3981.
berbat psikolojimin ve hayatın yükünün altında nefes alamazken kendi kendime kursa falan gitmeden a2 seviyesinde almanca öğrendim.
tekniğim çok basit. duolingo, youtube'dan almanca kolay, themen aktüell 1-2 (tabii ki korsan) ve en önemlisi takiyye öhömmm... afedersiniz tekrar, tekrar etmek olacaktı.
geçen sene anneme beyin anevrizması teşhisi konuldu. bu da onun hepimiz üstündeki hakimiyetini en üst noktaya taşıdı. hastane odasına düştük o gün başladı "namaz kıl da namaz kıl!" apateistim ne namazı, lakin gel de anlat.
annemi üzersem bir şey olacak korkusundan eğil kalk günde beş vakit robotik hareketler yaptım. mescide gideyim, desem de nafile... malını iyi bildiğinden "kılmazsın orada" diyerek, zorla yere elbiselerinden birini serdirip odada gözünün önünde kıldırıyordu.
ilk zamanlar taciz ötesi gibi bir histi. sinirden ağlıyordum. (hâlâ ağladığım olmuyor değil) sanki kirletilmiş hissediyordum ama elden ne gelir.
neyse anjiyo yapıldı, ardından da 9 saatlik bir beyin ameliyatı oldu. her şey tam oldu.

annem artık hepimizi incecik bir pamuk iplikle yönetecek kadar gücü eline geçirdi. aman tansiyonu çıkmasın, vay üzülmesin, derken; kardeşlerim de namaza başladı. ben zaten hastanede eğil kalk yapıyordum, üstüne bir de kuran oku ısrarları başladı. 7 yıllık dinsizim ama nice müslümandan daha çok kuran okur namaz kılar olmuştum. üstelik inançsız olduğunu da bal gibi biliyor ama şekil tamam olunca öz de değişir sanıyor. (bu süreçte sekiz ay sonra ikinci ameliyat, ardından da kontrol anjiyosu derken bizimkinin olmayan karakteri hepten sarpa sardı.)

bir ara almanca kolay kanalı çıktı karşıma, aklıma almanca öğreneyim bari kafam onunla meşgul olur ben de dertlerimi o kadar düşünmem diye bir fikir geldi.
bununla birlikte namaz kılarken mırıldandıgım şeyh galip, akif şiirleri veya ömer hayyam rubaileri yerine şahıs zamirlerinin ve artikellerin nominativ akkusativ dativ hallerini falan çalışmaya başladım.
rukuya eğilip sessizce,
"ıch, du, er, sie, es," (doğrulurken de dışarıdan) "semiallahulimen hamideh rabbena lekel hamd, allahu ekber" deyip secdeye orada da " wir, ihr, sie, sie" diyerek başladım.
sayılar saatler falan hepsini namaz kılar gibi yaparken tekrar ede ede oturttum.
zamanla fiil çekimleri, basit cümleler derken kendi kendime konuşmaya da başladım.
"die gedanken sind frei. bin ich frei? natürlich nicht. warum ist das so? weil diese menschen schlecht sind." allahu ekber! derken laf lafı açtı kendimin de sohbetini sevdim. benimle aynı seviyede almancasi var.

böylece kötü komşu mal sahibi yapar misali kötü anne dil sahibi yaptı.şimdi tek sorun kuran okumak, ah onu sessiz okutsa onu da okur gibi yaparken kim bilir ne kitaplar okurum ama şartlar bu kadarına izin veriyor.
tesettür bende, namaz bende,(sanki ben namazda almanca çalışıyorum da diger müslümanların hepsi huşu içinde mi kılıyor? hiç yani.) kuran zaten bende, takiyyenin alası bende, müslüman olmak için bir tek şahadet kaldı. nein! das ist niemals möglich! alles in butter. sakin olmalıyım. sakiiinn.
akıl hastanesine yattığımda bundan daha normaldim. bu aile beni gittikçe delirtiyor.
devamını gör...
3982.
bir şeyler fazlasıyla eksik
devamını gör...
3983.
ya bas bas bağıracağım eski günlerden hiç ders almamış gibi ya da tamamen susacağım olmaktan hep korktuğum gibi.

bağırmak daha yakın bir kapı ancak susmanın kapısı şu an o kadar yakın ve öyle güzel görünüyor ki, aklım karışıyor.

yine de "bağır çağır durmadan, o sessizlik küfürdür"!
devamını gör...
3984.
güne çok mutlu başlamıştım fakat daha demin çay içerken bir anda aklıma hatırlamamam gereken bir olay geldi bütün moralimi aldı götürdü teşekkürler hayat.
devamını gör...
3985.
disim agriyor.
devamını gör...
3986.
düştüğün anlarda her karanlık gecenin bir aydınlığı var, umudunu kaybetme cart curt motivasyonu bana hep daha da pesimist gelirdi, çünkü aydınlığa ulaşmam için ne kadar beklemem gerektiğini kestiremezdim. sonra şöyle bir çıkış yolu buldum. size de anlatıcam hep dert transferi olmaz.

insan beyni 24 saatlik zaman diliminde istesen de istemesen de sadece tek bir duyguda saplanıp kalamıyor, öyle bir dikkat süremiz yok. aynı duyguda kalsan bile onun şiddeti gün içinde dalgalanma gösteriyor, artıp azalıyor. bok gibi hissederek uyandım diyelim, “iki saat sonra daha az bok gibi hissedeceğimi biliyorum” diyorum kendi kendime. buna güvenip o hissin içimde dolanmasına müsaade ediyorum. bir yandan da beynimi buna regüle ettiğim için ister istemez gerçekten de böyle oluyor. duyguların geçici birer konuk olduğunu ve onu ne kadar misafir etmek istediğimizin de bize bağlı olduğunu bilmek rahatlatıcı.

e benimki hep aynı şiddette ve günlerce haftalarca kalıyor diyorsanız saplantı haline gelmiş olabilir, tırnaklarınızla tutunuyorsunuz farkında olmadan. neden buna ihtiyaç duyduğunuzu, o kötü duygunun (öfke, hayalkırıklığı, üzüntü) sizin hangi yanlış şekillenmiş şemanızdaki güvenli alanınıza hizmet ettiğini bulmanız gerekebilir. profesyonel destek alabilirsiniz, ya da içgörünüz yüksekse kendi kendinize bulup iyileştirebilirsiniz de bilmiyorum.

özetle patolojik bir durum olmadığı sürece ne hissederseniz hissedin daha o gün bitmeden bunun azalacağını kendinize hatırlatmanız çok kıymetli. he azaldığı gibi ilerleyen saatlerde yine artabilir. ama biliyorsunuz ki sonra tekrar azalacak. sürece güvenin bebikolarım çok da şeyapmayın.
devamını gör...
3987.
neden hep tam da vazgeçtiğimde gerçekleşiyor isteklerim.
devamını gör...
3988.
hatırlatma
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
3989.
zaman, zamanla çürütür. unutma.
devamını gör...
3990.
seninleyken şımarık bir kız çocuğu oluverirdim hep.

belkide artık büyümeliyim.
devamını gör...
3991.
anla artık kardeşim anla be!
"karnının doymayacağı yerde aç olduğunu belli etme
devamını gör...
3992.
3 sene önce bambaşka şeyler düşünerek, hissederek oturduğum yerde oturdum bu akşam tekrar. değişmeyen tek şey değişimin kendisi elbette ama eski coşkulu halimi özledim.
devamını gör...
3993.
uzun bir aradan sonra, beş yıl önce ruh eşimi aramaya çıktım. zamanla ruhumdan uzaklaşıp, en azından yolda bir ruhla karşılaşayım istedim. şimdi ise sadece kendime ulaşmaya çalışıyorum.
devamını gör...
3994.
mesleğimi bile insana en az temas edecek şekilde seçtim, yine de hırt oğlu hırtlarla muhatap olmaktan kurtulamıyorum.

bu kadar öküzün olduğu yerde ben nefes alamıyorum her yer tezek kokuyor. insanların huzur ve sukunetini bu kadar rahat bozabilmek, bu kadar gamsız, vurdum duymaz olabilmek maalesef kişiye, belli bir zümreye özgü bir durum değil. bu ülkenin sağından soluna, yukarısından aşağısına, din, dil, ırk, mezhep fark etmeksizin her bir ferdi iş ahlakından, ahlakın direkt kendisinden, saygıdan ve sorumluluk duygusundan yoksun.

günlerini akıl almaz bir sığlık, basitlik ve ahlaksızlıkla geçiren bunca insan içinde kendime bir alan açamıyorum. şu hayatın bana biraz huzur borcu var gibi hissediyorum, biraz huzur.
devamını gör...
3995.
canım sevgilim seni öldüren çalıştığın firma ile sali günü görüşme var. kazanacağız.
devamını gör...
3996.
ben bi konuşursam yer yerinden oynar
devamını gör...
3997.
bir mesaj bekliyorum, öyle bir mesaj ki tüm dertlerimi unutturacak.
devamını gör...
3998.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kendime not.
devamını gör...
3999.
daha senden gayrı aşık mı yoktur
nedir bu telâşın vay deli gönül
hele düşün devri adem'den beri
neler gelmiş geçmiş say deli gönül

gördüm iki kişi mezar eşiyor
gam kasavet gelmiş, boydan aşıyor
çok yaşayan yüze kadar yaşıyor
gel de bu rüyayı yor deli gönül

mevlâm kanat vermiş uçamıyorsun
bu nefsin elinden kaçamıyorsun
ruhsati dünyadan geçemiyorsun
topraklar başına vay deli gönül...
devamını gör...
4000.
yorgun hissetmekten, kırgın ve kızgın hissetmekten yoruldum. huzurlu ve mutlu hissetmek istiyorum. daraldum.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"sözlük yazarlarının söylemek istedikleri" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim