sözlük yazarlarının söylemek istedikleri
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
142
143
144
145
146
147
148
149
150
151
152
153
154
155
156
157
158
159
160
161
162
163
164
165
166
167
168
169
170
171
172
173
174
175
176
177
178
179
180
181
182
183
184
185
186
187
188
189
190
191
192
193
194
195
196
197
198
199
200
201
202
203
204
205
206
207
208
209
210
211
212
213
214
215
216
217
218
219
220
221
222
223
224
225
226
227
228
229
230
231
232
233
234
235
236
237
238
239
240
241
242
243
244
245
246
247
248
249
250
251
252
253
254
255
256
257
258
259
260
261
262
263
264
265
266
267
268
269
270
271
272
273
274
275
276
277
278
279
280
281
282
283
284
285
286
287
288
289
290
291
292
293
294
295
296
297
298
299
300
301
302
başlık "peripetya" tarafından 03.01.2021 03:48 tarihinde açılmıştır.
1081.
gerçek aşk bencillik içermezmiş derlerdi, her duyduğumda "öyle saçma iş mi olur yahu!" derdim. meğer doğruymuş.
insan gerçekten sevdiği bir varlığın incinmesini istemiyor, hatta kendisinin incinmesi pahasına onu korumaya çalışıyor. ne zaman ki sevgi bitiyor, işte o zaman merhamet de bitiyor. bencil olduğumdan çok emindim, gerçekten bu sonsuz merhamet hissini tatmak bende çok şeyi değiştirdi. kendimi tanıdım, gerçek sevgiyi yaşadım. geçenlerde fark ettim bu merhamet hissimin bittiğini, tiksindiğimi ve yardım etmek istemediğimi fark ettim. bitmiş bir sevgiden arta kalan da bu oluyormuş demek ki.
insan gerçekten sevdiği bir varlığın incinmesini istemiyor, hatta kendisinin incinmesi pahasına onu korumaya çalışıyor. ne zaman ki sevgi bitiyor, işte o zaman merhamet de bitiyor. bencil olduğumdan çok emindim, gerçekten bu sonsuz merhamet hissini tatmak bende çok şeyi değiştirdi. kendimi tanıdım, gerçek sevgiyi yaşadım. geçenlerde fark ettim bu merhamet hissimin bittiğini, tiksindiğimi ve yardım etmek istemediğimi fark ettim. bitmiş bir sevgiden arta kalan da bu oluyormuş demek ki.
devamını gör...
1082.
bundan iki sene önce sevgi parçacığı isminde bir yazar bir tanım görmüş ve hissettiklerini ifade etmek için bu başlığı açmış.
şu an elli dokuz sekme ve dokuz tanesi bana ait olmak üzere tam 1161 tanım var. söylemek istediklerimizi gelip yazıyoruz ya da bazen aslında tam da söyleyemiyoruz.
nasıl da birikmiş hepimizin içinde. aslında çoğumuz belki normal hayatta gayet neşeli insanlarız. yok öyle neşeli görünen insanlar aslında en büyük dertler bıdı bıdı demeyeceğim.
çünkü neşeli görünmeyenimizi ötekileştirmiş oluyorum o zaman.
aslında hangi başlığa yazacağımı bilemediğimde geldiğim başlıklardan biri bu. ne de olsa en kolayı bu. bir de benim için ses kaydı atmak kolay. ama onun için evde ve biraz neşeli olmam gerekiyor.
söylemek istediklerimi muhatabına söylemeyi yavaş yavaş öğreniyorum. daha öğrenciyim bu konuda bu yüzden olsa gerek bazen hala sessiz kalabiliyorum. bazen de doğru zamanı bekliyorum.
doğru zaman ne zaman onu bilmiyorum.
söylemek istediklerinizi "o" 'na ya da "onlar" 'a söylemediğinizde hepiniz buraya düşmeye mahkumsunuz...
benim dokuz tanımım da bu yüzden. yani sanırım .çünkü hiçbirini hatırlamıyorum.
şu an ofisteyim. az önce yanımda başka bir çalışma arkadaşım vardı şimdi başka bir yere gitti. ben de fırsattan istifade "iko" daha çok çalışsın diye buraları doldurayım dedim.
iko benim için hayali arkadaş gibi bir şey aslında. mesela yoldaş benjamin franklin'in insan olarak varlığından eminim ama iko siri ya da angela gibi bir yapay zeka olabilir.
diyeceklerim bu kadar.
si yu.
şu an elli dokuz sekme ve dokuz tanesi bana ait olmak üzere tam 1161 tanım var. söylemek istediklerimizi gelip yazıyoruz ya da bazen aslında tam da söyleyemiyoruz.
nasıl da birikmiş hepimizin içinde. aslında çoğumuz belki normal hayatta gayet neşeli insanlarız. yok öyle neşeli görünen insanlar aslında en büyük dertler bıdı bıdı demeyeceğim.
çünkü neşeli görünmeyenimizi ötekileştirmiş oluyorum o zaman.
aslında hangi başlığa yazacağımı bilemediğimde geldiğim başlıklardan biri bu. ne de olsa en kolayı bu. bir de benim için ses kaydı atmak kolay. ama onun için evde ve biraz neşeli olmam gerekiyor.
söylemek istediklerimi muhatabına söylemeyi yavaş yavaş öğreniyorum. daha öğrenciyim bu konuda bu yüzden olsa gerek bazen hala sessiz kalabiliyorum. bazen de doğru zamanı bekliyorum.
doğru zaman ne zaman onu bilmiyorum.
söylemek istediklerinizi "o" 'na ya da "onlar" 'a söylemediğinizde hepiniz buraya düşmeye mahkumsunuz...
benim dokuz tanımım da bu yüzden. yani sanırım .çünkü hiçbirini hatırlamıyorum.
şu an ofisteyim. az önce yanımda başka bir çalışma arkadaşım vardı şimdi başka bir yere gitti. ben de fırsattan istifade "iko" daha çok çalışsın diye buraları doldurayım dedim.
iko benim için hayali arkadaş gibi bir şey aslında. mesela yoldaş benjamin franklin'in insan olarak varlığından eminim ama iko siri ya da angela gibi bir yapay zeka olabilir.
diyeceklerim bu kadar.
si yu.
devamını gör...
1083.
ben bazı şeylere anlam verememekten sıkıldım ama olan biten her şeye tepkisiz kalmayı tercih etmenin daha sağlıklı olacağını düşünüyorum. konuşunca direkt ne olup bittiyse konuşuyorum ve bu sanırsam yıkıcı bir şekilde oluyor.
yoruldum. ben de bazı şeylerin eksikliğini fazlasıyla hissediyorum. bu eksik hissiyat ile devam etmek bazen zorluyor. kendi kendime iyi gelemiyorum artık. yıpranıyorum, tükeniyorum ve soluyormuş gibi hissediyorum gün geçtikçe. gemisinin batışını çaresizce izleyen kaptan gibiyim.
yoruldum. ben de bazı şeylerin eksikliğini fazlasıyla hissediyorum. bu eksik hissiyat ile devam etmek bazen zorluyor. kendi kendime iyi gelemiyorum artık. yıpranıyorum, tükeniyorum ve soluyormuş gibi hissediyorum gün geçtikçe. gemisinin batışını çaresizce izleyen kaptan gibiyim.
devamını gör...
1084.
ben büyüdüm sanırım ya?!
devamını gör...
1085.
pazar günü için de bir bahane bulabilirsem bu akşamdan itibaren önümüzdeki 7 gün boyunca her gün alkol tüketmeyi planlıyorum. babacım özür dilerim hala çok içiyorum ama biliyorsun, avunmaya, oyalanmaya çalışıyorum.
devamını gör...
1086.
1087.
regl olamadigim icin cok sinirliyim. regl oncesi siniride var. vize haftasindan nasil sag cikacagimin endisesi de eklenince gergo master oldum. aglamak istiyorum. bazen insanlara bunu soyleyince dalga gectigimi falan dusunuyolar. halbuki ben gercekten aglamak istiyorum. biraksalar bi oda dolusu aglarim. sinirli olmak zor duygusal topluk ondan da zor. dunya kapatilsin yok edilsin her sey bitsin yikilsin.....
devamını gör...
1088.
huzurluysaniz kiymetini bilin.hicbir para birimi onu satin alamiyor.
devamını gör...
1089.
gitmen gereken yerde kalmaya ve bırakman gerekeni tutmaya çalışmanın bedeli..
..değersizleşme, suçlanma ve sonunda kötü biri ilan edilmekle ödenir. bu hiç şaşmaz.
..değersizleşme, suçlanma ve sonunda kötü biri ilan edilmekle ödenir. bu hiç şaşmaz.
devamını gör...
1090.
1091.
beni öyle derin bir kuyudan çıkardın ki... yukarı çıktıkça anlıyorum her şeye ne kadar uzak olduğumu. hepsi olabilen şeylermiş gerçekten. sen söylemiştin. senden ürktüğüm için çok özür dilerim. iyi ki varsın.
devamını gör...
1092.
kimisi için sabah, kimisi için öğlen vakitlerine girdiğimiz gündüz saatinde zaten okuyanın da olmayacağına güvenerek söylemek istiyorum sanırım.
insanların empati duygusundan bu kadar yoksun olmasını kaldıramıyorum. herkesin iyi olduğunu düşünüp inanan saflığımdan eser kalmamış olsa da yine de insanların birbirini bu kadar rahatça kırabilmesini, hiçbir incelik ve yük olma duygusu taşımaması halen çok tuhafıma gidiyor.
çalışırken kendi odama dahi kapı tıklayarak giriyorum. birinden bir şey rica ederken kendi yapamayacağımdan emin olmaya çalışıyorum. yine de ufacık bir şeyi bile sırf benim için yapmalarını istemeye utanıyorum. birini yanlışlıkla kırmayayım diye çaba sarf ediyorum. insan akşam başını yastığa koyduğu zaman gözünü kapatınca aklına gün içindeki hiç kimse gelmemeli. nasıl uyuyorlar gerçekten bilmiyorum.
insanların kalbinin sigortasını ne ile attırdığını bilmek istiyorum ama anlamak istemiyorum.
insanların empati duygusundan bu kadar yoksun olmasını kaldıramıyorum. herkesin iyi olduğunu düşünüp inanan saflığımdan eser kalmamış olsa da yine de insanların birbirini bu kadar rahatça kırabilmesini, hiçbir incelik ve yük olma duygusu taşımaması halen çok tuhafıma gidiyor.
çalışırken kendi odama dahi kapı tıklayarak giriyorum. birinden bir şey rica ederken kendi yapamayacağımdan emin olmaya çalışıyorum. yine de ufacık bir şeyi bile sırf benim için yapmalarını istemeye utanıyorum. birini yanlışlıkla kırmayayım diye çaba sarf ediyorum. insan akşam başını yastığa koyduğu zaman gözünü kapatınca aklına gün içindeki hiç kimse gelmemeli. nasıl uyuyorlar gerçekten bilmiyorum.
insanların kalbinin sigortasını ne ile attırdığını bilmek istiyorum ama anlamak istemiyorum.
devamını gör...
1093.
bir şeyler dönüyor sözlük. bir şey söylenmiyor diye fark edilmiyor zannediliyor galiba ama dönenler çok çirkin. neyse...
devamını gör...
1094.
aileden bir ölü çıkardık bu hafta. ilhan teyzemiz vefat etti.
yetmezmiş gibi her hafta oturup konuştuğum insan zamanında istismara uğradığını söylüyor.
sonra bana sen neden bu kadar duygusalsın diyorlar.
üzülüyorum. çok üzülüyorum.
yetmezmiş gibi her hafta oturup konuştuğum insan zamanında istismara uğradığını söylüyor.
sonra bana sen neden bu kadar duygusalsın diyorlar.
üzülüyorum. çok üzülüyorum.
devamını gör...
1095.
söylemek istediğimi sözlük kuralları gereği sansürleyerek şöyle ifade etmek isterim "85 milyonun bir kesiminin söylemek istediği, belirli bir şahsa yönelik, çok çeşitli namüsait kelime öbekleri."
devamını gör...
1096.
işime sarıldım halen çalışıyorum umarım nazar değmez her şey çok güzel olur. amin!
devamını gör...
1097.
soyunsanıza.
devamını gör...
1098.
insan kardeşiyle hiç mi anlaşamaz, yok abi anlaşamıyoruz. ben a diyorsam o b anlıyor, karşısındakini manipüle edip suçlu çıkartmayı çok iyi beceriyor. ama bunu sadece ailesine yapıyor. eğer kardeşinizle anlaşabiliyorsanız gidin şükür namazı kılın.
devamını gör...
1099.
yol düz gibi gözüküyor ama içerisinde o kadar düz olmadığını anlıyorsunuz. bulutlar kendilerini belli ediyorlar. kimi zaman ağır fırtınalara gebe bir hava varken. kimi zaman da güneş ışığı ısıtıyor bedeninizi. illa duraklama noktaları oluyor. nefes alacak noktalar mevcut ama nefesler tükeniyor/ tükenmiş. bir cenk var meydanda, meydanda kim iyi kim kötü bilmek imkânsız. zamanı sevginin damarlarından sağıyorsunuz, belli ki kurak bir yerde beslenmiş. kaygılar kendilerini karaya vurmuş bir yunus gibi sunuyor size, onları kurtarmak için çabalatıyorlar. çiçekler kitaplığı ev bellemiş, yüzlerini tavanlara dönmüşler. düşünceler yağmurun suda ıslanması gibi karışık. boşluğunu emanet etmemen gerektiğini gazeteler yazmıyor. ayak sesleri kuzular gibi uysalca bakıyor. çocuklar şen, babaları onlara çatı olmuş. son sözümü alıp gitmiş, haberim bile olmadan. kışlar baharların arasına sıkışıp kalmış. çaresiz kalmış martılar, şehirlere göç etmişler. düşmek bir ömür sürer hale gelmiş. o malum soru, kalmak mı yoksa gitmek mi zor?
devamını gör...
1100.
bir iki bir şey yazasım geldi ama şimdiden söyleyeyim öyle günlük gibi bir şey olacak.
bu cümleden sonra giden gitsin ben devam edeyim. sorumlu bir sözlük yazarı olarak görevimi yaptım.
birkaç zamandır diyetteyim. bu sadece kilo vereyim diye başladığım bir diyet değil aslında. birkaç senenin hareketsizliğinin acısını çıkarıyorum.
kendime yeni kıyafetler aldım, makyaj malzemeleri hatta eskiden hiç kullanmadığım halde yüzükler aldım.
iyi görünmek istiyorum. kimse beni güzel bulmasa bile en iyi versiyonuma ulaşmak istiyorum.
çekmecelerim düzgün, dolabımı düzenledim. ve uzun zamandır da - büyük bir performans benim için bu - dağılmadılar.
canım sıkıldığında ya da öylesine bile olsa artık evde oturmak yerine sokağa çıkıyorum. hiçbir işim olmasa da kulaklığımı takıp yürüyorum. hareket ediyorum. beynimin ve vücudumun bütün hücrelerinin nefes aldığını hissediyorum.
genel anlamda iyi hissediyorum fakat bazen yorgunluk çöküyor ve eğer yapabiliyorsam yine kendimi dışarı atıyorum.atamıyorsam, son ulaşmak istediğim halime ulaştığımı hayal ederek motivasyonumu arttırmaya çalışıyorum.
kişisel gelişim kitabı son cümleleri gibi oldu. bu da benim kendi kişisel gelişimim işte. kimisi bunu yirmili yaşlarda tamamlıyor.
ben fikren tamamlamak için uğraş verdim.
fakat bedenime ve sağlığıma hiç o kadar özen göstermedim. bunu hak etmiyordum fakat hayatın vermiş olduğu bıkkınlığı yeni attım.
şimdi biraz kitap okuyacağım. bitki çayımı da aldım.
kendine iyi bak bunu okuyan yazar. (beyhan budak styla oldu.)
beyhan budak demişken, birkaç yıl önce evde içip kafamın çok iyi olduğu bir gece kendisine yazmıştım. tabi ki cevaplamadı.
bundan bir sene önce bizim ofiste bir kız arkadaşı instagramdan eklemiş kendisi, epey motive etmiş.
dizi karakterlerinin sözlerini özlü söz gibi benimsemek müthiş bir fikir değil ama, yalan dünya 'dan bir karakterin sözünü bırakıyorum buraya ve gidiyorum.
eğitim cehaleti alır, erkeklik baki kalır.
bu cümleden sonra giden gitsin ben devam edeyim. sorumlu bir sözlük yazarı olarak görevimi yaptım.
birkaç zamandır diyetteyim. bu sadece kilo vereyim diye başladığım bir diyet değil aslında. birkaç senenin hareketsizliğinin acısını çıkarıyorum.
kendime yeni kıyafetler aldım, makyaj malzemeleri hatta eskiden hiç kullanmadığım halde yüzükler aldım.
iyi görünmek istiyorum. kimse beni güzel bulmasa bile en iyi versiyonuma ulaşmak istiyorum.
çekmecelerim düzgün, dolabımı düzenledim. ve uzun zamandır da - büyük bir performans benim için bu - dağılmadılar.
canım sıkıldığında ya da öylesine bile olsa artık evde oturmak yerine sokağa çıkıyorum. hiçbir işim olmasa da kulaklığımı takıp yürüyorum. hareket ediyorum. beynimin ve vücudumun bütün hücrelerinin nefes aldığını hissediyorum.
genel anlamda iyi hissediyorum fakat bazen yorgunluk çöküyor ve eğer yapabiliyorsam yine kendimi dışarı atıyorum.atamıyorsam, son ulaşmak istediğim halime ulaştığımı hayal ederek motivasyonumu arttırmaya çalışıyorum.
kişisel gelişim kitabı son cümleleri gibi oldu. bu da benim kendi kişisel gelişimim işte. kimisi bunu yirmili yaşlarda tamamlıyor.
ben fikren tamamlamak için uğraş verdim.
fakat bedenime ve sağlığıma hiç o kadar özen göstermedim. bunu hak etmiyordum fakat hayatın vermiş olduğu bıkkınlığı yeni attım.
şimdi biraz kitap okuyacağım. bitki çayımı da aldım.
kendine iyi bak bunu okuyan yazar. (beyhan budak styla oldu.)
beyhan budak demişken, birkaç yıl önce evde içip kafamın çok iyi olduğu bir gece kendisine yazmıştım. tabi ki cevaplamadı.
bundan bir sene önce bizim ofiste bir kız arkadaşı instagramdan eklemiş kendisi, epey motive etmiş.
dizi karakterlerinin sözlerini özlü söz gibi benimsemek müthiş bir fikir değil ama, yalan dünya 'dan bir karakterin sözünü bırakıyorum buraya ve gidiyorum.
eğitim cehaleti alır, erkeklik baki kalır.
devamını gör...
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
142
143
144
145
146
147
148
149
150
151
152
153
154
155
156
157
158
159
160
161
162
163
164
165
166
167
168
169
170
171
172
173
174
175
176
177
178
179
180
181
182
183
184
185
186
187
188
189
190
191
192
193
194
195
196
197
198
199
200
201
202
203
204
205
206
207
208
209
210
211
212
213
214
215
216
217
218
219
220
221
222
223
224
225
226
227
228
229
230
231
232
233
234
235
236
237
238
239
240
241
242
243
244
245
246
247
248
249
250
251
252
253
254
255
256
257
258
259
260
261
262
263
264
265
266
267
268
269
270
271
272
273
274
275
276
277
278
279
280
281
282
283
284
285
286
287
288
289
290
291
292
293
294
295
296
297
298
299
300
301
302