sözlük yazarlarının söylemek istedikleri
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
142
143
144
145
146
147
148
149
150
151
152
153
154
155
156
157
158
159
160
161
162
163
164
165
166
167
168
169
170
171
172
173
174
175
176
177
178
179
180
181
182
183
184
185
186
187
188
189
190
191
192
193
194
195
196
197
198
199
200
201
202
203
204
205
206
207
208
209
210
211
212
213
214
215
216
217
218
219
220
221
222
223
224
225
226
227
228
229
230
231
232
233
234
235
236
237
238
239
240
241
242
243
244
245
246
247
248
249
250
251
252
253
254
255
256
257
258
259
260
261
262
263
264
265
266
267
268
269
270
271
272
273
274
275
276
277
278
279
280
281
282
283
284
285
286
287
288
289
290
291
292
293
294
295
296
297
298
299
300
301
302
303
304
305
306
307
308
309
310
311
312
313
314
315
316
317
318
319
320
321
322
323
324
325
326
327
328
329
330
331
332
333
334
335
336
337
338
339
340
341
342
343
344
345
başlık "peripetya" tarafından 03.01.2021 03:48 tarihinde açılmıştır.
6801.
konuşsam nafile sussam ölüm razı değil.
devamını gör...
6802.
bak abiii 60 70 yaşında adamsın burada paşalar maşalar yargılandı şu doğu perinçek 80 yaşında.
hayatta en hakiki mürşit ilimdir diyerek işi gücü bırakıp ankara’ya yerleştim. cahil cesareti kötü bir şey. her şeyden emin bir şekilde, sorgulamadan hareket ediyorsun. hiç düşünmedim, acaba bu adam ilim derken selanikten mi bahsediyor diye. çünkü orada doğdu. iyelik eki de var. büyük ihtimal selanik.
bu konuşmayı kastamonu ilinde yapmış. iki ihtimal var çok kuvvetli. kastamonu ve selanik.
dünyanın renkleri çok güzel değil mi?
durumum iyi değil, durumum iyi değil. konuşabilecek durumda değilim.
tayyip gel tayyip.
hayatta en hakiki mürşit ilimdir diyerek işi gücü bırakıp ankara’ya yerleştim. cahil cesareti kötü bir şey. her şeyden emin bir şekilde, sorgulamadan hareket ediyorsun. hiç düşünmedim, acaba bu adam ilim derken selanikten mi bahsediyor diye. çünkü orada doğdu. iyelik eki de var. büyük ihtimal selanik.
bu konuşmayı kastamonu ilinde yapmış. iki ihtimal var çok kuvvetli. kastamonu ve selanik.
dünyanın renkleri çok güzel değil mi?
durumum iyi değil, durumum iyi değil. konuşabilecek durumda değilim.
tayyip gel tayyip.
devamını gör...
6803.
"recep" ismi batı karadeniz'de "ercepcük" diye kısaltıyor(!). ne saçma ama bir yandan da komik.
devamını gör...
6804.
yüzeysel piyano çalan virtüöz kılıklı şaklabanlar arasında kaybolmuşsun, ne anlatabilirsin içindeki seni ne de duyabilirler gerçekten seni. zalim bir ihtirasın içinde erimekten vazgeç; yok olmayı kabullen ve devam et!
devamını gör...
6805.
omzumda koca koca kayalar taşırken küçücük bi çakıl taşına takılıp düştüm.. ben yine kalkarım da bugün değil. bugün acımı hissetmeliyim ki bi daha takılıp düşmeyeyim. bi şeyler daha yazmak istiyorum ama önce şu çamaşıtları asayım, kafamı toparlıyım. bi de kahve yapayım koca bi kupa. eti puf almıştım meyveli yoğurt almak için bakkala gittiğimde. çünkü bu gece uzun ve bi şekilde ağlamamı durdurmam gerekiyo. ben hep yalnızken ağlarım. çok nadir güvendiğim arkadaşlarımın yanında işte.. derdimi anlatmaya çalışırken gözlerimden akan yaşları saymıyorum.. onlar ağlamak sayılmaz. bu kedi de iyice yaramazlaştı. ben çamaşır asıyorum o düşürüyo, delirtcek beni. sabah uyutmadı da zaten, üsüme atlayıp tırmslayıp ısırıyo manyak gibi. en son balkona kapattım, kuş desen zaten hiç susmuyo, perdeyi çektim sussun diye. gece oldu sanıp susuyo o zaman kuş beyinli. bugün ikisi de bi sırnaşıp durdu bana nedense. her ne kadar birbirimizden pek hazetmesek de hisli hayvanlarız sonuçta, teselli ediyolar kendince.. iyi de geliyo ne yalan söyleyeyim. seviyorum hayvanları, en nihayetinde ben de bi kediyim. kahve makinamı da bozmuşlar ya.. şu evde hiç mi bi şey sağlam kalmaz? fişe takmışlar sigorta atmış..atar tabii, ıslak kalmışsa. neyse, canları sağ olsun, cezveyle yaptım. küçüktü o da, olmazsa bi daha yaparım.. ohh be ne iyi geldi bo boş yazmak. arka fonda çalan
al işte yine başladım sessizce ağlamaya. bunu hiç sevmiyorum. bağıra çağıra ağlayıp rahatlamalı insan. çok sarhoş olduğum bi gün bi barda ağlamıştım sesli, ilk defa. o barın işletmecisi hala başka bi yere bırakmıyo beni ağlarım diye. bu zaten çok ayrı bi hikaye. düşününce ağlamam geçti... ben de az kötü değilmişim, utandım şu an.. nasılsa kimse okumayacak burayı, boşver içimi dökeyim.. sanki hiç uyumamış gibi uyumuşum dün gece. iki kupa kahveden sonra herkesin başarabileceği iş değil açıkcası. kendimle gurur duyduğum konuya bak.. hayattaki en büyük başarım uyumak. kızları okula yolladım, şimdi yine anahtarlarını kaybetmişler. ben bunlara üç ayda bir anahtar mı yaptırmak zorundayım yaa.. ufaktan bi çıldırdım ama çözdüm bi şeyler yolladım. şu hayatta beni en zorlayan şey çocuk yetiştirmek olduğu için diğer her şeyi bi şekilde çözebiliyorum. gücümü güçsüzlüğümden çıkarıyorum. uyumaya çalışıcam, alarm kurayım..
bu kadar zamanım varmış, iyi. arka fonda ölümle yaşam arasında şarkısı tekrarda. iyi gelmiyo ama içinde kafama kazımak istediğim sözler geçtiği için dinlemek zorundayım yine-tiksinene kadar- benimki dinlemek değil, şarkıyı gebertmek. uyuyalım bakalım.. üstüme ne giysem sorusu geliyo aklıma ama her defasında kafamda çözdüğüm bissürü kombinden sonra eşofmanla çıkıp gidiyorum. düşünmeden uyumam lazım.. formalar içerde kuruyo, kuş çok bağırıyo diye saldım, odanın kapısını kapattım. umarım formalarıma pislemez yine kuş beyinli. kedi de balkonda. salıcam onu yavaş yavaş sokağa, daha çok küçük alışır. hem eskisi gibi de değil, korur artık kendini canavar gibi oldu maşallah, bizi gebertiyo. kuşla kedi aynı evde olmuyo.. özgür bırakmak lazım. keşke beni de özgür bıraksalardı zamanında.. eminim ki şu yaptığım hataların hiçbirini yapmazdım. bırakmadılar, ben de hep söz dinleyen uslu bi kız olduğum için koskoca bi ömrü kaybettim.. olsun, kazandıklarım da var diyo iç sesim..hiç susmaz..aptal pollyanna, asla akıllanmaz. hep vardır bi olumlaması.
tabii ki uyuyamadım. psiko şakirin gagası bi susmadı ki. sinirlenip söylendim biraz,oturmuş camın önüne balkondaki kediye cak caklıyo. oğlum o dışarda sen içerdesin neyin tatavasını yapıyon lan? zeus da garibim yatmış masanın üstüne döne döne güneşleniyo. hava müthiş güzel bu arada, yine ne giysem derdine düştüm.. çıktım balkona zeusa durumu izah edeyim dedim, adam saatlerdir balkonda, bence bi açıklamayı hakediyo artık. hem anlatıyorum hem çamaşırları topluyorum o arada zeus ayaklarımı ısırıyo hah dedim işte tam da bunun için hakediyosun sen balkonda olmayı seni minik canavar. parçaladın hepimizi köpek yavrusu seni.. açıklama biraz kavgaya döndü. kumunu temizliyorum sırtıma çıkmış saçlarımı yoluyo, çok da umrunda değil dırdırım. çöpleri topladım, bana rağmen hala yaşamaya devam eden çiçeklerimi sulayıp onlara çok teşekkür ettim, ne kadar güzel ve değerli olduklarını hatırlattım..daha bi güzelleştiler. kediyi, çiçekleri balkonda bırakıp çamaşırlar omzumda, çöpler elimde zeus içeri girmesin, şakir balkona kaçmasın diye hızlıca kapıdan girip sıkıca kapattım. cakcaklayan şakire iki laf daha soktum ama o benden daha çok bağırınca allah seni islah etsin diye kapıyı çekip çıktım. telefonumda yine aynı şarkı -düşkünlüğüm deli gözlerine, azabım inci gibi dizilmiş- hay lanet.. yine açtıracak bana bi meyveli yoğurt..

ikisinin arasında kararsız kalıp ikisini birden yedim. iştahım beni hayretlere düşürüyo gerçekten. nöbet arkadaşım buluşacak mıyız yazmış, evet dedim, nöbete gitmeden biraz da onun dertlerini dinleyeyim acı filtre kahvemin yanında. kıyafetimi hazırladım, hatta giydim ki uyumaya vakit kalsın. zaten her şeyi hazırladım çöpler, forma poşetime sıkıştırdığım trençkot, tamire bırakılacak telefon..unuttuğum bi şey yok. şakir de susmuşken uyumak için tam iki buçuk saatim var... şarkıdan tiksindim. kapattım.
al işte yine başladım sessizce ağlamaya. bunu hiç sevmiyorum. bağıra çağıra ağlayıp rahatlamalı insan. çok sarhoş olduğum bi gün bi barda ağlamıştım sesli, ilk defa. o barın işletmecisi hala başka bi yere bırakmıyo beni ağlarım diye. bu zaten çok ayrı bi hikaye. düşününce ağlamam geçti... ben de az kötü değilmişim, utandım şu an.. nasılsa kimse okumayacak burayı, boşver içimi dökeyim.. sanki hiç uyumamış gibi uyumuşum dün gece. iki kupa kahveden sonra herkesin başarabileceği iş değil açıkcası. kendimle gurur duyduğum konuya bak.. hayattaki en büyük başarım uyumak. kızları okula yolladım, şimdi yine anahtarlarını kaybetmişler. ben bunlara üç ayda bir anahtar mı yaptırmak zorundayım yaa.. ufaktan bi çıldırdım ama çözdüm bi şeyler yolladım. şu hayatta beni en zorlayan şey çocuk yetiştirmek olduğu için diğer her şeyi bi şekilde çözebiliyorum. gücümü güçsüzlüğümden çıkarıyorum. uyumaya çalışıcam, alarm kurayım..

bu kadar zamanım varmış, iyi. arka fonda ölümle yaşam arasında şarkısı tekrarda. iyi gelmiyo ama içinde kafama kazımak istediğim sözler geçtiği için dinlemek zorundayım yine-tiksinene kadar- benimki dinlemek değil, şarkıyı gebertmek. uyuyalım bakalım.. üstüme ne giysem sorusu geliyo aklıma ama her defasında kafamda çözdüğüm bissürü kombinden sonra eşofmanla çıkıp gidiyorum. düşünmeden uyumam lazım.. formalar içerde kuruyo, kuş çok bağırıyo diye saldım, odanın kapısını kapattım. umarım formalarıma pislemez yine kuş beyinli. kedi de balkonda. salıcam onu yavaş yavaş sokağa, daha çok küçük alışır. hem eskisi gibi de değil, korur artık kendini canavar gibi oldu maşallah, bizi gebertiyo. kuşla kedi aynı evde olmuyo.. özgür bırakmak lazım. keşke beni de özgür bıraksalardı zamanında.. eminim ki şu yaptığım hataların hiçbirini yapmazdım. bırakmadılar, ben de hep söz dinleyen uslu bi kız olduğum için koskoca bi ömrü kaybettim.. olsun, kazandıklarım da var diyo iç sesim..hiç susmaz..aptal pollyanna, asla akıllanmaz. hep vardır bi olumlaması.
tabii ki uyuyamadım. psiko şakirin gagası bi susmadı ki. sinirlenip söylendim biraz,oturmuş camın önüne balkondaki kediye cak caklıyo. oğlum o dışarda sen içerdesin neyin tatavasını yapıyon lan? zeus da garibim yatmış masanın üstüne döne döne güneşleniyo. hava müthiş güzel bu arada, yine ne giysem derdine düştüm.. çıktım balkona zeusa durumu izah edeyim dedim, adam saatlerdir balkonda, bence bi açıklamayı hakediyo artık. hem anlatıyorum hem çamaşırları topluyorum o arada zeus ayaklarımı ısırıyo hah dedim işte tam da bunun için hakediyosun sen balkonda olmayı seni minik canavar. parçaladın hepimizi köpek yavrusu seni.. açıklama biraz kavgaya döndü. kumunu temizliyorum sırtıma çıkmış saçlarımı yoluyo, çok da umrunda değil dırdırım. çöpleri topladım, bana rağmen hala yaşamaya devam eden çiçeklerimi sulayıp onlara çok teşekkür ettim, ne kadar güzel ve değerli olduklarını hatırlattım..daha bi güzelleştiler. kediyi, çiçekleri balkonda bırakıp çamaşırlar omzumda, çöpler elimde zeus içeri girmesin, şakir balkona kaçmasın diye hızlıca kapıdan girip sıkıca kapattım. cakcaklayan şakire iki laf daha soktum ama o benden daha çok bağırınca allah seni islah etsin diye kapıyı çekip çıktım. telefonumda yine aynı şarkı -düşkünlüğüm deli gözlerine, azabım inci gibi dizilmiş- hay lanet.. yine açtıracak bana bi meyveli yoğurt..

ikisinin arasında kararsız kalıp ikisini birden yedim. iştahım beni hayretlere düşürüyo gerçekten. nöbet arkadaşım buluşacak mıyız yazmış, evet dedim, nöbete gitmeden biraz da onun dertlerini dinleyeyim acı filtre kahvemin yanında. kıyafetimi hazırladım, hatta giydim ki uyumaya vakit kalsın. zaten her şeyi hazırladım çöpler, forma poşetime sıkıştırdığım trençkot, tamire bırakılacak telefon..unuttuğum bi şey yok. şakir de susmuşken uyumak için tam iki buçuk saatim var... şarkıdan tiksindim. kapattım.
devamını gör...
6806.
çok yalnızım ve yalnızlıktan delirmek üzereyim ama bunu dışarıya hiç sezdirmemem lazım
devamını gör...
6807.
efenim, bugün önemli bir gün. güzel haberler gelmesi dileğiyle. belki mucizeler olur hayatta ve annem iyileşir.
devamını gör...
6808.
open.spotify.com/intl-tr/tr...
güne şöyle başladım.
hiç bu kadar sevilmediğimi gözlerinden okuduğum danayı özlüyorum.
psikolojik açıdan iyi değilim ve bu iyi olmama durumunu insanların anlamamasını da anlayabiliyorum.
kendi derdimi bir kenara bırakıp, başkalarının benim üzerimden yaptığı hataları da koruyacak kadar düşünceli olmak aslında bir aptallık.
seviyorum demek ki aptal olmayı.
yoksa bırak kalbini bir kenara, arkadaşım sen ne anlatıyorsun de değil mi?
anlat her şeyi, okurken/dinlerken bile ağzına edilsin oh sen de dünya benim etrafımda dönüyor tavrınla devam et.
ama yapamıyorum.
bu taştan o heykel çıkmıyor işte.
gönül akp dönemi restorasyonları yap diyor ama zihnim gian lorenzo bernini tadında yontmalar peşinde.
bakana öyle bir detay, dokunana öyle bir softluk hissi...
(he siz yine de gian lorenzo heykellerine dokunmayın, yasak çünkü)
hava soğuyor, her geçen sabah kahvemle birlikte balkona çıktığımda gelen daha fazla titreme hissi.
zaten güne erken başlıyorum, sokakların o 6 civarındaki sessizliği ama güne hazırlanma hevesi.
çok ama çok erken saatte otobüs duraklarına giden insanlar.
minnacık bedenlerine kat kat giyindirilmeye başlamış çocuklar.
herkesin derdi kendine.
benimki de bana kadar işte.
çok değer veriyorum bazen.
yüksek devirdeyken şahane gönül performansları aldığım bir v8 motora sahibim.
sen kalkıp buna lpg bağlayalım dersen, işte o noktada ben aracı garaja çekiyorum.
kimseye zarar vermiyorum, kimseyle de kötü anlamda bir işim yok zaten.
sakin sakin yolumda gidiyorum.
bazen bir sahil kenarına, bazen arazide kimsesiz tepelere.
ben yine gideceğim, kendimi biliyorum.
sen de git, yolda sürekli şerit değiştirip insanları tedirgin etsen de git.
gitmek güzeldir.
mal mal durmak kötü.
güne şöyle başladım.
hiç bu kadar sevilmediğimi gözlerinden okuduğum danayı özlüyorum.
psikolojik açıdan iyi değilim ve bu iyi olmama durumunu insanların anlamamasını da anlayabiliyorum.
kendi derdimi bir kenara bırakıp, başkalarının benim üzerimden yaptığı hataları da koruyacak kadar düşünceli olmak aslında bir aptallık.
seviyorum demek ki aptal olmayı.
yoksa bırak kalbini bir kenara, arkadaşım sen ne anlatıyorsun de değil mi?
anlat her şeyi, okurken/dinlerken bile ağzına edilsin oh sen de dünya benim etrafımda dönüyor tavrınla devam et.
ama yapamıyorum.
bu taştan o heykel çıkmıyor işte.
gönül akp dönemi restorasyonları yap diyor ama zihnim gian lorenzo bernini tadında yontmalar peşinde.
bakana öyle bir detay, dokunana öyle bir softluk hissi...
(he siz yine de gian lorenzo heykellerine dokunmayın, yasak çünkü)
hava soğuyor, her geçen sabah kahvemle birlikte balkona çıktığımda gelen daha fazla titreme hissi.
zaten güne erken başlıyorum, sokakların o 6 civarındaki sessizliği ama güne hazırlanma hevesi.
çok ama çok erken saatte otobüs duraklarına giden insanlar.
minnacık bedenlerine kat kat giyindirilmeye başlamış çocuklar.
herkesin derdi kendine.
benimki de bana kadar işte.
çok değer veriyorum bazen.
yüksek devirdeyken şahane gönül performansları aldığım bir v8 motora sahibim.
sen kalkıp buna lpg bağlayalım dersen, işte o noktada ben aracı garaja çekiyorum.
kimseye zarar vermiyorum, kimseyle de kötü anlamda bir işim yok zaten.
sakin sakin yolumda gidiyorum.
bazen bir sahil kenarına, bazen arazide kimsesiz tepelere.
ben yine gideceğim, kendimi biliyorum.
sen de git, yolda sürekli şerit değiştirip insanları tedirgin etsen de git.
gitmek güzeldir.
mal mal durmak kötü.
devamını gör...
6809.
6810.
bazen çok düşünmek hareket etmeyi engeller.
devamını gör...
6811.
uyumam lazim
devamını gör...
6812.
bana gözümün önünde olduğu halde görmediklerimi gösteren sensin.
dünyanın kimseye kalamayacağını, kalmadığına ikna ettin beni gösterdiklerinle.
gönlümde ateş vardı hâr'ını aldın.
ihtiraslarımdan arındırdın beni ve dahi, kinimden nefretimden uzaklaştır, içimde kırıntısını bırakma.
gördüklerimden geri koyma beni,
dünyanın kimseye kalamayacağını, kalmadığına ikna ettin beni gösterdiklerinle.
gönlümde ateş vardı hâr'ını aldın.
ihtiraslarımdan arındırdın beni ve dahi, kinimden nefretimden uzaklaştır, içimde kırıntısını bırakma.
gördüklerimden geri koyma beni,
devamını gör...
6813.
otogar berberinin yancısı olup hayat hikayeleri dinlemek isterim.
devamını gör...
6814.
uyku, sadece birazcık uyku.
devamını gör...
6815.
tırtılın yolun sonu dediğine , allah kelebek demiş....
devamını gör...
6816.
"cesur olmak lazım ! çünkü hayat cesurları sever..." oscar wilde.
devamını gör...
6817.
bir insanla tanisirken arkadaşlık, sevgililik fark etmez ilk baktığım şeylerden birisi (bkz: transfobik) ya da (bkz: homofobik) olmamasıdır. çünkü benim gözümde insan ayrımı yapan, insan ayıran kişi çevremde etrafımda olamaz.
basit veya klişe gelebilir ama öyle cidden. saygısızlığa asla tahammülüm yok.
basit veya klişe gelebilir ama öyle cidden. saygısızlığa asla tahammülüm yok.
devamını gör...
6818.
artık sözümü tartarak yazacam. fatih altaylı'ya 'cumhurbaşkanına fiziki saldırı'dan beş yıl geçirenler bana ne yapmaz?
devamını gör...
6819.
yasadıgım en yalan teklif 40 milyon dolar.
parayla bi şey yaptıramazsınız bana cevabını vermiştim.
bi dinsiz kitapsız kafir bayram harclıgı 200 tl teklif etti, onu da almadım.
parayla bi şey yaptıramazsınız bana cevabını vermiştim.
bi dinsiz kitapsız kafir bayram harclıgı 200 tl teklif etti, onu da almadım.
devamını gör...
6820.
bu aralar hayatım fakire ağaç ektirmişler, sonra büyütüp gölgesinde sevmişler tadında geçiyor.
dur bakalım, düzeliriz be.
düzeliriz değil mi?
düzelmesek de düzelmiş gibi yaparız ya.
biraz rol keseriz, canımız acırken gülümseriz.
sanki hiç yapmadığımız şey.
dur bakalım, düzeliriz be.
düzeliriz değil mi?
düzelmesek de düzelmiş gibi yaparız ya.
biraz rol keseriz, canımız acırken gülümseriz.
sanki hiç yapmadığımız şey.
devamını gör...
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
142
143
144
145
146
147
148
149
150
151
152
153
154
155
156
157
158
159
160
161
162
163
164
165
166
167
168
169
170
171
172
173
174
175
176
177
178
179
180
181
182
183
184
185
186
187
188
189
190
191
192
193
194
195
196
197
198
199
200
201
202
203
204
205
206
207
208
209
210
211
212
213
214
215
216
217
218
219
220
221
222
223
224
225
226
227
228
229
230
231
232
233
234
235
236
237
238
239
240
241
242
243
244
245
246
247
248
249
250
251
252
253
254
255
256
257
258
259
260
261
262
263
264
265
266
267
268
269
270
271
272
273
274
275
276
277
278
279
280
281
282
283
284
285
286
287
288
289
290
291
292
293
294
295
296
297
298
299
300
301
302
303
304
305
306
307
308
309
310
311
312
313
314
315
316
317
318
319
320
321
322
323
324
325
326
327
328
329
330
331
332
333
334
335
336
337
338
339
340
341
342
343
344
345
