2661.
az önce eski bir şarkıya denk geldim o kadar hüzünlü o kadar duygusaldı ki bir sigara yaktım manzaraya karşı belki biraz hüzünlenirim aklıma birileri gelir falan diye düşündüm ama bomboş hiçbir şey hiç kimseyi düşünemedim bu duygu bana çok yabancı ya hüzünlenmek istedim ama galiba yaşlanıyorum hiçbir şeye üzülemiyorum şarkılar bile artık beni mutsuz etmiyor. arada melankoliye kapılmak hoşuma giderdi bu duyguyu da kaybetmişim.
devamını gör...
2662.
bu duruma kendimi nasıl getirdim hayret falan etmiyorum ben hep böyle enayiydim.
devamını gör...
2663.
gece gece sırıtıyorum senin yüzünden çukurovanın en güzel kızı.. beni çok mutlu ettin seninle bi başka güzel oluyorum alkollü karakola girecek kadar uçuyorum üstüne araba sürüyorum.. bi başkasın sen.
devamını gör...
2664.
yaşama sevincinin yaşı yoktur.
yüreğinizin renklerini, kimsenin ellerine
bırakmayın.
yüreğinizin renklerini, kimsenin ellerine
bırakmayın.
devamını gör...
2665.
yolda tavuk buldum sözlük :)
devamını gör...
2666.
kendimi dün geceden beri ibrahim tatlıses gibi hissediyorum.. (sevmem)
daha önce anlaşamayan 2 ev arkadışımdan birinin diğerini dövmesine birkaç kez engel oldum. dün gece "benim için ne yaptın ki?" diyor
"ülen beni dövdüler abi dediğin zaman seni pezevenklerin elinden aldım"
daha önce anlaşamayan 2 ev arkadışımdan birinin diğerini dövmesine birkaç kez engel oldum. dün gece "benim için ne yaptın ki?" diyor
"ülen beni dövdüler abi dediğin zaman seni pezevenklerin elinden aldım"
devamını gör...
2667.
maktulün zihninde sayısız parmak izi yer aldığı için olay aydınlığa kavuşamıyor
devamını gör...
2668.
mutluydum halbuki, beni seven ve bekleyen birinin olmasından,
ince düşünceler ile hayal edilmenin keyfine varmak,
birinin hayatının odağında olmak,
onun benimle hayata tutunduğunu bilmek.
hayatımın o çok güzel dönemlerinden sonra
bir kere daha karşıma çıkan bir duyguydu
özel görülmek, özel bulunmak ve öyle hissetmek.
öylesine bir sevgi değildi benimki de,
laflarla doldurulan, yapma duyguları değil,
çok uzun zamanlar sonra hissedilen
ama çekinerek atılan kulaçlardı belki.
belki kendimi öyle görmeye alışmak
hem sevmeye hem sevilmeye.
insan uzun zaman sonra çok eskiden hissettiği duygularla karşılaşınca
bilemiyor ne yapacağını, bocalıyor belki, yalpalıyor.
en çokta yaşanacak çok şeyin olduğu düşüncesi cazip geliyordu
çok uzun bir yolculuğun, bir serüvenin başında olma hissi,
sonunda aradığını bulmanın o karşı konulmaz cazibesini hissetmek.
körelmişliğin verdiği o uyuntuluğu atmak kolay olmadı elbet,
elleri sevmeden tutmadım ben hiç.
gezdiğimiz yerleri güzel yapanın sen olduğunun bilinciyle
o şehir ve sokakları anlamlı kılanın sen olduğu bilinciyle
gelirken heyecanlanarak, giderken eksilerek gittim.
böyle olmamalıydı. ben nefret edilecek biri değildim.
yıllar sonra, o eski günlerden sonra mutlu olduğum ilk serüvende
nefret çukurlarına batırılıp çıkarılmamalıydım.
büyük bir şevk ve kararlılıkla nefretini büyüttün bana karşı.
ne oldu? döndüm yine ikinci hayatıma.
ilk hayatım o güzel günlerin olduğu günlerdeki hayatımdı.
bu ise hayatımın yarısını kaplayan ve bitmesini istediğim hayatım.
şimdi yine, belki maalesef, belki iyi ki, buna alışmaya çalışıyorum.
alışmak değil mesele, alışırım, çok şey kaybedenler kolay alışıyor.
asıl mesele ilk hayatımdaki mesele,
en yükseğe çıkıp, yerin dibine çökmek,
yine aynısı oldu ve sen yaptın bunu.
elbet döngü de yükseliş evresi gelecek yeniden.
yine hayatın yaşamaya değer olduğu an ve günler
ve duygular çoğalacak içimde.
ince düşünceler ile hayal edilmenin keyfine varmak,
birinin hayatının odağında olmak,
onun benimle hayata tutunduğunu bilmek.
hayatımın o çok güzel dönemlerinden sonra
bir kere daha karşıma çıkan bir duyguydu
özel görülmek, özel bulunmak ve öyle hissetmek.
öylesine bir sevgi değildi benimki de,
laflarla doldurulan, yapma duyguları değil,
çok uzun zamanlar sonra hissedilen
ama çekinerek atılan kulaçlardı belki.
belki kendimi öyle görmeye alışmak
hem sevmeye hem sevilmeye.
insan uzun zaman sonra çok eskiden hissettiği duygularla karşılaşınca
bilemiyor ne yapacağını, bocalıyor belki, yalpalıyor.
en çokta yaşanacak çok şeyin olduğu düşüncesi cazip geliyordu
çok uzun bir yolculuğun, bir serüvenin başında olma hissi,
sonunda aradığını bulmanın o karşı konulmaz cazibesini hissetmek.
körelmişliğin verdiği o uyuntuluğu atmak kolay olmadı elbet,
elleri sevmeden tutmadım ben hiç.
gezdiğimiz yerleri güzel yapanın sen olduğunun bilinciyle
o şehir ve sokakları anlamlı kılanın sen olduğu bilinciyle
gelirken heyecanlanarak, giderken eksilerek gittim.
böyle olmamalıydı. ben nefret edilecek biri değildim.
yıllar sonra, o eski günlerden sonra mutlu olduğum ilk serüvende
nefret çukurlarına batırılıp çıkarılmamalıydım.
büyük bir şevk ve kararlılıkla nefretini büyüttün bana karşı.
ne oldu? döndüm yine ikinci hayatıma.
ilk hayatım o güzel günlerin olduğu günlerdeki hayatımdı.
bu ise hayatımın yarısını kaplayan ve bitmesini istediğim hayatım.
şimdi yine, belki maalesef, belki iyi ki, buna alışmaya çalışıyorum.
alışmak değil mesele, alışırım, çok şey kaybedenler kolay alışıyor.
asıl mesele ilk hayatımdaki mesele,
en yükseğe çıkıp, yerin dibine çökmek,
yine aynısı oldu ve sen yaptın bunu.
elbet döngü de yükseliş evresi gelecek yeniden.
yine hayatın yaşamaya değer olduğu an ve günler
ve duygular çoğalacak içimde.
devamını gör...
2669.
bugüm 23 nisan, hep neşeyle dolamıyor insan, çalışıyor insan, nasıl neşeyle dolsun insan... ne var yani benim de ruhum çocuk, bugün benim de baryamım sayılır.
devamını gör...
2670.
sadece büyük bir lider, geleceği küçük kalplere emanet eder.
devamını gör...
2671.
öncelikle fenerbahçe sevdalı olduğum takımdır, bunu belirtmek de bir gurur. tıpkı her taraftarın kendi takımıyla gurur duyması gibi.
sözlükte günlerdir organize şekilde fenerbahçe' ye sövülüyor. başkanına, td. sine, topçularına, bizlere bile hakaret ediliyor.
hatta hızlarını alamayıp malzemecimize veya temizlik kadrosunda çalışanlarımıza bile sövenler olmuştur.
bu sövmeler üstelik küfürsüz sözlükte oluyor, küfür serbest olsa neler olacak allah bilir.
fenerbahçe üzerinden bazı yazarların içlerindeki kötüyü çıkarmalarına şahit oluyorum.
olayı atatürk' e bile bağlamışlar. doğru biz kulübümüzün atatürk ile olan romantik bağlarınla gurur duyuyoruz ama takım fenerbahçe değil de beyoğluspor da olabilirdi. fenerbahçe bu konuda kendini şanslı hissediyor yani atatürk' le birlikte anıldığında. hepsi bu.
takım başarısız olabilir, güçlü bir stk statüsünde olduğundan sesi çok çıkıyor olabilir, başkanı beceriksiz, td. si basiretsiz olabilir. hatta hakkı yeniyor veya başka takımların hakkını da yiyor olabilir. çünkü futbol artık bir endüstri. oyunun kuralları değişti. . size göre fenerbahçe, bize göre gs veya trabzon hak yiyor olabilir. yine de bunların hiçbirisi bizlerin kulübe, renklerine olan sevdamızı değiştirmiyor diye biz sizden bu nefret söylemlerine neden maruz kalalım.
burası ekşi sözlük-twitter-facebook değil çok çok daha butik bir platform.
burada her gün benzer nicklerle karşılaşıyoruz deyim yerindeyse yüz yüze bakıyoruz.
aramızda fotosunu atanlar var, işini işyerini paylaşanlar var, evinden görsel atanlar bile var.
söverken bunlar da mı aklınıza gelmiyor?
gelsin artık ama.
gelsin de yüz yüze bakan küçük bir internet grubunda olduğumuzu unutmayıp, birbirimizin değerlerine daha saygılı olmayı deneyelim lütfen.
sözlükte günlerdir organize şekilde fenerbahçe' ye sövülüyor. başkanına, td. sine, topçularına, bizlere bile hakaret ediliyor.
hatta hızlarını alamayıp malzemecimize veya temizlik kadrosunda çalışanlarımıza bile sövenler olmuştur.
bu sövmeler üstelik küfürsüz sözlükte oluyor, küfür serbest olsa neler olacak allah bilir.
fenerbahçe üzerinden bazı yazarların içlerindeki kötüyü çıkarmalarına şahit oluyorum.
olayı atatürk' e bile bağlamışlar. doğru biz kulübümüzün atatürk ile olan romantik bağlarınla gurur duyuyoruz ama takım fenerbahçe değil de beyoğluspor da olabilirdi. fenerbahçe bu konuda kendini şanslı hissediyor yani atatürk' le birlikte anıldığında. hepsi bu.
takım başarısız olabilir, güçlü bir stk statüsünde olduğundan sesi çok çıkıyor olabilir, başkanı beceriksiz, td. si basiretsiz olabilir. hatta hakkı yeniyor veya başka takımların hakkını da yiyor olabilir. çünkü futbol artık bir endüstri. oyunun kuralları değişti. . size göre fenerbahçe, bize göre gs veya trabzon hak yiyor olabilir. yine de bunların hiçbirisi bizlerin kulübe, renklerine olan sevdamızı değiştirmiyor diye biz sizden bu nefret söylemlerine neden maruz kalalım.
burası ekşi sözlük-twitter-facebook değil çok çok daha butik bir platform.
burada her gün benzer nicklerle karşılaşıyoruz deyim yerindeyse yüz yüze bakıyoruz.
aramızda fotosunu atanlar var, işini işyerini paylaşanlar var, evinden görsel atanlar bile var.
söverken bunlar da mı aklınıza gelmiyor?
gelsin artık ama.
gelsin de yüz yüze bakan küçük bir internet grubunda olduğumuzu unutmayıp, birbirimizin değerlerine daha saygılı olmayı deneyelim lütfen.
devamını gör...
2672.
bu ara herkese/herşeye karşı çok sinirliyim.
devamını gör...
2673.
her sefile meyletme dostum gül dalı gibi
ota düşmez başı yüce selviyle eşitlik davası."
baki'nin divan'ında okuyup altını çizmişim zamanında. paylaşayım dedim :)
ota düşmez başı yüce selviyle eşitlik davası."
baki'nin divan'ında okuyup altını çizmişim zamanında. paylaşayım dedim :)
devamını gör...
2674.
devamını gör...
2675.
her şeyim tamdı da içimde dolmaz minik bir boşluk vardı. hep yalnız, hep yapayalnızmışım gibi. yokken, eksikliğinin ne çok olduğunu anlayamamışım ama... birine güvenmenin, bir omza yaslanıp güç almanın kıymeti... iyi ki, sanırım, o eksiltili cümlelerimin yüklemi. iyi ki var.
devamını gör...
2676.
içim öyle kırıklarla dolu ki. her yerim yara bere. sanki ben yarayı iyileştirmeye çalıştıkça o yara iltihaplanıp daha çok canımı acıtıyor. görmezden gelirsem iyileşir belki diyorum ama bazı zamanlarda öyle acıyor ki görmezden gelemiyorum. tuz basıyorum, kabuk tutuyor. oh diyorum oh! sonunda geçiyor. sonra biri geliyor, o yarayı tekrardan öyle bir kanatıyor ki. yolun başına geri dönüyorum. insan her gün karşı karşıya geldiği şeyden nasıl kaçabilir ki?
her şeye rağmen şanslı olduğum konular da var sanırım. bugün ilk defa biri benim için/bana bir şarkı yaptı. sözleri o kadar güzel ve o kadar biz ki, bir kez daha neden “o” olduğunu anladım. sesine güldüm, sesine ağladım; o göremedi!
sevdikleri için fedakarlıklar yapmak, çabalamak, emek vermek yormuyor insanı. yoran şey bunların hiçbirinin görülmemesi, yok sayılması oluyor genellikle. bazen öyle bir raddeye geliyorsun ki, geriye dönüş şansınız çoktan tükenmiş. büyük resim çoktan ortaya serilmiş. ama bazen de olmuyor işte. elindeki iki üç güzel şeye tutunmak istiyorsun. ne olursa olsun o saçma sevgin sana galip geliyor. kendini, kendi zaaflarından vuruyorsun.
kısacası çoook öncesinden içime kazılmış bir yaranın sızısını taşıyorum hala. belli ki uzun bir süre daha taşımaya devam edeceğim. yolun sonunda ya bu yarayla yaşamasını öğreneceğim ya da…
her şeye rağmen şanslı olduğum konular da var sanırım. bugün ilk defa biri benim için/bana bir şarkı yaptı. sözleri o kadar güzel ve o kadar biz ki, bir kez daha neden “o” olduğunu anladım. sesine güldüm, sesine ağladım; o göremedi!
sevdikleri için fedakarlıklar yapmak, çabalamak, emek vermek yormuyor insanı. yoran şey bunların hiçbirinin görülmemesi, yok sayılması oluyor genellikle. bazen öyle bir raddeye geliyorsun ki, geriye dönüş şansınız çoktan tükenmiş. büyük resim çoktan ortaya serilmiş. ama bazen de olmuyor işte. elindeki iki üç güzel şeye tutunmak istiyorsun. ne olursa olsun o saçma sevgin sana galip geliyor. kendini, kendi zaaflarından vuruyorsun.
kısacası çoook öncesinden içime kazılmış bir yaranın sızısını taşıyorum hala. belli ki uzun bir süre daha taşımaya devam edeceğim. yolun sonunda ya bu yarayla yaşamasını öğreneceğim ya da…
devamını gör...
2677.
sarkaç sallandıkça eksiliyorum. birikmem lazımken. bulamıyorum çıkışı, çekip gitmem lazımken. kayboluyorum. bulunmam lazımken. ne lazımsa o yok. ne lazım değilse onlarla doluyum.
devamını gör...
2678.
sizin rahatsızlığınıza, hastalığınıza, ertesi gün ne halde olacağınıza vs dikkat etmeyen kişi sizi ne seviyordur, ne de umursuyordur.
ne kadar severseniz sevin mutlaka hayatınızdan çıkarıp en uzak yere atın.
onunla sürekli mutsuz olacağınıza onsuz bir süre mutsuz olup sonra hayata mutlu devam edin.
ne kadar severseniz sevin mutlaka hayatınızdan çıkarıp en uzak yere atın.
onunla sürekli mutsuz olacağınıza onsuz bir süre mutsuz olup sonra hayata mutlu devam edin.
devamını gör...
2679.
2019'da ablamın düğününde ne kadar eski eş dost varsa alayını görmüştüm. çocukken öyle muhabbeti saran(o zaman 10 yaşındaydım) bi kız vardı. o da gelmişti. baya afet felaket bir hatun olmuş. dedim ki şu hayatı çeki düzene koyayım ben bu karıya yürürüm.
5 sene oldu ben hayatımı yoluna koyamadım. dün de o hatun evlilik teklifi aldı, instagram hikayesinde gördüm...
yani hayat...
5 sene oldu ben hayatımı yoluna koyamadım. dün de o hatun evlilik teklifi aldı, instagram hikayesinde gördüm...
yani hayat...
devamını gör...
2680.
sonu yaşıyormuşçasına hevesi kaçkın, çiçek tarlasında en özel otu bulacak kadar meraklı…
devamını gör...