yazdığım en son şiir de olsa.
devamını gör...
3043.
kendi sesimizle bırakalım: open.spotify.com/episode/63...

herkesin;
bir umudu vardır,
bir savaşı,
bir kaybedişi,
bir acısı,
bir yalnızlığı,
bir hüznü…
çünkü herkesin bir gideni vardır.
içinden bir türlü uğurlayamadığı...
devamını gör...
3044.
...
öyle bir gülümse ki
bakışın yasaklansın
gülüşün tutuklansın

dağlar.. dağlar
dağ olmaktan utansın
...
(bir cevdet bağca şarkısıdır..)
devamını gör...
3045.
mavi maviydi gökyüzü
bulutlar beyaz beyazdı
boşluğu ve üzüntüsü
içinde ne garip yazdı

garip, güzel, sonra mahzun
ışıkla yağmur beraber
bir türkü ki gamlı, uzun
ve sen gülünce açan güller

beyaz beyazdı bulutlar
gölgeler buğulu, derin
ah o hiç dinmeyen rüzgâr
ve uykusu çiçeklerin

mor aydınlıkta bir çınar
veya kestane dibinde
mahmur süzülen bakışlar
ikindi saatlerinde

birden gülümseyen yüzün
sabahların aynasında
ve beni çıldırtan hüzün
iki bakış arasında
devamını gör...
3046.
"seni şimdi bir yabancı gibi karşıma alıp
sanki senden bahsetmiyormuşum gibi yapıp
sanki benden bahsetmiyormuşum gibi
hatta bir aşktan bahsetmiyormuşum gibi
fırtınayı ve huzuru anlatacağım sana."
devamını gör...
3047.
yalnızız
devamını gör...
3048.
son zamanlarda tekrar tekrar okuduğum, turgut uyar'ın kaleme aldığı kırlardan geliyorlar şiirini sizlerle paylaşmak istedim.


kırlardan geliyorlar ellerinde sümbülteber
elbette kırlardan kırlardan gelecekler
başka türlü nasıl güzelleşir bu akşamüstleri
söyleyin nasıl dayanılır dükkanlara depolara
bu katran kokusu başka türlü nasıl geçer

sonsuza varmadan bir önceyiz sanki
- o sayının da bir adı vardı unuttum -
her şey öyle saydam öyle madensel
kapıların kilitleri açık ve herkes uykusuz
hepsinin elinde bir saat bir sümbülteber

eskiden şaşardık bazı şeylerin yokluğuna
artık bu yokları var etmeyi uslandık
ağaçları budadık ormandan balıkları tuttuk denizden
hani bazı açılmaz sanılan kapıları omuzladık
çünkü herkesin elinde bir saat bir sümbülteber

hey koca dünya nasıl avucumuzdasın
nasıl da parlıyorsun ey gözleri maden
çözdüğüm bütün bulmacalardan zorludur yüreğin
elbette kırlardan gelecekler kırlardan
kırlardan gelecekler ellerinde sümbülteber

ey güzelim sümbül ve teber ey canım
gördüğüm sanki o değildi
sanki kuşlar albümünden bir maden


kaynak: kayayı delen incir şiir kitabı sayfa 71 ve 72.
devamını gör...
3049.
uyumak

uyku adı altında beni yoklamaz ölüm,
neleri yaşadımsa uyanıklıkta gördüm.
uyurken geçenlerin sormadım adlarını,
kaçı kaça böldümse yaşanırlıkta böldüm..

uyku adı altında beni yoklarsa ölüm.
ki ben tüm uykuları hep uyanıkken gördüm..
neden mi ben kendimin sorardım adlarını?
anlasınlar diyedir, ben nasıl, nerde öldüm.

özdemir asaf
devamını gör...
3050.
yahya kemal beyatlı- sessiz gemi
devamını gör...
3051.
/sen benim kaç defa uykumu böldün,
kaç gece uykusuz bıraktın beni,
kaç şafak karşıladım seninle sensiz, hesap ver!
hesap ver...
ayrılığın hesabını bileyim.
çareyi kadehlerde arasam,
alıp başımı dağlara çıksam,
bir daha hiç görmesem seni,
gözlerine bir daha hiç bakmasam
unutmaya yetecek mi? hesap ver!
hesap ver..
nerde biter, nerde başlar yalnızlık?
hesap ver...
neden sana kavuşmanın bir adı da ayrılık?
hesap ver!

anladım (gözlerin dilinden önce söyledi)
anladım biz yolun sonuna vardık!
anladım gözlerin 'yol bitti' dedi
ne kadar saklasam boşuna artık
gözlerin dilinden önce söyledi

suçlu bir veda bu, merhaba değil
besbelli sönecek titreyen kandil
renginden vazgeçti diye karanfil
gözlerin dilinden önce söyledi.

can gibi çekilip ayrılsan tenden,
gitme, kal dememi bekleme benden
ayrılık kararı verilmiş dünden
gözlerin dilinden önce söyledi./

hesap ver/metin vural

not: yıldız kenter’den dinlemenizi tavsiye ederim.
devamını gör...
3052.
fazla klasik fakat ezberimde olan bir şiir
ne hasta bekler sabahı
ne taze ölüyü mezar
ne de şeytan bir günahı
seni beklediğim kadar

geçti istemem gelmeni
yoklugunda buldum seni
bırak vehmimde golgeni
gelme artık neye yarar

necip fazıl kısakürek - çile
devamını gör...
3053.
ben her zaman kendimdim en azından bu var oynamaya hakkın yok hayatımla kumar
beni sert bilirler ama bir de şu var
beni hayata bağlayan bir sen bir de kubar
hep bahsettiğim yaşantımdan yine bahsedeyim,
tomarla param oldu züğürtle gezdim
benim piyanom satırlarım, hatırlayın,
sadece bunu söylüyorum, hatırlayın.
bu iş gerçekten ciddi yani hislerim,
ama buna dayanabilirim, hayat kavislidir
benim gibi düşünenler şimdi hapistedir,
gitmem gerekirse toplarım valizleri
artık 13 yaşında değilim şimdi her şey farklı,
bana baktın, ondan halim darmadağındır
asıl nokta şu ki, kalmadı sabrım
tetiğe çok yakınım çünkü onlar gibi olmadığımdandır.

sansar salvo - toplarım valizleri

bunu yazdiginda 18 yasindaydi.
devamını gör...
3054.
bu gece pencereni açık bırak,
bir kuş uçurdum;
biraz yorgun, biraz ıslak.
yüreğine bir tutam sevgi bırakacak.
devamını gör...
3055.
ne kadar seviyorsun dersen;
‘nar’ kadar derim...
dışımda bir ben görünürüm
içimde binlerce ‘sen’ dökülür...

atilla ilhan
devamını gör...
3056.
bilmezler yalnız yaşamayanlar,
nasıl korku verir sessizlik insana;
insan nasıl konuşur kendisiyle;
nasıl koşar aynalara,
bir cana hasret,
bilmezler.

orhan veli
devamını gör...
3057.
allah ve tango

ı.

ışıklı bir sürgünüm ben
dünyanın nişangâhı evim

saçlanmı boz! arala beni aşka
dişlerimin arasından geçir bir ırmağı

beyaz güvercinlerle değiştir
tüm apoletleri

80'lik moruklar çetesi çin'de
haydi! tarihin çöplüğüne

kırık ayna parçacıkları gibi
birbirimizden yansıyarak çoğalacağız

yeryüzünde güneşi ilk gören
üzümlerden yaptım bu şarabı

bu şarapla yıkıyorum sözcüklerimi
tarih beni arıyor

nehirler ve tarih beni çözüyorsa
hazırım! işte allah ve tango

ay'da marul yetiştiren
ilk göçmen ben olacağım

çam kokuları göndereceğim dünya'ya
mektupla, olmazsa yıldızlarla

kırık bir üçgendir her sürgün
özgürlük ağzındaki son konyak çalkantısı

ıı.

ışıklı bir sürgünüm ben
yalnızlık başöğretmenim

yüreğimi asmışlar
türkiye ile dünya arasına

kim ısıtabilir? cemselerle çiğnenen
soğuk vadilerini gençliğimin

sarı bir arazi yanıyor içimde
kimselere gösteremiyorum alevlenen yüzümü

astor piazzola bir tek tango'yla
kaldırıyor denizi havaya

astor ve ben kuşatmaktayız zamanı
kim ütülemiş gömleğimizi hüzünlerle? bilmiyoruz

şiir belki bir korsandır...
bir zaman hırsızı kırmızı sakallı

kalçaların bir kanarya sevgilim
bir tedhiş yuvası

kanaryalar fişkırıyor
öptüğüm her yerinden

sessizliğe tırmanan bir saksafon avlıyor bizi
meteorlar yol alıyor aramızda

ışıklı bir sürgünüm ben, kırık bir üçgen
özgürlük ağzımdaki son konyak çalkantısı

özkan mert
devamını gör...
3058.
içkiye benzer bir şey var bu havalarda
kötü ediyor insanı, kötü...
hele bir de hasretlik oldu mu serde;
sevdiğin başka yerde,
sen başka yerde;
dertli ediyor insanı, dertli.

içkiye benzer bir şey var bu havalarda,
sarhoş ediyor insanı sarhoş.
devamını gör...
3059.
bin yıldan uzun bir gecenin bestesidir bu;
bin yıl sürecek zannedilen kar sesidir bu.

bir kuytu manastırda duâlar gibi gamlı,
yüzlerce ağızdan koro hâlinde devamlı,

bir erganun âhengi yayılmakta derinden...
duydumsa da zevk almadım islâv kederinden.

zihnim bu şehirden, bu devirden çok uzakta,
tanbûri cemil bey çalıyor eski plâkta.

birdenbire mes'ûdum işitmek hevesiyle,
gönlüm dolu istanbul'un en özlü sesiyle.

sandım ki uzaklaştı yağan kar ve karanlık,
uykumda bütün bir gece körfez'deyim artık!
devamını gör...
3060.
içimde fırtınalar kopar
ama ben durgun deniz gibi sakin
gökyüzüne doğru bakan kör güvercin gibi
kuyularda gezerim.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"geceye bir şiir bırak" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim