6041.
ikizler burcuyum ve benden tercih yapmamı istiyorlar!!!
devamını gör...
6042.
hayatta sana yıkılan tüm yüklerin ağırlığını, hayal kırıklıklarını, üzüntülerini ve geri kalan herşeyi öfke haline getirdin, ve başkalarına yansıtamadığın bu öfkenin hedefi ben oldum, ben senin öfkeni kusup rahatlayacağın bir çöp kutun değildim, başkalarının sana açtığı yaraların aynılarını bana açmak mı iyileştirecekti seni, iyileşemedin ve artık beni de kaybettin, mutlu olmak için senden uzaklaşıyorum ama senin kendi hayatını hiçe saydığın sürece mutlu olamayacağını bilmek içten içe üzüyor, umarım iyi olursun, seni terk etmedim, kendimi seçmek zorundaydım ve bunu yaptım, umarım ilerde duygularını öfke maskesiyle ifade etmeye çalışmak yerine gerçek haliyle ifade etmeyi öğrenebilirsin, sana son mesajda söylediğim gibi kendine iyi bak, bunu içten bir şekilde söylüyorum çünkü sen bunu hiç beceremiyorsun, ve kendine iyi davranmayı bilmeyen biri hayatına aldığı kişiye de iyi davranamaz, seni iyileştirmek benim sorumluluğum değildi, ama destek olmak elimden geldiğindende çok daha fazla şekilde yaptığım birşeydi, ama bitti, sen daha bu hayatta kendini seçemezken ben kendimden vazgeçip seni seçemezdim, aslında ben seninle mutsuzluğuda kabul ederdim de sen bunun değerini anlayacak kadar olgun biri henüz değildin, ama olsundu, sen yine de kendine iyi bak, umarım mutlu olmayı başarabilirsin.
devamını gör...
6043.
komuşunun karısına sakal konsa ahanda hannibal lector'a benziyor. iki gündür kadını gördükçe aralıksız gülüyorum içimden. bu bilgiyi bir tek ben biliyorum sitede. içimde patladı resmen ya.
devamını gör...
6044.
bugun alavarada kasada duran cocuk kolyemden ismimi tahmin etmeye calisirken butun isimleri saydi. sirayla
sevval
sirin
sukufe
sirvan
bunlari dedi. en sonda ismimi soyleyince cok begenip ailemi tebrik etti el falan sıkıştık. bizim can sıkıntısından geldiğimiz nokta budur
sevval
sirin
sukufe
sirvan
bunlari dedi. en sonda ismimi soyleyince cok begenip ailemi tebrik etti el falan sıkıştık. bizim can sıkıntısından geldiğimiz nokta budur
devamını gör...
6045.
başlığı istediğin kadar yukarı taşı, köpeğe kemik atmayacağım. şimdi ötede kendini becerebilirsin pislik.
devamını gör...
6046.
eskiden (bkz: ferhat göçer) in (bkz: yıllarım gitti) şarkısına anlam veremezdim. insan; nasıl olur da sevdiği kişiyi başkasına verebilir, insan kendinden geçer ama sevdiğinden geçmez diyordum, ama artık bu şarkıyı çok iyi anlıyorum. şarkı 2015’te çıktı ben onu 2025’te anladım.
“gençliğimi geri verseler bu kez en çok kendimi severim…”
“gençliğimi geri verseler bu kez en çok kendimi severim…”
devamını gör...
6047.
motoru ile bağırta bağırta geçen akıla dair zerre bir kırıntı barındırmayan insan evlatları evet size diyorum bütün beddualarım ve küfürlerim sizinle hem kendini yetiştirmeyi bırak diğer insanları rahatsız etmekte sorun görmüyor olmanızdan nefret ediyorum.
devamını gör...
6048.
çiğköfte dürüm ya da pizzaaaaa.
ama olmas, abimlerdeyim ve herkes yattı.
ama olmas, abimlerdeyim ve herkes yattı.
devamını gör...
6049.
küçük bir itiraf, yalnızlığı artık sevmiyorum.
sadece korkutucu geliyor.
bahsettiğim yalnızlık tek başına bir kafede falan oturmaktan ziyade kendini kimseye yakın görememekten ötürü en ufak bir şey anlatabileceğin kimsenin olmaması.
aslında bir yandan da herkesi kendimden uzak tutan kişi de benim, konu yalnızlıktan bağımsız ait hissedememe de olabilir bu yüzden.
insani ilişkilerde yakın hissedememe konusunda fazla iyiyim ne yazık ki.
o yüzden içimdeki her şeyi buraya kusuyorum.
ait hissetme ihtiyacı da duymuyorum bir şeyler anlatmak için.
sadece korkutucu geliyor.
bahsettiğim yalnızlık tek başına bir kafede falan oturmaktan ziyade kendini kimseye yakın görememekten ötürü en ufak bir şey anlatabileceğin kimsenin olmaması.
aslında bir yandan da herkesi kendimden uzak tutan kişi de benim, konu yalnızlıktan bağımsız ait hissedememe de olabilir bu yüzden.
insani ilişkilerde yakın hissedememe konusunda fazla iyiyim ne yazık ki.
o yüzden içimdeki her şeyi buraya kusuyorum.
ait hissetme ihtiyacı da duymuyorum bir şeyler anlatmak için.
devamını gör...
6050.
yani kendimle olan mücadelemden sağ çıkmak için çırpınıyorum.
devamını gör...
6051.
bu işi yine bırakırsam anlamsız çalışma saatleri yüzünden bırakıcam. ne kafa kalıyor ne enerji kalıyor ne vakit. anamı babamı göremiyorum olum, evi otel gibi kullanıyorum şu ara. hayırlısı ansını satim
devamını gör...
6052.
kendi kendini iyileştirebiliyor olmak bir seçimin değil, yalnız bırakılmanın bir sonucudur. ve iyileştiğinizde sadece düzelmiş bir ruh haline değil özgürlüğünüze de kavuşursunuz. başkalarına ihtiyacınız kalmamıştır artık.
yani insanın sevgilisi sizin kötü olduğunuzu bilmesine rağmen uzaktan seyretmekle yetiniyorsa, annesi babası “neyin var” diyemeyecek kadar kendilerine odaklanmışsa, etrafına baktığında sadece sessizliğe şahit oluyorsa varlığınız ve sıfatlarınız önemli olabilir mi o insan için?
aptallığın bende olduğunu da geç farkettim, fakat farketmelerin en güzeliydi. kimse “dur şu an kötü hissediyor, sesimi duymaya ihtiyacı olabilir” demeyecek senin gibi amele. onlar sadece yaşamsal faaliyetlerini yerine getirerek var olduklarını sanıyorlar. sevdiğini söylediği insanlara dokunabilecek ruhlara sahip değiller.
yani insanın sevgilisi sizin kötü olduğunuzu bilmesine rağmen uzaktan seyretmekle yetiniyorsa, annesi babası “neyin var” diyemeyecek kadar kendilerine odaklanmışsa, etrafına baktığında sadece sessizliğe şahit oluyorsa varlığınız ve sıfatlarınız önemli olabilir mi o insan için?
aptallığın bende olduğunu da geç farkettim, fakat farketmelerin en güzeliydi. kimse “dur şu an kötü hissediyor, sesimi duymaya ihtiyacı olabilir” demeyecek senin gibi amele. onlar sadece yaşamsal faaliyetlerini yerine getirerek var olduklarını sanıyorlar. sevdiğini söylediği insanlara dokunabilecek ruhlara sahip değiller.
devamını gör...
6053.
ne ötüyorsun lan mayasıl olmuş göt gibi bıt bıt bıt. bunu söylemek istedim, söyledimde.
bizim işyerinde bir eleman var. aşırı geveze biri. bugün bana yarım saat atkaracalar'ı övdü ya la. olm atkaracalar dediğin yerde ne var da neyini anlatıp ovuyorsun bana.
bizim işyerinde bir eleman var. aşırı geveze biri. bugün bana yarım saat atkaracalar'ı övdü ya la. olm atkaracalar dediğin yerde ne var da neyini anlatıp ovuyorsun bana.
devamını gör...
6054.
dolunay var. güzel bir gece.
devamını gör...
6055.
arka fonda random bi çalma listesi var. her şey daha acıklı olsun diye sareri hovin mernem çalıyor şu an.
sanırım sıkıldım. hayatım hep sanki bir şeyi bekleyerek geçti. kendimi hep bir bekleyiş içinde buluyorum. ne olduğuna dair bi fikrim yok ama bitmek tükenmez bi bekleyiş var içimde.
çok garip hislerdeyim çok. günlük bi yaşam biçimi benimsedim.
zihnimden geçen her şeyi yazmıyorum ki okuyan 2-3 kişiyi de bunalımlara sürüklemeyeyim. bi de yazarsam hissettiklerim gerçekleşir gibi kaygılarım var. olumsuz olan hislerimi ne yazacağım ne de dillendireceğim. içimi çürütsünler diye orada bırakıyorum…
kabullenişlerimden nefret ediyorum. he ok o zaman deyip bana düşen payı almaktan ve hiçbir zaman çirkefleşip daha fazlasını istemediğimden çok kızgınım kendime.
belki de kendime reva gördüğüm hayat budur. bak işte yine bir kabulleniş…
çok fazla ağlama isteği var. ama evde annem var. görüp üzülebilir. içime aksın madem..
acıklı şarkılar ardı arkasına akıyor fonda. körükledikçe körüklediler beni, sessiz bir iki gözyaşı döküldü istemsiz. ah sözlük, ah bunu okuyan 2-3 kişiden biri. alternatif bir evren burası. çoğunuzu tanımadığım ama aynı amaca hizmet ettiğimiz…
yazmayı hep çok sevdim ben. sözlük falan yokken kalemi elime alır sayfalarca yazardım. kaç defter yaktım, kaç kalem bitirdim belirsiz. kendimi en iyi böyle açabildim hep. kelimeler arkadaşım oldu. hiç küsmedim onlara. insan hiç değişmiyor hiç. içimde hep aynı ben. o yüzden hiç büyümüyorum sanırım. o küçük ürkek kız çocuğunu teselli ediyorum.
üzgünüm anne ama dayanamadım. gelme yanıma. sesimi duyma. sen üzülme…
sanırım sıkıldım. hayatım hep sanki bir şeyi bekleyerek geçti. kendimi hep bir bekleyiş içinde buluyorum. ne olduğuna dair bi fikrim yok ama bitmek tükenmez bi bekleyiş var içimde.
çok garip hislerdeyim çok. günlük bi yaşam biçimi benimsedim.
zihnimden geçen her şeyi yazmıyorum ki okuyan 2-3 kişiyi de bunalımlara sürüklemeyeyim. bi de yazarsam hissettiklerim gerçekleşir gibi kaygılarım var. olumsuz olan hislerimi ne yazacağım ne de dillendireceğim. içimi çürütsünler diye orada bırakıyorum…
kabullenişlerimden nefret ediyorum. he ok o zaman deyip bana düşen payı almaktan ve hiçbir zaman çirkefleşip daha fazlasını istemediğimden çok kızgınım kendime.
belki de kendime reva gördüğüm hayat budur. bak işte yine bir kabulleniş…
çok fazla ağlama isteği var. ama evde annem var. görüp üzülebilir. içime aksın madem..
acıklı şarkılar ardı arkasına akıyor fonda. körükledikçe körüklediler beni, sessiz bir iki gözyaşı döküldü istemsiz. ah sözlük, ah bunu okuyan 2-3 kişiden biri. alternatif bir evren burası. çoğunuzu tanımadığım ama aynı amaca hizmet ettiğimiz…
yazmayı hep çok sevdim ben. sözlük falan yokken kalemi elime alır sayfalarca yazardım. kaç defter yaktım, kaç kalem bitirdim belirsiz. kendimi en iyi böyle açabildim hep. kelimeler arkadaşım oldu. hiç küsmedim onlara. insan hiç değişmiyor hiç. içimde hep aynı ben. o yüzden hiç büyümüyorum sanırım. o küçük ürkek kız çocuğunu teselli ediyorum.
üzgünüm anne ama dayanamadım. gelme yanıma. sesimi duyma. sen üzülme…
devamını gör...
6056.
devamını gör...
6057.
karışık duygular içerisindeyim.
bir yolculuktan önce genellikle uykusuz kalmayı sevmiyorum.
bir yandan üzerimde stres var bir yandan üzerimde bir boşvermişlik, rahatlamışlık hissi var.
bazen diyordum, hiçbir şey yoluna girmeyecek, olmuyor diye de oluyormuş ya. oluyormuş.
yani eskiden günlüğüme yazdıklarıma bakarken birçok şey beni stres etmiş, sonra yazmışım "femina, seninle gurur duyuyorum." bunlar beni duygulandırıyor. biraz sabır lazımmış.
bir insan kendisini sadece başarıyla ifade etmemeli. tanışırken insanlar kendilerini "işim şu" demeleri de uygun değil bence. sen kimsin? sen tam olarak bir birey olarak nelerden hoşlanıyorsun? iş olmayınca neler yapıyorsun? bunları biliyor musun mesela?
çoğumuz keşkeler ile ölüp gideceğiz.
keşke demeyelim.
aklımızda kalmasın. yapalım.
hadi siz de söz verin.
*
bir yolculuktan önce genellikle uykusuz kalmayı sevmiyorum.
bir yandan üzerimde stres var bir yandan üzerimde bir boşvermişlik, rahatlamışlık hissi var.
bazen diyordum, hiçbir şey yoluna girmeyecek, olmuyor diye de oluyormuş ya. oluyormuş.
yani eskiden günlüğüme yazdıklarıma bakarken birçok şey beni stres etmiş, sonra yazmışım "femina, seninle gurur duyuyorum." bunlar beni duygulandırıyor. biraz sabır lazımmış.
bir insan kendisini sadece başarıyla ifade etmemeli. tanışırken insanlar kendilerini "işim şu" demeleri de uygun değil bence. sen kimsin? sen tam olarak bir birey olarak nelerden hoşlanıyorsun? iş olmayınca neler yapıyorsun? bunları biliyor musun mesela?
çoğumuz keşkeler ile ölüp gideceğiz.
keşke demeyelim.
aklımızda kalmasın. yapalım.
hadi siz de söz verin.
*
devamını gör...
6058.
bana şimdiki aklım lazım , bide kayıp giden zamanlar...
devamını gör...
6059.
bu gece önce pavyona gidelim dedik gittik. sarmadı sonra bostanlı yenerim dedik kahve içelim dedik bir baktık kendimizi rakıda bulduk. onu da içtikten sonra bir cila yapalım dedik 1912'ye gidip cila birası yaptık. içtik mi içtik hakkını verdik mi verdik. gel gör ki hiç uyuyasım yok acayip konuşasım var. her neyse ütüleme yok.
devamını gör...
6060.
onun bunun çocuğu sivrisinekler yüzünden yanıyor bacaklarım resmen ve demin bir arı öldürdüm sandalyenin ayağıyla. ortam tam bir vahşi orman. ileride bir kirpi dalları eşeliyor, bir çekirge verandanın tepe lambasına kamikaze dalışı yapıyor beş dakikada bir. telefonumun şarjı yüzde yirmi beş, laptopun şarjı yüzde altmış. interneti telefondan kullanıyorum. çakma viski zehirler mi diye korkuyorum ama sanmıyorum bir yandan da böyle bir şey olacağını. lanet çekirge yine geldi. silkeyim böyle ortamı.
devamını gör...