sözlük yazarlarının söylemek istedikleri
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
142
143
144
145
146
147
148
149
150
151
152
153
154
155
156
157
158
159
160
161
162
163
164
165
166
167
168
169
170
171
172
173
174
175
176
177
178
179
180
181
182
183
184
185
186
187
188
189
190
191
192
193
194
195
196
197
198
199
200
201
202
203
204
205
206
207
208
209
210
211
212
213
214
215
216
217
218
219
220
221
222
223
224
225
226
227
228
229
230
231
232
233
234
235
236
237
238
239
240
241
242
243
244
245
246
247
248
249
250
251
252
253
254
255
256
257
258
259
260
261
262
263
264
265
266
267
268
269
270
271
272
273
274
275
276
277
278
279
280
281
282
283
284
285
286
287
288
289
290
291
292
293
294
295
296
297
298
299
300
301
302
303
304
305
306
307
308
309
310
311
312
313
314
315
316
317
318
319
320
321
322
323
324
325
326
327
328
329
330
331
332
333
334
335
336
337
338
339
340
341
342
343
344
345
başlık "peripetya" tarafından 03.01.2021 03:48 tarihinde açılmıştır.
6321.
6322.
bugün oturduğum pub'daki kız ojemin numarasını sorduğu için çok mutlu oldum.
sonra yanımda o ojem olduğu için kendisine de sürebileceğimi söyledim.
aaa gerçekten mi falan dedi, yanındaki çocuğu bırakıp benim masama geldi.
çocuğu bırakınca daha da mutlu oldum çünkü serseri tipli bir şeydi yani açıkçası, bir de yan masadan duyduğum kadarıyla mahallenin ağır abişkosu rolünde kendisi, öğkk ki öğk kısacası.
bıraktı dediysem de geri döndü gerçi ama her neyse.
kızda mavi tonlu bir oje vardı gerçi ama direkt o ojenin üzerine sürdüm.
gayet de güzel sürdüm bu arada, hiç taşırmadım. o yüzden daha da mutlu oldum.
neyse efenim kızla da oje sürerken çok kısa muhabbet ettik. yok nerde yaşıyorsunlar, burcun neler, ayy ben aslan burçlarıyla normalde hiç anlaşamamlar falan derken ojesi de kuruyunca masasına geri döndü.
sonra ben de dışarıyı izlerken biramı yudumladım öyle.
avcılar'dan bir kez daha nefret ettim.
o az önce gömdüğüm serseri tipli olan şahıstan 10 tane daha gördüm.
kedi falan gördüm, üçlü yapmaya çalışıyorlardı en son ama aşklarını kıskanan bir esnaf tarafından aşkları engellendi.
aynı esnafın kendi kedisine olan ve sokak kedilerine olan farkını gördüm.
kendi kedisi bilmem kaç bin lirayla almış olduğu cins kedilerden olduğu için onun gözdesiydi sanırım, sonra bu düşünce eşliğinde biraz da esnafa sövdüm.
sonra bir tane daha bira söyledim.
sonra biraz da mekandaki insanları izleyeyim dedim, 50 yaş üstü olduğunu düşündüğüm 4 tane abinin konuşmalarını dinledim.
biri boşanmak istiyormuş ama çocuk varmış ortada.
masadaki diğer kişi de bekarlığı övüyor, bir diğeri herkesin lafını bölerek her saniye ortaya farklı bir fikir atıyor.
sonra da pub'dan çıktım ve daha beş adım atmadan yere kapaklandım.
her yerde düşen biri olduğum için alışkınım ama umarım kimse görmemiştir düşüncesiyle ayağa kalkıp kendi kendime kendi düşüşüme gülmeye başladım.
sonra minibüse binince de gülmem geçti çünkü minibüs şoförlerine karşı ayrı bir fobim var.
neyse işte iki saatlik şeyi niye bu kadar uzuuun uzun anlattığımı merak ediyorsanız eğer çünkü başka nereye , kime anlatacağımı bilmiyorum da ondan.
anlatmama da gerek yok gerçi.
bir de birisiyle özel olarak konuşmak son zamanlarda daha da strese sokuyor. burada kişiye özel yazmadığım için o kaygıyı taşımıyorum sanırım.
şimdi de biram olmadığı için can dostum kahveyle idare edeceğim.
bu arada bugün yeni bir tatlı kupa bardak almama mücadelesinde al*mayarak kazanan ben oldum.
çok güzel olmasına rağmen direndim ve başardım.
bu başarı hepimizin değil, hükümetin.
çünkü 800 tl'ye bardak mı satılır lan?
ki seramik, özel yapımlı fantezili bir şey de değil.
neyse sakinim.
sonra yanımda o ojem olduğu için kendisine de sürebileceğimi söyledim.
aaa gerçekten mi falan dedi, yanındaki çocuğu bırakıp benim masama geldi.
çocuğu bırakınca daha da mutlu oldum çünkü serseri tipli bir şeydi yani açıkçası, bir de yan masadan duyduğum kadarıyla mahallenin ağır abişkosu rolünde kendisi, öğkk ki öğk kısacası.
bıraktı dediysem de geri döndü gerçi ama her neyse.
kızda mavi tonlu bir oje vardı gerçi ama direkt o ojenin üzerine sürdüm.
gayet de güzel sürdüm bu arada, hiç taşırmadım. o yüzden daha da mutlu oldum.
neyse efenim kızla da oje sürerken çok kısa muhabbet ettik. yok nerde yaşıyorsunlar, burcun neler, ayy ben aslan burçlarıyla normalde hiç anlaşamamlar falan derken ojesi de kuruyunca masasına geri döndü.
sonra ben de dışarıyı izlerken biramı yudumladım öyle.
avcılar'dan bir kez daha nefret ettim.
o az önce gömdüğüm serseri tipli olan şahıstan 10 tane daha gördüm.
kedi falan gördüm, üçlü yapmaya çalışıyorlardı en son ama aşklarını kıskanan bir esnaf tarafından aşkları engellendi.
aynı esnafın kendi kedisine olan ve sokak kedilerine olan farkını gördüm.
kendi kedisi bilmem kaç bin lirayla almış olduğu cins kedilerden olduğu için onun gözdesiydi sanırım, sonra bu düşünce eşliğinde biraz da esnafa sövdüm.
sonra bir tane daha bira söyledim.
sonra biraz da mekandaki insanları izleyeyim dedim, 50 yaş üstü olduğunu düşündüğüm 4 tane abinin konuşmalarını dinledim.
biri boşanmak istiyormuş ama çocuk varmış ortada.
masadaki diğer kişi de bekarlığı övüyor, bir diğeri herkesin lafını bölerek her saniye ortaya farklı bir fikir atıyor.
sonra da pub'dan çıktım ve daha beş adım atmadan yere kapaklandım.
her yerde düşen biri olduğum için alışkınım ama umarım kimse görmemiştir düşüncesiyle ayağa kalkıp kendi kendime kendi düşüşüme gülmeye başladım.
sonra minibüse binince de gülmem geçti çünkü minibüs şoförlerine karşı ayrı bir fobim var.
neyse işte iki saatlik şeyi niye bu kadar uzuuun uzun anlattığımı merak ediyorsanız eğer çünkü başka nereye , kime anlatacağımı bilmiyorum da ondan.
anlatmama da gerek yok gerçi.
bir de birisiyle özel olarak konuşmak son zamanlarda daha da strese sokuyor. burada kişiye özel yazmadığım için o kaygıyı taşımıyorum sanırım.
şimdi de biram olmadığı için can dostum kahveyle idare edeceğim.
bu arada bugün yeni bir tatlı kupa bardak almama mücadelesinde al*mayarak kazanan ben oldum.
çok güzel olmasına rağmen direndim ve başardım.
bu başarı hepimizin değil, hükümetin.
çünkü 800 tl'ye bardak mı satılır lan?
ki seramik, özel yapımlı fantezili bir şey de değil.
neyse sakinim.
devamını gör...
6323.
twitter’da o kadar çok kaydırdım ki sözlükten kimseyle takipleşmememe rağmen eylulling’in twitter hesabına rastladım.
garip bir andı. *
garip bir andı. *
devamını gör...
6324.
chopin dinlerken 'olabileceklerde korkma' şeklinde bir his doluyor içime. piyanoyla gelecek olayları anlatmak olası mıdır? hiç değildir de bu his ne?
belli ki geçmişe takılmama yol açan 'helaleşmediğim' bir kasrmaşam var. bu nedenle zihnim 'olabileceklerden korkma' moduna geçip, bu işi halletmeden ilerleme diyor. evt
nasıl analiz ama... uzmanlık alanı kendi olan bir garip bukowski.
belli ki geçmişe takılmama yol açan 'helaleşmediğim' bir kasrmaşam var. bu nedenle zihnim 'olabileceklerden korkma' moduna geçip, bu işi halletmeden ilerleme diyor. evt
nasıl analiz ama... uzmanlık alanı kendi olan bir garip bukowski.
devamını gör...
6325.
ben birini sevmiyordum o da beni sevmiyordu bir gün bir yerde 'randevüleştik' ben gitmedim.o da gelmedi.
diriruuuuu riri riri ri riiiii riii(sad fon)
diriruuuuu riri riri ri riiiii riii(sad fon)
devamını gör...
6326.
bugün kadıköy'den bir kez daha nefret ettim sözlük.
ama nefret de etsem yine bir şekilde oraya gitmemi de alışkanlığa bağlıyorum, neyse.
yine de kadıköy'deki kediler de beni diğer yerlerdeki kedilere kıyasla çok daha fazla sevdiler bugün.
yanıma mama aldığım için hissetmiş olabilirler.
onun dışında yine denemediğim antin kuntin ışıltılı fişekli bir kokteyl denedim.
eğğhh birayı tercih edebilirdim çünkü beklediğim ekşilik yoktu, dümdüz tatlı bir şeydi.
müzikleri duyamadım.
yan masayı da duyamadım.
sonra da sadece teki çalışan kulaklığımlan kendi istediğim şarkıyı açıp etrafı izledim.
sonra çıktım, yürüdüm bir kedi sevdim.
bir kedi daha çıktı karşıma, onu da sevdim.
bir diğerini de sevdim falan derken marmaraya gelene kadar tüm kedilere ellemiş bulundum.
sonra da eve geldim, kedimi sevdim.
kendim ve kadıköy dışında birçok şeyi, özellikle de kedileri sevdiğim bir gün oldu.
ama nefret de etsem yine bir şekilde oraya gitmemi de alışkanlığa bağlıyorum, neyse.
yine de kadıköy'deki kediler de beni diğer yerlerdeki kedilere kıyasla çok daha fazla sevdiler bugün.
yanıma mama aldığım için hissetmiş olabilirler.
onun dışında yine denemediğim antin kuntin ışıltılı fişekli bir kokteyl denedim.
eğğhh birayı tercih edebilirdim çünkü beklediğim ekşilik yoktu, dümdüz tatlı bir şeydi.
müzikleri duyamadım.
yan masayı da duyamadım.
sonra da sadece teki çalışan kulaklığımlan kendi istediğim şarkıyı açıp etrafı izledim.
sonra çıktım, yürüdüm bir kedi sevdim.
bir kedi daha çıktı karşıma, onu da sevdim.
bir diğerini de sevdim falan derken marmaraya gelene kadar tüm kedilere ellemiş bulundum.
sonra da eve geldim, kedimi sevdim.
kendim ve kadıköy dışında birçok şeyi, özellikle de kedileri sevdiğim bir gün oldu.
devamını gör...
6327.
net olun, dürüst olun, insana insan olduğu için kıymet verin. bu o kadar zor değil inanın.
devamını gör...
6328.
eski esimleyken cok hasta bir kadina donusmustum.
sanirim olmasi gereken yeniden birlesmemiz degil birbirimizi cok sevsek de.
sanirim olmasi gereken yeniden birlesmemiz degil birbirimizi cok sevsek de.
devamını gör...
6329.
biraz goygoy yapıp eğlenip gülmek istiyorum. ama olmuyor.
devamını gör...
6330.
sadece uyumak istiyorum.
devamını gör...
6331.
ben hallederim dediğim şey şuan asla mantığıma oturmuyor içimde yine halledeceksin bir yolunu bulup diyen bir ses var fakat mantığım bu sefer çok acımasız davranıyor. galiba haklı da. neden ve neye dayanarak kendim halletmeyi göze aldım onu da anlamıyorum sanırım bende c2 seviye her şeyi kendi halletme bağımlılığı var
devamını gör...
6332.
bir kız vardı bizim okulda herkesin bir aşkı vardı çocukluk aşkı. bir gün gittim dedim ki 'seninle konuşsak beş dakika kaçıyorsun hep iki tane laf edek'. bana dedi ki 'rica ederim' dedi.
öyle bir ağrıma gitti ki ya.
dedim ki 'yav ben de sana rica ederim' dedim. ben o zaman rica ederimin anlamını bilmiyordum, yani onu bir küfür gibi zannettim biliyor musunuz
öyle bir ağrıma gitti ki ya.
dedim ki 'yav ben de sana rica ederim' dedim. ben o zaman rica ederimin anlamını bilmiyordum, yani onu bir küfür gibi zannettim biliyor musunuz
devamını gör...
6333.
sevgilimden ayrildim sozluk. o benim sirdasim ve yoldasimdi. kimseye soyleyemedigim seyleri ona soyluyordum. eger burayi okuyorsan ne olur geri don. neyleyim istanbulu sonbaharda.
devamını gör...
6334.
açık hava tımarhanesi'nde, moloz yığınları ile yaşamak zorunda değilsiniz.
devamını gör...
6335.
bu iki haftanın nasıl geçeceğine dair hiçbir fikrim yok. zaten son bir aydır evde de işte de emaneten yaşıyormuşum gibi. şu an ilk kez bir şairle empati yapabiliyorum,
ne içindeyim zamanın, ne de büsbütün dışında; yekpâre, geniş bir ânın parçalanmaz akışında.
ne içindeyim zamanın, ne de büsbütün dışında; yekpâre, geniş bir ânın parçalanmaz akışında.
devamını gör...
6336.
11 aydır hiçbir sorun çıkarmayan arabam bakıma bir gün kala hem yağ hem su eksiltti.
yarın size mesaj atıp borç istersem cevap vermeyin. büyük ihtimal ustanın oğlunu evlendireceğim. inşallah küçük ihtimal olur.
edit: 8500 lirayla kurtardık çok şükür.
yarın size mesaj atıp borç istersem cevap vermeyin. büyük ihtimal ustanın oğlunu evlendireceğim. inşallah küçük ihtimal olur.
edit: 8500 lirayla kurtardık çok şükür.
devamını gör...
6337.
salak salak işler peşinde koştuğumu hissediyorum.
acı olansa muhtemelen haklıyım.
acı olansa muhtemelen haklıyım.
devamını gör...
6338.
sözde gelen arkadaşlık, dostluk maskesi takıyor; yalnızlığınıza omuz atıp biz bir zincir olalım diyor. candan daha yakınmış gibi duranlardan kanınıza zehir akıyor; bir fırsat anında müsait bir acıya yol açıyor.
hayat bazan böyledir işte, yalnızlığınızın yerinin dolmaması gerektiği anlar oluyor. parçalanan olmadan kıymetini bilin; gerçek dostlar ve yalnızlığınız mühim.
hayat bazan böyledir işte, yalnızlığınızın yerinin dolmaması gerektiği anlar oluyor. parçalanan olmadan kıymetini bilin; gerçek dostlar ve yalnızlığınız mühim.
devamını gör...
6339.
üfff canım acayip yoğurtlu patlıcan kızartması istiyor. bol yağ ile karışmış yoğurda ekmek bansam yanında makarna belki de taze fasulye ama ateşte pişecek. hee ekmek de köy ekmeği olacak tabi. ayyy galiba ben yemeklere çok aşığım.
devamını gör...
6340.
şu üstteki yazar gitse de kurtulsak.*
devamını gör...
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
142
143
144
145
146
147
148
149
150
151
152
153
154
155
156
157
158
159
160
161
162
163
164
165
166
167
168
169
170
171
172
173
174
175
176
177
178
179
180
181
182
183
184
185
186
187
188
189
190
191
192
193
194
195
196
197
198
199
200
201
202
203
204
205
206
207
208
209
210
211
212
213
214
215
216
217
218
219
220
221
222
223
224
225
226
227
228
229
230
231
232
233
234
235
236
237
238
239
240
241
242
243
244
245
246
247
248
249
250
251
252
253
254
255
256
257
258
259
260
261
262
263
264
265
266
267
268
269
270
271
272
273
274
275
276
277
278
279
280
281
282
283
284
285
286
287
288
289
290
291
292
293
294
295
296
297
298
299
300
301
302
303
304
305
306
307
308
309
310
311
312
313
314
315
316
317
318
319
320
321
322
323
324
325
326
327
328
329
330
331
332
333
334
335
336
337
338
339
340
341
342
343
344
345
