6481.
kulak deliği, göt deliği, ayak
devamını gör...
6482.
hayat zor diye pes edecek halimiz yok, sigaramızı yakıp yeni doğan günü selamlayacağız.
devamını gör...
6483.
bir kız vardı, asya. çok üzmüştüm. belkilerde boğuluyorum bir kaç haftadır.
devamını gör...
6484.
chatgpt muhalif görünümlü iktidar yanlısı heriflere benziyor.
devamını gör...
6485.
bazı geceler saatlerce duvarla bakışarak aldığım kararları sorguluyorum. sanırım şu an da onlardan birini yaşıyorum. hep doğru olmaya çalışmak. evet cümle içinde çok kolay uygulaması çok yıpratıcı. bir o kadar da yanlış adamım vitrinine sahip olmak.. sanırım bu yıllar içinde gelişen savunma mekanizması. ilerlemeli oyunlar gibi bir çok görevi başarıyla yerine getirdim sanırım. tamam bir kaç tanesi eksik.. evet sevmedim yada sevdiğim kadar sevilmedim.. tek derdim de bu olamaz değil mi?tüm öfkemin sebebi bu olamaz. sadece bu olamaz. bu kadar öfke tek bir yerden beslenemez. yaptığın iyi niyetli her şeyin sana art niyet olarak geri dönmesi.. tanıdık geldi mi? dost olmayı geçtim.. arkadaş olabilmek? yok değil mi? çok fazla gülerek ve eğlenerek maskemi iyicene güçlendirmekten başka çarem yok. hayat akıyor.. peşinden koşmak zorundaymışım dürtüsü ile hareket ediyorum. maskem ve "mükemmel" çevrem ile sanırım yine yeniden kendimi yoracagim bir çok şey yapmaya devam edeceğim. zaten her ne kadar zorlasamda art niyeti büyütemiyorum.. arkadaş mı? en aptalcasını yapıyorum.. sevmek mi? aptal aşığa bağlıyorum.. her ne kadar tecrübe ettik artık öyle şeyler yapmayız desek .. bizim mayada tutmuyor sanırım.. iyi geceler..
devamını gör...
6486.
kimse kalbinin ekmeğini yemiyor. "iyilik yap, iyilik bul" koca bir yalandan ibaret. "iyi ol, iyi şeylerle karşılaş", "iyi düşün, iyi olsun". hepsi kocaman bir yalan. hepsi bu çekilmez dünyaya katlanmak için uydurulan yalanlar. hepsi toplum düzenine biraz daha katkıda bulunsun bu “iyi enayiler” diye bize dayatılan propagandalar.
hepsi şımartılmış yetişkinlerin, elini şıklattığında istediğini elde eden şanslıların kendilerini daha özel hissetmelerine hizmet eden cümleler. çok az çaba ile her istediği güzelliğe sahip olanların kendilerini daha da iyi hissetmeleri için güzel bir kılıf.

diğer “iyi enayiler” ise tüm başına gelen kötü olayların kalplerinin kötülüğünden, yaratıcının kendilerini yeterince iyi olmadıkları için cezalandırdıklarını düşünmekle meşgul. verilen mesaj çok net: herkes kalbinin ekmeğini yiyorsa benim kalbim boktan beter.

artık kabul etmiyorum. kalbim değil, bu dünya boktan beter. hem de öyle bir bok çukuru ki; kötülük yapanların yükseldiği, vicdansızların huzur bulduğu, hak yiyenlerin mutlu olduğu, gözüne baka baka sırtından vuranların gün geçtikçe hayatlarının güzelleştiği, kötülük yapanın iyilik bulduğu, kötü olan için “ona bulaşma, başına bela alırsın” dendiği ama iyi olana “vur ensesine, al ekmeğini” dendiği bir garip bok çukuru.

eğer iyiler iyilik bulsaydı, en büyük acıları peygamberler çekmezdi. iyilik bulmanın ön koşulu iyi olmak değil; şans, kader, hatta belki çevre, aile, statü, para, bla bla bla... iyi şeyler yaşamak için iyi olmak gerekmez, hatta hiçbir alakası yok. bu kolektif yalana inanarak büyümüş biri olarak bu yalanı reddediyorum. gene de iyi olmayı seçiyorum ama sonunda iyilik bulamayacağıma eminim. aksine, iyi olmaya devam ettikçe kötülük bulacağıma eminim.

“iyilik yap, iyilik gör” cümlesi koca bir yalan. iyi insanları bul ve onlara iyilik yap, belkiiiii. iyilik görürsün. en azından kötülük görmezsin. kalbinin ekmeğini yemek diye bir şey yok. kalbimi paramparça edip ekmek bananlar iştahla yerken ben neden bu leş tadı alıyorum.

iyiler intikam da alamaz ki zaten. anca haklarını haram ederler.
devamını gör...
6487.
normalde hesabımı silme listesine koymuştum. bir ay önce ama baktım hala silinmemiş. malumdur yazı yazıp da göndermeyi pek severim. bakmışken geri açtım bi daha ne zaman kaparım bilmem. zaten "her şeyi" canımız sıkıldığı için yapıyoruz değil mi? her şey biraz vakit öldürmek ve ölüme yaklaşırken zamanın geçmesini bi şekilde sağlamak için. beyin yoksunu insanlara tahammülüm hiç kalmadı. şahıs b de dahil. canımı sıkan ardımdan yesin.

bir hikaye yazıyorum arada beş ayrı yapay zekaya da puan verdiriyorum şu anlık hepsinden ortalama 7.5/10 aldım. evet egomu pohpohlayıp yazmaya devam etmemi sağlıyorlar. deepseek hepsinden daha çok veriyor ama o bendeki potansiyeli gördüğü içinmiş, sağ olsun.
devamını gör...
6488.
sadece şükretmek istiyorum.
devamını gör...
6489.
hayatımda o kadar çok tahammül edemeyeceğim şey oluyor ki kafasını duvarlara vuran insanları anlamaya başladım.

sinirli bir insanım, evet ama durduk yere sinirlendiğim olmamıştır hiç. açıklama yapmaktan da çok yoruldum. sabırsız, anlayışsız, zora sokan insanlar beni delirtiyor artık. insanların nasıl delirdiğini merak ederdim hep, böyle başlıyormuş. ortamdan uzaklaşıyorum ya da içimden çığlık atıyorum. kimseye zarar vereceğim yok ama saçlarımı yolup kafamı duvarlara vurmama ramak kaldı.
devamını gör...
6490.
bugün 14 yıl yazarlık yaptığım sözlüğümden bir şahıs yüzünden ayrıldım. arkamdan söylenenler hiç hoş değildi. bu da bana ders oldu. kimseye ya da hiçbir şeye hak ettiğinden fazla değer ve zaman vermeyeceksin. gençliğimi verdiğim sözlük beni çok yanlış tanımış. birkaç yazar haricinde beni iyi anan yok. üzüldüm ama sorun değil toparlanırım.
devamını gör...
6491.
#3743209 daha sadece 99 tanım girmiş bir tırtılın 10m lik yarışı bitirmeden pes etmesi çok üzücü.
dur hele bir soluklan bu daha halayın müzik girişi, şimdiden pes edersen denizi görmeden derede boğulursun.
devamını gör...
6492.
3 yıl önce bugün, tam da bu saatlerde hiç ön göremediğimiz bir kalp kriziyle bu dünyadan göçtü babam. gökyüzümün yarısını da alıp, neşemi, sevincimi de alıp göçüp gitti. ben hayatımda ilk kez bu kadar çok sevdiğim bir insanı kaybettim. aslında yıllarca bir hastalıkla uğraşan annemden, sevdiğim birini kaybetme korkusunun ne demek olduğunu çok iyi biliyordum, ama babam o kadar sağlıklı o kadar dinçti ki o bu korkuya hiç dahil olmadı. bir gün onu böyle bir anda kaybedeceğimi hiç düşünmemiştim. bu yüzden annem kadar dikkat etmemiştim belki de, hiç içten içe vedalaşmamıştım, hiç belki de bu son günümüz diye düşünmemiştim. memleketten ayrılırken son vedalaşmamızda içime çöken kasveti bile yolda bana bi şey olacak herhalde diye yorumlamıştım. ben ilk kez bu kadar çok sevdiğim ve beni 30 yaşımda bile küçük bir kız çocuğunu sever gibi boncuğum diye seven o adamı kaybetmiştim. kardeşlerim çok daha hızlı atlattılar süreci ama fazla duygusal olduğumdan herhalde benim yasım bitmek bilmedi. içimden hiç uğurlayamadım babamı, veda etmeye fırsatım olmamasının acısını içimde bitmeyen bir yas ile gidermeye çalıştım belki de.

üstüne başka acıların eklendiği bir üç sene böyle geçti. ama şimdi, bu üç seneden sonra, hatta belki çok uzun yıllardan sonra ilk kez bu kadar mutlu hissediyorum. belki babamın upuzun dualarının karşılığı, belki artık huzura ersin diye bilmiyorum. sanki ömrümün kışı geçmiş gibi, sonbaharın kendisini iyiden iyiye hissettirdiği günlerde ben bahar sabahlarına uyanıyorum. sanki upuzun bir yoldan geldim, olanca yorgunluğum bitmiş ve evime gelmişim gibi hissediyorum. çok eski bir dostuma kavuşmuş gibi, gurbetten dönmüşüm de vatanıma varmışım gibi, sanki nedenini bilmediğim bir hasretin sonunda vuslata ermişim gibi hissediyorum. insan sevildikçe çiçek açıyor, kırılıp durmaktan kuruyan dallarıma bahar gelmiş gibi hissediyorum.

sen rahat uyu babacığım, huzurla uyu. göğsümün üstündeki o ağırlık yok artık. kalbimde yerin sonsuza kadar dokunulmaz. hiç o kadar sevilmeyeceğim ve sevmeyeceğim de seni sevdiğim gibi biliyorum. ama artık sen de huzurla uyu diye, gözün arkada kalmasın, mutlu olduğumu bil diye, vedalaşabiliriz artık. sen gitmeden bir ay önce ısrarla çağırmıştın ya beni, sanki hisseder gibi, kaç yere yatıcaz kalkıcaz sen geleceksin deyip beni özlediğini bile çocuklaşarak söylediğin o zamanlarda bırakmak istiyorum seni. sanki o günlerimi karartan acıyı ve ayrılığı yaşamamışım gibi. ben de senin huzurla uyuduğundan emin olmak istiyorum çünkü.
sen huzurla uyu, gözün arkada kalmasın artık.
seni çok ama çok seviyorum canım babam.
devamını gör...
6493.
bi yerlere gitmek istiyorum , sessiz, sakin , kimsesiz , kimsenin hiç gitmediği , kimsenin bilmediği , uzun uzun oturup hiç konuşmadan , hiç kimseye dert anlatmadan ,kafamı toplayıp gelmek istiyorum. aslında bu isteğim lüks bir istek değil ama bir türlü cesaret edip yapmıyorum veya yapamıyorum. kendimden mi kaçmak istiyorum veya başkalarından mı kaçmak istiyorum onu da bilmiyorum ama sessizliğin , huzur vereceğini düşünüyorum.
devamını gör...
6494.
yaptığım işten mutlu oluyorum işe yaradığımı hissettiğim zaman ve yalnız çalışmayı daha çok seviyorum galiba. kendi kendime çalışmak bir şeyleri çözmek hayatımdaki en büyük keyiflerden biri. maddi kaygılar olmasa sürekli hobi projeleriyle uğraşırdım çok fikir var kafamda.
devamını gör...
6495.

anne ben geldim, üstüm başım
uzak yolların tozlarıyla perişan
çoktan paralandı ördüğün kazak
üzerinde yeşil nakışlar olan

anne ben geldim, yoruldum artık
her yolağzında kendime rastlamaktan
hep acılı, sarhoş ve sarsak
şiirler çırpıştıran bi adam

kurumuş kuyunun suyu, incirin
sütü çoktan çekilmiş
bir zamanlar dünya sandığım bahçeyi
ayrık otları, dikenler bürümüş

kapıdaki çıngırak kararmış nemden
atnalı ve sarmısak duruyor ama
oğlum, mektup yaz diyen
sesin hala kulaklarımda

anne ben geldim, ağdaki balık
bardaktaki su kadar umarsızım
dizlerin duruyor mu başımı koyacak?
anne ben geldim, oğlun, hayırsızın..
devamını gör...
6496.
zorlukların insana yeni şeyler öğrettiğini, insanı geliştirdiğini düşündüm. her zaman bu gözle bakmaya çalıştım, koşullara uyum sağlamaya çalıştım ama her şeyin de bir sınırı var gerçekten. örneğin spor salonunda sağlıklı bir şekilde gelişmek, güç kazanmak bir metaforsa en ağır yükle sakat kalmak da bir metafor ve hayat bazen insana bunu yaşatıyor, sakat bırakıyor, eksiltiyor.
devamını gör...
6497.
beni hayatta bağlayan bir şeyin kalmadığını fark ettim. 1 aydır sevgilim yok, eksikliğini hissetmiyorum. işimi hobi olarak yapıyorum. işkolik bir insan değilim. sadece sigara içip bir şeyler yazmak istiyorum. boğazım sigara içmekten berbat halde. sonbahar bana iyi gelmedi. çok şükür yine de sağlığım yerinde, hayatımda kötü giden bir şey yok. kendime yetecek kadar param var. bu boşluğun sebebini merak ediyorum. belki de tanrı beni çağırıyordur. bana ibadet et, gönderdiklerimi oku, kendini düzelt diyordur. bakalım, belki de bunu yapmalıyım.
devamını gör...
6498.
satoshi nağomotoyu buldum galiba. bana dediki,

yeni premıum sinyal

eth/usdt – long
kaldıraç: 50x

giriş: anlık fiyat (market emir)
zarar durdur (sl): 3808$
kar al (tp): 4000$
disiplinli işlem, büyük kazanç getirir.

kural:
• sürekli fiyatı kontrol etmeyin.
• işlemi kafanıza göre kapatmayın.
• belirlenen sl & tp’ye sadık kalın.



ikide iki yaptı. 5,6 işlem daha gelirse 100 tane fakir fukarayı toplayıp para için değişik oyunlar oynatırım bir yere kapatıp, üzerine forma veririm numaralı hayır için.

bilen için all in girmeden.. ytd*
devamını gör...
6499.
kime ?
parasız bir dünyada.. kimsenin yan gelip yatma lüksü olmazdı gibi bir his..
"değerli" olmak esas olurdu..
ama yaşa bağlı zedelenmeler küçümsenemeyeceğine göre.. değerli olan ne olurdu ?
koşturmak değil mesela..
marx ne der ?
devamını gör...
6500.
aniden gelen "her şey çok farklı olabilirdi" hissi
ne uyku bıraktı ne başka bir şey
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"sözlük yazarlarının söylemek istedikleri" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim