2241.
gecenin bu saatinde bi iç sıkıntısı ve ağlamayla uyandım. niye böyle oldu bilmiyorum. sabaha kadar yerinden kıpırdamayan ben gözlerimi kapatamıyorum şu an. öyle kabus falan da görmedim. ama içim o kadar dolu ki ağlamaktan başka içimi dökecek hiçbir şey yok. geçip giden şeyler niye böyle canımı yakıyor, niye hala ilk günkü gibi taze anılarım, niye beni her durumda yüzüstü bırakan bi adamın acısını, anısını kalbimde taşıyorum, niye zihnim, kalbim onu bırakmama izin vermiyor..? bitti diyorum hep bitti, tutunmaya çalışıyorum bi yerden hayata ama apansız bi gece uykumdan uyanıp niye bu satırları yazıyorum hala..
devamını gör...
2242.
değerini yitirmiş kişilerin üzerine
çiçek ekmeyin.
toprak atın,
mevzu kapansın.
devamını gör...
2243.
zamanında yapmayarak ertelediğimiz ne varsa, yaptığımız an keşke önceden yapsaydım dediğimiz andır.. hayat hızlı akıyor gençler dikkat edin.
devamını gör...
2244.
“bir kördüğüm ki içim,
çözdükçe dolaşıyor”
devamını gör...
2245.
bir lazanya olsada yesek ya.
devamını gör...
2246.
bir lazanya yapayım da tadacak birisi olsa ya*
devamını gör...
2247.
elbet daha iyi olacağım gereksiz ve saçma korkulardan çıkacağım. o zaman ne ebenin horgucunu yiceksin. bakacaz o işlere.
devamını gör...
2248.
fırtına var dostum. çalkalandı deniz. ve bir adamın bir aktöre benzemesi beni heyecanlandırmıyor eskisi gibi. eskisi gibi göz ardı edemiyorum gerçekçi yaklaşımın yarattığı ince öfkeyi. işin garip tarafı bu tatlı öfkeye de alışıyorum, sanki beni dinç tutuyor. sağlıklı öfke diye bir şey varsa eğer ona tapabilirim. biri beni bu konuda aydınlatsın.

fırtına dinecek gibi gelmiyor. deniz bir oraya bir buraya ve bir adamın heyecanlandığında saçmaladığını görmek yüzümde artık bir tebessüm oluşturuyor. eskiden anlamazdım erkeklerdeki bu şaşkınlık halini. eskiden olsa türlü yaftalarla, yanlış değerlendirmelerle silip atardım karşımdaki kişiyi. şimdi mi? bir tebessüm oluşuyor ve bekliyorum sakinleşmesini.

fırtına iyice çıldırdı farkında mısınız? dalgalar aç ve ben bir insana yardım etmenin erdemine inanmıyorum artık. eskiden olsa bunun yüce bir davranış olduğunu düşünerek narsisizm sularında bikinimin askılarını çıkarıp çıplak yüzebilirdim. çok ama çok erdemli olmayı isteyerek sevgi peşinde koşmanın manasızlığı ve sonuçsuzluğunu da gördüm. çözebildim mi yardım kavramını? hayır. bir insana yardım ederek ona zarar verebilme ihtimalinin olması beni çok üzüyor. sanırım herkesin güçlü olmasını istiyoruz. birine yardım ederek onu güçsüz kılma şansımız var mı? yaşadığımız çağda var olabilmenin şartı güç denilen muammanın içini doldurmaya kalktığımda ise torbaya koyduklarımla insan olmanın bağdaşmadığını görmek beni öfkelendiriyor ve çaresiz hissediyorum. şimdilik bu konuda kendi kendime yardım edebilirim.
devamını gör...
2249.
umut işkenceyi uzatır
devamını gör...
2250.
öncelikle kestane balının diyarı zonguldak gökçebey pazarlıoğlu köyünden tüm dünyaya selamlar...
devamını gör...
2251.
beni aranıza kabul ettiğiniz için çok teşekkür ederim.
devamını gör...
2252.
oha bu başlığı çok sevdim. bir şeye sinirlendiğimde gelip buraya giderli yazılar yazabilirim ve twitterdaki gibi akrabalarım tarafından sorguya çekilmem. mütüş.
şu an için söylemek istediğim buydu, teşekkürler.
devamını gör...
2253.
dans eden kirpi ile eğlenin.
devamını gör...
2254.
bugün bir oyuna gittim, çok güzeldi.
uzun zaman sonra güzel bir oyun seçebilmiş olmanın hazzını yaşıyorum. *
devamını gör...
2255.
düşünmekten kendimi alamıyorum, hiçliğin ortasında boğuluyorum.
devamını gör...
2256.
tüm bu zaman, sayılar ve yaşlar, nerede bükülür? arta kalanlar nereye dökülür? neden çökülür? bilmiyor, yere düşüyor; belki yavaşlar, tam orta yerinden yeniden başlar.
devamını gör...
2257.
arkadaşlar ben yine şarkı söyledim tutun sen bana
devamını gör...
2258.
biz güzel günlerin geleceğine inandırılmış bir nesil iken.
şimdi eski günlerini özleyen bir nesil olduk.
devamını gör...
2259.
sabah bir haber gördüm. işçi bankaya girerken çamurlu ayakkabılarını dışarıda çıkarmış. ulan lanet olsun be. bu işçilerdeki gereksiz nezaket beni deli ediyor. alooo, dayıı. bu ülkede patronlar temiz ayakkabı ile eve girebilsin diye senin ayakların her geçen gün daha da çamura batıyor. bu nezaket de değil, sindirilmişlik. işçilerimiz ve emekçilerimiz en güzel şeyleri hak etmediklerini düşünerek yaşıyorlar ömürlerini. sen işçi kardeş, o temiz denilen banka zeminine çamurlu ayaklarınla bassan orası kirlenmez aksine biraz helal alın teri bulaşmış olur.

ağlamak istiyorum ya. bir de romantize edenleri gördükçe iyice çileden çıkıyorum. niye kimse klavyeden de olsa isyan etmiyor ya. bu kadar mı hissiz oldunuz. püü.
devamını gör...
2260.
ulan ben de işçiyim de hiç böyle bir duruma sokmadım kendimi. haha.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"sözlük yazarlarının söylemek istedikleri" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim