2041.
devamını gör...
2042.
biz niye misafire 22427 çeşit yemek hazırlamak zorundayız ya. cidden neden. o kadar sinirliyim ki. hayır gerek yok diyince de cimri, üşengeç,beceremiyor ondan gibi yerlere gidiyor konu. sinir ola ola o binbesyuz çeşit yemeği yarın yapicam. sonra bizi evine niye davet etmiyorsun. aaa acaba niye. keşke sadece sevdiğimiz ve iyi anlaştığımiz insanlarla akraba olsak böyle kasıntı tiplerle muhattap olmak zorunda olmasak.
devamını gör...
2043.
yoruldum. bana ordan bir ebedi uyku uzatın:)
devamını gör...
2044.
bir süredir mutluyum ve bununla nasıl baş edeceğimi bilemiyorum.
yüksek dozdan gitmem inşallah.
yüksek dozdan gitmem inşallah.
devamını gör...
2045.
devamını gör...
2046.
uyuyun
len
len
devamını gör...
2047.
şehir değiştirmekten nefret ediyorum.
devamını gör...
2048.
ölmek için güzel bir gün mü? doğmak için acele edenlere bekleyin demeli. artık otobüsün rengini seçme isteğin bile yoksa şayet, biraz daha yürümeyi denemeli. öyle bir yürü ki yorulup düştüğünün farkında bile olmayacak hale gel; temiz ve güvenli yollardan geçme tabi.
devamını gör...
2049.
uyuyalım mı?
devamını gör...
2050.
hiçbir şeyden haberim yok sanıyor, zaten bende böyle bilsin istiyorum. :)))
devamını gör...
2051.
100 yıl sonra hepimiz,ailemiz ve arkadaşlarımızla birlikte gömüleceğiz. sahip olmak için çok çalıştığımız evlerimizde yabancılar yaşayacak ve bugün sahip olduğumuz herşeye başka biri sahip olacak, çoğu eşyalarımız hediye edilecek, atılacak veya yok edilecek.torunlarımız kim olduğumuzu pek bilmeyecek belki de hatırlamayacaklar bile. öldükten sonra belki birkaç yıl daha hatırlanacağız sonra birinin duvarında bir portre olacağız. birkaç yıl sonra fotoğraflarımız ve eylemlerimiz tarih olacak hatta bir hatıra bile olmayacağız.eğer bir gün bu soruları analiz etmek için mola verirsek,belki de hergün aklımızı tüketen şeylerin çoğu hakkında endişelenmemizin ne kadar anlamsız olduğunu anlayacağız. eğer bunu düşünebilseydik elbette yaklaşımlarımız ve düşüncelerimiz değişirdi ve herşeyi farklı yapardık.şimdi bu düşünceleri bu haftaya bu yılın geri kalanına taşıyın ve şu sözü hatırlayın. '' eğer 5 yıl sonra önemli olmayacaksa ona üzülmeye 5 dakikadan fazla zaman harcamayın'' bakın o zaman çok daha güzel bir hayat yaşacaksınız. bütün kaygılarınızı atın kafanızdan ve anı yaşayın.
devamını gör...
2052.
90 sene sonra kıyamet kopacak. üzülmeyin bizden sonra saltanat süremeyecek kimse.
gönlünüz ferah ferah ölebilirsiniz kardeşler. gözünüz arkada kalmasın. içiniz rahat olsun. aferin size.
gönlünüz ferah ferah ölebilirsiniz kardeşler. gözünüz arkada kalmasın. içiniz rahat olsun. aferin size.
devamını gör...
2053.
korkuyorum.
o korkulan şeyi aptalca sakin hareketler sergileyerek yok saymaya çalışan bir aptalın tedirginliği var üzerimde.
adım atarsam olacak gibi geliyor. yine de en büyük tribi allah’a atmaktan vazgeçmiyorum. seviyorum onunla inatlaşmayı. kaybedince sızlanması garanti olmalı değil mi…
ne diyorduk, korkuyorum.
çoook uzun zaman sonra tüm kehanetler aynı şeyi gösteriyor. o kadar kehanetin el ele verip yine de beni iflah edememesinden korkuyorum.
hem olmasını istiyorum hem de korkuyorum. allah bile benle uğraşmaktan usandı sanırım. o kadar akışta olup o kadar kontrol etmek istedim ki… çarkıfelekteki harfler verdi bana. daha doğrusu fırlattı kucağıma.
yanılmayı uman zihnimin hezeyanları mı yoksa hiç hatırlamadığım geçmişimden gelen bir hayır duası mı… vallahi merak ediyorum. kestiremiyorum.
en büyük korkularım bir paket halinde kehanet olarak geldi kucağıma.
ben bununla nasıl baş edeceğimi bile bilmiyorum allahım.
isterken hazır mıydım onu da bilmiyorum.
bu kadar şeyi bildikten veya bilmeye yaklaştıktan sonra arkamı dönüp gidebilir miyim hiç bilmiyorum.
son bir işaret daha bekliyorum. son bir işaret lütfen. benim gibi bir salağın anlayacağı kadar açık bir işaret.
en büyük korkularımın üstüne güneş gibi doğacak bir işaret. biliyorum çok şey istiyorum ama şimdiye kadarki hayal kırıklıklarından cüret alıyorum, bunu istemek için.
uriel piyanonun bir tuşuna basınca başıma geleceklere hazır mıyım bilmek istiyorum.
yoksa yıkılan kulenin altından ölüm mü çıkaracak beni. kendimi bulmak için indiğim yerin altından çıkmalı mıyım yoksa korkaklığımla kendimi kandırıp saklanıyor muyum sadece?
bu donuk suratın ve kibirli bakışların altındaki acziyeti belki onlar görmez ama sen bilirsin.
yüzüme değil kalbime bakacak olanı ver artık allahım.
bu surat bana bile yabancı uzun zamandır.
gözünün içine bakınca kendimi bulacağım aynayı ver artık bana.
o korkulan şeyi aptalca sakin hareketler sergileyerek yok saymaya çalışan bir aptalın tedirginliği var üzerimde.
adım atarsam olacak gibi geliyor. yine de en büyük tribi allah’a atmaktan vazgeçmiyorum. seviyorum onunla inatlaşmayı. kaybedince sızlanması garanti olmalı değil mi…
ne diyorduk, korkuyorum.
çoook uzun zaman sonra tüm kehanetler aynı şeyi gösteriyor. o kadar kehanetin el ele verip yine de beni iflah edememesinden korkuyorum.
hem olmasını istiyorum hem de korkuyorum. allah bile benle uğraşmaktan usandı sanırım. o kadar akışta olup o kadar kontrol etmek istedim ki… çarkıfelekteki harfler verdi bana. daha doğrusu fırlattı kucağıma.
yanılmayı uman zihnimin hezeyanları mı yoksa hiç hatırlamadığım geçmişimden gelen bir hayır duası mı… vallahi merak ediyorum. kestiremiyorum.
en büyük korkularım bir paket halinde kehanet olarak geldi kucağıma.
ben bununla nasıl baş edeceğimi bile bilmiyorum allahım.
isterken hazır mıydım onu da bilmiyorum.
bu kadar şeyi bildikten veya bilmeye yaklaştıktan sonra arkamı dönüp gidebilir miyim hiç bilmiyorum.
son bir işaret daha bekliyorum. son bir işaret lütfen. benim gibi bir salağın anlayacağı kadar açık bir işaret.
en büyük korkularımın üstüne güneş gibi doğacak bir işaret. biliyorum çok şey istiyorum ama şimdiye kadarki hayal kırıklıklarından cüret alıyorum, bunu istemek için.
uriel piyanonun bir tuşuna basınca başıma geleceklere hazır mıyım bilmek istiyorum.
yoksa yıkılan kulenin altından ölüm mü çıkaracak beni. kendimi bulmak için indiğim yerin altından çıkmalı mıyım yoksa korkaklığımla kendimi kandırıp saklanıyor muyum sadece?
bu donuk suratın ve kibirli bakışların altındaki acziyeti belki onlar görmez ama sen bilirsin.
yüzüme değil kalbime bakacak olanı ver artık allahım.
bu surat bana bile yabancı uzun zamandır.
gözünün içine bakınca kendimi bulacağım aynayı ver artık bana.
devamını gör...
2054.
yalnızlığına üzülecek bir lüksün yok aster. zengin depresyonlarına girme.
devamını gör...
2055.
uzaklarda, aklında ama hiç yanında olamayan birini düşüncelerinde yaşatmak kadar âli bir duygu var mıdır?
saklımdasın.
saklımdasın.
devamını gör...
2056.
heybemdesin.... sısısısııs yok beee.
geldik, gidiyoruz yahuu.
geldik, gidiyoruz yahuu.
devamını gör...
2057.
yarım kalan hikaye yoktur. hikaye o kadardır gerisi yoktur.
devamını gör...
2058.
merminin hesabını 3 kişi bilir; veren, ateşleyen, yiyen. o da sadece bir bozuk para kadar.
devamını gör...
2059.
insanların hayatlarını etkileyen önemli olayları anlamak ve gerektiğinde eyleme geçmek yerine bir futbol maçının sonucunu tartışmalarına veya bir televizyon dizisini konuşmalarına anlam veremiyorum. iş ve özel hayatlarında kendi hakkını savunamayan insanların trafikte şerit değiştirmek ve park etmek için kavga etmelerini ve birbirlerini öldürmelerini hiç ama hiç anlayamıyorum. bence insanların çoğu hayvanlardan daha aşağılık varlıklardır. her kim ve her ne ideoloji insanın kutsallığından ve ayrıcalığından bahsediyorsa o tam anlamı ile saçmalıktır. insan herhangi canlıdan farksızdır. tüm canlılardan daha zararlı bir varlıktır.
devamını gör...
2060.
hepinize çay söylüyorum canlarım. *
devamını gör...