sözlük yazarlarının söylemek istedikleri
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
142
143
144
145
146
147
148
149
150
151
152
153
154
155
156
157
158
159
160
161
162
163
164
165
166
167
168
169
170
171
172
173
174
175
176
177
178
179
180
181
182
183
184
185
186
187
188
189
190
191
192
193
194
195
196
197
198
199
200
201
202
203
204
205
206
207
208
209
210
211
212
213
214
215
216
217
218
219
220
221
222
223
224
225
226
227
228
229
230
231
232
233
234
235
236
237
238
239
240
241
242
243
244
245
246
247
248
249
250
251
252
253
254
255
256
257
258
259
260
261
262
263
264
265
266
267
268
269
270
271
272
273
274
275
276
277
278
279
280
281
282
283
284
285
286
287
288
289
290
291
292
293
294
295
296
297
298
299
300
301
302
303
304
305
306
307
308
başlık "peripetya" tarafından 03.01.2021 03:48 tarihinde açılmıştır.
5281.
bazen birinin dizine yatıp, saçımdaki (sayısı 10u geçtiğini tahmin ettiğim) beyazları saydırmak istiyorum.
devamını gör...
5282.
bu kadar büyük bir yanlışın içinde olup da bu kadar mutlu olmayı nasıl beceriyorum anlamıyorum.
devamını gör...
5283.
dönmem diyordum ama döndüm. nick altıma damlayıp ardımdan sövmeyen tüm sözlük yazarlarına sevgi ve selamlarımla,
bir masadayım, yaş ortalaması 55 falan. masanın en genci benim. sosyal medyada okuduklarıyla, edindikleri yarım yamalak bilgilerle din tartıştılar. nisa suresi, asimilasyon, bizim köye niye cami yapmışlar, biz türküz yav ehli beyt’le ne ilintimiz olabilir... 2010’lara, üniversite yıllarımın çiğ tartışmalarına gittim geldim. karikateist tadını damağımda hissettim. özlememişim. *
birazdan siyasete geçilecek, adım gibi biliyorum. güngör amca… 78 kuşağının idamla yargılanan taşaklı sosyalisti… senin de bu masada olman lazımdı. devrin daim olsun.
bir masadayım, yaş ortalaması 55 falan. masanın en genci benim. sosyal medyada okuduklarıyla, edindikleri yarım yamalak bilgilerle din tartıştılar. nisa suresi, asimilasyon, bizim köye niye cami yapmışlar, biz türküz yav ehli beyt’le ne ilintimiz olabilir... 2010’lara, üniversite yıllarımın çiğ tartışmalarına gittim geldim. karikateist tadını damağımda hissettim. özlememişim. *
birazdan siyasete geçilecek, adım gibi biliyorum. güngör amca… 78 kuşağının idamla yargılanan taşaklı sosyalisti… senin de bu masada olman lazımdı. devrin daim olsun.
devamını gör...
5284.
yatin uyuyun. sağ salim uyanirsaniz eğer yeni bir gün.yeni bir şans.
devamını gör...
5285.
bazen bir puro, yalnızca bir purodur demiş sigmund freud.
devamını gör...
5286.
maşallah everyone has an expert opinion about everything
devamını gör...
5287.
yazık
devamını gör...
5288.
kimseye etmem şikayet, ağlarım ben halime
titrerim mücrim gibi, baktıkça istikbalime
istikbal mi kaldı be*?!*!*#.
titrerim mücrim gibi, baktıkça istikbalime
istikbal mi kaldı be*?!*!*#.
devamını gör...
5289.
13 mayıs 2025
vatanseverlik kavramı
bugün, vatan nedir?
vatan sevgisi nedir?
vatanseverlik nedir?
diye düşündüm.
herkes ben vatanseverim diyor
ve karşı tarafı vatan hainliği ile
suçluyor bazıları.
kendisini vatan haini ilan eden insanlara güzel bir yanıt vermiştir nazım hikmet şiiriyle,
"evet, vatan hainiyim, siz vatanperverseniz,
siz yurtseverseniz, ben yurt hainiyim, ben vatan hainiyim
vatan çiftliklerinizse, kasalarınızın ve çek defterlerinizin içindekilerse vatan
vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan
vatan, soğukta it gibi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa yazın
fabrikalarınızda al kanımızı içmekse vatan,
vatan tırnaklarıysa ağalarınızın
vatan, mızraklı ilmühalse
vatan, polis copuysa
ödeneklerinizse, maaşlarınızsa vatan,
vatan, amerikan üsleri, amerikan bombası, amerikan donanması topuysa,
vatan, kurtulmamaksa kokmuş karanlığımızdan, ben vatan hainiyim. "
ben de diyorum ki
vatanseverlik vergi kaçırmaksa,
esra erol izlemekse, yerli tv dizisi izlerken uykuya dalmaksa,
futbol holiganlığıysa,
başkasının yaşam tarzına müdahale etmekse,
yere tükürmek ve yere çöp atmaksa,
asık suratlılıksa,
milliyetçiyim deyim apo'ya teşekkür etmekse,
namazı şov malzemesi yapmaksa,
işini kötü yapmaksa,
dedikodu yapmaksa,
ben vatansever değilim.
dün hemşireler günüydü mesela,
işleri o kadar zor olmasına rağmen,
saatlerce nöbet tutmalarına rağmen,
bir melek gibi güler yüzle işini yapan hemşirelerdir vatansever
ve doktorlardır,
asgari ücretle işini iyi yapanlardır,
içeri atılmak pahasına doğruyu söylemekten vazgeçmeyen gazetecilerdir,
işini çok para kazanmak için yapmayan sanatçılardır,
gece ve gündüz şehrin kahrını çeken şehir emekçileridir,
işini iyi yapan herkestir,
dürüst olan herkestir,
eşini seven herkestir,
çocuğuna daha iyi bir gelecek hazırlamak için uğraşan şefkatli anne babalardır,
sabah akşam karşılıksız çalışan ev hanımlarıdır.
lozan antlaşması'na dil uzatan vatansever olabilir mi?
atatürk'e hakaret edenden vatansever olabilir mi?
milli mücadeleye karşı gelip "keşke yunan galip gelseydi" diyenden vatansever olabilir mi?
abd emperyalizmine dayalı herhangi bir ideolojiye mensup olan vatansever olabilir mi?
son yıllarda vatanseverlik kavramının içi o kadar boşaltıldı ki
siz vatanseverseniz ben vatansever değilim diye haykırmak istiyorum.
yarın görüşürüz.
vatanseverlik kavramı
bugün, vatan nedir?
vatan sevgisi nedir?
vatanseverlik nedir?
diye düşündüm.
herkes ben vatanseverim diyor
ve karşı tarafı vatan hainliği ile
suçluyor bazıları.
kendisini vatan haini ilan eden insanlara güzel bir yanıt vermiştir nazım hikmet şiiriyle,
"evet, vatan hainiyim, siz vatanperverseniz,
siz yurtseverseniz, ben yurt hainiyim, ben vatan hainiyim
vatan çiftliklerinizse, kasalarınızın ve çek defterlerinizin içindekilerse vatan
vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan
vatan, soğukta it gibi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa yazın
fabrikalarınızda al kanımızı içmekse vatan,
vatan tırnaklarıysa ağalarınızın
vatan, mızraklı ilmühalse
vatan, polis copuysa
ödeneklerinizse, maaşlarınızsa vatan,
vatan, amerikan üsleri, amerikan bombası, amerikan donanması topuysa,
vatan, kurtulmamaksa kokmuş karanlığımızdan, ben vatan hainiyim. "
ben de diyorum ki
vatanseverlik vergi kaçırmaksa,
esra erol izlemekse, yerli tv dizisi izlerken uykuya dalmaksa,
futbol holiganlığıysa,
başkasının yaşam tarzına müdahale etmekse,
yere tükürmek ve yere çöp atmaksa,
asık suratlılıksa,
milliyetçiyim deyim apo'ya teşekkür etmekse,
namazı şov malzemesi yapmaksa,
işini kötü yapmaksa,
dedikodu yapmaksa,
ben vatansever değilim.
dün hemşireler günüydü mesela,
işleri o kadar zor olmasına rağmen,
saatlerce nöbet tutmalarına rağmen,
bir melek gibi güler yüzle işini yapan hemşirelerdir vatansever
ve doktorlardır,
asgari ücretle işini iyi yapanlardır,
içeri atılmak pahasına doğruyu söylemekten vazgeçmeyen gazetecilerdir,
işini çok para kazanmak için yapmayan sanatçılardır,
gece ve gündüz şehrin kahrını çeken şehir emekçileridir,
işini iyi yapan herkestir,
dürüst olan herkestir,
eşini seven herkestir,
çocuğuna daha iyi bir gelecek hazırlamak için uğraşan şefkatli anne babalardır,
sabah akşam karşılıksız çalışan ev hanımlarıdır.
lozan antlaşması'na dil uzatan vatansever olabilir mi?
atatürk'e hakaret edenden vatansever olabilir mi?
milli mücadeleye karşı gelip "keşke yunan galip gelseydi" diyenden vatansever olabilir mi?
abd emperyalizmine dayalı herhangi bir ideolojiye mensup olan vatansever olabilir mi?
son yıllarda vatanseverlik kavramının içi o kadar boşaltıldı ki
siz vatanseverseniz ben vatansever değilim diye haykırmak istiyorum.
yarın görüşürüz.
devamını gör...
5290.
şu sıralar çok yalnızlaştım. umrumda mı? değil. net bir şekilde değil. elimden geleni yaptıktan sonra suçluluk hissi duymadığım ve buna güvenerek attığım her adımı seviyorum ve hayatımdan çıkarttığım her insan için sıraladığım sebepleri oldukça haklı buluyorum doğrusu. helal lan sana raskolni. helal koçum. devam et böyle aferin. yalnız kalıyorsan da böyle yalnız kal. kralsın.
devamını gör...
5291.
- ufarak teferek tecrübeleri kocaman kocaman genellemelere hapsetmek için kaç kadeh kırılmak lazım minnak gönülde?
- hazırdan yemek mi, önünden yemek mi, bildiğinden taraf bilmediğinden bertaraf olmak mı insanı tespit yapmaya iten?
- sadece, gelenin acemisi, esnanın çaresizi, gidenin yarım bırakmışı mıdır insanın üç hali?
bendeki sorular bunlar, maksat zihni kurcalamak, menzil bulandırmak. kitap defter açık, hadi bakalım...
- hazırdan yemek mi, önünden yemek mi, bildiğinden taraf bilmediğinden bertaraf olmak mı insanı tespit yapmaya iten?
- sadece, gelenin acemisi, esnanın çaresizi, gidenin yarım bırakmışı mıdır insanın üç hali?
bendeki sorular bunlar, maksat zihni kurcalamak, menzil bulandırmak. kitap defter açık, hadi bakalım...
devamını gör...
5292.
iş yerinde yaprak dökümü var, herkes işten çıkıyor. olan bize oluyor, işler bize kalıyor, yeni birileri gelecek de onları eğiteceksin de, o insanla anlaşmaya çalışacaksın da ölme eşeğim ölme. neyse, yorgunum sözlük. zaten yoğun bir tempodayız şu ara, ortamın sürekli gerilmesi işleri daha da zorlaştırıyor zaten. hayırlısı.
devamını gör...
5293.
14 mayıs 2025
sağlık, tatil ve hayattan öğrenilenler
bugün polyester kumaşın en sağlıklı kumaş olduğunu öğrendim.
geçen gün temu'dan gri bir t-shirt sipariş etmiştim.
evde paketi açtığımda kumaşının adeta bir futbolcu forması gibi olduğunu gördüm.
bu ne amına koyayım? dedim.
polyester dünya'da giderek yaygınlaşıyormuş.
bunu öğrenmem iyi oldu.
bu yaz tatil bölgelerinde polyester t-shirtlerle salınacağım,
kim ne derse desin.
üstelik geri dönüştürülebilirmiş.
hayvan yünü ve pamuk, polyester kadar çevreci değilmiş.
pamuk üretirken toprağı zehirliyormuşuz.
hayvan yününü kırparken hayvanlara zarar veriyormuşuz.
bu yaz tatilimi assos'ta yapacağım.
kız kuzenim, eniştem ve yeğenimle beraber.
onlar teklif ettiler.
ben ısrarcı olmadım.
uzun zamandır yazları bir gezgin gibi tatil yapıyordum.
türkiye'yi baştan başa dolaşıyor, kilometreler kat ediyordum.
şehir müzelerine, arkeoloji müzelerine gidiyor, yerel lezzetler tadıyordum.
bu kez bir otele bağlı kalıp
havuz başının, kaydıraklı yüzme havuzunun, bedava alkollü içkilerin, sohbetin tadını çıkaracağım.
dinleneceğim yani.
temmuz'a kadar kilo vermem lazım.
en hızlı nasıl kilo verebilirim?
tavsiyeleriniz varsa alabilirim.
ne zamandır gündemi takip etmiyorum,
bu da psikolojimi olumlu anlamda etkiliyor.
bugün merkezde kendime bir caramel macchiato, sahilde ise espresso ısmarladım.
arkadaşlarla muhabbet ettim.
her gün buraya yazmayı alışkanlık edindim.
daha iyi yazmak, daha iyi cümleler kurmak için alıştırma yapıyorum.
bu başlığı günlük gibi kullanıyorum.
sigarayı bırakmak ve sağlıklı beslenmek istiyorum.
düzenli spor yapmak istiyorum.
36 yaşına kadar çok sağlıklı beslenemedim ve çok sigara içtim.
sağlıksız beslenmenin ve sigara içmenin tadını bu yaşa kadar yeterince çıkardım.
artık, sağlığıma dikkat etme vakti geldi.
bu bir yaşlanma belirtisi mi?
eskiden sağlıktan sık bahsedenler bana sıkıcı gelirdi.
yavaş yavaş onları dinlemeye başlıyorum.
50 yaşıma sadece 14 yıl kaldı,
tanrı ömür verirse tabii.
50 yaşında hem tansiyon, hem şeker allah korusun hem de kanser hastası olmamak için kendime dikkat etmeliyim.
size de tavsiye ederim.
magnezyum, omega 3, d vitamini takviyelerinin çok önemli olduğunu öğrendim bugün.
uzun zamandır d vitamini takviyesi alıyordum zaten.
bunları kullanmak için önce doktorunuza danışın tabii.
hayattan bu zaman kadar öğrendiğin en önemli üç şey nedir diye sorsanız,
şöyle yanıtlarım:
1) hiçbir ilişki ömürlük değildir, kendine yaslan, kendini sev ve kendi kendine yetebilmeyi öğren.
2) işe gidiyormuş gibi hissetmeyeceğin, sevdiğin bir işi seç.
3) sigarayı bırak, hiç içmediysen başlama, sağlıklı beslen ve spor yap.
yarın görüşürüz.
sağlık, tatil ve hayattan öğrenilenler
bugün polyester kumaşın en sağlıklı kumaş olduğunu öğrendim.
geçen gün temu'dan gri bir t-shirt sipariş etmiştim.
evde paketi açtığımda kumaşının adeta bir futbolcu forması gibi olduğunu gördüm.
bu ne amına koyayım? dedim.
polyester dünya'da giderek yaygınlaşıyormuş.
bunu öğrenmem iyi oldu.
bu yaz tatil bölgelerinde polyester t-shirtlerle salınacağım,
kim ne derse desin.
üstelik geri dönüştürülebilirmiş.
hayvan yünü ve pamuk, polyester kadar çevreci değilmiş.
pamuk üretirken toprağı zehirliyormuşuz.
hayvan yününü kırparken hayvanlara zarar veriyormuşuz.
bu yaz tatilimi assos'ta yapacağım.
kız kuzenim, eniştem ve yeğenimle beraber.
onlar teklif ettiler.
ben ısrarcı olmadım.
uzun zamandır yazları bir gezgin gibi tatil yapıyordum.
türkiye'yi baştan başa dolaşıyor, kilometreler kat ediyordum.
şehir müzelerine, arkeoloji müzelerine gidiyor, yerel lezzetler tadıyordum.
bu kez bir otele bağlı kalıp
havuz başının, kaydıraklı yüzme havuzunun, bedava alkollü içkilerin, sohbetin tadını çıkaracağım.
dinleneceğim yani.
temmuz'a kadar kilo vermem lazım.
en hızlı nasıl kilo verebilirim?
tavsiyeleriniz varsa alabilirim.
ne zamandır gündemi takip etmiyorum,
bu da psikolojimi olumlu anlamda etkiliyor.
bugün merkezde kendime bir caramel macchiato, sahilde ise espresso ısmarladım.
arkadaşlarla muhabbet ettim.
her gün buraya yazmayı alışkanlık edindim.
daha iyi yazmak, daha iyi cümleler kurmak için alıştırma yapıyorum.
bu başlığı günlük gibi kullanıyorum.
sigarayı bırakmak ve sağlıklı beslenmek istiyorum.
düzenli spor yapmak istiyorum.
36 yaşına kadar çok sağlıklı beslenemedim ve çok sigara içtim.
sağlıksız beslenmenin ve sigara içmenin tadını bu yaşa kadar yeterince çıkardım.
artık, sağlığıma dikkat etme vakti geldi.
bu bir yaşlanma belirtisi mi?
eskiden sağlıktan sık bahsedenler bana sıkıcı gelirdi.
yavaş yavaş onları dinlemeye başlıyorum.
50 yaşıma sadece 14 yıl kaldı,
tanrı ömür verirse tabii.
50 yaşında hem tansiyon, hem şeker allah korusun hem de kanser hastası olmamak için kendime dikkat etmeliyim.
size de tavsiye ederim.
magnezyum, omega 3, d vitamini takviyelerinin çok önemli olduğunu öğrendim bugün.
uzun zamandır d vitamini takviyesi alıyordum zaten.
bunları kullanmak için önce doktorunuza danışın tabii.
hayattan bu zaman kadar öğrendiğin en önemli üç şey nedir diye sorsanız,
şöyle yanıtlarım:
1) hiçbir ilişki ömürlük değildir, kendine yaslan, kendini sev ve kendi kendine yetebilmeyi öğren.
2) işe gidiyormuş gibi hissetmeyeceğin, sevdiğin bir işi seç.
3) sigarayı bırak, hiç içmediysen başlama, sağlıklı beslen ve spor yap.
yarın görüşürüz.
devamını gör...
5294.
üzülüyorum, gülüyorum falan sonra yine üzülüyorum. çok saçma bir ruh haline büründüm. ziggigit bu ruh hali. sevmedim ben seni.
devamını gör...
5295.
empati yapmıyorsan objektif düşünmüyorsun demektir. objektif düşünmezsen fikrin evrensel olmaz. evrensel olmayan fikri de kimse syklemez.
devamını gör...
5296.
sana o mektubu vereceğim. gelecekteki ben eğer pişmansa da ona şunu söylemek istiyorum, şimdiki sen bunu mantıklı buldu. pişman olmana gerek yok. keşke yapsaydım demediğin için mutluyum. keşke yapmasaydım demek ise ayrı bir boyut. sadece şunu bil ki, aldığın cevap her ne olursa olsun bir şey denedin. hayat kısa ve sen içinde o ukteyle kalmak için fazla iyisin. kendine dikkat et sevgili ben. bizden başka bir tek kişimiz bile yok.
devamını gör...
5297.
uykumun en güzel yerinde, çok zamansız şekilde uyandım. neden, bilmiyorum. sanki kumlardan inşa ettiğim kalenin üzerine rastgele kum fırlatıyorum gibi his.
devamını gör...
5298.
15 mayıs 2025
radyo mu? televizyon mu? psikoloji, istanbul'u terk etmek
bugün bir şey yazmak gelmedi içimden,
yine de kendimi zorlayacağım.
kuş sesleri geliyor siteden,
gecenin sessizliğine kaptırıyorum kendimi,
bir sigara yakıyorum.
az önce akşamdan kalma pastadan yedim bir dilim.
annemin çocukluğumdan beri yaptığı muzlu pastadan.
çocukluğumu hatırladım ve mutlu oldum.
bipolar'ım ben,
az önce saçma sapan şeyler geçti aklımdan,
yıllardır takıntı etmediğim,
geçmişte hayatımı kâbusa çeviren.
yeni bir atak mı geliyor diye korktum
ama şu anda gayet iyiyim.
hava, mayıs 15'ten beklenmeyecek kadar soğuk yine.
alt balkondayım.
yazılarımı genellikle burada yazıyorum.
müezzin hoparlörü kontrol ediyor, ezan okunacak birazdan
ve okuyor.
müezzinin sesi bana huzur veriyor.
aşık olduğum kadın hasta olduğu için bugün yayın yapamadı.
ilhamımın %50'sini ondan alıyorum.
bu yüzden yazasım gelmedi bugün.
umarım iyidir.
temu'dan ikide bir hediye geliyor.
10 t-shirt, 3 şort, 6 tane şapka, bir güneş gözlüğü sipariş etmişim iki günde.
hepsi para tuzağı.
türkiye kupası finali vardı bugün.
beşiktaş maçları hariç hiçbir maç sarmıyor.
bu yüzden yarısında kapatıp radyoyu açtım.
radyoculuğun hakkını veren yayıncılar var hâlâ.
hafta içi her gün düzenli olarak dinlediğim 3 radyocu var.
hepsi aynı radyoda yayın yapıyor.
bazıları modası geçti dese de radyo
sonsuza kadar yaşayacak bence.
üstelik kaliteli bir radyo yayını saçma sapan yerli diziler izlemekten, esra erol, müge anlı seyretmekten çok daha faydalı.
dilimizi güzel konuşuyorlar, öğretici ve eğitici oluyorlar, güzel konulara değiniyorlar, eğlendiriyorlar.
radyo dinlemeyi size de tavsiye ederim.
televizyon mu? radyo mu? deseler düşünmeden radyoyu tercih ederim.
çünkü, tv'lerde artık komedi dizileri ve talk show'lar yok.
varsa yoksa reality showlar ve saçma yerli diziler...
tv'den en son izlediğim dizi kızıl goncalar'dı.
o da ikinci yılda final yaptı.
arada sırada bahis yapıp at yarışı izliyorum.
terapi gibi geliyor.
şu sıralar televizyon ile tek ilişkim bu.
milli kadın voleybol maçlarını takip ediyorum her yıl.
kadın voleybolu bana çok estetik geliyor.
erkek futbolundan daha çok keyif veriyor.
4 haziran'da turnuvalar başlayacakmış.
izlemeyi düşünüyorum.
bugün merkeze inmedim.
sitede vakit geçirdim.
merkeze 30 km uzaklıkta, çanakkale boğazı kıyısında,
cafelere, avm'ye, markete uzak bir sitede yaşıyorum 3 yıldır.
evim müstakil.
burası doğa ile iç içe,
araba ve şehir gürültüsünden uzak,
sadece kuş seslerinin geldiği bir yerleşim yeri.
istanbul'dan psikolojim bozuk bir şekilde gelmiştim buraya.
3 yılda iyileştim.
azıcık aşım belasız başım felsefesiyle, huzurlu ve mutlu bir yaşam sürmek isteyen herkese istanbul'u terk etmelerini tavsiye ederim.
hava aydınlandı,
bugünlük bu kadar.
yarın görüşürüz.
radyo mu? televizyon mu? psikoloji, istanbul'u terk etmek
bugün bir şey yazmak gelmedi içimden,
yine de kendimi zorlayacağım.
kuş sesleri geliyor siteden,
gecenin sessizliğine kaptırıyorum kendimi,
bir sigara yakıyorum.
az önce akşamdan kalma pastadan yedim bir dilim.
annemin çocukluğumdan beri yaptığı muzlu pastadan.
çocukluğumu hatırladım ve mutlu oldum.
bipolar'ım ben,
az önce saçma sapan şeyler geçti aklımdan,
yıllardır takıntı etmediğim,
geçmişte hayatımı kâbusa çeviren.
yeni bir atak mı geliyor diye korktum
ama şu anda gayet iyiyim.
hava, mayıs 15'ten beklenmeyecek kadar soğuk yine.
alt balkondayım.
yazılarımı genellikle burada yazıyorum.
müezzin hoparlörü kontrol ediyor, ezan okunacak birazdan
ve okuyor.
müezzinin sesi bana huzur veriyor.
aşık olduğum kadın hasta olduğu için bugün yayın yapamadı.
ilhamımın %50'sini ondan alıyorum.
bu yüzden yazasım gelmedi bugün.
umarım iyidir.
temu'dan ikide bir hediye geliyor.
10 t-shirt, 3 şort, 6 tane şapka, bir güneş gözlüğü sipariş etmişim iki günde.
hepsi para tuzağı.
türkiye kupası finali vardı bugün.
beşiktaş maçları hariç hiçbir maç sarmıyor.
bu yüzden yarısında kapatıp radyoyu açtım.
radyoculuğun hakkını veren yayıncılar var hâlâ.
hafta içi her gün düzenli olarak dinlediğim 3 radyocu var.
hepsi aynı radyoda yayın yapıyor.
bazıları modası geçti dese de radyo
sonsuza kadar yaşayacak bence.
üstelik kaliteli bir radyo yayını saçma sapan yerli diziler izlemekten, esra erol, müge anlı seyretmekten çok daha faydalı.
dilimizi güzel konuşuyorlar, öğretici ve eğitici oluyorlar, güzel konulara değiniyorlar, eğlendiriyorlar.
radyo dinlemeyi size de tavsiye ederim.
televizyon mu? radyo mu? deseler düşünmeden radyoyu tercih ederim.
çünkü, tv'lerde artık komedi dizileri ve talk show'lar yok.
varsa yoksa reality showlar ve saçma yerli diziler...
tv'den en son izlediğim dizi kızıl goncalar'dı.
o da ikinci yılda final yaptı.
arada sırada bahis yapıp at yarışı izliyorum.
terapi gibi geliyor.
şu sıralar televizyon ile tek ilişkim bu.
milli kadın voleybol maçlarını takip ediyorum her yıl.
kadın voleybolu bana çok estetik geliyor.
erkek futbolundan daha çok keyif veriyor.
4 haziran'da turnuvalar başlayacakmış.
izlemeyi düşünüyorum.
bugün merkeze inmedim.
sitede vakit geçirdim.
merkeze 30 km uzaklıkta, çanakkale boğazı kıyısında,
cafelere, avm'ye, markete uzak bir sitede yaşıyorum 3 yıldır.
evim müstakil.
burası doğa ile iç içe,
araba ve şehir gürültüsünden uzak,
sadece kuş seslerinin geldiği bir yerleşim yeri.
istanbul'dan psikolojim bozuk bir şekilde gelmiştim buraya.
3 yılda iyileştim.
azıcık aşım belasız başım felsefesiyle, huzurlu ve mutlu bir yaşam sürmek isteyen herkese istanbul'u terk etmelerini tavsiye ederim.
hava aydınlandı,
bugünlük bu kadar.
yarın görüşürüz.
devamını gör...
5299.
dün 4 gibi işten çıktım ve stüdyo sahibiyle tanışmak için bir abi aracılığı ile gittim.
adamın üst perdeden bakan tavırları konuşurken sıkılgan bir tavırla göz teması bile kurmaması çok canımı sıktı. sadece işi yerinde öğrenmek istediğimi maddi beklentimin de olmadığını söylememe rağmen tavırları çileden çıkmama sebep oldu. masaya koyduğum araba anahtarlarını aldığım gibi çıktım mekandan.
aslında adamın yaptığı işçilik takip edip imrendiğim insanlara göre oldukça amatör. ama öğrenmem gereken şeyler de orada öğrenilecek şeylerdi.
olmadı. nasipte yok bile demedim. vazgeçmem. adımı yazıyorum bir sene sonra onun 10 senelik tecrübesini geçerim. fakat bu hem maliyetli olacak hem de biraz sabır gerektirecek.
ikarus vazgeçmez. alternatifleri henüz tüketmedik. o değil de ben bu adamla tanışıp işi bağlayacağım diye gece beni çağıran hatuna da gitmedim*.
adamın üst perdeden bakan tavırları konuşurken sıkılgan bir tavırla göz teması bile kurmaması çok canımı sıktı. sadece işi yerinde öğrenmek istediğimi maddi beklentimin de olmadığını söylememe rağmen tavırları çileden çıkmama sebep oldu. masaya koyduğum araba anahtarlarını aldığım gibi çıktım mekandan.
aslında adamın yaptığı işçilik takip edip imrendiğim insanlara göre oldukça amatör. ama öğrenmem gereken şeyler de orada öğrenilecek şeylerdi.
olmadı. nasipte yok bile demedim. vazgeçmem. adımı yazıyorum bir sene sonra onun 10 senelik tecrübesini geçerim. fakat bu hem maliyetli olacak hem de biraz sabır gerektirecek.
ikarus vazgeçmez. alternatifleri henüz tüketmedik. o değil de ben bu adamla tanışıp işi bağlayacağım diye gece beni çağıran hatuna da gitmedim*.
devamını gör...
5300.
dünyada ki en korkunç yer, sessizce kendi içinde iyileşmeye çalışan bir insanın zihnidir.
devamını gör...
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
142
143
144
145
146
147
148
149
150
151
152
153
154
155
156
157
158
159
160
161
162
163
164
165
166
167
168
169
170
171
172
173
174
175
176
177
178
179
180
181
182
183
184
185
186
187
188
189
190
191
192
193
194
195
196
197
198
199
200
201
202
203
204
205
206
207
208
209
210
211
212
213
214
215
216
217
218
219
220
221
222
223
224
225
226
227
228
229
230
231
232
233
234
235
236
237
238
239
240
241
242
243
244
245
246
247
248
249
250
251
252
253
254
255
256
257
258
259
260
261
262
263
264
265
266
267
268
269
270
271
272
273
274
275
276
277
278
279
280
281
282
283
284
285
286
287
288
289
290
291
292
293
294
295
296
297
298
299
300
301
302
303
304
305
306
307
308