sözlük yazarlarının söylemek istedikleri
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
142
143
144
145
146
147
148
149
150
151
152
153
154
155
156
157
158
159
160
161
162
163
164
165
166
167
168
169
170
171
172
173
174
175
176
177
178
179
180
181
182
183
184
185
186
187
188
189
190
191
192
193
194
195
196
197
198
199
200
201
202
203
204
205
206
207
208
209
210
211
212
213
214
215
216
217
218
219
220
221
222
223
224
225
226
227
228
229
230
231
232
233
234
235
236
237
238
239
240
241
242
243
244
245
246
247
başlık "peripetya" tarafından 03.01.2021 03:48 tarihinde açılmıştır.
4041.
sevgili günlük... ünlü ünsüz tüm kişisel gelişimcilerin ortak kararıdır yazmak, dışarı atmak, bunu bir yere bırakmak benim belki de burayı sıklıkla kullanmam ara ara nefes almadan yazmama sebeptir bu durum. öyle süslü püslü defterler kullanıp yazamıyorum çocukluğumda kaldı sanki bu defterler ve tatlı kız neşesi.. kendimle de konuşursam deli oluyorum değil mi? her şeye de anlam yükleme gibi bir huy var kurusun gitsin. insan ya neden takıntılı neden bu kadar düşünceli keşke tüm yapılanlar ve gidişatta bir mana olsa. bağ yetmezliği teşhisi koydum kendime. bağları kuramıyorum. neden sonuç ilişkisi denklemlerinde boğuluyorum. başkalarında mükemmel analizciyim ama kendime gelince çuvallıyorum. kendimi iyi tanıdığımı düşünürken, bir yerlerde yaptığım yanlışı ararken kendimce bir sonuç bulamamam garip değil mi? ben bu gezegene inemedim abi.. keşke benimde kafam leziz olsaydı.. lezzet alamıyorum ki ben.. tadı damağımda kalan lezzetlerden de isyan eder yaşanan tüm bu durumlardan nefret ederim. nefret hissim her zaman sevgi den baskın geldi. bu da beni dış dünyaya karşı her zaman zorladı. insan ne menem bir varlık? düşünceleri yorumlamak, yönetmek onlarla yaratıcı bir anlam çıkarmak, yaratmak ne büyük meziyet.. tam tersi ise baş edemediğin tuhaf söz öbeklerinin kargaşa dolu seslerinden ibaret oluyor. havada kalan her şey rahatsızlık hissi veriyor. oturmak, oturtmak, dinlenmek biraz nefes alıp tekrar tekrar harekete geçmek gerekli tabii. ama bazen bir kere bile oturmamış hep havada kalmış meseleler var. onların belirsizliklerine alışamıyorsun bir yerde karşına çıkıyor havada asılı duran her şey... cevaplar bulacağımız bir gün olsun...
devamını gör...
4042.
daha demin çok içten bir şekilde “ iyi misin?” denildi anlık iyiyim deyip hızlıca oradan uzaklaştım ve şimdi usul usul ağlıyorum içten bir iyi misin denmesine bu kadar ihtiyacımın olduğunu bilmiyordum ihtiyaç mı dolmuşluk mu onu da bilemiyorum ama öyle işte
devamını gör...
4043.
başlığın özeti;
bazıları duygulanmış,
bazıları eğlenmiş,
bazıları üzülmüş,
bazıları ağlamış,
bazıları kafayı yemiş,
bazıları saçmalamış,
bazıları trollemiş vesaire.
ben sonuncuyum mesela.
bazıları duygulanmış,
bazıları eğlenmiş,
bazıları üzülmüş,
bazıları ağlamış,
bazıları kafayı yemiş,
bazıları saçmalamış,
bazıları trollemiş vesaire.
ben sonuncuyum mesela.
devamını gör...
4044.
yüksek psikolog ücretlerinden dolayı problemi kendi başıma çözmek için birkaç gündür bendeki duygu eksikliğinin bilimsel ismini, tanımını ve çözümünü bulmak için google chatgbt bilimum tüm açık kaynakları tarıyorum. konuyla alakalı alakasız pek çok şey de öğrenip genel kültürümü biraz daha şükelaladım bu arada.
apati ve aleksimiti durumuma en yakın iki kavram. az evvel ekşi sözlükte aleksimiti başlığında gezerken bir yazarın paylaştığı konu hakkında en detaylı teste girdim. elbette tıbbi teşhisin yerini tutmasa da yüksek aleksimiti çıktı sonucum. ama yeterli değil. yoğun miktarda empati yapabiliyorum özellikle çocuklara ve hayvanlara karşı sevgim, ilgim ve koruma isteğim çok yüksek. onun dışında çevreye olağanüstü derecede kayıtsızım. çok sevdiğim bir yakınımın vefatı ya da çok yakın bir arkadaşımın manevi problemleri.. ölüm hadisesi sanki bana ölen kişinin çok uzağa tatile gidip bir daha gelmeyecekmis fikriyle doğrudan bağlantılı. üzüntü, acı, matem hiçbir hissim yok. hatta ne kadar yakınım olursa olsun (corona sürecinde ve trafik kazalarında bolca deneyimleyip kendimden şüphe ettim) kişinin feryat eden akrabalarını görüp yaşadıkları hisleri anlamlandıramıyorum. cenaze evinde en büyük derdim karnimin acikmasi oluyor genelde. hatta aç beyaz futbolu hiçbir şey yokmuş gibi izler ve gülerim. yanımda biri can çekişsin soğukkanlılığımı koruyup edebileceğim yardımı eder ambulans geldikten sonra yoluma hiçbir şey yokmuş gibi devam edebilirim. hatta kayıtsızlığın seviyesini şöyle de anlatabilirim. askerde gece nöbetlerinde htş üzerimize ateş açtığında hesconun arkasına geçer telsizden muhabere çektikten sonra yakar bir sigara içerdim. ya da bir arkadaşımın manevi sıkıntısı. dinlerken canım sıkılıyor. ya maddi ya da başka bir problem olsun çözeriz de iş duyguya girince hay s..m derdini ya moduna bağlayıp belli etmemeye çalışıyorum.
karşı cins.. hoşlantım maks. 3 gün sürüyor. buna flört, konuşma da dahil. bunu bana ayarlasana diye tutturup başının etini yediğim kız arkadaşıma bir gün sonra ya başka birini soruyorum ya da boşver ya deyip geçiyorum. esasen cinsel ilgi dışında başka bilişsel aktivite yok. yolda sarmaş dolaş sevgili bir çift görmek mesela bana çok salakça geliyor. bir süre sonra ayrılıp birbirlerinin arkasından lanet okuyacaklar çünkü. çok nadiren ömür boyu birliktelik yaşanacak. mantığım her halükarda önde maalesef. her şeyi neden sonuca bağlamadan edemiyorum.
fakat tamamen de kayıtsız değilim. toplumsal olaylarda toplumun yararına olacak maddi ve manevi şeyler için çabalıyorum.
bilmiyorum daha yazacak şeyler vardır illaki de aklıma gelmiyor biraz daha araştırma yapayım kaynak falan bulursam kitap manasında sipariş edip okuyayım. belki düzelirim.
ben böyle değildim. yaşadığım üç hadise sonrasında böyle oldum. bazen kafama sikasim geliyor yalan yok.
apati ve aleksimiti durumuma en yakın iki kavram. az evvel ekşi sözlükte aleksimiti başlığında gezerken bir yazarın paylaştığı konu hakkında en detaylı teste girdim. elbette tıbbi teşhisin yerini tutmasa da yüksek aleksimiti çıktı sonucum. ama yeterli değil. yoğun miktarda empati yapabiliyorum özellikle çocuklara ve hayvanlara karşı sevgim, ilgim ve koruma isteğim çok yüksek. onun dışında çevreye olağanüstü derecede kayıtsızım. çok sevdiğim bir yakınımın vefatı ya da çok yakın bir arkadaşımın manevi problemleri.. ölüm hadisesi sanki bana ölen kişinin çok uzağa tatile gidip bir daha gelmeyecekmis fikriyle doğrudan bağlantılı. üzüntü, acı, matem hiçbir hissim yok. hatta ne kadar yakınım olursa olsun (corona sürecinde ve trafik kazalarında bolca deneyimleyip kendimden şüphe ettim) kişinin feryat eden akrabalarını görüp yaşadıkları hisleri anlamlandıramıyorum. cenaze evinde en büyük derdim karnimin acikmasi oluyor genelde. hatta aç beyaz futbolu hiçbir şey yokmuş gibi izler ve gülerim. yanımda biri can çekişsin soğukkanlılığımı koruyup edebileceğim yardımı eder ambulans geldikten sonra yoluma hiçbir şey yokmuş gibi devam edebilirim. hatta kayıtsızlığın seviyesini şöyle de anlatabilirim. askerde gece nöbetlerinde htş üzerimize ateş açtığında hesconun arkasına geçer telsizden muhabere çektikten sonra yakar bir sigara içerdim. ya da bir arkadaşımın manevi sıkıntısı. dinlerken canım sıkılıyor. ya maddi ya da başka bir problem olsun çözeriz de iş duyguya girince hay s..m derdini ya moduna bağlayıp belli etmemeye çalışıyorum.
karşı cins.. hoşlantım maks. 3 gün sürüyor. buna flört, konuşma da dahil. bunu bana ayarlasana diye tutturup başının etini yediğim kız arkadaşıma bir gün sonra ya başka birini soruyorum ya da boşver ya deyip geçiyorum. esasen cinsel ilgi dışında başka bilişsel aktivite yok. yolda sarmaş dolaş sevgili bir çift görmek mesela bana çok salakça geliyor. bir süre sonra ayrılıp birbirlerinin arkasından lanet okuyacaklar çünkü. çok nadiren ömür boyu birliktelik yaşanacak. mantığım her halükarda önde maalesef. her şeyi neden sonuca bağlamadan edemiyorum.
fakat tamamen de kayıtsız değilim. toplumsal olaylarda toplumun yararına olacak maddi ve manevi şeyler için çabalıyorum.
bilmiyorum daha yazacak şeyler vardır illaki de aklıma gelmiyor biraz daha araştırma yapayım kaynak falan bulursam kitap manasında sipariş edip okuyayım. belki düzelirim.
ben böyle değildim. yaşadığım üç hadise sonrasında böyle oldum. bazen kafama sikasim geliyor yalan yok.
devamını gör...
4045.
bugun uzun zamandir cektigim agrilar icin doktora gittim. uzun zamandir oteliyordum ama artik dayanilmaz hale gelince gidip bi gostereyim dedim. ne olsa begenirsiniz ameliyat karari alindi. operasyon gecirmen lazim. baska caresi yok dedi doktor. ıki agri kesiciyle atlatirim dedigim seyin basima actigi derde bak.
ben ki igne vurulmaktan cekinen insanim simdi operasyon gecirecem. zor olacak surec sikintili gececek dedi iyice dusurdu beni. yasayacak miyim dedim lan olum manyak manyak konusma bundan kimse ölmedi ama sikintisini bi sufe cekeceksin dedi. dedim ölsem daha iyi sikintiya hic gelemem. ıste cuma gunu tetkikler falan karar verecekler bakalim.
doktordan ciktim moralim bozuk operasyon fikri iyice canimi sikmis ama canim da yaniyor yani. oturdum bi cafeye ust uste uc tane sigara ictikten sonra sey hissi geldi birden. olum bunca yil götü basi dsgitmadan bu zamana geldin ama artik sanki yamulmalar basladi he. o lan acaba ne olacak endisesi kapladi birden icimi. ki benim kadar gamsiz herif yoktur he. dusunmem yani olur biter benim icin. ama bu sefer oyle hissettirmedi. bildigin icimi korku sardi.
anneme soylemedim daha nasil soyleyecem hic bilmiyorum. tansiyonu cikacak pireyi deve yapacak bir de onu dert edrcem.
falan filan iste dunya dertleri. ölüp gidecez geride ne kalacak ona bile emin degilim su dakika. oyle bi karamsarlik iste..
ben ki igne vurulmaktan cekinen insanim simdi operasyon gecirecem. zor olacak surec sikintili gececek dedi iyice dusurdu beni. yasayacak miyim dedim lan olum manyak manyak konusma bundan kimse ölmedi ama sikintisini bi sufe cekeceksin dedi. dedim ölsem daha iyi sikintiya hic gelemem. ıste cuma gunu tetkikler falan karar verecekler bakalim.
doktordan ciktim moralim bozuk operasyon fikri iyice canimi sikmis ama canim da yaniyor yani. oturdum bi cafeye ust uste uc tane sigara ictikten sonra sey hissi geldi birden. olum bunca yil götü basi dsgitmadan bu zamana geldin ama artik sanki yamulmalar basladi he. o lan acaba ne olacak endisesi kapladi birden icimi. ki benim kadar gamsiz herif yoktur he. dusunmem yani olur biter benim icin. ama bu sefer oyle hissettirmedi. bildigin icimi korku sardi.
anneme soylemedim daha nasil soyleyecem hic bilmiyorum. tansiyonu cikacak pireyi deve yapacak bir de onu dert edrcem.
falan filan iste dunya dertleri. ölüp gidecez geride ne kalacak ona bile emin degilim su dakika. oyle bi karamsarlik iste..
devamını gör...
4046.
sevmek yordu.
ilk defa bu gece bu yorgunluğu hissettim.
ilk defa bu gece bu yorgunluğu hissettim.
devamını gör...
4047.
2022 temmuz'u. şimdi yaşamış gibi anlatıyorum baştan söyleyeyim.
6 günlük istanbul akraba ziyeretinin dönüş yolundayım. otobüsteyim evet. bayrampaşa esenler otogarından bir otobüse servisle geldim. fakirim evet. hatta bu otobüs metro turizme ait ve belki de vizyonsuzum evet. enıvey:
bu tuvalet katı ve daha alt katlarında götünüzü kesebilen yamyamların olduğu esenler otogarında ben eski istanbul kartımla 1 tl bipleyerek lavaboya gittim. fakirim demiştimm. orda götümü kesmediler lakin, tekrardan zemin kata çıktığımda kendimi pastane gibi bi yerde buldum. pastane gibi diyorum çünkü içerde martı pardon tavuk döner bile vardı ananasını satanzi..
neyse karnım aç. gözüm bir şey görmüyor ve görmeyen gözüm su böreği aradı.* daha önceden arkadaşlarla buluşup sipariş adı ile ilgili ufak tartıştığımız -maydanozlu ve peynirli mi yoksa maydanozlu veya peynirli mi-yi bu seferde maydanozlu ve peynirliscfdfgh amaaan her neyse maydanozu ve peyniri olan bi su böreği vardı yine...
işte ben su böreği ve ayran siparişi verdim ki bir de ne göreyim. moldovalı (sonradan sordum bender-liymiş ordan şaaptım, ulan bilmediğimiz nane de yok!) max. 40-lı yaşlarda angelina jolie gibi* bir ablamız orda çalışıyor.
ablama böreği gösterdim ortasından olsun köşe olmasın vs. azıcıkta ısıtmasını istedim. böreğim ve ayranım geldi. böreğe yumuldum abi. anaaa! börek bozulmuş sıcaktan. mikrodalga sıcağı değil billdiğimiz gündüz sıcağından. öehh dedim. kadına bu bozuk abla dedim. o da diğer kıdemli elemana "borek bozuk dio" diyiverdi. neyse bi şekilde paramı geri alıp otobüse geçtim ki vakitte gelmişti.
velhasıl demem o ki: bu kadar güzel bir ablamızı orada görünce kendi fakirliğimi, vizyonsuzluğumu ve su böreğinin bozulmuş olmasını unuttum. bilemiyorum altan. çok şaşırdım entelektüel abiler ve dantelektüel ablalar.
eved iş bu giriyi şimdi yaşanmış gibi yazdım. ve eved fakirdim ve de vizyonsuzdum.
6 günlük istanbul akraba ziyeretinin dönüş yolundayım. otobüsteyim evet. bayrampaşa esenler otogarından bir otobüse servisle geldim. fakirim evet. hatta bu otobüs metro turizme ait ve belki de vizyonsuzum evet. enıvey:
bu tuvalet katı ve daha alt katlarında götünüzü kesebilen yamyamların olduğu esenler otogarında ben eski istanbul kartımla 1 tl bipleyerek lavaboya gittim. fakirim demiştimm. orda götümü kesmediler lakin, tekrardan zemin kata çıktığımda kendimi pastane gibi bi yerde buldum. pastane gibi diyorum çünkü içerde martı pardon tavuk döner bile vardı ananasını satanzi..
neyse karnım aç. gözüm bir şey görmüyor ve görmeyen gözüm su böreği aradı.* daha önceden arkadaşlarla buluşup sipariş adı ile ilgili ufak tartıştığımız -maydanozlu ve peynirli mi yoksa maydanozlu veya peynirli mi-yi bu seferde maydanozlu ve peynirliscfdfgh amaaan her neyse maydanozu ve peyniri olan bi su böreği vardı yine...
işte ben su böreği ve ayran siparişi verdim ki bir de ne göreyim. moldovalı (sonradan sordum bender-liymiş ordan şaaptım, ulan bilmediğimiz nane de yok!) max. 40-lı yaşlarda angelina jolie gibi* bir ablamız orda çalışıyor.
ablama böreği gösterdim ortasından olsun köşe olmasın vs. azıcıkta ısıtmasını istedim. böreğim ve ayranım geldi. böreğe yumuldum abi. anaaa! börek bozulmuş sıcaktan. mikrodalga sıcağı değil billdiğimiz gündüz sıcağından. öehh dedim. kadına bu bozuk abla dedim. o da diğer kıdemli elemana "borek bozuk dio" diyiverdi. neyse bi şekilde paramı geri alıp otobüse geçtim ki vakitte gelmişti.
velhasıl demem o ki: bu kadar güzel bir ablamızı orada görünce kendi fakirliğimi, vizyonsuzluğumu ve su böreğinin bozulmuş olmasını unuttum. bilemiyorum altan. çok şaşırdım entelektüel abiler ve dantelektüel ablalar.
eved iş bu giriyi şimdi yaşanmış gibi yazdım. ve eved fakirdim ve de vizyonsuzdum.
devamını gör...
4048.
ben, atılması gereken her adımı uykusuz geçirdiğim gecelerin sabahında attım.
bugünün sabahında, ışığını sadece kendisini aydınlatmak için kullanan yıldız’ı göreceksiniz.
bugünün sabahında, ışığını sadece kendisini aydınlatmak için kullanan yıldız’ı göreceksiniz.
devamını gör...
4049.
hem neden tartışıyorum ki? plan belli. bir duş alma bir saçları tarama dişleri kontrol etmek hop oradan biraz krem yüze hani cildi biraz homojen göstersin diye. sonra kıyafet seçme, ayh bir pantolon bir kazak ama mutlaka bir kolye olması lazım kendime. bir çeşit bugün kendi kendini yaratma hadisesinde farklı bir yöntem deneme... o kıyafet neyi temsil edecek ki? neyi anlatmak isteyeceksin ki? imajlar silsilesi. topuklu ayakkabı ve topuz meselesi. yok olmadı orası bir rock bar?!!!?? rock bar konsepti. pofuduk yeleklerin yasaklandığı rock barları protesto ediyorum. allı pullu şıngır şıngır bir taç ile gideceğim ben prenses misali. rock bar çıkışı kokoreç yerken taşıdığım taçtan bir ışıltı düşecek jalapeno biberimin kıyısına. kullandığım dile bakın hele. jalapeno biberi bile benim yaptım iyi mi daha kahvaltı bile etmemişken. midesiz seni gidi der gibi misiniz? ama plan belli… hızlı sarımda bir çizim elimde, dönüş otobüsle, belki dönüşte bir ara durak parkta bir bira bir shot, oysa oysa ben çok içmek istemiyorum ki.
devamını gör...
4050.
4051.
şarkılarla aranız nasıl?
benim kötüdür. mutluyken şarkı dinlediğim çok nadirdir. hep üzgünken dinlerim. kızgınken,kırılmışken. kendimi daha da üzerim.
üzülmek konusunda benimle yarışmanız çok zor.
hep ben kazanırım.
kız sabahtan beri başlık başlık gezip eğlendin. şimdi ne oldu?
gece oldu .
bilmediğiniz şeyler var. benim de anlatamadığım. ne size, ne sevdiğim herhangi birine.
ve çok boktan dertler belki ama bana ağır geliyor. şimdi biraz duvara boş boş bakıp makus kaderime sızlanacağım.
benim kötüdür. mutluyken şarkı dinlediğim çok nadirdir. hep üzgünken dinlerim. kızgınken,kırılmışken. kendimi daha da üzerim.
üzülmek konusunda benimle yarışmanız çok zor.
hep ben kazanırım.
kız sabahtan beri başlık başlık gezip eğlendin. şimdi ne oldu?
gece oldu .
bilmediğiniz şeyler var. benim de anlatamadığım. ne size, ne sevdiğim herhangi birine.
ve çok boktan dertler belki ama bana ağır geliyor. şimdi biraz duvara boş boş bakıp makus kaderime sızlanacağım.
devamını gör...
4052.
x oyunda,
hepsi onunla!
hepsi onunla!
devamını gör...
4053.
sıkılıyorum. daralıyorum.
isyan etmeme ramak kaldı.
isyan etmeme ramak kaldı.
devamını gör...
4054.
bugünün yarını da var, çektirdiklerinin bir vebali var, o vebali ölene dek taşımak var, bir gün vicdanınla baş başa kalmak var...
devamını gör...
4055.
son üç yıldır en fazla 3-4 yıl yaşayacağımı düşünüyordum. üç yıl doldu ve artık en fazla 4-5 yıl yaşayacağımı düşünmenin zamanı geldi.
yazarken fark ettim de dört defa yıl kelimesini kullanmışım. sanırım bu bir işaret ve en fazla bir yılım kaldı dostlar. durun bir dakika altı defa yıl kelimesini kul... ulan şimdi de yedi oldu. neyse teori sıçar ve ben kaçar.*
addio/
yazarken fark ettim de dört defa yıl kelimesini kullanmışım. sanırım bu bir işaret ve en fazla bir yılım kaldı dostlar. durun bir dakika altı defa yıl kelimesini kul... ulan şimdi de yedi oldu. neyse teori sıçar ve ben kaçar.*
addio/
devamını gör...
4056.
anlamsız bir uyanış oldu saatin kaçı.... yat zıbar di mi ne işin var buralarda fink atıyorsun diyorum kendi kendime. dedimmmm ve yazmaya devam ettim. *
devamını gör...
4057.
kimsenin hayatına zorla sığmaya çalışmayın, sığıntı olmayın. sizi kendine dahil etmek isteyen bir yolunu bulup bunu yapar.
devamını gör...
4058.
o gün ki gördüm seniiiiiiii, yaktın aaaah yaktıııın beniiiiii
hoop, baştan alıyoruz, devr-i kıyamete kadar, hiç susmadan...
o gün kiiiiiiiiiiiii gördüüüüm seniiiiiiiiiiiiiii........
hoop, baştan alıyoruz, devr-i kıyamete kadar, hiç susmadan...
o gün kiiiiiiiiiiiii gördüüüüm seniiiiiiiiiiiiiii........
devamını gör...
4059.
yarın öğleden sonra 4 gibi uçağım var babam diyor ki
"sabah 6 da uyan"
yürüyerek gideceğim sanırım
"sabah 6 da uyan"
yürüyerek gideceğim sanırım
devamını gör...
4060.
efenim, comolokko demek istiyorum.
devamını gör...
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
142
143
144
145
146
147
148
149
150
151
152
153
154
155
156
157
158
159
160
161
162
163
164
165
166
167
168
169
170
171
172
173
174
175
176
177
178
179
180
181
182
183
184
185
186
187
188
189
190
191
192
193
194
195
196
197
198
199
200
201
202
203
204
205
206
207
208
209
210
211
212
213
214
215
216
217
218
219
220
221
222
223
224
225
226
227
228
229
230
231
232
233
234
235
236
237
238
239
240
241
242
243
244
245
246
247