1461.
bazı insanlar gerçekten geri zekalı! keşke olmasalar ama işte hayatlar ve hayaller.
devamını gör...
1462.
niçin böyle yapıyoruz ey insanlar? niçin yahu niçin? yaşamak basit ve kolay denilirken, hayatın özü aslında bellidir diye söylenir iken bize batan şeyin adı nedir? bence batan şey yalnızca rahat değil, çok daha fazlasıdır. rahat batsa çünkü derhal rahatsız olmak için uğraşır daha sonra hayatımıza devam ederiz rahatsız rahatsız. ancak rahatsızken de bir şeyler oluyor, demek ki aradığımız bu da değil. insan olmak bir varoluş değil de başlı başına psikolojik bir rahatsızlık olabilir mi? bana bu çok mümkün görünüyor artık. hepimize birer 'manyak' yaka kartı hazırladım, askıya astım. dileyen oradan alabilir.
evet evet bir üst katta, koridorun hemen başındaki askılık.
evet evet bir üst katta, koridorun hemen başındaki askılık.
devamını gör...
1463.
bir kez daha duysam sesini
sonra bir kez daha
bir kez daha
sen son kez olduğuna kanaat getirsen o duyuşun
sonra bir kez daha
bir kez daha
ve bir kez daha
sonra bir kez daha
bir kez daha
sen son kez olduğuna kanaat getirsen o duyuşun
sonra bir kez daha
bir kez daha
ve bir kez daha
devamını gör...
1464.
yks senden nefret ediyrummmm
devamını gör...
1465.
hak.
ben bir hak istiyorum kendi adıma.
mutlu olma hakkı.
mutlu olabilmek istiyorum gerçekten. gerçek mutluluk nedir peki?
ya şu an yaşadığım şey gerçek mutluluksa. bunu nasıl bileceğim peki? bunu öğrenebilirmiyim lütfen?
belki çoğu zaman mutlu oldum ama anlayamadım ve o anı kaçırdım. korkunç birşey bu. dilediğim birşeyi yaşamış ve anlamamış olmam!
ya hu endişe etmek istemiyorum işte anlasana. bitmesinden yada bittikten sonra tekrar başlayıp başlamayacağı konusunda endişe etmek istemiyorum. mutlu olmak nasıl hissedilir ki? çıldırmak üzereyim çünkü.
herşey bir anda çok iyi yada çok kötü nasıl olabilir?
benim hayatım neden stabil değil ulan?
ben niye her boku en dibine, en ciğerine, damarına, iliğine, kemiğine yada her ne soktuğumsa ona kadar yaşamak zorundayım?
neden bende millet gibi kıyısından köşesinden azıcık maruz kalıp geçiştiremiyorum canım kardeşim bi anlatsana allasen?
ne istiyorsun ulan benden?
ne olayım istiyorsun?
ben cevap alamadığım soruları sormaktan çok yoruldum.
bırak beni!
ben bir hak istiyorum kendi adıma.
mutlu olma hakkı.
mutlu olabilmek istiyorum gerçekten. gerçek mutluluk nedir peki?
ya şu an yaşadığım şey gerçek mutluluksa. bunu nasıl bileceğim peki? bunu öğrenebilirmiyim lütfen?
belki çoğu zaman mutlu oldum ama anlayamadım ve o anı kaçırdım. korkunç birşey bu. dilediğim birşeyi yaşamış ve anlamamış olmam!
ya hu endişe etmek istemiyorum işte anlasana. bitmesinden yada bittikten sonra tekrar başlayıp başlamayacağı konusunda endişe etmek istemiyorum. mutlu olmak nasıl hissedilir ki? çıldırmak üzereyim çünkü.
herşey bir anda çok iyi yada çok kötü nasıl olabilir?
benim hayatım neden stabil değil ulan?
ben niye her boku en dibine, en ciğerine, damarına, iliğine, kemiğine yada her ne soktuğumsa ona kadar yaşamak zorundayım?
neden bende millet gibi kıyısından köşesinden azıcık maruz kalıp geçiştiremiyorum canım kardeşim bi anlatsana allasen?
ne istiyorsun ulan benden?
ne olayım istiyorsun?
ben cevap alamadığım soruları sormaktan çok yoruldum.
bırak beni!
devamını gör...
1466.
ben yazma deyince yazmıyor arkadaşlarım. bence hepsi akılsız. birine bunu sormak ne saçma. kime sorsan yazma arama vs der. hareketlerini başkalarına sorarak yaparsan bir karakterin olmaz. sormak için sor tabi ki. bu güzel bir mizah olur. ama yine git istediğini yap. bunun gibi gülümset.
devamını gör...
1467.
gece kadar güzel az şey var.
uçabilseydim keşke. bu saatlerde kesinlikle gökyüzünde olurdum. uçabilip de evinde oturanın dötü kurusun!
uçabilseydim keşke. bu saatlerde kesinlikle gökyüzünde olurdum. uçabilip de evinde oturanın dötü kurusun!
devamını gör...
1468.
bazı şeylere inceden kırılıyorum mesela ama bu sadece kendi içimde kalıyor. ince düşündüğüm için böyle olduğunu bildiğimden oturup bir şeylerin izahını yapmakla uğraşmıyorum. birbiriyle çelişen davranışlar beni çok düşündürtüyor bir de. yani dümdüz bir şeyleri konuşmak yerine çeşitli bahaneler sunup sonrasında bu bahanelerle çelişen davranışlar sergilediğini fark ediyorlar mı acaba hiç?
devamını gör...
1469.
ich möchte çiğ köfte.
devamını gör...
1470.
ne yapayım? ben de böyle bir insanım.
devamını gör...
1471.
yamur yağıyor bankamatik kumar
teşekkürler
teşekkürler
devamını gör...
1472.
öyle işte.
devamını gör...
1473.
buraya geldiğimden beri sözlükte yok kankacılık var, yalakalık var şu var bu var... var da var ananasını satim. ulan her şey varda neden kimse yok?
sol frame istanbul trafiği gibi. ne yazan var ne çizen.
herkes herkesle mi küstü lan?
biz bunu nasıl başardık olm?
sol frame istanbul trafiği gibi. ne yazan var ne çizen.
herkes herkesle mi küstü lan?
biz bunu nasıl başardık olm?
devamını gör...
1474.
ama kk'ya ver. bitsin şu kabus!
devamını gör...
1475.
tanımadığım birine bakınca kimin arkadaşı olduğunu bilebiliyorum. bazı insanlar sırf farklı gözüküyor diye bu gruptan oluşan arkadaşlara sahip oluyor. çoğu insan dışarıdan aynı tipin türevi gözüken insanlarla arkadaş oluyor. bunu bilmek zor değil.
devamını gör...
1476.
devamını gör...
1477.
annem demin camiye namaz kılmaya girdi benide avluya bıraktı. kendisinin bunun için 24 yıl kadar geç kaldığını fark etmesini bekliyorum.
devamını gör...
1478.
güzel bir şey söylemeyeceğim. bence kötü bir şey de söylemeyeceğim, zaten yaşadığımız şey budur.
bir saçmalıktır, bir boşluktur. var edildiğimiz şey ise bir hiçliktir. habire bunu doldurmaya çalışıyor, acaba hikmet nedir diye düşünüyor, din ve ideolojiler inşa edip muhakkak budur diyoruz. bunun hiçbir şey olduğunu kabul edemiyoruz. kabul edince de değişen bir şey yok. bu evrenin bir sırrı da değil. 'tebrikler, buldunuz!' dedikten sonra ödül mekanizması işlese, bu ödül de hiç varolmamış olmak gibi bir şey olsa, anca karşılayacaktır. manalar bulunur, hikmetlere varılır, duygular yaşanır, insanlar sevilir ve anlarda bulunulur. nihayette ise kendi kurduğumuz evcilik oyunu içinde barınıyor oluşumuzu görünce her şey birden buz gibi gelir. insanı truman gibi hissettirmeyen bir saniye bile yok, bunu hissetmek çok kolay. bunları yazıp kafama sıkmayacak, kurulan düzendeki yaptığım şeylere devam edeceğim. işte bunlar hep içini sıkıyor ama sen kafana yapamayınca aynı şeyi her şey devam ediyor. yapsan ne olur? bu benim için bir bilinmezliktir. hiçliğe giden bir kapı olduğuna emin olsaydım asla tahammül edemezdim bu saçmalıklara.
bir saçmalıktır, bir boşluktur. var edildiğimiz şey ise bir hiçliktir. habire bunu doldurmaya çalışıyor, acaba hikmet nedir diye düşünüyor, din ve ideolojiler inşa edip muhakkak budur diyoruz. bunun hiçbir şey olduğunu kabul edemiyoruz. kabul edince de değişen bir şey yok. bu evrenin bir sırrı da değil. 'tebrikler, buldunuz!' dedikten sonra ödül mekanizması işlese, bu ödül de hiç varolmamış olmak gibi bir şey olsa, anca karşılayacaktır. manalar bulunur, hikmetlere varılır, duygular yaşanır, insanlar sevilir ve anlarda bulunulur. nihayette ise kendi kurduğumuz evcilik oyunu içinde barınıyor oluşumuzu görünce her şey birden buz gibi gelir. insanı truman gibi hissettirmeyen bir saniye bile yok, bunu hissetmek çok kolay. bunları yazıp kafama sıkmayacak, kurulan düzendeki yaptığım şeylere devam edeceğim. işte bunlar hep içini sıkıyor ama sen kafana yapamayınca aynı şeyi her şey devam ediyor. yapsan ne olur? bu benim için bir bilinmezliktir. hiçliğe giden bir kapı olduğuna emin olsaydım asla tahammül edemezdim bu saçmalıklara.
devamını gör...
1479.
kimseyle konusmak istemiyorum. herkes ayni. bazi seyler cok komik. ayni zamanda da hic komik degil. hic mi dogru duzgun insan olmaz diye dusunuyorum sonra kendim fark ediyorum. is bu ya gercekten akillisi beni bulmuyo. bunu dedim diye de erkeklerden bahsettigimi sanmayin. herkes oyle anasini satiyim. bi ben iyiyim bi ben dogruyum guzelim hakliyim. hayir aslinda. en kotu benim en yanlis en sacma. oldu mu canim simdi?? rahatladin mi???
devamını gör...
1480.
karanlık taraf her zaman daha güçlüdür.
devamını gör...