801.
yokuşu koşarak çıkmaya çalışınca varamadan yoruluyorsun, düşüş hızlı oluyor.
devamını gör...
802.
kime neye diye ayırırım bu başlığı. tek tek her şeye söylemek istediğim bir şey var çünkü. önce çevremdekilerde başlarım: hepinize tek tek teşekkür ediyorum çünkü içinde bulunduğum bu hayatta bana kattığınız şeyler büyüdüğümü anlamamı sağladı. ben üzülmeye başladığım anda anladım ki büyümüşüm. başkalarının beni üzebilmesi büyüdüğümü kanıtladı bana. teşekkür ediyorum. hiçbiriniz bana güven sevgi saygı ve destek ortamı oluşturmadınız. bana yalnız olduğumu yalnız geldiğimi yalnız gideceğimi hatırlattınız hatta kanıtladınız. sevdiğim insanlar var ama anladımki kimse kusursuz değil. insanlar gelip geçiciymiş tıpkı kağıda kurşun kalemle yazılan yıllar sonra okunmaması gibi. hayata da teşekkür ediyorum. aslında hiç suçun yok akıp gidiyorsun. ama berbat bir şekilde ilerliyor bana ayırdığın kısım. bazen yapamıyorum bazende diyorum ki seni noktalayacağım. böylece anlaşmaya çalışıyoruz senle zor, sürüklenerek. kitaplara teşekkür ediyorum müziklere doğaya ağaçlara benimle konuşamayacak olan her şey aslında benimle tek konuşandı. öyle acımayın sakın ben bu çöküşler sayesinde kendimi buluyorum. aslında yaşadığım her şeye teşekkür ediyorum. beni bitirdiniz ama ben kendimi bulmaya çalışıyorum. sizin kalıbınızdan ibaret olan değilde kendim olan beni.
devamını gör...
803.
bazen düşünüyorum da acaba yaşadığımız zamana sürekli lanet ettiğimiz için mi her gelen yıl daha beterini yaşıyoruz?
devamını gör...
804.
yıllardır aynı şarkıyı söyleyip duruyorum. gitme.
aysel, seni seviyorum..
devamını gör...
805.
bana barış yanlısı diyorlar ama ben bir bakıma barışa da karşı birisiyim. çünkü barış denilen kavramın savaşa bağımlı olduğunu düşünüyorum. savaşı reddetmez hatta bazı durumlarda meşru bile kılar. özümde şiddete karşıyım ancak bunu karşılayacak herhangi bir tanım yok.
devamını gör...
806.
üzerimize kepçelerle attıkları ölü toprağını kürelemekten yoruldum. elimde sadece birkaç umut kırıntısı kaldı. olmayana tutunuyorum.
devamını gör...
807.
çok enerjik hissediyorum kendimi. bir düğün olsa da kurtlarımı döksem ama daha yeni de oynadım yani. bilemiyorum altan..
devamını gör...
808.
soyunsanıza *
devamını gör...
809.
insan baş başa kalınca kendisiyle yaşamın kendinden götürdüklerini , huzura neden eremediği hakkında uzun uzadıya düşünüp duruyor.. sonra işte bütün yaşamının kendi eseri olduğunun , gelenlerin , gidenlerin , ölüpte gidenlerin ondan birer parçayı koparıp gittiğini , yapboz misali kayıp parçaları olduğunun farkında olarak, ölmek için yaşayan her insan gibi zor oluyor bazı demlerde. tabi bizimde insanların kayıp parçasını taşıdığımız gerçeği de var .
iletişim çağında iletişimin sadece basit emojilerle sağlandığı , iki sokak ötede ki arkadaşıyla birlikte oturup birer kahve,çay, bira vs içip yüz yüze sohbet edebilecekken mesajların kof deryasında savrulan, en yakın arkadaşına derdini anlatmak istediği zaman acaba başkasıyla paylaşır mı endişesiyle insanlar hiç tanımadığı insanlara içini dökme eğiliminde oluyor sebep mi güvensizlik. ilişkilerin adı ne olursa olsun içinde samimiyet, güven yoksa göstermelik, yapay olmaktan başka hiç bir şey olmuyor. sosyal medya üzerinden insanlar birbirleriyle bir tık yakınına getirirken fersah fersah uzaklaştırıyor aslında. sosyal medya araçlarını vücud gösterisi, kendini bir biblo gibi sergileyen, yediğini içtiğini, okunmayan ama okunmuş süsü verilen kahveli hikayeler atmak için kullanan , yapaylığın içinde bayağılığı taşıyan insanlar sürüsü.. çağ güzeldi de insanların yarattığı çirkinlik çağı, dünyayı hilkat garibesi dönüştürdü. samimiyetsiz samimiyetler hırkasını giymiş yığınlar işte..
devamını gör...
810.
dik durun.
ne olduğunuz belli olsun.*
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
811.
birisi var, hayatıma beklenmedik bir şekilde giren bir dost. her anımda yanımda, her şeyimle anlıyor beni. çok destek oluyor, ben ağlarken "sacmalama nihal makyajın bozulacak" diyecek bir arkadaş. onu çok sevdiğimi söylemek istiyorum, hep üzücü şeyleri konuşuyoruz neden sevgiyi söylemeyelim ki.
devamını gör...
812.
hayat ihtimallerle dolu. bunu hiç bir zaman unutmamayı ve unutmamanızı dilerim. sayılı nefeslerimizden hava bıraktıklarımızı çıkınca kaç nefes daha kaldı kim bilir. sevin, sevginin varlığına ve gücüne inanın. bir ağacı sevin, bir çiçeği erişemediğimiz gökyüzünü sevin en çok mesela. içinizde bir sıkıntı oturduğunda siz göğe bakma durağından bir kaç dize hatırlayıp başınızı kaldırın gökyüzüne. durma göğe bakalım. unutmayın dünyayı güzellik kurtaracak. bir insanı sevmekle başlayacak her şey. inancınızı yitirmeyin. çokça düşünüp eylemsiz kalmayın. düşünün ama her zaman hareket halinde olun. değersiz hissettiğiniz yerlerde, insanlarda kalmayın. ehline denk gelmeyen her şey ziyan olur. can da inci mercan da. kendi öz değerinizi bilin kendinizi sevin ve güvenin. siz kendinizi sevmiyor ve kendinize acımasızca davranırsanız karşınızdaki insanlar da buna yeltenirler. bu nedenle kendinizi fark edin. olabildiğince okuyun elinize ne geçerse kayda değer okuyun ama bir kitap ama bir şiir. paylaşın, yardım sever olun bunun bir fayda sağladığını bilmek size bir nebze daha huzur verecektir. sevdiğiniz şeyleri yapın ben kendime çoğunlukla kahve yaparım. şimdi bir kahve bana iyi gelecek ve bütün yaralarımı saracak diyerek. alır kahvemi yudumlarken açarım hoş bir müzik bir kitap ve güzelleşir anım. yeni insanlar tanımaktan çekinmeyin. yeni insanlar sizlere yeni bakış açıları kazandıracaktır. unutmayın hiç bir insan tesadüf eseri hayatımıza girmez. hayatımızın tüm dönemlerinde karşımıza çıkan hayatımıza aldığımız ve almadığımız pek çok insanın bir amacı illaki vardır bunu unutmayın. benim hayatıma en son tesadüf eseri kısa bir süre eşlik eden bir hanımefendi bana ihtimallerin gerçekten var olduğunu göstermişti. umarım sözlerim size bir nebze fayda sağlamıştır. ışık ve sevgiyle.
devamını gör...
813.
isteyenin istediği gibi takıldığı bir sözlük. 45 yaşındaki amca burada gelip kadınlı kızlı muhabbetler yapabiliyorsa, her türlü trollerin düşüncelerini ifade etme özgürlüğü varsa, mutluluklarımızı gelip burada paylaşabiliyorsak, ya da can sıkıntısından türlü türlü espirilerle burada insanları güldürebiliyorsak, gayet de depresifken gelip buraya duyguları dökmek kadar olağan bir şey yok. canı isteyen geceye, isteyen gündüze, isteyen sevdiğine, isteyen de kendi yalnızlığına bir şeyler bıraksın. bırakın abi * nasıl takılmak istiyorsa insanlar öyle takılsın. bırakın bari burada dökelim içimizi. her ne varsa.
söyleyeceklerim bu kadar. tşkrler.d
devamını gör...
814.
ey erkekler
çok acıkırsanuz ve yiyecek bir şey yoksa pipinizi yiyin. *
devamını gör...
815.
susmak beni ben olmaktan çıkardı. konuştum. artık olmadığım gibi davranmak zorunda değilim. her susma, bir kabulleniş olmuyormuş hayat öğretti.
devamını gör...
816.
jabağı. bugün de bunu söylemek geldi içimden.

devamını gör...
817.
insanın yaşayacağı en büyük acılardan biri, maddi manevi elinde avucunda olandan yoksun düşmektir bence.
güzel bir çocukluk yaşamışsın. anneanne sevgi vermiş, anne baba esirgememiş, ailenin hatta sülalenin tek ufak çocuğusun.herkes üzerine titriyor.
sen de gördüğünü öğreniyorsun. sevgi vermeyi, önemsemeyi...
ama bir bakıyorsun ki insanlar öyle değilmiş.
bu kadar.
devamını gör...
818.
sahiplenme…
devamını gör...
819.
normal sözlük insta hesabını yöneten şahsın bence bana garezi var. evet!
devamını gör...
820.
artık benim de koyu akpli bir arkadaşım var.. ben de kirlendim usta.. lan nasıl tahammül ediyorsunuz kafayı yedirir bunlar insana..
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"sözlük yazarlarının söylemek istedikleri" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim