3261.
ne kalem yazabildi halimizi,
ne de cümleler anladı bizi.
ünlem şaşkın, virgül eğri..
bir noktaya gizledik dertlerimizi...

cemal süreya...
devamını gör...
3262.
devamını gör...
3263.
şöyle bir şiirle karşılaştım az önce:

ز بس که وقف نظر کرده ام بعارض تو
شدست در نظرم هر چه هست آن تاریک
کسی که در نگرد آفتاب را پیوست
ز فر او شودش در نظر جهان تاریک

senin yüzüne o kadar çok bakmışım ki,
var olan her şey gözüme görünmez oldu.
sürekli güneşe bakan kişinin gözünde,
onun ışığından dolayı dünya karanlık olur.


son iki dizede bahsedilen olayı açıklayan bir kelime var latince'de: "orblute". bir ışık kaynağına bakıldıktan sonra bakılan her şeyde o kaynağın gölgesinin görülmesi anlamına geliyor. bu kelimeye george sand'ın adını şu an hatırlayamadığım bir kitabında rastlamıştım. kitabı chopin'i çok sevdiğim ve hakkında her şeyi öğrenmek istediğim için okumuştum, çünkü george sand chopin'in son nefesine kadar sevdiği kadındır. neyse, bu kelime bende bir yer edindi, önceki mahlasımdı hatta. kelimeyi çok sevdim, çünkü bence insanın aciz yaşantısını anlatıyor. biz yaşadığımız süre içerisinde parlak bir gölgeyi hakikat zannedip büyük bir yanılgıyla geçiriyoruz ömrümüzü. insan nisyan ile mi malüldür bilmiyorum ama, galat ile meşhur olduğu kesin.

neyse sözlük, iyi geceler.
sana da orblute.
devamını gör...
3264.

seni sana anlatmak istiyorum bugün
neden mi ?..
hadi biraz geçmişi hatırlayalım..
biliyor musun !...
senin çok güzel bir kalbin var.
tahammül edilmesi zor.
kaç kişiyi tahammül ettin.
neleri neleri alttan aldın.
gözyaşlarını kendin sildin.
bazen kendi mutsuzluğunu unutup
başkaları mutlu olsun diye hep sen çabaladın.
nelerin üstesinden geldin.
kimlere meydan okudun.
hatırla !...
ve hala bir çok şeyin üstesinden tek başına gelmeye çalışıyorsun.
kalk şimdi tebrik et,
önce kendini, sonrada
yorgun kalbini....
devamını gör...
3265.

vaiz sokak

yüzünün
çocukluğu kaldı bende
içimdeki suyu ararken
o çok eski
kendimi bulduğum

ne çok kaçtım senden
sen bana sarılmaya çalışırken
dedim ki biz bize çok geçiz
dedim ki bu öykü böyle sürmez
etlerimizi geçince soğuk
ve korkunç bir boşluğa varacağız

meraklardayım ama
yalan yok!

kuşlar düşüyor mu hâlâ balkonunuza?
peki ya hiç hesapta yokken
dut ağacını kesti mi hayırsızın biri?
de hadi
sürmeli nasıl?
yaşıyor mu?
yavruluyor mu yine vakitli vakitsiz?

ellerim
kırık cam parçaları gibi ellerim
gözlerimi gözlerin bilip dokunsam
yine saat on ikileri geçip
incecik çizikler içinde sabahlara varacağım

öyle güzel bir bahçe bıraktın ki içimde
öyle güzel
ölene kadar
sana müteşekkir kalacağım


tekin deniz.
devamını gör...
3266.

demli bir çay kokusuyla,
gelirim belki yanına.
yağmur olur düşerim şehrine.
belki gözyaşların olur,
düşerim avuçlarına!
ama can dostum,
hep yanında olurum.
sen bana bakma.
ben senin baktığın yerde olurum.


özdemir asaf
devamını gör...
3267.

yakamoz delisi gözlerinin inadına, toprakta tohum gibi saklayacağım seni sevdiğimi kimseler bilmeyecek. ilk kadehten son kadehe çıktığım yolculukta benimle olduğunu kadehler boşaldıkça gözlerimin doldugunu kimseler görmeyecek kış eksi yirmilerde aşkınla yandığımı anılar diye diye hep seni andığımı kimseler duymayacak bir gün yalnız sen duyacaksın sana bile söylenmemiş, senin için saklanmış sevda sözlerini. bir gün yalnız sen duyacaksın, bir gülün kokusunda sevdamı. sen göreceksin, sen bileceksin, hissedeceksin. bir gün yolun sonunda, saatler durdugunda.
devamını gör...
3268.

virane kalbime ne yaptın?
bak deli aşkım, ne yaptın?
alışkanlık kozasında rahat uyuyordum
kelebek kanadıma ne yaptın?
gözlerinin kadehinden daha içmeden sarhoş oldum
meyhanem sarhoş oldu, ne yaptın?
yaslanılmaya layık değil miydim?
omuzlarımın hasretine ne yaptın?
beni yordun, kendin de yorgun gittin ey yolcu!
yuvama ne yaptın?
dünyam yağmurlu oldu gözyaşlarınla
yuvamın çatısına ne yaptın?
devamını gör...
3269.


dedim: "yâr mısın, yara mı?"
dedi: "vuslat gözüyle bakarsan yâr,
hasret gözüyle bakarsan yara..
seviyorsan bakma zarara kâra!"
dedi: "ey yâr! heybende ne var?"
dedim: "biraz hüzün, biraz da vefa!.."
dedi: "hüznü bize bırak, vefa sende kalsın!"
dedim: "hüznü bırakırsam vefasızlık olur!"
dedi: "cefası olmayan vefa bize yük olur!"
dedim: "geleyim mi ey yâr?"
dedi: "gelirsen sevda biter!"
"sen gel!" dedim.
dedi: "gelirsem vuslat biter!"
ve ekledi: "aşk, sevgilinin yokluğuna talip olmaktır.''
dedim: "vuslat ne zaman?"
dedi: "hasreti vuslata tercih edenlerdenim!"
dedim: "hasret, vuslat için çekilir!"
dedi: "menfaatsiz sevenlerdenim!"



aşık ruhvani
devamını gör...
3270.
çürümüş iç kokusu
.


söyleyecek çok şeyim
susacak tek sebep var
sessizlikten yorgunum
bıraktım konuşsunlar

içimden bir koku yükseliyor burnuma
çürümüş iç kokusu

eskiden.
ne kadar eskiden olduğunu unuttum
karanlıkta doğmuşum
süt emmiş diş çıkarmış
düşmüş kalkmış
yanmışım

yine o unuttuğum eskiden.
bir kardeşim varmış
boş beşiğinin altında ağladığım
gök gözlü kız kardeşim
süt emen
ağlayan
ağlayan
ağllayan
kokusuna doyulamayan
diş çıkaramayan
mezarı kayıp kardeşim
keşke yaşasaydı
allah verdi
allah aldı
denilen
nazara gelen kardeşim
yüzünü kokusunu unuttuğum
gök gözlü kız kardeşim

sen bilir misin çürümüş iç kokusunu
ağzı süt kokan kardeşim
bilmezsin
bilemezdin
bilmedin
bana öğrettiler meleğim

meleğim.
içime attıklarımı sen gördün mü
biriktirdikleri mi
çıkarıp atamamadıkları mı
yaşadıklarımı gördün mü
abi
abim dur dedin mi
yapma bunu kendine etme
dedin mi
duymadım mı seni
duyuramadın mı
kaybolmuş mezarından sesini

olmadı.
yükselen bu koku
çürümüş iç kokusu
ölmekten mi
yaşayamamaktan mı
bu ölüm korkusu

şimdi.
seni kaybetmiş beni
arar bulur musun
sorgusuz sever misin
kendimden
utandım
insanlardan
usandım
kokuyorum
çürümüş iç kokusu
içime bir ferahlık
sarar mısın meleğim
yaşamayı bilmedin
ölmeyi bildir bana
mezarı kayıp
gök gözlü kız kardeşim
devamını gör...
3271.
insan hiç kaybolmayı ister mi?
ben istedim bayım. uzaklarda kaybolmayı diledim.. çünkü uzaklar da aşktan anlar bayım.
devamını gör...
3272.
yağdırıp duruyorken esirgeyen o tanrı
bana şiir gelirken söyle sana ne gelir.

süleyman çobanoğlu
devamını gör...
3273.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
3274.

duydum bana sevgin dünya kadarmış
anladım dünyanın dar olduğunu
gel yalanlar söyle, seni sevdim de
gidiyor olsan da sana geldim de
doğruyu söyleme günün birinde
söyleme, ellere yâr olduğunu...
devamını gör...
3275.
bu dünyanın makus talihi böyle
hayaller her zaman yarıda kalır
tamamlanmış olan var mı sen söyle
hayaller her zaman yarıda kalır
kâh olur yürekte aşkı var etmez
kâh olur aşkını sana yâr etmez
kaderin işine akıl kâr etmez
hayaller her zaman yarıda kalır
ne çılgınlık ne de cinnet olurdu
sanma aşıklarda minnet olurdu
aksi halde dünya cennet olurdu
hayaller her zaman yarıda kalır
ezelde yazılan alında yafta
bir meçhul bekliyor bizi araf’ta
tamamlansın diye öbür tarafta
hayaller her zaman yarıda kalır

(bkz: uğur ışılak)
devamını gör...
3276.
“bir sevgiyi anlamak
bir yaşam harcamaktır
harcayacaksın...”
devamını gör...
3277.
"nefesini kokluyorlar. "seni seviyorum" demiş misin diye. yüreğini kokluyorlar.

tuhaf zamanlardayız sevgilim.

ve aşkı, devrik yol direklerinin yanında kırbaçlıyorlar. aşkı saklamak en iyisi.

soğukların bu eğri büğrü çıkmazında ateşi, şarkıyı ve şiiri yakarak canlı tutmaktalar. farklı düşünmeyi aklından bile geçirme.

tuhaf zamanlardayız sevgilim.

gecenin bir yarısı kapıyı çalan, ışığı öldürmeye geliyor. ışığı saklamak en iyisi.

ellerinde kanlı satır ve sopalarla köşe başlarını tutmuş kasaplar.

tuhaf zamanlardayız sevgilim.

dudaklardan gülmeleri kazıyorlar, ağızlardan şarkıları. neşeyi saklamak en iyisi.

zambakların ve leylakların ateşinde kanaryaları közlüyorlar.

tuhaf zamanlardayız sevgilim.

cenazemizde şölen yapıyor şeytan; kendinden geçmiş, zaferine kadeh kaldırıyor.

tanrıyı saklamak en iyisi."
devamını gör...
3278.

yıldızları süpürürsün farkında olmadan
güneş kucağındadır bilemezsin
bir çocuk gözlerine bakar arkan dönüktür
ciğerinde kuruludur orkestra duymazsın
koca bir sevdadır yaşamakta olduğun
anlamazsın uçar gider
koşsan da tutamazsın...
devamını gör...
3279.
tıpkı senin gibi ben de katlanıyorum, karanlığı bitmeyen ayrılığa.
neden ağlıyorsun? ağlayacağına elini uzat bana, söz ver yeniden geleceğine bir düşte.
sen ve ben, bir acılar dağıyız.
sen ve ben, bir daha buluşamayacağız bu yeryüzünde.
ah, yıldızlarla gece yarısı bana bir selam gönderebilsen...


*anna ahmatova
devamını gör...
3280.
sonra aramıza şehirler girecek , hiç karşılaşmayacağız. tesadüfler bile bir araya getirmeyecek . sonra da birimiz öleceğiz , diğerimiz hiç bilmeyecek .
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"geceye bir şiir bırak" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim